@azamet_29_2
|
Son hatırladığım şey. Beni itekleyen bir el ve yuvarlanarak bütün basamakları bitirdikten sonra başımı duvara çarparak yere yığılışım. FERMAN'DAN Aslı bana trip atıp koridordaki lavaboya giderken bende Zafer ile konuşmama devam ettim. "Abi, Aslı kardeş şüphelendi." "Farkettim Zafer. "Ne yapacağız şimdi abi." "Dediğim gibi. "Az önceki halinden sonra sana bir daha sormaz zaten abi." "Evet arada bir beni gerçekten zorluyor. Biz konuşurken diğer iki adamın yanımıza geldi. "Abi bizi istemişsin." "Bütün eşyaları arabaya indirin. Akşamdan önce eve gideceğiz." "Emredersin abi." Adamlarım odaya girerek eşyaları toplamaya başlarken. Zafer: "Abi o komiser hala etrafımızda. "Biliyorum. Boşuna uğraşıyor. Sözümü tamamlayamadan koridorun sonunda Aslı'nın çığlığını duymamla elimdeki havluyu yere fırlatarak o tarafa koştum. "Aslı" Diye bağırdım ama cevap alamadım. "Aslı? Diğer koridora geçip hızla merdivenlere yöneldim. Merdivenlere geldiğimde. Korkuyla yanına koşarak imdim. Vücuduna baktım önce.Görünürde yara bere yoktu. "Aslı. ***** Gözlerimi aralamayı başardığım "Aslı?" "Aslı. İyimisin ne oldu." Elim kafamın arkasında yerimde doğruldum. Sırtımı duvara yasladım. Ferman ise gözlerini devirip bana bakmaya devam etti. "İyimisin." Dedi elini gözümün önünde sallayarak. Salladığı elini görünce. "Çok komiksin. Bu kaç diyede sor istersen." Dedim. "Bu kaç." Dedi, bu kez parmaklarıyla ikiyi göstererek. Elimle, eline vurdum sertçe. "Çek şu dolma parmağını. Çok gıcıksın." Dedim. "İyimisin. Dedi. Başınımı çarptın. Ne oldu. Niye bu haldesin. "Sensin sakar. Dedikten sonra elimle kenara iterek. "Çekil önümden de kalkayım. Beni duyan Zafer, bana bakarak. " Ta daa. Alev!" Dedi. Ferman ilk bakışta anlamıştı. Ama Zafer'e yeni dank etmişti. "Yahu sanane. Zafer: "Bir şeyi yok abi iyi." Dedi yerinde doğrulup ayağa kalkarak. Sesinde ise dalga geçme tınısı vardı. Ferman kolumdan tutarak beni ayağa kaldırırken. "Yalancı mı?" Dedi sorgularcasına. "Evet yalancısın." Dedim. "Neden bu gece baskına gideceğini söylemedin. Erkeklik taslamak yerine doğruyu söyleseydinya kara kule. Dur ben söyleyim. Niyetin ise hastaneden çıkıp bizi eve paketleyerek adamlarınla birlikte Seyfi'nin yerini basacaksın. Değilmi." "Sen... Nasıl..." "Noel baba söyledi." Dedim sinir etmek için. Ne yapayım bu adamı sinir etmek hoşuma gidiyor. "Başlayacam Noel babandan. Delirtme insanı." Dedi. Bir anda kahkaha atarak gülmeye başladım. Ferman daha bi sinirli baktı bana. "Aleevv!! "Nerden biliyorsam biliyorum." Dedim , gözümdeki gülmekten oluşan yaşı silerken. Sonra,elimle başımın arkasındaki ceviz büyüklüğündeki şişliği ovalayarak, düştüğümüz merdivenleri çıkarak, "Sorun şu ki sadece ben bilmiyorum." "Birileri daha biliyor." Ferman bir anda beni kolumdan tutarak kendine çevirdi. "Kim.? "Bilmem. "Ne anlatıyorsun. Doğru düzgün konuşsana Alev." "Of yaa. Tamam... Bırak kolumuda anlatayım." Diyerek, elim kafamda derin bir nefes aldım. "Lavabodan çıkarken birilerinin konuşmasını duyduk. "Ulan sizin çenenize..." Dedi. Ferman sinirle. "O sırada koridorun sonunda biri daha onları dinliyormuş. Merdivenlerdenmi indi. Belkide hayal gördük diye düşünerek odaya geri gitmek üzere arkamızı dönmüştük ki birden biri bizi merdivenlerden itti. Kim olduğunu görmedik bile. Çok hızlıydı. "Çığlık sesini duyunca hemen geldik." Odanın önüne geldiğimizde. "Zafer, katları kontrol edin. "Tamam abi." Zafer gidince odaya girdim. Bir anda Ferman'ın elini kafamın arkasında hissetmemle Ferman'a döndüm. "Şişmiş. Acıyormu?" "Pek değil." Dedim tepeden tırnağa Ferman'a bakarak. "Bakıyorumda iyileşmişsin. Bana baktı tek kaşı havaya kalkık. "Aslında hatırlattığın iyi oldu. Madem buradasın hesabını sorma zamanı geldi cadı." "Yanlış birşey söylemedin. Hepside haklıydı." "Üstelik elinle taciz ettiğinide hatırlıyorum." Dedi dahada yaklaşarak. "Cüüşşş. Yok daha neler. Öyle birşey yapmadım. Senin kan kaybından beynin bulanmış." "Yoo hatırlıyorum telefonumu arıyordun. Dedi pis pis sırıtarak. "Şuanki görüntün ve konuşma tarzınla tam bir sapık gibi görünüyorsun. Yoksa ne kurtarmaya uğraşırdım ne sana dokunurdum. "Çok merak ediyorum ya. Tipin nasıl biri acaba." "Sanane." "Her neyse. Ve sonunda duvar ile arasında kaldım. "Bir milim daha gelirsen karışmam." Bana baktı. Gülümseyerek. "Cezanı söylüyorum iyi dinle." "Aslı'yı bu işten uzak tutacaksın." "Hangi iş. Seyfi'yi gebertme konusuysa.... Dedim. Kollarımı göğsümde birleştirerek. "Zira kıçına kurşunu bizzat sıkmak isterim. Aslı,üzülmüyor, umursamıyor gibi duruyor ama. İçi kan ağlıyor. Seyfi Aslı'nın geçmişini kül etti. Eğer bu işe karışırsa, Aslı kanunen de zarar görür. "Söyleyene bak. Sanki sen torpillisin." "Çünkü. "Dedi devam ederek. Fısıltı ile söylediği şeyi duyunca gözlerim kocaman oldu. Ellerimle göğsünden iteleyerek kendimden uzaklaştırdım. "Sana inanmıyorum." Dedim. "İnan." Dedi kollarını göğsünde birleştirerek. "Aslı için bu kez benim tarafımda ol. "Sana inanmıyorum. Dediğinin olması için seninde dışarda olman lazım. Ama Seyfi'yi gebertiğin anda.. "Orasını ben hallederim. "Dediğini yapacakmısın onu söyle." "Evet yapacağım." "O zaman tamam. Senin tarafındayım." "O halde anlaştık." Dedi bana sarılarak. "Höst. O kadar da değil." Dedim kendimi geriye çekerek. Bir kahkaha attı. "Nasıl oluyor hiç anlayamayacağım. "Anlamasanda olur." Ferman yatağının üzerinden aldığı kıyafetlerini giyerken arkamı dönüp bekledim. Ferman: "Ne buldun." "Abi şüpheli hiç birşey yok." "Tamam. Ama birileri Seyfi'ye çoktan haber uçurmuş olmalı. "Tamam abi." "Hadi.Çıkalım artık burdan." "Abi işlemler bitti. Her şey hazır. Araba kapıda. Çıkabiliriz." "Tamam." Diyen Ferman bana seslenerek. Ben ve sessizce Ferman'ın arkasından gitmek. "Abi bir şey mi kaçırdım." Dedi merakla. "Yolda anlatırım. Hadi çıkalım derken dolaptan kabanları alıp odadan çıktık. Bir kaç dakika sonra hastanenin çıkış kapısında Kağan misafir uğurlayan ev sahibi gibi beklerken yanına geldik. Ferman sessizce Kağan'a elini uzattı. Ferman hafiften gülümseyerek arabaya doğru yöneldi. Yüzüme baktı bir süre. Arkasından gözlerimi devirerek baktım. Saat 5 i yeni geçiyordu. "Artık eve gidelim koçum." Diyen Ferman ile yola çıktık. Ferman anlamıştı. " Alev ile geçici bir anlaşma yaptık. "Karşılığında canını falan istemedi değilmi abi." "Henüz istemedi." "Çok komiksiniz." "Hakkımı sonraya saklıyorum. Anlaşmaya uymazsan o zaman isterim." Dedim. Yüzüne bakıp pis pis sırıtarak. "Karda kışta geçen yarım saatlik sessiz bir yolculuktan sonra Ferman'ın önceden kullandığı eve geldik. Aslı'nın evine benziyordu. Korumalar önden biz arkadan giriş yaptık. Araba bahçenin kenarında dururken bizde aşağı indik. Eve doğru ilerleyerek kapının önünde durduğumuz anda Gülce kapıdan fırlayarak Ferman'ın boynuna atladı. Hem ağlıyor hem gülüyordu. "Nihayet geldiniz. Öldük meraktan. Sonunda içeri girdiğimizde Gülce banada sarıldı. "Hoşgeldin Aslı. Çok özlemişim." Dedi. Ama Aslı olmadığımın farkında değildi. Gülce'nin fark etmediğini Kerem farketmişti. Gülce'nin arkasından omuzuna dokunarak kendisine bakan Gülce'ye parmağıyla beni gösteri. Gülce beni farkedince anında geri çekilerek. "Ö.Özür dilerim. Ben.. Şey.." Ferman araya girerek. "Sorun yok Gülce. Kendimi terbiye edilmiş evcil hayvan gibi hissetmem... Sessizce yürüyerek büyük salonun ortasındaki koltuğa oturup kollarımı göğsümde birleştirerek bacak bacak üzerine attım. Ferman kızdığımı farketmiş olacakki. "Alev ile Aslı'nın iyiliğini düşünerek bir anlaşma yaptık." "Bu zaman içinde bana yardımcı olacak." Dedi. Sonra Kerem'e, dönerek. "Benim birazdan çıkmam lazım. Kızlar sana emanet. "Yine nereye abicim yaa." "Bu son. "Abicim yine tehlikeli bir şeye kalkışacaksın değilmi. "Merak etme Kerem. Kapının açılmasıyla Zafer belirdi salonda. Ferman'a baktım Kendinden emin kapıya yöneldi. Bana bakan Ferman'a bakarak. "Söylediğin şeyi unutma." ********************************** |
0% |