@azamet_29_2
|
Yeşim'den 🔞 +18 sahne içerir. Yüzüme vuran güneşin sıcaklığı ile uyandığımda ilk hissettiğim kasıklarımdaki ağrı ve arkamda uyuyan Toprak'ın tenime değen göğsü oldu. Bir kolu arkamdan belime sarılırken diğer kolu başımın altındaydı. Aklıma gelen ilk gecemiz, zihnimden sırayla geçen görüntüler ve yaşadığımız anları hatırlayınca... Allah'ım... " Yeşim? Derken ben iki elimi kasığıma koyarak dişlerimi sıkıyordum. " Güzelim? Duyduğum şeyle dahada kızarırken çarşafı başımın üzerine kadar çekerek altına girdim. " Lütfen bu kadar rahat konuşarak beni daha fazla utandırma." Toprak'ın gülerken göbeğimin altında hissettiğim büyük eliyle irkilerek, " Çok değil." Dedim utançtan zor çıkan sesimle. " Özür dilerim." Dedi. " Çokmu acıyor canın? " Başımı iki yana salladım sadece. Çünkü utancım artarken sesim kaybolmuştu. Toprak'ın yanımdan kalktığını hissederken sıkıca tuttuğum çarşafı yeniden başıma kadar çektim. " Gel hadi." Dedi. Yerimden kalkmama yardım ederek üzerimdeki çarşafla birlikte beni kucağına aldı. " Toprak na-napıyorsun? " " Birşey yapmıyorum güzelim. " Ben kendim giderim." Dedim kucağından inmeye çalışarak. " Şşiitt. Kıpırdanma canın daha çok yanacak." Banyoya getirip lavabo dolabının üzerindeki mermere bıraktı beni. Ellerini yanaklarıma koyarak dudaklarıma bir buğse bıraktı. " Bekle geliyorum." Diyerek büyük jakuzinin yanına dönüp akan sıcak suyu kapattıktan sonra tekrar yanıma gelerek hâlâ sıkı sıkı tuttuğum çarşafı yavaşça üzerinden alıp yere bıraktı. Anında ellerimi kendime sararak başımı öne eğdim. İki parmağıyla nazikçe çenemden tutarak yüzüne çevirdi yüzümü. Diğer elini bel oyuğuma koyarak dudaklarıma bastırdı dudaklarını. Hissettiğim dudaklarla gözlerim kendiliğinden kapandı. " Benden utanma. Dedi beni kucağına alırken. Kucağında benimle birlikte köpük ve sıcaksu ile dolu jakuzinin içine girdi. Uzandığı yerde beni kendine çekerek göğsüne yasladı sırtımı. Bir eli belime sarılı şekilde beni sabitlerken diğer eli göbeğimin altında, suyun içinde masaj yapıyordu. Yüzüm renkten renge girerken boynumda gezinen dudakları kulağıma doğru ilerledi yine. Karnımın içinde alevler dalga dalga yayılırken Toprak kulak mememe küçük bir ısırık ardındanda bir öpücük bıraktığında dudaklarımdan bir inleme firar etti istemeden. " Daha iyimisin? " Başım önde, " Hıhı. " Derken nefesim çoktan sapıtmış kalbim ritmini şaşırmıştı. Görünen halimden uzak, " Sıcak su iyi geldi." Dedim halimi gizlemeye çalışarak. " Küçük, narin karım. Gözlerimi kapatarak kendimi Toprak'ın sinesine bırakırken nefesim ve kalbim hâlâ dengesizdi. Bir süre öylece sıcak suyun tadını çıkardım. " Toprak..." " Hımm." " Buraya gelirken bana yapmak istediklerimi ve hayallerimi sormuştun hatırlıyor musun? " " Evet. " Ben..." Dedim yan dönüp yüzümü yüzüne çevirirerek. " Ben, seni çok seviyorum. Toprak.... Bir kaç dakika bile olsa seni görebilmeyi çok isterdim. Derken gözlerim dolmuştu. Toprak büyük elini sol yanağıma koyarak eğilip dudaklarıma bastırdı dudaklarını. Sonra sıkıca sarılarak alnımdan öptü. Hiç bir şey söylemedi sadece sarıldı. Görmesemde zorlukla yutkunduğunu duydum. Sanırım halime üzülmüştü. " Toprak." " Söyle güzelim." " Karavanımıza dönsek olurmu? " Gerçekten gitmek istiyormusun? " Evet. " Tamam güzelim. Bir süre daha sıcak suda durduktan sonra birlikte duş alıp bornozlarla banyodan çıkarak odaya girdik. 🔞 +18 Bitti " Toprak! " Dedi kız panikle. " Efendim." " Benim burda kıyafetim yok. Hepsi karavanda. Nasıl gideceğim ben." " Merak etme. " Ne ara aldırdın? " " Siz gelinlik bakarken ben yan mağazadan senin bedenine uygun kıyafetler sipariş verip buraya gelmesini söyledim." " Sen mi seçtin yani. " " Hayır. Kız şaşkın baktı. " Teşekkür ederim." Gördüğü çizgilerle yaklaştı Toprak'a. Ellerini kendinden daha uzun adamın omuzlarına koydu. Kızın bu hareketiyle Toprak gözlerini kapattı. Yeşim'in her hali her hareketi adamı ruhuna kadar mutlu ediyordu. En zayıf ve çirkin olarak gördüğü yere kızın dudaklarının değişi sanki o yarayı bir silgi gibi silmişti. Toprak'ın yüzünde bir gülümseme oluştu. Odanın diğer ucundaki çantaları getirip, içinden beyaz tulum ve spor ayakkabılar çıkarıp yatağa bıraktı. " Hadi üzerini değişte gidelim. " Kız kıyafeti eline alarak, " Bu beyaz bir tulum mu? " " Evet. " Benim için modayı mı takip ediyorsun? " Toprak elini saçlarına götürdü. " Maalesef hiç anlamam. Kız gülümsedi. " Yinede teşekkür ederim." Yeşim üzerini değişirken Toprak'ta değişti. " Toprak. " Merak etme. " Tamam." Dedi kız sadece çantası alarak. Birlikte odadan çıkarak asansöre bindiler. Lobiye inerken Toprak kızın arkasından beline sardı kolunu sıkıca. Toprak'ın bu hareketi, Yeşim'i kıskanması sahiplenmesi gerçekten çok hoşuna gidiyordu kızın. Lobiye indiklerinde, " Yeşim, kahvaltıyı burda mı yapalım dışarda mı? " Kız yüzünü Toprak'a döndü. " Şey sakıncası yoksa dışarda yapalım. Toprak başını kaldırıp etrafa bakındı. " Haklısın gidelim. Dedi adam kızı çıkışa doğru yönlendirerek. Birlikte yürürken arkadan gelen bir cümle ve ses Yeşim'in dikkatini çekti. " Demek burdasın! " Duyduğu cümle bir yana ses tanıdık gelmişti. Anında arkasını dönerek aynı sesi duymaya çalıştı. Ama devamı gelmedi sesin. " Yeşim. " Hi. Hiç. " Nasıl bir ses? " " Bir erkek sesi. Neyse boş ver, yanlış duydum heralde. " Yeşim'in sözleri üzerine Toprak etrafa bakındı tanıdık biri varmı diye. Ama kimse tanıdık gelmedi. Arkası dönük oturanlarında tek tek önüne geçip bakmak istemedi. Birlikte kapıdan çıkarak garaja doğru ilerlediler. Toprak'ın motoru hâlâ bıraktığı yerde duruyordu. Toprak önden Yeşim'i bindirdikten sonra kendisi bindi. " Dönmeden önce Çetin'i bulup arabasının anahtarını verelim, sonrada kahvaltıya gidelim." " Tamam." Hareket etmeden önce telefonunu çıkararak Çetin'i aradı Toprak. Telefon ilk çalışta açıldı. " Alo Çetin." " Alo Toprak. " " Nerdesiniz? " " Karımla birlikte kahvaltıya iniyorum. " " Tamam oraya geliyoruz. Arabanın anahtarını bırakayım. Gel al." " Arabam bende zaten." " Ne? " Dedi Toprak etrafına bakarak Çetin'in arabasını ararken. " Ne zaman geldin aldın lan?! " " Gece aldım." " Anahtar? " " Yedek anahtarım var heralde. " Çetiiin! Gelirsem o ağzını var ya... " " Ne dedik ya. Her neyse beni aradığına göre sizde dışarıdasınız. Gelin kahvaltıyı birlikte yapalım." " Biz dışarda yapacağız. " Tamam nerde buluşalım.? " " Sizin otelin önünde bekleyin işte. " İyi Tamam. " Dedi ve kapattı Çetin. Toprak: " Yeşim birlikte yapalım kahvaltıyı dedim sakıncası varmı? " " Tabiki yok. " Tamam o zaman sıkı tutun. " " Tamam." Dedi kız. Hareket ederek garajdan çıktılar. Trafiğe girerek Hande ve Çetin'in kaldığı otele doğru yola çıktılar. 15 dakika kadar sonra geldiklerinde Çetin'in mavi aracını hemen otelin önünde görünce yanlarında durdu Toprak. Kocasının yanında oturan Hande kafasını camdan çıkararak, " Günaydın kumrular." Yeşim, " Günaydın." " Ee kuzen. " Evet." " Madem öyle güzel bir yer olsun lütfen. " Toprak: " Tamam hadi gidelim. " " Tamamda kuzen, nereye? " Toprak cebinden anahtarı çıkarıp arabanın içine doğru atarak, " Bizim yere. Derken kız Çetin'e döndü. " Duydun kocacım. " Hay hay." Cama doğru eğilerek Toprak'a baktı. " Önden buyur kuzen bey." Yeşim arkada keyifle dinliyordu konuşulanları. Bu çift çok sevimli ve eğlenceliydi. Çokta samimi. Önde Toprak'ın arkada Çetin'in iki araç yola çıktılar. Birlikte gölgelikli terasa çıkarak her zaman kendisine ait olan masaya geçtiler. İki garson seri şekilde masayı donatırken Yeşim başını denize doğru çevirdi. Masa donatıldıktan sonra çaylar servis edildi. Garsonlar döndükten sonra kahvaltıya başladılar. Çetin ve Hande tabaklarına aldıkları kahvaltılıklarla keyifle yemeye başlarken Toprak ve Yeşim'de tabağına her şeyden biraz bıraktı. Yeşim'in rahat hareketleri " Hande, Çetin.? " İkiside önce Toprak'a sonra Yeşim'e baktılar. Hande çenesiyle kızı işaret ederek. " Şey Yeşim sanki..." Dedi ve durdu. Nasıl söyleyeceğini düşündü Hande. Kızın kırılmasını istemiyordu. Yeşim Hande'ye dönerek gülümsedi. " Yeşim körken nasıl bu kadar rahat hareket ediyor diye kafanız karıştı sanırım. Hande kaşları havada ağzı açık kaldı yine. " Anlamadım.. " Evet ama sadece çizgiler şeklinde. Yani şöyle. Tabi karanlık olmadığında. Hande ellerini birbirine vurarak. " Bu inanılmaz. Toprak sen bunu biliyor muydun? " " Tabikide biliyordum. " " Çok kötüsünüz. Neden söylemiyorsunuz.? " " Karıma uzaylı muamelesi yapma Hande." " Yeşim özür dilerim gerçekten öyle bir niyetim yoktu. Valla bak. " " Önemli değil Hande. " " Şaşırmanız bittiyse yemeye dönelim." Dedi Toprak. Birlikte yemeye devam ederken Hande: " Ne kadar daha burdasınız Toprak? " " Bir kaç gün. " Bizde öyle." Dedi Hande. " Artık kalkalım mı Yeşim." " Olur kalkalım. " Aslında Armin davet etmişti. Ama önce otele uğrayacağız." " İyi, o halde kalkalım." Toprak'ın ardından herkes yavaşça kalktı. Mekandan çıktıktan sonra. Toprak önce Yeşim'e giydirdi kaskını. Sonrada kendi giydi. Motora binerken Çetin ve Hande arabaya bindiler. Park alanından önce Çetin, ardından Toprak çıktı. Toprak durumdan huylansada arkasında oturan Yeşim yüzünden daha fazla hızlanmıyordu. Bu yüzden yavaşlarak aracın gerisinde kaldı. " Siktir olup gitsene piç. " Dedi bağırarak. " Toprak ne oluyor? " " Yok birşey güzelim." Bir süre önden giden araç yeniden yavaşlayarak aynı hizaya geldi. Toprak iyice sinirlenirlen aracın siyah camı açıldı. Toprak gördüğü yüzle şaşırarak baktı adama. Bir önüne bir araçtaki adama bakıyor, gördüğü yüzden emin olmaya çalışıyordu. Sonunda, " Murat." Dedi emin şekilde. Doğum gününde dövdüğü adam peşinden Antalya' ya gelmiş Toprak'a tuzak kurmuştu. " Seni orospu çocuğu." Dedi hırlayarak. " Merhaba Karakoç ve elveda." Dediği anda direksiyonu motora doğru kırdı. Toprak aynı anda diğer şerite geçmeye çalıştı ama karşıdan gelen araç yüzünden yalpalayarak önceki şerife geçmek isteyince bu kez Murat sıkıştırdı. Toprak motorun hakimiyeti kaybederken artık çok geçti. Bariyerlere çarpan motor üzerinde Toprak ve Yeşim'le birlikte yolun dışına savruldu. ******************************** Eveeet. Bölüm sonu canlarım Beğeni ve yorumlar itina ile alınır.
|
0% |