@azamet_29_2
|
Aslanın beni tutarak sakinleştirmeye çalıştığını hatırlıyorum. Ama onu duymuyor dinlemiyordum. ***** İşi almıştık. Bugün de aynısını yaptım. Bugün malzemeler araziye götürülecek, işçiler için geçiçi bir yaşam alanı hazırlanacaktı. Daha sonra iş makinelerini getirerek temel için kazıya başlayacaktık. Sabah adamlarla birlikte bende araziye indim. Ekrana baktığımda Cevher yazdığını gördüm. Hemen açarak, " Alo Cevher Aslan.? " " Nerden bildiniz? " Dediğinde, " Ortak iş yaptığım kişiler hakkında herşeyi bilmeye çalışırım. " O konuda size güveniyorum kolay gelsin. Ama o nedenle aramadım. Cevher beni Elmas için aramıştı. " Evet. " İkizlermi? " " Evet. Ahmet ve Mehmet. Dedim. " Henüz gelmedi bu yüzden aradım. Şuana kadar gelmediyse bir sorun olabilir. Bana evinin adresini atarmısınız? " " Tamam, hemen atıyorum. Dedim ve kapattım. Sonrada adresi telefondan SMS olarak attım. Ama o andan sonra işime konsantre olamadım. Bir kurt içimi kemirdi durdu. Rahat edemedim. "Bu işler bitene kadar burdan ayrılmayacaksın. " "Emredersiniz. Efendim." Arabama binip verdiğim adrese doğru sürdüm arabamı. Cevher'de oraya gidecekti. Dahada kıllandım. Hemen anladım Cevher'di. "Onlara verdiğim adresi vereyim sizede. Kurtarın o adamdan Elmas'ı" Dedi. Adresi alıp. "Tamam teyze anladım." Diyerek arabama döndüm. Direksiyona geçerek adrese doğru yola çıktım. " İNŞALLAH geç kalmayız." Dedim mırıltıyla. Cevher salon kapısında donmuş şekilde içeriye bakıyordu. " Hâlâ burda." Demesiyle arka odaya koşması bir oldu. Cevher Efe ye seslenerek. " Efe, Allah aşkına onları kurtar." Dediğinde Efe Cevher'i gitmemesi için uyardı. Ama karakteri üzere dinlemedi tabi. " Ben onunla giderim. Siz onları kurtarın " Dediğimde Cevher çoktan camdan aşağı atlamıştım. Cama koşup arkasından baktım. Fabrikalara kadar koştuk. " Cevher.! Diye bağırırken onu gördüm. "Cevher iyimisin? Kahretsin yararlanmışsın. Dedim bağıra bağıra. Şuan gerçekten kızgındım.. " Şu hâline bak. Dedim ayağa kalkmasına yardım ederken. "Elmas, çocuklar nasıl? " Dedi hâlâ aklı onlardaydı "Bilmiyorum." Ben senin peşinden geldim. Efe ve Kadir onları hastaneye görüşmüştür. Yerdeki silâhını alınca birlikte eve döndük. Arabaya doğru giderken bir ara sendeleyen Cevher nerdeyse düşecekti. Kendini toparlayana kadar kolundan tuttum. "İyimisin yürüyebilecekmisin.?" "İyiyim." Dedi arabaya doğru yürürken. Motoru çalıştırarak gaz pedalına sonuna kadar basarak hızlı bir geri manevranın ardından yola çıktım. Arabayı son hız sürerken ona baktım saniyelik. Halinden belli olduğu kadarıyla telefonunu arıyordu. Düşmüştü büyük ihtimalle. Cebimden çıkardığım telefonunu uzatarak. "Benim telefonumu kullanabilirsin ." Dedim. "Efe neredesiniz. " "Şimdi hastaneye girdik. Henüz yaşıyorlar. Ama durumları...." "Anladım. Geliyoruz bizde." "Sen ne yaptın." "Elimden kaçırdım. Ama onu bulmadan nefes almak bana haram. Bütün konuşmayı duymuştum. Telefonu kapattığında Cevher'in hiç kıpırdamadan öylece yola baktığını farkettim. "Cevher! Cevher! Kolundan tutarak sarsmaya başladım. " İyimisin.?" Başını sağa sola salladı yavaşça. "Değilim Daha önceden tanıdığı biri hissine o zaman kapıldım. Hastaneye geldigimizde arabadan inerek hızlı adımlarla içeriye girdik. Adamı Kadir bizi girişte bekliyordu. "Patron iyimisin ne oldu hemen doktoru çağırayım."Dedi. Cevher'in adamları gerçektende sadıktı ona. Cevher: "Önemli bişey yok. Kadir: "Ameliyattalar. "Hemen aşağı inelim. " Önde Kadir arkada Cevher ve ben ameliyathanelerin önüne indik. Efe de bizi aşağıda bekliyordu. Cevher'i o şekilde elinde kanlı havluyla görünce panikle koştu yanımıza. Omuzlarından tutarak , " İyimisin? Diyerek çekiştirmeye başladı. "Hayır. Bekleyeceğim. Çıkmalarını bekleyeceğim. " "Ne kadar sürer bilmiyoruz. Bu halde bekleyemezsin." Cevher inatla beklemek istiyor Efe ise doktor diyordu. "Efe! " Diye bağırdı. "Burada bekleyeceğim." Diyince dayanamadım artık. " Efe haklı. Onu dinlemelisin. Dikiş atılması gerekiyor. Biz bekleriz. Sen bir an önce doktora görün." Dedim ama demeseydim keşke. "Sen karışma." Diye bağırınca bende artık pes ettim.. Cevher Efe'ye sinirle bakarken Efe'nin telefonu çaldı. Efe telefonu açtığında patronuna bakarak. "Geliyorum." Dedi. "Benim gitmem gerekiyor patron." "Ne oluyor." " Depodaki kamyonlardan 3 tanesini yakmışlar. " "Ne!" "Hemen gitmeliyiz." "Tamam gidin haberdar edin benide. Ege'yi de haberdar et oraya gelsin. Adamı Kadir telefonunu Cevher'e bırakırken. Efe'nin bana yaklaştığını farkettim. "Madem buradasınız. Bir işe yarayıp onu yalnız bırakmayın." Dedi ve tekrar Cevher'e döndü. "Biz çıkıyoruz. Arkasından 5 dakika kadar geçmiştiki. Ameliyathanenin kapısı açıldı. İçerden iki doktor çıktı. Cevher bu kez önlerine geçti. "Doktor nasıllar." Cevher'i kolundan tutarak, "Cevher biraz sakin ol. Tamam." Dedim. Ortamın daha fazla gerilmesini istemedim. Doktor başını önüne eğdi. Cevher bu, sakin kalamadı. Elindeki havluyu hırsla yere fırlattı. Sonrada doktorun yakasından tutup silkeleyerek. " Sana sordum doktor. Doktor başını iki yana sallayarak bize baktı. "Anneyi ve çocuklardan birini kaybettik. " Duyduğumuz şeyle şok oldum. Elmas ve bir oğlu ölmüşmüydü. "O kabuslar boş değildi. Diyordu. Derken birden bağırmaya başladı. "Hayır.! Hayır.! Hayır.! Olmaz olamaz.!!" Dedi çığlık çığlığa. "Hayır! Hayır yetişemedim. Diye haykırdı. Sürekli yine kelimesini kullanıyordu. Kesin geçmişinden biriydi bu adam. Cevher'i omuzlarından tutarak sakinleştirmeye çalıştım ama beni duymuyordu sanki. Yada dinlemiyordu. Sonra aniden elini başına tutarak bastırdı ve olduğu yere yığıldı. O an gerçekten korktum. Böyle olmayacaktı. Hemen ayağa kalktım. Tek hamlede Cevher'i kucağıma alarak acil bölümüne doğru hızlı adımlarla ilerledim. Acil bölümüne geldiğimde odaya girerek Cevher'i yatağa bıraktım. Doktor önce nasıl oldu diye sordu. Biri saldırmış. "Anladım Diyerek yarayı temizlerken gözüm Cevher'e kaydı. Göğsünün üzerinde bir bıçak yarası gördüm eski bir yaraydı belliki. Kim yaptıysa öldürmek amacıyla vurmuştu o bıçağı ama ölmemiş. Doktor alnına dikiş atarken diğer yataktaki hastanın yanında duran adamın Cevher'in gömleğinin açık olan yerine pis pis baktığını görünce gömleğin düğmelerini kapatıp. "Önüne bak lan oyarım gözünü." Doktor işi bitmiş olacakki. "Hemşire hanım. Hastaya bi MR alalım. Ne olur ne olmaz." Dediğinde Cevher'i gelen personelle MR için aşağı indirdiler. Tabi bende peşinden gittim. "Sonuçları beklerken burada dinlensin. Cevher Hanım. " Dedi doktor. Bir yandan da koluna serum taktı. İçine de bir iki ilaç ekledi. Bu ilaçlar iyi gelecek. Yarına kadar uyur dinlenir. "Tanıyormusunuz." Dedim. "Evet. " Dedi. " Cevher hanımı tanımayan çok azdır. "Anladım. " Dedim Uyuyan Cevher'e bakarak. Uyuyan Cevher'e baktım. Zaten çok farklı biriydi. Bazende gereğinden fazla sakin kalabiliyordu. Şakir'i iflit ederek odadan en kibar şekilde kovmuştu. Adam kudurmuş ama sesi çıkmamıştı. Cevher'in uyurken mırıldanmasıyla ayağa kalktım. "Hayır. Yine kabus görüyordu. Bir süre daha mırıldandı. Sonra derin uykuya geçti. Anlaşılan bir kaç gündür de uykusuzdu. Uyu Cevher Aslan. ************************************ Bölüm sonu canlar. Yeni bölümde görüşmek üzere sağlıcakla kalın. Hepinizi seviyorum.
|
0% |