Selam güzellerim yeni bölüme hoşgeldiniz. Beğeni ve yorumları unutmayın.

*********************************

"Neden böyle birşey yaptın."

"Sakinleştiriciyle sızıp kalmak istemiyorum."

Ben bu kadını hiç anlayamayacağım.
Cevher Aslan sen nasıl bir kadınsın.

"Kadınların daha narin olması gerekmiyormu." Dedim içimden.

Sonra aklımdan geçenleri bir kenara itip tekrar konuya döndüm.

"Bana ne söyleyecektin."

"Senden okul projesi ile ilgili son durumu anlatan bir rapor istiyorum.
Tabi projenin çiziminide."

Bir an düşündüm.

"Tamaam. Ne zamana.?
Biraz zaman alır çünkü."

"Yarından sonraki sabaha."

"Tamam.
Yarından sonraki sabah elinde olur. Ama neden dinlenmek yerine iş meselesine kafa yoruyorsun."

"Projede küçük bir değişiklik düşünüyorum."

"Binaların neredeyse yarısı tamamlandı.
Umarım binalarla ilgili değildir değişiklik."

"Hem öyle hem değil.
Proje çizimide gerekiyor bu yüzden."

"O halde bana müsade. "

"Görüşürüz."

Cevherin yanından çıktığım da kapının önünde 10 kadar adam gördüm.
Benim çıkışımla Dilan içeri girdi.

Hastaneden ayrılıp otele geri döner dönmez abimi aradım.

"Alo Aslan."

"Abi, döndün mü?"

"Evet ofisteyim.
Cevher Hanım nasıl oldu."

" Gayet iyi.
O kadarki işlerini burdan takip etmeye başladı.
Abi birde Cevher Aslan inşaatın son hali ile ilgili proje çizimleri dahil ayrıntılı rapor istiyor.
Ufak bir değişiklik düşündüğünü söyledi."

"Yarılanmış binalarlarla ilgili değildir umarım."

"Sanmıyorum.
Gerekli raporları bana e posta olarak yollarmısın."

"Tamam.
Birde.
Şey..Aslan."

"Efendim."

"Orada işini bitirip hemen dönmen lazım."

"Ne oldu? Sıkıntı mı var?"

"Babamla ilgili bir durum var. Sen dönünce konuşuruz."

"Şimdi söyle."

"Gelince daha uygun. Hadi görüşürüz."

Abimin dedikleri kafama takılsada o adamla ilgili şeyleri düşünmek istemiyordum.

Abimin bana yolladığı raporları iki gün boyunca okuyup düzenleyerek dosya haline getirdim. Bugün bu dosyayı Cevher'e verip akşamda dönecektim.

Sabah kahvaltısını yaptıktan sonra otelden ayrılıp hastaneye geldim.
Cevherin olduğu kata çıkıp odasının önüne geldim.
Kapının önündeki koridorda hâlâ adamlar vardı. Beni gördüler ama birşey söylemediler. Haberleri vardı sanırım.

Kapının önüne geldiğimde kapının aralık olduğunu gördüm. Yinede tıklamak için durdum.

Bu sırada içerden Cevher'in sesi geliyordu.
Kapı aralığından içeriye baktım.
Cevher ayakta üzerinde siyah, yarım spor atlet, düşük bel pijama hatta boxer görünüyordu eşofmanın üstünden.
Ayaklar yalın odada ileri geri yürüyordu.
Yarası ve karnındaki morluklar dahada göze batıyordu.
Yinede şuan çok seksi görünüyordu.

Anında başımı iki yana salladım.

"Kendine gel Aslan."
Dedim. Sonra beklemeye devam ettim.

"Depo işini ne yaptın.
Zarar ne kadar hesapladınız mı.
Tamamı mı.
Kaç araç zarar görmüş.
Çalışanlardan kaç yaralı var.
Tamam. Dönünce bakarız. "

Telefonu kapattığında gerçekten canı sıkkındı.
Sol eli ile sol şakağını oğuşturdu.
Elindeki telefonu sımsıkı kavrayıp sonra bağırarak hızla köşe duvara fırlattı. Aynı anda elini yarasına bastırarak dişlerini sıktı.

"Kahretsin.
Şerefsiz eskort bebesi."

Anlaşılan kötü haber almıştı.
Kapıyı tıklayınca,

"GEELL." Dedi.

İçeri girdiğimde sinirle arkasını döndü.

"Aslan Karabey."

Dedi doğrularak.

"Cevher Aslan.
Sanırım tatsız bir haber."

"Hallolmayacak birşey değil.
Bir süre canımızı sıkacak o kadar. Cemil'in attığı kazık umdugumuzdan fazla çıktı hepsi bu.
Her neyse."

Dedi derin bir nefes alarak.

Elimdeki dosyayı uzatarak,

"İstediğin rapor. " Dedim.

Uzanarak aldı.
O sırada kapı yeniden tıkladı.

Gelen kişi Dilan'dı.

"Efendim istediğiniz şeyler geldi."

"Yatağa bırak.
Aynayı getirip tut lütfen."

Dilan getirdiği büyük aynayı Cevher'in önüne gelerek kaldırdı.
O aynaya bakarken bende ona bakıyordum.
Cevher kendine bakarken bir süre sessiz durdu.
Sonra sırtını ve karnını sonra yüzünü yaklaştırdı aynaya. Kaşlarını çatarak,

"Şerefsiz orospu çocuğu." Dedi sinirle.

"Tamam çıkabilirsin Dilan.
Ayarlamaları yapın. İkizlere haber vermeyeceksiniz."

"Tamam efendim ama nasıl olacak.
Efe bey bize çok kızacak."

"Dilan Efe'yimi yoksa beni mi tercih edersin?"

Sorduğu soruyla kızın rengi attı.

"Tamam efendim."
Dedikten sonra kız hızlıca çıktı.

Dilan çıktıktan sonra Cevher elindeki raporlara bakarak yatağa oturdu.

Sayfaları bir bir çevirip inceledi.
Gözleri dosyada eliyle koltuğu işaret ederek.

"Otur lütfen ayakta kalma."

Koltuğa geçip oturdum.
Bacak bacak üstüne atıp ellerimi dizimin üzerinde birleştirdim ve onu izlemeye başladım.
Aklında ne vardı merak ediyordum.
Bir süre inceledikten sonra
Canı sıkkın şekilde cıkladı.

"Olmaz.
Sıkıntı olur." Dedi.

Tek kaşı havada biraz daha inceledi.

"Belki bu şekilde olur ama yerinde görmem lazım.
Tabi Şeref Beyide bilgilendirmek lazım.

Dedi bu kez
Kendi kendine konuşuyordu.

Sonra yerinden kalkarak sol elindeki dosyaya bakarken sağ eliyle yatağın üzerindeki çantayı karıştırarak içinden birşeyler çıkardı.
Kıyafetti.
Dilan kıyafet bırakmıştı.

Gözleri yatağa bıraktığı dosyada olduğu halde çantadan çıkardığı pantolonu eline aldı.

Ayağa kalkıp ellerimi cebime sokarak yüzüne baktım.
Ciddi ciddi konsantre olmuş proje çizimini inceliyordu.

"Aklında ne var ? Neyi değiştireceksin.?
Bu kadar ciddi düşündüğün ne.?" Dedim.

"Salon." Dedi.

Aynı anda siyah pijamayı belinden aşağı indirdi
Anında arkamı döndüm.

"Yok artık.
Bu kadarınada pes.
Bu kadın dalgınken yada birşeylere konsantre olunca tamamen kendini unutuyor anlamıştım artık.
Bir elim cebimde bir elim alnımda.

"Allah'ım sabrımı mı sınıyorsun?
Kadın, kadın olduğunun farkında değil.
Bu kadının beyni nasıl çalışıyor. İşe konsantre olunca diğer bölümler duruyor galiba.
Biraz sonra dikkatli şekilde geri döndüm.
Pantolonu üzerindeydi.

"Salon. Dedi. Bir yandan da üzerine mavi gömleği giymiş düğmelerini ilikliyordu. Ama gözü hala dosyadaydı.

" Spor salonu eklemek istiyorum.
Bu yüzden projedeki alanı görmek istedim."

"Sen aynada kendini ne olarak görüyorsun acaba." Dedim tıslayarak.

Ama duymadı tabi.
Ben hâlâ şaşkınlığımı üzerinden atamamıştım ama o konuşmasına kesmeden devam ediyordu.

"Döner dönmez alanı bizzat görmek isyiyorum."

Dediğinde gömleğinin uçlarını pantolonunun içine soktu.
Başımı öne eğip kendime gelmeye çalışarak,

" Tamam geldiğinizde alanı gezer yeniden konuşuruz."

"Yarın. "

"Yarın mı? " Dedim bu kez.

"Evet yarın öğlen şantiyede olurum."

"Ne yani dönüyormusunuz."

"Evet bir saate yola çıkacağız."

"Ama daha iyileşmedin."

"İyiyim evde dinlenirim.
Sen ne zaman dönecektin."

"Aslın'da bugün dönmem gerekiyordu. Babam olacak adamla ilgili bi sıkıntı varmış.
Abim dönmemi istedi."

"İstersen bizimle dönebilirsin."

"Sağol ama gerek yok ufak bir kaç işim kaldı. Ondan sonra döneceğim."

"O halde dönüşte görüşürüz."

Dediğinde bende,

"Görüşürüz."

Dedim ve odadan çıktım.

Hastaneden çıkana kadar Cevher'in o hali gözümün önüne geldi geldi gitti.

"Aslan oğlum kendine gel.
Aklına mukayyet ol."

Dedim kendi kendime gülümseyerek.

*****
Aslan çıktıktan sonra kalan işlerimide ayarlayıp Dilan'a,

"Çıkış işlemlerini hallettiysen gidelim. Adamları toplarlayın." Dedim.

"Efendim emin misiniz.?"

"Dilan ikiletme."

"Peki efendim."

Dedi çekinerek.

"O halde gidelim herşey tamam.
Önce arabalarla hava alanına ordanda özel uçakla döneceğiz."

"Tamam çıkalım hadi."

Dedim yavaş adımlarla odadan çıkarak.

Hastaneden çıkıp minibüse binerken
yaramda sızı hissettim. Dikkat etmezsem Efe'nin dilinden kurtulamazdım.

Çağrı'nın yüzünden hava alanına geç kalıyorduk.. O kadar yavaş gidiyorduki bir ara uyumuşum.

Gözümü açtığımda,

"Çağrı ne yapıyorsun.
Kaldırım taşlarınımı sayıyorsun. Neden hâlâ yoldayız bas şu gaza. " Dedim sonunda.

"Şey efendim sizin için. Abartma Çağrı. Bas. Bir an önce dönelim."

"Tamam efendim."

Nihayet havalanına gelip uçağa bindiğimde kendimi koltuğa bırakıp rahat bir nefes aldım.

Özel uçak olduğu için dönüşte de yatağa uzanarak bitirdim yolu.
Sonra yine arabayla işkence derecesinde yavaş şekilde eve geldim.

Arabadan inereken,

" Çağrı bir daha benim arabamı kullanma." Dedim sinirle.

Sonrada Dilan'la birlikte eve girdim.

Beni beklemeyen Özge beni görünce koşarak yanıma geldi.
Arkasından da Sevim sultan.

"Kardeşim ne zaman geldin?
Nasılsın iyimisin?
Yararlanmışsın. İyileştinmi.?"

"Özge bi musade et otursun Cevher Hanım. Yol yorğunu sende ayakta tutuyorsun."

"Tamam Dilan."

"Hoşgeldin kızım.
Geçmiş olsun.
Nasılsın duyunca çok korktuk."

Dedi Sevim sultan da gelip.

Koltuğa geçip uzandım.
Özge hemen koltuk minderini başımın altına koydu.

"Dilan sizde gidin dinlenin."

"Bi ihtiyaç olursa lütfen çağırın efendim ."

Dilan kapıya doğru giderken,aynı anda kapı açıldı.
Efe ve Ege hızlı adımlarla salona daldılar.

Beni görünce,

"Patron sen.
Ne zaman geldiniz.?
Neden bizi beklemediniz?
Neden bu halde yola çıktınız.?

Dedi Dilan'a öldürecek gibi bakarak.

Dilan sessiz sadece yüzüne baktı.

"Kızı rahat bırak Efe.
Dilan sen gidebilirsin.
Sizde benim orda daha fazla duramayacağımı tahmin etmişsinizdir.
Burda bu kadar sıkıntı varken orda durmamı nasıl bekliyordunuz."

"Yinede bizi beklemeliydin."

Dedi Ege.

"Ben gelip alacaktım seni."

"Kaybedecek zaman yoktu.
Özge,rica etsem pansuman yapıp bandajı değişirmisin."

"Tabi hemen ilk yardım kutusunu alıp geliyorum." Dedi fırlayıp giderken.

Efe ve Ege karşımdaki koltuğa oturup sinirli şekilde bana bakmaya başladılar.

Onlara aldırmadan,

" Sevim sultan yemeklerini özledim." Dedim.

"Hemen hazırlıyorum Cevher kızım."

"Yaptığın çok yanlış patron.
Dikişlerin zarar görseydi ne olacaktı."

"Özge koşarak geri geldi."

Yanıma diz çökerek gömleğimi yukarı kaldırıp bandajı açarak yeniden pansuman yaparken ben devam ettim.

"O Çağrı ilemi.
Arabayı beşik sallar gibi sürdü.
Bir ara uyuya kalmışım."

Dedim kaşlarım çatık.

"Bir daha benim olduğum arabayı sürmesin lütfen.

Bu arada Kadir nasıl?"

"Daha iyi."

"Güzel.

Sevim :
"Yemek hazır."

Dediğinde, Özge 'de işini bitirmişti.

Efe:

" Sevim Sultan, Cevher hanımın yemeğini buraya getir. Kendisi yerinden kıpırdamayacak. "

Dedi. Kaşları çatık.

Efe'yi umursamadım.
Birazda işime geldi.
Yemeğimi koltukta yedikten sonra.
Salonda ikizlerle birlikte kahve içip durum kritiği yaptık.
Depodaki ve araçlardaki zararı ve yaralı işçileri konuştuk.

"Ege. İşçilerin bütün hastane masrafları karşılayalım."

"Tamam patron."

"Salim Karacay'la görüştünmü."

"Evet.
Ofisine bizzat gittim.
Tazminatını hesabına yaptırdığımı bizzat söyledim.
Cevher Aslan'ın ofisinde olay çıkaramayacağınıda burnundaki kırık ona hatırlatacak.

"Güzel.

Şimdi gidip biraz dinlenmek istiyorum.

Yerimde yavaşça doğrulduğumda Efe hemen yanıma geldi.

"Yardım edeyim."

"Gerek yok kendim hallederim."

"Olmaz Cevher.
Ben çıkaracağım itiraz etme."

Ken.i... Demiştimki Efe'nin kucağındaydım.

Beni hızlıca odama çıkararak yere bıraktı.

"Efe sakın bir daha bunu yapma. Sakın!"

"Tamam patron." Dedi sırıtarak.

Efe hızla çıktıktan sonra.
Önce banyoya girip ılık bir duş almak istedim ama Özge yeni değişmişti bandajı.
Bu yüzden duş almayı sabaha erteledim.
Üzerimi değişirmek için dolaptan rahat kıyafetlerimi aldım.
Giyinip yatarak gözlerimi kapattım.
Yorgun hissediyordum. Uyumak iyi gelecekti.

*****

Kısa bir uçak yolculuğundan sonra nihayet hava alanına inmiştik.

Uzunca bir süre şehir dışına gideceğimi sanmıyorum.
Bu kez ki daha yorucu olmuştu.
Uçaktan indikten sonra çıkış kapısına geldiğimde abimin yolladığı araba bizi bekliyordu.
Kazım ile binerek evin yolunu tuttuk.

1 saat sonra evdeydim.
Abim salonda oturmuş beni bekliyordu.
Yanına gelerek kendimi koltuğa bıraktım.
Dirseklerimi dizlerime dayayıp parmaklarımı birbirine geçirdim.

"Hayırdır abi.
O adamla ilgili olan sıkıntı neymiş ki telefonda söylemedin."

"Durumu ağırlaştı yoğun bakıma aldılar.Yarın sabah doktoruyla görüşmeye gideceğiz."

Abim bana bakarken ben sessizce ellerime baktım.

Bişey demelimiydim.
Peki ne diyecektim.
Yerimden kalkıp sessizce odama çıktım.

Yıllarca beni sevmeyen,annemi sevmeyen, babam olduğunu söyleyen bir adamın yanında büyümüş, yaşamış ama onu hiç sevmemiştim. Baba olarak kabul etmemiştim.
Ve o adam şimdi ölümle penceleşiyordu.

Odama çıkıp kendimi yatağıma bıraktım.
Gözlerimi kapatıp babam olacak adamla geçen günlerimi düşündüm.

Bir kere olsun başımı okşamayan.
Bir kere olsun kucağına almayan. Beni her gördüğümde arkasını dönen bir baba.

Böyle bir baba gerçek bir babamıdır.
Üzülmelimiyim

*********************************

Evet Bölüm sonu canlarım.
Gelecek bölümde görüşmek üzere sağlıcakla kalın.