@azamet_29_2
|
" Pozitif. " Dediğinde cehennem kapıları açılıp içine atıldığımı hissettim. " Ne!?" Dedim bir doktora bir Melis'e bir Cevher'e bakarak. " Bebekten ve sizden alınan örnekler uyumlu. Bebeğin babası sizsiniz." Dünya üzerime çöktü. Derken Cevher'in ayağa kalktığını gördüm. Bana bakmak bir yana, yönünü bile dönmedi. Ne diyecektim. Birden Patron! Diyen Ege'nin sesiyle ona döndüm. Cevher öylece yerde yatıyordu. " Cevher." Dedim panikle.. Yanına gitmek için adım atmıştım ki " Bundan sonra ondan uzak duracaksın." Dedikten sonra hızla Cevher'in yanına giderek kucağına aldığı gibi uzaklaştı. O an ruhumun bedenimden nasıl uzaklaştığını izledim. Hayır. Anında kenarda bekleyen Melis'in yakasına yapışıp duvara dayadım. " Abi yapma." Diyerek kolumdan tutan Kazım'a geriye itekledim. " Anlat Melis! Diye bağırarak yüzünün yanındaki duvara geçirdim yumruğumu. " Anlat..! Hem bağırıyor hem duvarı yumrukluyordum. Ellerini kulaklarına kapatmış Melis, gözlerini sımsıkı kapatıp çığlık attı. Kanlı elimle yakasından tutup yüzünü yüzüme yaklaştırdım. " Hemen anlat yoksa elimde kalacaksın. Dediğimde, Kazım ve doktor beni zorla tutup çektiler Melis'in üzerinden. " Abi Allah aşkına sakin ol. " Ne sakini lan! Dedim ikisininde kolundan kurtularak. " Hayatım karardı benim, ne sakini? Derken Melis'in koşarak uzaklaştığını gördüm. " Bu nasıl olur? Aklımı kaçırmak üzereydim. Almıyordu aklım beynim almıyordu. Durmadım tekmeyle yumrukla kapıyı aşağı indirdim. " Delirecem, delireceeemm!" Diye bağırırken ensemde hissettiğim acıyla elimi enseme koyarken kendimi sırt üstü yerde buldum. Bulanıklaşan görüşümle abimi gördüm. " Özür dilerim abi! Diyen Kazım 'ın sesini duydum sonra. " Abi " Dedim ağlayarak. Uzun zamandır ağlamamıştım. Enson babam beni dövdüğü gün evden kaçtığımda çadırda ağlamıştım. " Sık kafama. Dedim sonrası karanlık. ***** ASIM'DAN Aslan ve Cevher bugün sonuçları almak için geleceklerdi. Melis'in test konusunu ilk duyduğunda önce istememesi sonra razı olması beni huylandırmıştı. Anlattığı İzmir hikayesi doğru olsada ben kardeşimi iyi tanıyordum. Aslan çocukluğundan beri bana bir kere olsun yalan söylememişti. Aslan önüne gelen kızlarla geceleyecek bir erkek hiç olmadı. Eğer o test pozitif çıkarsa Aslan'ı tutmak mümkün olmazdı. " Nehir." " Efendim baba." " Kulağını aç iyi dinle..." ........................ " Neeehh! " Hadi amaaa, okulda her naneyi yiyorsunuz da bunumu yapanacaksın." " Okul mu? " Arkadaşların ve senin müdürün odasında yaptığınız şeylerin hepsini biliyorum Nehir." " Cidden mi.? Ta- Tamamm ya. Ama yapamazsam kızmak yok..." " Tamam yok. " Tamam." Nehir odadan çıkarken, " Hakkı abi babam seni çağırıyor." Dedikten sonra gitti. Hakkı: " Buyur abi." "Hakkı şu tekerlekli sandalyeye oturmama yardım et. " Abi bu halde olmaz gidemezsin. " " Hakkı. Hakkı'nın da yardımıyla sandalyeye oturup birlikte odadan çıkarak asansöre binip 0 tuşuna bastım. Kötü birşeyle karşılaşmamayı umarak indim aşağı kata. Ama geç kalmıştım. Aslan sinir krizi geçirirken Melis kaçıyordu. "Melis." Diye bağırdım arkasından ama kapı çoktan kapanmıştı. Aslan delirdigine göre sonuç pozitif çıkmıştı. Aslan bu sinirle ne yaptıysa artık sağ eli kan revan içinde Kazım'ın yakasına yapışmış bağırıp çağırıyordu. " Aslan! " " Delirecem." Diye bağırarak tekmeyle yumrukla kalan camlarında aşağı indirdiğinde cam kapı bütün kolunu kesmişti. " Kazım!" Dediğimde, Kazım beni duyup bana baktı. " Durdur şu deliyi." "Ama." " Durdur! " Dedim emir kipiyle. Kazım mecbur, aldığı emirle silahını çıkarıp kabzasıyla Aslan'a vurunca bizim deli eli başında kendini yerde buldu. Ağlayacak kadarmı aşık olmuştu Cevher'e. Aslan ağlayarak bana bakarken, " Abi. Dedi kendinden geçmeden önce. Koluna kaydı gözlerim. " Sinirinden canı bile yanmayan Aslan, sinirin geçtiğinde bu kolla ne yapacaksın bakalım." " Kazım, Hakkı Aslan'ı hemen acile götürün. Aslan'ı acil müdahale odasına aldıklarında Hakkı'yı yanıma çağırıp, Hakkı hemen gidip bütün güvenlik kameralarının görüntülerini alıyorsun. " Tamam abi." " Kazım." "Buyur abi." " Cevher ve ikizler nerde?" Abi sonucu öğrenince Cevher Hanım çok kızdı. Sonrada fenalaştı. " Tamam. " Tamam abi." Kazım ve Hakkı giderken bende doktorun yanına geldim. Öylece hareketsiz yatan Aslan'a baktım. Kendinde değildi ama yüzündeki üzüntü olduğu gibi yerindeydi. " Doktor, çokmu kötü?" " İki parmağı kırık. " Sinir krizi geçirdi. " Önce dikiş atacağım. Sonrada küçük bir alçı parmakları için. " Anladım. Aptal aşık. ***** Direksiyonda bile olsa hâlâ kahkaha ile gülüyordu. " Ben... O ikisini öyle görmek varya son nefesime bile değerdi inan." Dedi gözünden akan yaşları silerek. " Cevher'in düşüp kaldığı an varya nerdeyse kahkaha atacaktım izlerken. Ya Aslan, resmen kudurdu. " Sen dua et izlediğini görmediler. "O kaosun içinde beni farketmelerinin imkanı yoktu. Aferin Melis, taktir ettim seni. "Sen dalga geç, en son yüzüme yumruk yiyecektim az daha." " Yemezdin. Birazda üzülmedim değil biliyormusun. Her neyse ikimizinde intikamını almış oldum." " İyi oldu hiç acımam sürünsünler ben nasıl süründüysem onlarda sürünsün." " Ya, ben seni anlamıyorum Melis. Aslan seni otelde reddetti diye gidip içip içip iş ortağın olan erkek arkadaşından hamile kalıyorsun, tamam. Melis bir an 5 Nisan gecesine döndü. ***** Aslan ile birlikte taksiden indikleri an gözlerinin önüne geldi. Aslan ayakta zor durduğu için koluna girmişti. " Benimle gelmene gerek yok, evine git Melis." " Olmaz Aslan, iyi görünmüyorsun." " Ben iyiyim. " Bırak odana kadar yardım edeyim. " Sessiz kalan Aslan'ın koluna giren Melis, Aslan'la otel kapısından girerek lobiden geçip görevliden anahtarını istedi. Görevli anahtarı uzattığında Melis önce davranıp anahtara uzanacakken Aslan daha önce davranıp, adamdan anahtarı çekip aldı. " Artık gidebilirsin. " Dediği anda Melis asansöre girerek odana girdigini görmeden olmaz. Aklım sende kalır yoksa." Dediğinde Aslan sinirli bir bakış atmıştı. Nihayet 7. Kata geldiklerinde asansörden inip odasına yürüyen Aslan, Melis'in hâlâ peşinden geldiğini görünce, aniden durup kıza döndü. " Senin derdin ne? Melis bir süre Aslan'ın yüzünü izledi. " Tek derdim var Aslan, o da sensin. Şaşkın bakan Aslan bir anda kahkaha atmaya başladı. Her gün başka adamla gezen biriyle işim olmaz benim. Arkadaş olsak bile tipim değilsin!Hatta bence çok itici birisin. Git, kiminle akşamladıysan onunla sabahla. ***** O gece bana söylediği şeyi hiç unutmadım. "Sonrada Aslan'ın hayaliyle Turgut'un koynunamı girdin. " " Terbiyesizleşme." " Diyene bak. Terbiyeyi kimden öğrendin demişler. Melis kucağındaki bebeğine bakarak, " Hamile olduğumu Turgut'a söylediğimde çok mutlu olmuştu. Ama o öyle düşünmüyormuş. " Adam senle evlenince, sende salak gibi herşeyi önüne serdin tabi. Adamda buldu paraları durur mu, alıp kaçar işte.." " Evet." " Kendi kocasına güvenemezse bir kadın kime güvenecek." " Demekki neymiiiş. Turgut paraları başka hesaba kaçırıp ortadan kaybolunca sende son kuruşuna kadar borçları ödeyip soluğu burda aldın. " " Yapacak başka bir şeyim yoktu, mecburdum. Ama babamın evleneceğini hesap etmemiştim. Karısı olacak kadın açık açık bizi istemediğini söyleyince bende seni aradım işte. " Dersini al diye. Bu arada üvey anneni tekrar görürsen selamımı söyle. " Neden?" "Senin benim yanıma gelmen sayesinde intikamımızı daha güzel aldım. O kadın seni kovmasa aklıma bile gelmezdin. Bu duruma göre kaza yapan Asım beye ve sarılık olan ufaklığa da teşekkürü borç biliriz. Bizim için uygun ortam hazırlamış oldular. "Benim bu hale gelmemin tek sebebi Aslan. Bu yüzden sana yardım ettim. Söylesene o test nasıl pozitif çıktı. O doktor senin adamınmıydı." " Hayır tabiki." " O zaman hemşire." " Hayır." " E o zaman nasıl...?" " Bizzat kendim girdim içeri ve ben değiştirdim." " Ne? Sen delisin, ya yakalansaydın." " Daha iyisi ne biliyormusun? Kimse beni hafife alamaz. " Her neyse. " Hay hay. " " Sen ne yapacaksın şimdi." " Aslan'ı bekleyeceğim. ***** Önce dikiş atacağım sonrada küçük bir alçı parmakları için. Anladım. Doktor hemşireninde yardımıyla önce kanlı kolu temizledi. Sonrada uyuşturarak koluna dikiş atmaya başladı. Aslan hazır kendinde değilken bende Cevher'i bulup konuşmalıydım. Bu arada uzun süredir oturduğum için kırık kaburgam ağrımaya başlamıştı artık. " Teşekkür ederim birde bana yardımcı olursanız sevinirim." Dediğimde bir hemşire bana yardımcı olarak Cevher'in olduğu odaya kadar beni götürdü. ***** Gözlerimi açtığımda yatakta yatıyordum. Yerimden kalkarak sadece ordan uzaklaşmak istedim. Aslan'ın bana bu şekilde yalan söylemesine, ne inandım ne inanmadım, cennetle cehennem arası kaldım. Beynimin içinde dönüp duran pozitif kelimesinden başka birşey düşünemiyordum. "Patron, iyimisin? " " İyiyim Ege." Yerimde doğrulurken Efe girdi koluma. " Gidebiliriz." Demiştimki Kapı tıkladı ve Asım Bey tekerlekli sandalyeyle içeri girdi. " Asım Bey? " Cevher. " İyiyim, Âsım bey. " Cevher biraz konuşalım." Dediğinde " Konuşacak bir şey olduğunu sanmıyorum Asım Bey." Dedim. Başka her konuyu halledebilir eli silahlı herkesle başedebilirdim. Ama bir bebekle... " Var." Dedi Asım. " Dinle Cevher... Sizi şerefimle temin ederim ki Aslan'ın bu işte bir suçu yok. Efe: " Aslan aracı olarak abisini yataktan kaldırmaktan bile çekinmemiş anlaşılan." Dedi öfkeyle. " Şuan kendinde olsaydı emin ol kendi gelirdi. " " Anlamadım." Dedim. Ne olmuştu. Neden kendinde değildi. " Sinir krizi geçirmiş, kendinde değil. Duyduklarıma inanmakta güçlük çektim. Aslan sinir krizi geçirmiş kendini mi yaralamıştı. Hızla kapıya yönelip odadan çıktım. Ama iki adım sonra olduğum yerde kala kaldım. " Aslan? " Aslan koridorda yerde oturmuş sırtı duvarda bir dizini kendine çekmiş, üzerinde yaralı kolu olduğu halde bize bakıyordu. Koluna baktım. Dikiş atılmamış yara vardı ve hâlâ kanıyordu. " Aslan doktorun yanından mı kaçtın." Baygın bakan kara gözleri gözlerimde sendeleyerek ve duvardan destek alarak ayağa kalktı. Asım benden önce, Ama Aslan umursamaz bir tavırla, sol elini belinin arkasına götürüp silahını çıkardı. " Aslan ne yapıyorsun? " " Cevher." Dedi yorgun çıkan ses tonuyla. " Ben sana asla yalan söylemedim. Diyerek elindeki silahı elime verdi. Parmağımı tetiğe yerleştirerek kendi kafasına dayadı. Âsım: "Aslan ne yapıyorsun? Delirdinmi? " Derken ben yaptığı şeye şaşkın baktım. " Sana söyledim. Seninle birlikte oksijenim, enerjim, havam, suyum, güneşim her şeyim gidiyor. Dünyadaki herşeyle, herkesle başa çıkarım Cevher. Sen yapmazsan ben yaparım. Elimdeki silahı alıp sıkıca kavradım. Bana bakan kara gözlerini kapayıp kollarını iki yana bırakarak öylece beklerken dudağında bir gülümseme peydah oldu. İnanmıştım. Dedi. Ardından sırtı duvara yaslı olduğu yere yığılıp kaldı. " Aslan! " İyiyim." Dedi zor çıkan sesiyle. İkizler anında yanımıza geldiler. Efe: " Seni Aptal herif." Diyerek ikisi birlikte Aslan'ın koluna girerek kaldırdılar. Asansöre doğru giderken açılan kapıyla Kazım çıktı asansörden. Önce bize sonra Asım beye baktı. " Abi Melis yok. " " Ne? "Yok, hiç bir yerde yok." Oda hızlı adımlarla yanımıza gelerek önce herkese bakarak. " Abi görüntüleri aldım." Dedi elindeki tableti göstererek. " Görüntülerde Melis hanımın çıkışıda var." " Ne? " " Evet abi. Park alanından kırmızı bir araç Melis hanımı alıyor ve çıkıp gidiyor. " İkizlerin kolundaki Aslan zorlukla konuştu. " Biliyordum. Asım Aslan'a bakarak, " Önce Aslan'ın kolunu halledelim." Dediginde birlikte aşağıya, müdahale odanıza indik hızla. Kanaması yüzünden yarı baygın yatarken gelen doktor hemen müdahale etti. " Aslında attığın yumruktan sonra sana bakmamam gerekir ama dua et kızgın değilim." Dedi doktor . " Neden, ne oldu?" Dedi Asım Bey. " Burdan kaçarken izin vermedim diye çenemi kırıyordu kardeşiniz. " " Aptal kardeşimin kusuruna bakmayın doktor. Derken Aslan'ın dudaklarında bir gülümseme gördüm. Ege: " E ne olacak şimdi. " Dediğinde hepimiz Ege'ye baktık. " Bir test daha yapılacak. " Diyen Asım'la, Aslan, " Ne?" Diyerek yerinde doğrulunca dönen başıyla anında geri yattı. Ege: "Taraflardan biri eksik ama. Bebek annesiyle firarda. Haklıydı. Koşarak Asım beyin arkasına saklanarak, " Baba kurtar beni bu adamdan ne olur." Diyerek babasına sarıldı arkadan. Hepimiz bir güvenlik memuruna bir Nehir'e baktık. " Nehir ne oluyor burda." " Babacım bu güvenlik bozuntusu. Pa- Pardon memuru bebeklere baktım diye bir saatir peşimde beni kovalıyor." Asım memura bakarak, " Kusura bakmayın memur bey. Özür dile Nehir." Nehir öne çıkarak, "Özür dilerim memur bey valla kötü niyetim yoktu. Hem koskoca Asım Karabey'in kızı olarak bebek kaçıracak halim yok dimi." Dediğinde adam bir Nehir'e bir Asım'a baktı. Nehir anında kahkahayı patlatarak. "Çok eğlenceliydi baba." Dediğinde. " Asım Bey. " Sonra." Diyerek kestirip attı. Doktor. Aslan'ın kolundaki kesilere dikiş atıp sardıktan sonra, küçük birde alçı yaptı kırılan parmakları için. Nihayet işi bittiğinde, " Bitti. Kolunuza dikkat edin sabah ve akşam pansuman olacak. Kırığa dikkat edin ve kimseye yumruk atmayın. " Teşekkürler doktor bey." Dedim doktorun arkasından. " Abi ne oluyor?" Hepimiz Asım'a baktık. Nehir: " Amcacım bana borçlusun." Diyerek elini arka cebine sokup bir poşet çıkardı. İçinde test için gerekenler vardı. Nehir bebekten örnekler almıştı. Asım bey bize bakarak. "İşte test için gerekenler." Dediğinde biz hayretle Nehir'e bakarken Nehir gülüyordu. Aynı anda kapı açıldı. " Abi Melis'in kiminle gittiğini öğrendik. " Aslan hızla yerinde doğruldu. " Kim.? " Çağla Taşhan. *********************************
|
0% |