Yeni Üyelik
11.
Bölüm

9. Bölüm

@azkafadinlemek

Herkese keyifli okumalar ❣️ ❤️

 

 

 

 

Kimdi şimdi bu kalbim küt küt atmaya başladı. Ses çıkarmadan ayağa kalktım. Masanın üzerindeki ağır süs eşyasını elime alıp yavaşça kapıya yürüdüm.

Delikten baktığımda üniformalı bi asker vardı. Rahat bi nefes aldım, ama yinde güvenemezdim.

"Kim o " diye seslendim , asker "yenge beni yiğit yüzbaşı gönderdi bişiler getirdim" dedi.

Yine mi yenge , bunlar yiğitin yanında her gördükleri kadına yenge mi diyorlar. Kaşlarımı çattım kim bilir o hayvan kaç kişiyle tövbe tövbe.

İçimden saydırıp kapıyı yarıya kadar açtım. Kaşlarım çatık "ne yengesi ne bu yenge sevdanız" dedim.

Bi an şaşırdı "komutanım benim evimdeki kıza erzak sebze meyve götür diyince şey anladık kusura bakmayın" dedi.

Eşyaları kapıya bıraktı bana bakıp "iyi günler" dedi. Arkasından seslenip "bir daha şey anlamayın sadece misafirim burda" dedim.

Arkasına dönüp "tamam yenge" dedi ve koşarak merdivenlerden indi.ağzım açık kaldı . Şaka gibilerdi resmen,

Yiğit geldiğinde bu işi çözmem lazımdı. Yoksa bunlar zaten tepemde olan sinirlerimi iyice kudurtuyorlardı.

Poşetleri alıp mutfağa götürdüm. Poşetlerde makarna pirinç mercimek gibi şeyler vardı.

Bi tanesindeki çikolataları gördüğümde , gözlerimden kalpler çıkmaya başladı.

Bende her kız gibi çikolataya bayılırdım. Çok mutlu olmuştum. Bi sürü vardı, hemen bi kaç tane alıp yedim.

Bir yandan da diğer poşetleri boşalttım. Neyin nerde olduğunu bilmediğim için yerleştirmem uzun sürdü ama sonunda bitmişti.

Bi bardak su içip salona gidip oturdum kumandayı alıp televizyonda güzel bi dizi izlemeye başladım.

BİR HAFTA SONRA........

 

bu evde kalalı bir hafta olmuştu ve gayet rahattım.tek sorun gördüğüm kabuslar arada gelen ağlama krizleriydi.

Akşama kadar oturmaktan başka bir şey yapmıyordum. Bu durum sıkıcı olsa da , dışarıya çıkmak istemiyordum .

Bu zamana kadar yiğitten de hiç haber yoktu , zaten niye haber versin ki ne alaka yani, diye düşünürken , bir yandan da akşam yemeği için makarna yapacaktım.

Suyu tencereye koyup ocağa koydum. Suyun kaynamasını beklerken , telefon çaldı, salona gidip kim olduğuna bakmadan açıp kulağıma koydum.

"Nasılsın" diyen yiğitti rahat bi nefes aldım, çok şükür iyiydi. " İyiyim sağol sen nasılsın" dedim.

"İyi, bi sorun yok dimi rahat mısın orda" "yok bi sorun yok rahatım sayende" dedim.

"Tamam o zaman şimdi gitmem lazım dikkat et kendine" dedi "tamam şey ne zaman geleceksin"

"Yani şey böyle evine konmuş gibi oldum" karşı taraftan derin bi nefes sesi geldi. "İki güne orada olurum ve sakın öyle düşünme orda kalmanı ben istedim sonuçta" dedi.

"Tamam peki görüşürüz" dedim ,oda diyip kapattı. Çok tuhaf hissediyordum, başıma bunların geleceğini asla tahmin etmiyordum.

Zaten hep beklenmedik bi anda olur her şey , olmaz dersin başıma gelmez dersin ama ,kendini bi anda olayların içinde bulursun.

Telefonu bırakıp mutfağa girip yemeğimi yapıp yedim ,mutfağı da toplayıp salona geçtim, biraz televizyon izledim.

Saate baktığımda 11 olmuştu , önce yiğitin odasına girdim dolabı açıp içinden gri bi tişört aldım, altına siyah bi eşofman giymeye karar verdim.

Banyoda üzerimi değiştirdim , üzerime çok bol ve uzunlardı. Ve bu durum komiğime gidiyordu, tişört dizime geliyordu.

Eşofmanın paçalarını 5-6 defa katladım. Onun odasında yapmıyordum,salonda yastık örtü vardı düzeltip yattım ve uyumaya çalıştım.

....................yine aynı apartmanın önündeydim , bi anda o evin içinde buldum kendimi erafıma bakıyordum.

Biri kapıyı kilitliyordu, bulmuştu beni o adam yine bulmuştu beni kapıdan göründü yine üzerime geliyordu.

Bağırmaya başladım ama bu sefer kimse yoktu, yiğit yoktu. kolumu tuttu, yere doğru itti . Düştüm.

Biri o sırada beni sarsıyordu ve adımı sesleniyordu. Görüntü gittikçe bulanıklaştı ve bir anda çığlık atarak uyandım.

Hızlı hızlı nefesler alıyordum ve terlemiştim , yine aynı kabusu görmüştüm. Ağlamaya başladım.

Ne zamana kadar sürecekti bu durum , artık çok yorulmuştum. Yüzümün önüne gelen bardakla irkildim , hemen geri çekildim.

Kafamı kaldırdığımda yiğit gelmişti. Suyu alıp hepsini bitirdim. Oda diz çöküp "iyi misin kabus mu gördün" dedi.

Kafamı salladım ve " hep oluyor alıştım artık" dedim

Kaşlarını çatıp "ne alışması bu durumu da çözücem" dedi, bir şey demedim.

Biraz durup "bana iki gün sonra geleceğini söyledin" dedim. Kafasını salladı, "işimiz erken bitti oyalanmadan geldim bende" dedi.

Sonra sorgularcasına " sen neden odada değilde koltukta yatıyorsun" dedi, " ben sonuçta senin özelin burası da çok rahat sorun değil" dedim

Sert bi nefes çekti, neye sinirlendi bu yine , her şeye sinirleniyor normal diye içimden geçirdim.

"Olmaz hadi kalkıp gidip odada yat" kafamı iki yana salladım, "artık burda yattım uykum kaçar buraya alıştım hem sen yeni görevden geldin gidip rahat rahat dinlen" dedim

Ayağa kalkıp "bu seferlik kabul ediyorum, hadi yat uykun kaçmasın bir şey olursa seslen" dedi bende tamam dedim ve ışığı kaptıp gitti.

Bende yatıp tekrar uyumaya çalıştım.

 

..............,..............,...............,.......................,..............,.............,..................

......,

 

 

Sabah boynumun tutulmasıyla uyandım, koltuktan kalkıp örtüleri topladım, masanın üzerindeki telefonu alıp saate baktım.

Öğlen bir olmuştu , asla bu kadar uyumazdım , biraz şaşırmıştım. Ve her sabah kapıcının getirdiği ekmeği de kaçırmıştım.

Aç kaldığımda başım fena ağrırdı. Belli ki yiğit uyanmamıştı daha, mutfağa girdim ve küçük bi kahvaltı hazırladım.

Ekmek içinde yiğiti uyandırmaya karar verdim, kapısına gittim ama gittiğim gibi geri döndüm .

Akılsız kafam adam gecenin köründe görevden geldi, git ekmek al mi dicem.

Artık mecburen ben gidecektim , ama üstüm müsait değildi daha doğrusu babasının kıyafetlerini giymiş yaramaz kızlara benziyordum.

pantolonum odadaydı , ve ben oraya giremezdim müsait olmayabilirdi. Yapacak bir şey yoktu.

Camdan baktığımda fırın karşı tarafın iki dakikalık yukarısındaydı hızlıca gidip gelirdim.

Mutfak rafında daha önce gördüğüm kavanozdan on lira aldım rahatsız olmuştum ama geldiğimde söylicektim artık.

Anahtarla birlikte evden çıktım asansöre bindim ve siteden çıktım.yapabilirdim kimse bir şey yapamazdı , sanırım dedim .

Hızlı hızlı fırına kadar gittim bi iki küçük ekmek aldım parayı fırlatıp hemen çıktım siteye doğru koşarcasına yürümeye başladım.

Yakınlaşmıştım ki elimdeki telefon çaldı yine kim olduğuna bakmadan açtım. Ama açmaz olaydım.

"Elimden kalabileceğini mi sandın gülüm, seni almaya geldim" dedi. Bu Saffetti ellerim titremeye başladı.

Etrafıma bakmya başladım. Asla cevap vermedim. Saffet "sağına bak gülüm" dedi sağa döndüm hemen.

Uzağımdaydı ama oradaydı, her zamanki piç sırıtışı da yüzündeydi. O bulmuşsa babam da biliyordu burda olduğumu kesin.

Tepki vermedim, Saffet telefonunu kapatıp bana doğru dikkat çekmeden gelmeye başladı.

Beynim sinyal vermeye başladı sitenin bahçesini açıp eve doğru koşmaya başladım yukarı çıkmak için kapıya grlmiştim ama

Siktir şifreyi bilmiyordum

 

 

BBİİİTTTİİİİİİİ...........

 

 

şu kızın da olaysız bi bölümü olsun, ama işte ben kaoslu uçmalı kaçmalı yazmak istiyorum.

 

Umarım beğenirsiniz iyi okumalar ❣️ ❤️

 

Loading...
0%