Yazgı dan

bugün Mardin'e gidicektik bavulumu hazırladım 3 gün orda kalıcaktık duşumu alıp üserime takımımı geçirdim kış için en güzel kıyafet ve yolculuk için tabi abimin sesiyle dışarı çıktım ayakkabılarımı ayağıma geçirip bavulumu aldım abim "zerin ve yazgı buraya gelin çabuk" dediğinde yanında buldum kendimi "efendim abi" dedim zerin de geldi oda benim gibi "efendim abi" dedi güldüm "çıkın dışarı bakın" dedi aynı anda dışarı çıktığımızda karşımda gördüğüm siyah üstünde kırmızı kurdele ile hediye paketi gibi yapılmış bmw ye ve yanın daki aynı şekilde duran beyaz Audi ye baktım abime döndüm zerinde öyle "benim kardeşlerimin hayallerini gerçekleştirmek bana düşerdi" dedi sarıldık "abi ya sen süpersin" dedim "Teşekürederim" dedi zerin elindeki anahtarları bize uzattı "bunlarla gidersiniz ayrı bi havanız olur" dedi gülümsedik serinle birbirimize sarıldık ve resimler çekildik post atıp beni de etiketlemişti bende o postu paylaşmıştım ardından bavullarımızı arabalarımıza yerleştirdik derin bana baktı "çok heyecanlandım ya ne zaman gideriz" dedi "bilmem" dedim dedem dışarı çıktığında bir anda herkes dışarı fırlamıştı "haydi bakalım arabalara uzun bir yol bizi bekliyor" dedi arabalara bindik annem benimle beraber gelmişti yanıma yoldaş olmak için arabaya bindiğimizde direk emniyet kemerini taktı arabayı çalıştırdım zerine de annesi yoldaş olucaktı gece yolculuğuna alışıktım bu yüzden bana sorun olmamıştı ama annem yine sessizdi 2 saat 40 dakika süren yolculuktan sonra bir konağın önüne geldik konağa baktığımda baya büyüktü hemde bizim kinin iki üç katıydı resmen o kadar büyüktü kapıları açıldı bir anda gece nin körüydü bir dede vardı birde babaanneme benzeyen bir kadın "hoş geldiniz Esma yerlerinizi hazırladı buyrun yol yorgunusunuz size yerlerinizi göstersinler" dediler dede ile göz göze geldik zeytin koluma girdi "yazgı burası baya büyük" dedi "olabilir zerin maşallah de milletin evine ayıp" dedim dede bize güldü bizde ona güldük başımızı eğdik "hoş geldiniz kardeşim" dedi dedem "hoş bulduk abi" dedi karşılık olarak abimi dürtükledik "burası kimin evi abi" dedik zerin ile "Arman ların evi dedesi Uraz ağa ve babaannesi hatun hanım onlarda" dedi başımızı daladık "demek ki yazgı nın gelin geleceği ev" dedi zerin gözlerim kocaman oldu "saçmalama zerin" dedim odamızı gösterdiler yani odalar çok fazlaydı üs kataymış lavabolar üç tane varmış birisi aşağıda ama kitliymiş orası yukardaymış odalarımız aşağıdaydı of ben gece gece nasıl tuvaletimi tutayım ki aklımda karma karışık sorular esnasında yatağa yattim acaba o burdamıydı öküz gibi uyuyordur şimdi diye geçirdim içimden gözlerimi kapatım...

gözlerimi açtığımda güneş yeni yeni doğuyordu herkes uyuyordu üstümü değiştirip çelerimi giydim dışarı çıkıp lavabonun olduğu kata çıktım lavaboyu bulup hemen girdim elimi yüzümü yıkayıp çıktım saçlarımı taradım ardından tam dışarı çıktığımda karşımdaki oda dan çıkan aram la karşı karşıya gelmiştik "yazgım" dedi "Hı" dedim panikle "rüyan bile gerçek gibi çok güzel" dedi rüya gördüğünü mü sanıyordu yani "ben rüya değilim arman" dedim gözlerini büzdü kendine geldiğinde pijamalı ve saçı dağınık hali baya komikti gülmemek için kendimi zor tutum "yazgı sen gerçek misin" dedi başımı saladım "evet" dedim direk odasına girdi bende daha fazla rahatsızlık vermemek için odama geri döndüm o sırada abimin telefonunun çalma sesi hiç susmuyordu arayana baktığımda hatunum yazıyordu "abi kalk hatunun arıyor seni" dedim gözleri açıldı bir amda "saat kaç" dedi "6" dedim telefonu açtığında boğuk sesle konuştu "evet geldik arman gildeyiz ve şuan uyuyorum hatunum" dedi "uyan bugün düğünümüz var bizim farkında mısın bi sürü işimiz var" dedi sert bir sesle "tamam da daha saat 6 tı" dedi "ya of aslan ya" dedi "eflin im az sabret hadi" dedi kapatı kızın suratına uyumaya devam eti bende o sırada sıkıldığım için dışarıya tekrar çıktım mutfaktan sesler gelince tek bi kadının birşeyler yapmaya çalıştığını görünce yanına gittim "merhaba" dedim "merhaba hanımım hoş geldiniz" dedi "hanımım değil lütfen yazgı de bana abla" dedim "peki" dedi "yardım edeyim" dedim "ben hallederim Teşekürederim siz yorulmayın" dedi "yok yorulmam lütfen yardım edeyim zaten sıkıldım herkes uyuyor" dedim hem sohbet edip hemde birşeyler hazırlamaya başladık "kızım sen neden uyumuyorsun sabah daha erken aynı bizim arman gibi sendemi erken kalkıyorsun" dedi gülümsedim "yani aslında evet ama bazen uyuyorum tabi" dedim beraber konuşa konuşa herşeyi hazırlamıştık baştan sonra bana baktı gülerek "çok sağol kızım ben nasıl yetiştiricem diye düşünüyordum Hızır gibi yetiştin maşallah sana" dedi gülümseyerek "ne zaman serilecek kahvaltı" dedim "5 dakika sonra başlarım sermeye saat 8 olunca" dedi "yardım edeyim çabuk biter hem" dedim "peki kızım" dedi saat tam sekiz olunca sermeye başladık herkes uyanmaya başlamıştı bizde sofrayı tamamen sermiştik son bi kaç malzemeyi de koyup tam süslerken aladdin amca ve hatun abla gelmişti odaya gülümsedim ayağa kalktım "günaydın kızım maşallah erkencisin" dedi hatun hanım "Teşekürederim size de günaydın evet Esma ablaya yardım edeyim dedim hem boş vakit geçmiyordu" dedim güldüler "peki kızım iyi etmişsin maşallah size" dedi gülümsedim tam o sırada "dede" diye içeri giren Arman beni görünce yutkunamadım "yazgı" dedi gülümsedim "evet" dedim "rüya değil miydin sen" dedi "hayır gece geldik ben gitsem iyi olucak birazdan bizim kiler de gelir" dedim "kızım otur gel nereye" dedi üzerim un felan olmuştu "şey üstümü değiştirsem iyi olucak unlu kalmayayım" dedim "olsun gel böyle de güzelsin gel yanımıza otur bakim" dedi arman "geç hadi" dedi yanlarına geçip oturdum yanıma da Arman gelip oturdu "nasıl buldun mardini" dedi "görmedim ki yani güneşin doğuşunu gördüm sadece" dedim "hmm gezdireyim mi seni" dedi dedesi ve babaannesi bizi izliyordu "birazdan izin verirlerse olur" dedim gülümsedi ona hitaben bende gülümsedim "pijamalarından kurtulmuşsun" dedim " evet" dedi o sırada içeri Ural abi girdi "selamınaleyküm" dedi "Aleykümselam" dedik "Oo yazgı hoş geldin bacım zerin geldi mi" dedi başımı saladım "evet ama onun uykusu baya ağır aslında ona gidip uyandırsam iyi olucak" dedim o sırada arkadan "hop hop o kadar da ağır değil" dedi dedesini ve bahanesini görmemişti görünce Iraklı etten duvar olarak görerek arkasına saklandı "ay özürdillerim ben sizin uyandığınızı bilmiyordum bizimkiler geliyorsa bana yazgı nın yanına gitmemi yani gelmemi söylediler ay gerçekten öyle bir tepki verdim ki özürdillerim" dedi "gel kızım sorun değil" dedi benim dedem olsa bağırıp çağırmıştı şimdiye kadar gülümsedi zerin Ural zerinin bu haline tekrar aşkla baktı "hoş geldin" dedi Ural abi zerin "ay şey hoş buldum" dedi yanına geçerek "orda durmayın gelin oturun hadi bakim" dedi onlarda karşıya oturdu "dedem bizi böyle görürse yedik biz naneyi" dedim kendi kendime o sırada "merak etme birşey olmaz dedem sizi yedirmez kimseye" dedi armana döndüm "sen Ural'ın yanına geç hadi zerin buraya gelsin" dedim güldü "tamam ya" dedi kalktı serinle yer değiştirdiler bizimkilerde gelince tahmin etiğim gibi dedem laf attı direkt "bizim kızlar bizden önce gelmiş" dedi aladdin amca "sizin kızlar kahvaltıyı hazırlamışlar maşallah onlara" dedi dedem gururlu gururlu gülümsedi sanki bizi çok seviyordu abim yanımıza geçip oturdu "Afferim kızlar" dedi güldüm Zerrin "ben birşey yapmadan Afferim aldım lan" dedi kulağıma boğazıma kaçmıştı yemek o dediğiyle öksürdüm "helal helal" dedi zeytin belime vurdu gözlerim kızarmıştı kendime gelmiştim ama birinin su uzattığını görünce uzatan kişiye baktım Arman dı elindeki duyu alıp içtim "Teşekürederim" dedim endişeyle baktı iyi olduğumu anlayınca da derin bir nefes alıp verdi gülümsedim bir kaç birşey yiyince doymuştum biraz geriye çekildim kalkamazdım aladdin amca "yemekler gerçekten çok güzel olmuş ellerinize sağlık" dedi gülümsedim Arman da dudağının kenarı kavruldu Ural gülerek zerine bakıyordu çünkü derin ağzına ikişer ikişer atıyordu bu onun beğendiğine işaretti zehrin gözler üstünde hissettiğinde sadece Ural abi nin ona baktığını fark edince boğazında kalan lokmayla geri çekildi "su var su" dedi bana suyu alıp uzatım içtiğinde kendine gelmişti duvara yaslandık yemekteler işi bitince dedem ve aladin amca olmak üzere bütün büyükler dışarı terasa çıkmak için gitmişlerdi bizde sofrayı kaldırmaya başladık kaldırma işi bittikten sonra saat 9 buçuğa geliyordu kuaföre gidecektik abime baktık "ee abi ne zaman gidilecek kuaföre" dedik zeytinle aynı anda "şimdi gitmemiz gerek hata kalkın hadi" dedi hepimiz kalktık arman ve Ural abi olmak üzere hepimiz çıktık dışarı Ural abi "benim eşyalar zaten arabada sizinkiler nerde" dedi odaya gidip alıp geldik arman da odasından aşağı iniyordu "şimdi bu kadar arabayla geldik de napıcaz şimdi" dedim "kızım kız tarafındakiler çok fazla anca araba da" dedi zerinin gözler ufala kaydı "sizin srabalaradamı kızlar binecek" dedi "galiba güzelim" dedi dalga geçiyordu gözlerim kocaman oldu "ben arabama daha yeni sahip oldum kimse kusura bakmasın arabama kimse binip pisletemez yani şuda duruyor minik çocuğum" dedim arman "benim kine mi binsinler yani" dedi "meraklısısın galiba " dedim bozulmuş gibi kaşlarını çattı "tabi ki hayır sevdiğim kadın dışında kimse binemez benim arabama" dedi ona döndüm ben binmiştim arabasına güldüm o yüzden "ama ben bindim" dedim "sen sin zaten" dedi gözlerim kocaman olmuştu "neyse ya bizim arabalarımız burda dursun sizin arabalarınızla gidelim hangisi gelin arabası olucaksa onu alalım birde yedek bi tane alalım herkes kendine araba bulsun arkadaş kuzum ve oğlanın sağdıçlarını düğün arabasına bindiririz diyerine de biz bineriz" dedi zerin güldüm "benim sadıcım arman ve Ural zaten" dedi abime gözlerimiz kaydı "ee kızın ki kim sizle gezecek resim çekilmeye gelecek felan kim olacak bide benim sevgilimle yan yana mı gelecek başka bi kız kalbim durucak sanki benim tutun beni" dedi zerin kahkaha atım "eflin yengenizi ikna edin o zaman" dedi göz devirdim "ben fırlatılmış gibi hissediyorum ben arabamla gelirim ya" dedim abim "hop hop bin benim arabama sen sen tek gidemezsin öyle zerin sende geç hadi tabi ki siz geleceksiniz" dedi "ateş nerde bu arada" dedim "ateş harbi nerde bu çocuk" dedi abim "eklemin peşinde dir nerde olucak" dedi zerin gülmemek için zor durdum "hadi binin" dedi arabaya bindim kız evinin önüne geldik bizim ki gibi konaktı eflin öne bindi bi iki arkadaşı vardı ve kuzeni elzem bana baktılar "siz diğer arabaya binseniz biz kızlarla bu arabaya binsek" dediler başımı saladım diyet arabaya bindiğimizde zerin fotoğraf ve video çekmeyi çok seviyordu o sırada Ural abiye "canım ya ordan dördümüzü çeksene bir isek yapıcam da" dedi Ural abi telefonu aldı ve çekmek için "biraz yaklaşın" dedi o sırada biraz yaklaşınca arman la birbirimize baktık sonra fotoğrafa baktım video çekiyormuş oysa ki serin "şidi resime geç" dedi resim çekildik ardından yola devam kuaföre geldiğimizde kına gecesiydi bugün bizi bıraktılar ardından gittiler içeri girdik cidden hepimizin makyajı bittiğinde öğleni bulmuştu saate baktığım da 3 e geliyordu makyajımız ve saçımız bitince giyinmeye gittik herkes rengarenk giymişti kızların çoğu yöresel kuyafet giymişti "bizim demi giymemiz gerekti anlamamıştım "bizimdemi giymemiz gerek" dedim "isterseniz bir siyah bir mavi var" dediler onları giyip denediğimizde hepsi bize döndü gözleri parlayarak elzem "kızlar sizi kaçırmasınlar aman Mardin'de bak" dedi güldük zerin çok tatlı olmuştu eflin bize baktı "hmm normalde sağdıç olarak sizi seçerdim kızlar ama yanımda gezemezsiniz çünkü yabancı adamlar var bu yüzden kırılmayın bana ama elzem yazgıyı ve zerini yapmak istiyorum" dedi "bizi kim götürecek peki abla" dedi bi kız "babam bi araba gönderdi şimdi gelir" dedi "çok iyi olur abla biz zaten sözlüyüz hepimiz yanı ayıp olur" dediler hepsine baktım harbi yeni gelindi galiba hepsi kuyumcu dükkani gibilerdi çünkü güldüm onlar gidince kurdeleleri taktı ardından bizimkilerin geldiğini anlayınca bir video çekti zerin hepimizi çekti ardından gelin ve damadı çekmek için bir kamera ayarlamışlardı ve video çekiyordu hepimiz çıkınca armanla göz göze geldik üzerindeki siyah takım çok güzel olmuştu ona gülümsedim Ural abi mavi takım giymişti ateş yine renkliydi ay bu çocuk öldürecekti beni buz mavisi giymişti takımı abim beyaz siyah takım giymişti elzem iç sesim miş gibi ateşe "bu nebicim renk be böyle ama yakışmış" dedi ateş "ee tabi kuzum benim takımım sen benim arabadasın " dedi göz devirdim onlara gelin arabasını sürecek kimdi diye düşünürken "salak sen düğün arabasını sürmeyecekmişim" dedi Ural abi "ee elzem kuzeni kızın işte yani oda yanımda" dedi göz devirdim bayılacaktım şimdi şuraya "yazgı ve zerin kız ne bu güzellik böyle" dedi ateş "sağol" dedik aynı anda güldük aynı anda konuşmamıza her kılığa giriyorduk resmen yav gülmemek elde değildi abimin gözü eflindeydi güldüm hep mutlu olur inşallah böyle canım abim...