Selamlar nasılsınız umarım hepiniz iyisinizdir ikinci bölüm ile karşınızdayım medyada derya var. Hadi bölüme geçelim.

İki el silah sesi duyuldu silahlardan çıkan kursunun biri Ahmet ağanın karnına isabet ederken diğeri azadın silahından çıkmıştı. Adamı fark eder etmez silahını çıkarıp vurmuştu ama babasının vurulmas'ını engelleyemedi.

Hemen babasının kolundan tuttu"iyi misin baba hemen hastaneye gidelim"

Mehmet Ağa "iyimisin Ahmet hadi azad oğlum durduğumuz kabahat buraya çok yakın bir hastane var hemen oraya gidelim"

Ahmet Ağa "ben iyiyim bir sakın olun"

"Ne demek iyiyim baba oluk oluk kan akıyor" dedi ve hemen arabaya bindiler üçü birlikte hastaneye gitmeye başladılar.

Azadın hızlı kullanması sayesinde hızlıca hastaneye gelmişlerdi. azad arabadan inip bağırdı "çabuk sedye getirin" iki hemşire sedye ile yanına geldiler Ahmet ağayı sedyeye yatırıp içeri doğru gitmeye başladılar.

Arkalarından azad ve mehmet ağa geliyordu, önce musaide odasına götürdüler ordan doktorun onayı ile ameliyathaneye aldılar.

Doktor"ameliyata ben gireceğim ama bir doktorumuzun daha benimle girmesi lazım kendisi şuan dışarıda hemşireler den biri çağırıp gelecek"

"Çabuk doktor çabuk"

Doktor hemen helini çağırması için bir hemşire çağırdı "doktor Helin kahraman arka bahçede muhtemelen çabuk onu çağır acil ameliyat var de"

Hemşire koşar adımlarla bahçeye çıktı helini gördüğünde yanına gidip konuştu "helin hocam kerim hoca sizi çağırıyor acil ameliyat var"

"Tamam hadi gidelim" elindeki çayı tek dikişte içip bardağı çöpe attı. Hızlı adımlarla ameliyathaneinin önüne geldiler.

Helin gördüğü yüzlerle şaşırmıştı beklemiyordu burda mardindin deli ağasını görmeyi hemen hızlı adımlarla ameliyathaneye girdi. Gerekli şekilde giyinip içeri girdi.

Ve ameliyata başladılar zor bir ameliyat değildi sadece kurşunu çıkaracaklar'dı.

Dışarıda

Azad ameliyathane'nin önünde oturmuş bekliyordu yanında mehmet ağa vardı. Çalan telefonu ile kendine geldi cebinden telofunu çıkarıp baktığında annesi olduğunu gördü telefonu açıp açmamak arasında kaldı ama açmazsa daha çok merak edeceklerini bildiği için açtı ve konuştu "alo anne"

"Oğlum nerdesiniz siz kaç saat oldu oturmaya diye gittiniz geri gelemediniz "

"Anne babam ufak bir yaralanma yaşadı hastanedeyiz şimdi ama endiselenmeyin durumu iyi"yalan söylüyordu bilmiyordu babasının durumunun ne olduğunu içinde kendine küfür ediyordu o yalan hiç sevmez yalanda hiç tahammül edemezdi.

"Ne nasıl yaralandı hangi hastane " annesinin telaşlı sesine karşılık sakin bir ses tonu ile konuştu.

"Anneciğim durumu gayet iyi gelmenize gerek yok"

"Geleceğim oğlum çabuk söyle adresi "

"........ Hastanesi"

"Tamam oğlum hemen geliyoruz "

Telefonu kapattıktan sonra biraz daha bekledi ardından ayaklandı. "Neden hala haber yok 2 saattir burda bekliyoruz "

Mehmet Ağa"hele bir durasın çıkarlar birazdan "

Ortalama 5 dakika sonra ameliyathanenini kapısı açıldı. Doktor kerim konuştu "hastanın durumu gayet iyi geçmiş olsun"

"Sağolun doktor bey " ardından içeriden sedye ile ahmet ağa çıktı onun arkasından helin çıktı ve ahmet ağanın yattığı odanın önüne gelip içeri girdi.

Konturollerini yaptı ve dışarı çıkıp bilgi verdi "durumu gayet iyi yarın sabah taburcu edebiliriz haftadan bir pansuman yapılması lazım geçmiş olsun"

"Görebilirmiyiz hastamızı "sert ve buz gibi soğuk sesiyle konuştu azad helini tanıyordu ama burası mardindi laf söz olurdu bu yüzden burda konuştuğu her kadına karşı olabildiğince mesafeli oluyudu.

Helin adamın bu tavrına anlam verememiş ama sormakta istemediği için pek üstünde durmadı"tabi görebilirsiniz geçmiş olsun"dedikten sonra adamın yanından uzaklaştı resmen sesi ile adam öldürüyordu. Ağa bozuntusu ne olacak diye geçirdi içinden Deli ağa diye boşuna demiyorlar.

Uykusunu açmak için kafeteryaya indi bı kahve alıp telefonu ile oynamaya başladı.

Azadlar

Azad babasının odasına girmiş uyanmasını bekliyordu. Bu sırada kapı açıldı ve içeri annesi ve kardeşleri girdi anlaşılan babannesine söylemişlerdi çünkü o ne yapar ne eder gelirdi.

"Oğlum baban nasıl" dedi Fatma hanım gözlerinden yaşlar akarken

"Anne ağlamayın iyi durumu gayet "

"Nasıl aglamayayim oğlum ya o kurşun kalbinin üstüne gelseydi" bu ihtimal azadinda canını yakıyordu bunu kimin yaptığını bulacaktı tabiki ama zamanı vardı önce bir babası uyansındı.

Bı süre sonra ahmet ağa uyanmış herkes rahat bir nefes almıştı.

2 hafta sonra

Şahmaran konağı

Ahmet ağanın vurulmas'ını üstünde iki hafta geçmişti durumu gayet iyiydi yarası iyileşti iyeleşecekti. Sabah herkes güzelce kahvaltısını etmişti. Evdeki tek eksik sevimdi dün arkadaşında kalacağını söylemişti.

Herkes evden çıktı azad ve babası işe gitti. Evin hanımları işe evdeki işleri bitirip çardakta kahve içiyorlardı kısacası herşey yolundaydı yada onlar öyle sanıyordu...

Kahraman konağı

Herkes sabah uyanmış güzelce kahvaltısını yapmıştı. Helin'in bugün izin günüydü ama o arkadaşlarının ısrarı üzerine kafeye gidecekti. Kahvaltıdan sonra hızlıca giyindi ve arabasına bindi.

Helin'in ağzından

Arabada ilerlerken radyoyu açtım ve müzik dinlemeye başladım. Normalde kendi şarkılarım vardı ama ben almayı unuttuğum için radyo ile idare edecektim. Radyoda çalan şarkıya eslik etmeye başladım.

"Bir bilsen ne hallerdeydim öldüm de gömülmelerdeyim.

depremsiz başıma yıkıldı evim bak taksi kapıda bekliyor.

kitlendi ayağım gitmiyor al kalbim neyine yetmiyor"

Kafeye geldiğimde arabadan inip içeri girdim arkadaşlarımın olduğu masayı bulup oturdum herkesle selamlaştıktan sonra içeceklerimizi sipariş edip sohbet etmeye başladık.

Sevim ile kerem

Sevim dün arkadaşlarında kalmıştı. Sabah kalktığında kerem'in aradığını gördü.hemen onu geri aradı telefon açıldığında "günaydın beni aramısın"

"günaydın evet sana bir teklifim var sevim daha ne kadar bekleyeceğiz belliki baban seni bana vermeyecek akşam kaçalım yoksa başkasına vecekler seni geçen hafta deveci aşiretinin ağası oğluna istemiş babanda düşünürüz demiş " bunu öğrendiğinden beri kendine gelmiyordu sevdiğinin başkası ile evlenmesi fikri onu dleo ediyordu aslında öyle birşey yoktu kulaktan dolma bir bilgiydi ahmet ağa olmaz diyerek cevaplamısti o soruyu.

"Ne nasıl olur bu ama ya yakalanirsak sonuçları çok ağır olur"

"Ne olursa olsun sonunda ölüm bile olsa ben razıyım şimdi sana soruyorum benimlesmisin? Değilmisin? "

"Seninleyim "

"Tamam hazırlan geliyorum ben sana haber vereceğim seni seviyorum "

"Seni seviyorum "

Sevim hemen arkadaşına gelirken aldığı eşyaları topladı babası ve annesine bir mektup bıraktı arkadaşına bunu onlara vermesini istedi.

İkiside bir oyunun kurbanı olduklarından habersiz kaçacaklardı ama iki insanında canını alacaklardı...

Helin'den

Helin arkadaşları ile güzle bir gün geçirmiş eve gidiyordu evde oni bekleyen sürprizden bir haberdi tabi , yolda giderken yolda gül satan bir çocuk gördü daha çok küçüktü ama çalışıyordu bir iç çekti ve çocuğu yanına çağırdı.

Güllerin hepsink satın aldı maksat çocuk bugün eve erken gitsindi anneme veririm diye düşündü ve yoluna devam etti kısa süre sonra konağın önünde durdu arabayı park edip gülleri eline aldı etrafına baktığında bir düzüne araba vardı.

Düsündü bugün birşey vardı da benimi hatırlamıyorum diye ama bulamadı. İçeri girdiğinde şahmaran aşiretinin gördü ve feryat figan ağlayan iki anneyi hemen annesinin yanına gitti.

"Anne ne oluyor bu kadar kişi niye burda toplandı"

Ama aldığı cevap ile keşke sormasaydim dedi.

"Kızım abin şahmaran aşiretinin kızını kaçırmış"

Aldığı cevap ile elindeki gül koltuğun üstüne düştü ardından kendiside oturdu kafasını ellerinin arasına aldı nasıl yapardı ya yakalanirlarsa diye düşündü içinde.

Onların yakalanması demek iki seçenek var demekti ya ölüm yada berdel içinden dualar etmeye başladı ne olur yakalanmasinlar diye iki ihtimalde canını yakıyordu.

Aradan zaman geçmişti herkes ne olacağını iki ihtimalde iki tarafın canını yakıyordu ya çocuklarını toprağa göreceklerdi yada diğer çocuklarlaını yaşarken öldüreceklerdi.

Konağın büyük kapısından azadın çok yakın olduğu adamı girdi ve bütün gözler ona döndü.

Bölüm sonu

Okuduğunuz için teşekkürler voteye basmayı unutmayın yorum yapmayı unutmayın eleştiri ve fikirlere herzaman açığım düzenlemeden atacağım kusura bakmayın yazım yanlışları varsa özür dilerim görüşmek üzere hoşçakalın.

Sizce sevim ve keremi yakaladılar mı?

Bölüm nasıldı?

Beğendiğiniz yerler var mı?