Bu sabah Halin öyle bir kabus görmüştü ki yüreği darlanıyordu kabusunda nişanlısı Şervanı'na ateş etmişlerdi. Sevdiği oracıkta can vermişti.

Sıçrayarak yataktan kalktım. Bu neydi Allah'ım telefonu elime alıp Şervan'ı aradım iyi mi emin olmak için iki defa aramama rağmen açan olmamıştı. Korkuyordum ya ona bişi olduysa. Ayağa kalkıp lavaboya gittim işimi halletikten sonra giyinmeye başladım.(Medyadaki Halin)

Hazırlığım bitince aşağıya inip ahıra gidip karacayı alıp konaktan çıktım içim rahat değildi şervanı görmem gerekiyordu. At sırtında dağa vardığımda Şervan'ı gördüm ordaydı işte sevdiğim adam. Hızla yanına gidip ona sarıldım elleri hemen belime gidip sarılışıma karşılık verdi."nerdeydin sen arıyorum açmıyorsun"

Sorduğum soruya kocaman gülümsemesiyle cevap vermişti"burdaydım gülüm sana bir süprizim vardı o yüzden telefonu açamadım hem de hele hatun sen ne diye beni bu kadar merak ettin" "çok kötü bir kabus gördüm Şervan'ım seni benden koparıyorlardı bende seni görmeden içim rahat etmedi hem sen de süprizin neymiş"

Kafasını boynuma gömüp derin bir nefes aldıktan sonra cevap verdi "adı üstünde süpriz akşam hazırlan seni alacam" ona biraz daha sokulduktan sonra konuşmaya başladım. "Hmm tamam o zaman akşam hazırlanıcam ne de olsa kocam istedi." Şervan anlımdan öpüp gitikten sonra bende peçemi düzeltip konağa doğru yol aldım. Yarın 23 yaşına giriyordum annem yine yok babam varla yok arası hiç bir zaman var olmadı. Abimler ise beni öldü sayıyorlar. Büyüsem bile içimdeki çocuk büyümüyor. Konağa geldiğimde herkes avluda kahvaltı yapıyyordu.

Esma:Yine Nerden geliyorsun sen ha sana evde otur demedik mi biz ne sanıyorsun sen kendini.(Halin'in üvey annesi)

Halin:Ben ne zamandır sana hesap veriyorum Esma hanım babam bana karışmazken sen de kim oluyorsun hadini bil büyüklere saygım sonsuzdur ancak babam bile bana karışmıyorken sen bana hiç karışamazsın.

Baran(üvey abisi):Saygısızlık yapma Halin Annendir o senin İstanbul'da okudun diye üstün mü oldun sen kırarım kız senin o bacağını şilanı biraz örnek alsana.

Halin:hahaha annem mi küçükken sırf yanlışlıkla yemeği döktüm diye elime kızgın yağı döken kadın mı benim annem; yanlışın var ağabey o sizin annenizdir benim değil

Esma:terbiyesiz ataya anaya saygı da kalmamış ayıp ayıp

Konuşmamız bitikten sonra odama doğru yol aldım. En kısa sürede hazırlanıp şirkete gitmem gerek. Şirketin hem avukatıydım ama günün çoğunluğunu çiftlikte geçirirdim.

*********

Şirkete geldiğimde abim demir beni odasına çağırmıştı şimdi ise abimin odasında konuşmasını bekliyordum.

Demir:Halin biz Şervan la konuştuk bir kaç gün sonra ortak olucaz şirketleri birleştireceğiz seni de bunun için çağırdım bize bir sözleşme hazırla.

Halin: Şervan'ın adını duyunca çok heycanlanmıştım abime dönüp cevap verdim"peki abi ben hazırlar sana yolarım"

Demir:tamam Halin çıkabilirsin.

Abimin yanından ayrılıp odama geçtim yapmam gereken işleri haletmiştim sözleşmeyi de düzenleyip abime yoladım. İşim bitince eve doğru yol aldım hazırlanıp Şervan'ı aramam lazım



(Elbise bu )



(Yüzü De Böyle)

******************

Hazırlanmam bitmişti şimdi de Şervan'ı bekliyordum konağın önünden gelen korna sesiyle odamdan çıktım tam konaktan çıkıyordum ki şilanla karşılaştık daha 14 yaşındaydı annesine hiç benzemez di onu öptükten sonra dışarı çıktım. Şervana sarıldım ve arabaya bindik.

Yol boyunca sohbet etmiştik şimdi de bir tane restoranta gelmiştik içeri girip manzaraya karşı duran bir masaya oturmuştuk.

Şervan:Halin'im beğendin mi burası bütün Mardini net gösteren bir mazaraya sahip sana da göstermek istedim.

Halin:Burası çok güzel teşekkürler ederim.

Yemeğimiz böyle bol sohbetli ve güzel geçmişti. Eve dönme vakti geldiğinde Şervan beni eve bırakırken konaktan gelen silah sesi ve çığlık sesl

eriyle konağa girdik.

Devran:Nerde Lan Kardeşim

👉Az çok demeyelim oysuz geçmeyelim 👈