Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4. Bölüm

@bahar_bzk

Zaman okadar hızlı geçmişti ki kimse bir şey anlamamıştı bile.iki gün su gibi geçmiş ve bu gün Avamirler ve Haznedar'lar düğün yapacaktı aile büyükleri çocukları ölmesin diye. Diğer çocuklarını diri diri gömmüştü. Halin tekrar tekrar düşünmüş ve kararını vermişti kaçıcaktı yapamazdı evlenemezdi. Şervan'dan başkasına haram dı o hem o giderse Şervan'ı ne yapacaktı.

 

Halin abisi için her şeyi yapardı ancak sevdiği adamdan da vazgeçemiyordu. Yüreği sızlıyordu. Bugüne kadar kim kendi yüreğine söz geçirmişti ki.

 

Mardin topraklarında dökülen bütün kanlar Aşk yüzünden değilmiydi. Bir birini seven iki kişiyi görenler yanlış anlayıp bunu namus kavramına getirip vurmuyormuydu zaten o gençleri.

 

Ama bu aşkı en iyi bilenlerden di Adar ağa şimdi ne diye kızını sevdasından ayırıyordu ki.

 

Bir zamanlar herkes Adar ağanın Meyra hanımın peşinden nasıl koştuğunu bilmezmiydi

kimse bilmese bile Adar ağa biliyordu sevda ne demek.

Neden şimdi susuyordu erkek çocuk kendi başının çaresine bakar da kız çocuğu evlense bile babasına muhtaç değilmiydi.

 

Niye susuyorsun Adar ağa kızın ölüyor görmüyormusun.

 

Halin'in feryatlarını duyan tek bir kişi bile olmamıştı.

 

O yüzden kaçmaya karar vermişti ya.

 

Halin'den devam

Herkes odadan çıktıktan sonra bende kapıyı kitleyip. Hazırladığım ufak sırt çantasını elime alıp pencereye doğru yaklaştım. Karacayı arka tarafa bağlamamın tek sebebi kaçtığımda ahıra gitmekle zaman harcamamaktı.

 

Gelinlik getiren damat tarafına odamın küçük olduğunu söyleyip kadınlara aşağıdaki misafir odasını kulanacağımı söylemiştim onlarda onaylayınca aşağıdaki misafir odasına gelmiştik.

 

Şimdi ise herkesi bir şekilde dışarı çıkartmayı başarmıştım.

 

Pencereden dikatlice atladıktan sonra etrafımı kontrol ederek Karaca'ya doğru ilerlemeye başlamıştım.

 

İki gün önce İstanbul'a bir bilet almıştım akşam saat tam 9 da uçak kalkıcaktı ve şimdi saat akşam 8 di.

 

Karaca'ya bindiğim gibi dört nala koşmaya başladı. Konaktan çıktıktan sonra ilk işim at çiftliğinde durmak olmuştu. Atı Ayaz'a teslim edip arabanın anahtarını aldım.

 

Halin: Sağ olasın Ayaz bu iyiliğini unutmayacağım.

 

Ayaz: ne demek hanım ağam sen bana ve aileme yeterince destek oldun eğer sen bana ve aileme iş vermeseydim halimiz ne olucaktı bilmiyorum. Asıl Allah senden razı olsun.

 

Arabaya bindiğim gibi gaza yüklendim.

Dikiz aynasında fark ettiğim arabalarla bir kere daha lanet ettim hepsine. Gidişim anlaşılmıştı büyük ihtimalle çünkü arkamdaki araba Devran'a ait ti.

 

Devran'dan devam

O ucubeyle bugün evlenecektim.

Babama ne kadar dil döktüysem kabul etmemişti. Şimdi ise Sevda'ya sarılmış bir şekilde kara kara düşünüyordum.

 

Dün her şeyi Sevda'ya anlatmıştım. Çok ağlamıştı ama yine de anlayış göstermişti bu halime. Benden istediği tek şey ne olursa olsun onunla evlenmemdi kuma gelmeye bile razıydı. Zaten o peçeli ucubeyle dokunmayacağım için bizimkiler onun çocuğunun olmayacağını düşünerek kuma alacaklardı. Bende Sevda'm la evlenecektim

 

Sevdadan ayrılıp eve doğru yol almaya başlamıştım bile o ucubeyi almaya gidicektik.

************

Haznedarların konağına gelmiştik bile şimdi ise Peçeli ucubeyi alıp gidicektik.

 

Kapıyı tam çalıcak ken babası hışımla kapıyı açmıştı. Yüzünden düşen bin parçaydı. Bir şey olduğu çok belliydi yanıma gelip konuşmaya başlamıştı bile.

 

Adar:Koş Devran ağa Halin kaçmıştır yetişelim. İstanbul'a gidiyormuş.

 

Beynimden vurulmuşa döndüm. Ne demek kaçmıştı. Beni bu kadar insana rezil etmeye utanmıyormuydu o ucube.

Ben tamam dediysem o da diyecekti.

 

Hızla arabama binip hava limanına doğru yol aldım. İlerlerken az ilerde o ucubenin hızla arabaya binip arabayı çalıştırdığını gördüm.

 

Bende peşinden gitmeye başladım.

 

Halin'den devam hava limanına geldiğimde hızla arabadan inmiştim.

Uçağın kalkmasına son 5 dakikam vardı.

********

Uçağa bindiğim de uçak havalanmaya başlamıştı bile pencereden dışarıya baktığım da babam ile Devran koşarak piste giriş yapmışlardı. Ama artık çok geçti.

***************

 

Devran'dan devam karşımdaki uçağa bakınca çıldırmıştım resmen ben ne biçim bir ağaydım. Ellerimden kaçırmıştım onu. Rezil etmişti beni. Bende Devran ağaysam o kızı ayağıma getirtmesini bilirdim.

***********

Tamı tamına iki hafta geçmiş Mardin Halin'in kaçış haberiyle çalkalanıyordu. Kimi gurur duyuyordu bu kızın cesaret ve hayranlık uyandıran asi haleriyle. Kimi ise abisini ölüme terk eden ve kaçan bu kızdan hayır gelmez diye söylenip kızlarını Devran ağaya yağmalamaya çalışıyorlardı.

 

Devran ağa ise halin ilk gitiği gün yerini öğrenmiş ve Plan yapmaya başlamıştı bile.

 

Adar ağa ise Halin'in annesine ne kadar da çok benzediğini düşünerek içten içe kızının cesaretine ve vurdum duymaz halerine lanet ediyordu. Çünki Halin bu halde başına çok bela açacaktı.

 

Herkes Halin'den bahsederken Devran'ın Delal Yadesi ise Halin'le gurur duyuyordu bu asi ve kendini ezdirmeyen kızın torunuyla evlenmesini herkesten çok istiyordu.

 

Devran'ın annesi Zeynep hanımda da durumlar pek farklı değildi. Bu kızın onlara yakışır bir gelin olduğunu ilk Devran'a silah çekmesinden anlamıştı. Ne olursa olsun adaletli bir gelini olucaktı. Kendine bir söz vermişti Zeynep hanım asla ama asla Halin'i kendi kızından ayırmayacaktı.

*********

Devran'dan devam karşımda elleri ve koları bağlı ve bana öfkeyle bakan Şervan ağayla keyfim yerine geliyordu.

 

Şimdi yapmam gereken tek bir şey vardı o da Halin'i arayıp haber vermmekti elime aldığım telefondan Görüntülü Aramadan Halin'i aramaya başladım. Biraz çaldıktan sonra tam kapatacak Ken açılan telefonla dudaklarım kendiliğinden kıvrılmıştı.

 

Yine yüzünde bir peçe vardı. Bu lanet olası kızın yüzünde ne gibi bir kusur vardı ki yüzünü gizliyordu çok mu çirkindi.

******

 

Halin'den devam iki haftadır kara kara ne yapacağımı düşünmekten bunalmıştım. Şimdi ise evde oturmuş ne yapacağıma karar vermeye çalışıyordum. Aniden telefonumun çalmasıyla kafamı o tarafa doğru çevirdim. Bilinmeyen bir numara arıyordu. Normalde açmazdım ama içmdeki dürtüye engel olamayarak telefonu açtım. Karşımda Devran ağayı görmeyi beklemediğim için donup kalmıştım.

 

Devran:ooo Halin Hanım nerelerdesiniz ya burdaki herkes sizi çok merak etmiş. Hemde aralarında sizi herkesten daha çok merak eden biri var. (Telefonu Şervan'a çevirir)

 

eli kolu bağlanmış ve kameraya çaresizlik içinde bakan Şervan'ı görmemle yüreğimde bir sızı hissetmiştim. Gözümden akan yaşa engel olamayarak gözlerimi yere indirdim.

 

Şervan:Halin'im ben senin ağalamana bile dayanamazken benim yüzümden ağlama.

 

Devran'dan içimde engel olmadığım bir dürtüyle kaşlarım kendiliğinden çatılmıştı. Evleneceğim kadınla düzgün konuşmalıydı. Şervan'ın yüzüne indirdiğim yumrukla kameradan gelen bağırma bir oldu.

 

Halin:Elini kırarım Devran ağa sana yemin ederim ki kullanacak bir elin olmaz bir daha ona dokunursan Mardini senin başına yıkarım.

 

Devran:Evet yeter konuştuk şimdi beni iyi dinle ucube eğer ki bu akşam saat tam 8 de burda olmazsan hiç acımadan öldürürüm onu.

 

Şervan:Gelme Halin'im sen gelirsen ben zaten ölürüm.

(Telefon kapanır)

**********

Saat 7:57 geçiyordu 8 olmasına son 3 dakika vardı ve ben şimdiden silahımı Şervan'a doğrultmuştum. Tam o sırada Fırat seslenmişti

 

Fırat:ağam Halin Hanım ağam geliyor ve yanlızda değil arkasında bir sürü adamla geliyor.

 

Dudaklarım kendiliğinden kıvrılmıştı gelmişti işte.

 

Şervan ağa ise Devran'ın tebessümünü görünce yüreğınde bir acı hisseti ya bu adam onun küçüğünü severse.

 

Halin'den devam Devran'ın Şervan'a doğrultuğu silahı görünce havaya iki el ateş ettim.

 

Halin:Devran ağa indir o silahı geldim burdayım. Ne istiyorsun derdin benimle uzak dur ondan.

 

Devran:Bırakacam Ama Sende benimle konağa geleceksin her şey hazır bizi bekliyorlar.

 

Halin:Tamam geleceğim Bırak Onu

 

Halin anlamıştı artık kaçmanın bile faydasız olduğunu. Burda herkesin adaleti aşiret büyüklerine aitti.

**********

Resmi Nikah kıyılmış ve şimdi ise Dini nikah kıymaya gidiyorduk.

 

Üst kattaki odaya vardığımızda imam bizi bekliyordu imamın karşısına oturduğumuzda imam konuşmaya başladı.

 

"Anne adın ne kızım"

 

Halin:Meyra

 

"Baba adın nedir"

 

Halin:Adar

 

"Senin annenin adı nedir evladım"

 

Devran:Zeynep

 

"baba adın ne"

 

Devran:Miran

 

"Mehir olarak ne istersin kızım"

 

Halin:Talak Hakkı isterim

 

Çoğu kişi şaşırsa dahi seslerini çıkarmamıştı.

 

Sen Adar'dan olma Merya'dan doğma Halin Hazendar. Miran'dan olma Zeynep'ten doğma Devran Avamir'i kocalığa kabul ettin mi

 

Halin:Ettim

 

"ettin mi"

 

Halin:ettim

 

"ettin mi"

 

Halin:Ettim

 

Sen Miran'dan olma Zeynep'ten doğma Devran Avamir Talak Hakkı karşılığında Adar'dan olma Merya'dan doğma Halin Hazendar'ı karın olarak kabul ettin mi

 

Devran:ettim

 

"ettin mi"

 

Devran:ettim

 

"ettin mi"

 

Devran:ettim

 

***********

Zeynep hanım beni Devran'ın odasına götürdükten sonra küçük bir konuşma yapmıştı. Şimdi ise odada oturmuş Devran'ı bekliyordum.

 

Açılan kapıyla kafamı kaldırıp karşımdaki adama baktım. Gözlerinde tiksinti nefret ve intikam hırsı vardı.

 

Devran:şimdi beni iyi dinle peçeli ucube seni karım olarak görmüyorum ve görmem de sadece 2 yıl evli kalacağız. İki yılın sonunda da boşanıcaz. Nasıl ki sen başkasına aitsin bende başakasına aidim.

 

Halin:Yüzünü bile görmediğin birine ucube diyorsun ama sonra yüzümü gördükten sonra sakın bana ağşık olma.

 

Halin alay edip yatağa geçti. Devran'ın dedikleriyle içi rahatlamıştı.

 

Yatağa geçip Devran'a bir tane yastık fırlatmayı da unutmamıştı.

 

Devran:ne demek oluyor bu yastık sen koltukta yatacaksın anladın mı beni.

 

Halin:Biraz centilmen ol Devran ağa ben yatakta yatarım sorun yok sen de koltuğa kıvrılabilirsin. Hadi Allah rahatlık versin sana.

 

********************

Evlendikleri günden bu yana tamı tamına üç ay geçmişti. Ve aşiret şimdiden çocuk meselesini açmıştı.

 

Devran ağanın planı tıkır tıkır çalışıyordu her şey istediği gibi oluyordu yakında sevdasını konağa kuma olarak getirecekti.

 

Bu üç ay süreçte Halin ile iyi anlaşmaya başlamışlardı. Tek istedikleri iki yılın sonunda boşanmaktı. Ve bu üç ay boyunca bir birilerini tanımış ve arkadaş olarak sohbete başlamışlardı. Halin Şervanla konuşmuş ve iki yıl sonra eğer Şervan ağa onu halla beklerse onunla mutlu olucak ve buralardan gideceklerdi.

 

Ama bu iki yıl boyunca Devran ağayla anlaşmış ve kimse evlilikleri bitene kadar diğerini aldatmayacaktı.

 

Halin her ne kadar bu anlaşmaya uysa da Devran ağa için öyle değildi. Halin uyuduktan sonra Sevda'nın yanında bitiyordu.

 

Halin'den devam sabah telefonumun sesiyle uyanmıştım. Telefonu elime aldığımda arayanın. Kardeşim şilan olduğunu gördüm. Telefonu açıl kulağıma götürdüm.

 

Halin:efendim Şilan ne oldu bu saate arıyorsun.

 

Şilan:Abla sana bişi diyecem. Abla babam konakta delirmiş durumda.

 

Halin:ne oldu bişi mi oldu

 

Şilan:Abla Devran ağayı dün akşam bir kadınının evine girerken görmüşler herkes senin üzerine kuma gelecek diye konuşuyor.

 

Halin:ne diyorsun Şilan sen tamam kapat

 

Telefonu kapatınca koltukların olduğu tarafa baktım direkt Devran orda değildi. Umarım her şey yalandır Devran ağa yataktan kalkıp hızla giyindim.

 

Aşağıya indiğimde Devran bir kızın elerini tutmuş ve avluya doğru geliyordu...

 

Yazım yanlışları olabilir kusura bakmayın

 

Loading...
0%