İyi akşamlar Sevgili Okurlarım,

Buraya videonun nasıl konulduğunu bilemediğim için bölğm içinde geçen marşı ekleyemedim.

Fakat siz bölümü okurken TSK Armoni Mızıkası:"Biz Atatürk Gençleriyiz" adlı videoyu açabilirsiniz

Umarım bölümü beğenirsiniz.

................................................................................

En son tanışmıştık ama ne ara karşıma geçti de uyuyakaldı ben de anlamadım. İnsan onu böylesine şoke eden bir şeyi öğrendikten sonra camış gibi uyuyabilir mi yav?

Tilkim bana onu uyandırmam gerektiğini söylerken doğru söylüyordu.

Acaba nasıl uyandırsam?

Seslenerek?

Olmaz o çok hafif kalır azıcık şeytanlık yapmak istiyorum

Öpere-

Yok s*kerek, ne diyon lan sen

sustum

Aklımdan geçenlerle sesli bir tövbe çektim ve kendimden korktuğum için daha fazla düşünmeden boğazımı temizledim ve bağırarak ilk aklıma geleni yaptım.

"GÜNEŞ BİZİMLE DOĞAR, YAĞMUR BİZİMLE YAĞAR"

Bağırmaya başladığım an sıçradı, sesim pek bir gür de ,ehe.

"Allah aşkına napıyorsun ya" dedi ve yalandan ağlar gibi ses çıkardı ama ben sustum mu

Hayır tabi ki , susma ben aşırı gaza geliyorum bu marşla

Aynı coşkuyla ve şevkle devam ettim bu güzel marşa

"BİZİMLE COŞAR DENİZ, ATEŞ BİZİMLE YANAR"

Susup dinlemesi makuldu tabi ama gaza gelip eşlik etmesini ben de beklemiyordum

"BİZ ATATÜRK GENÇLERİYİZ, HOYRA RİRA RİRA HE" dİye bağırdık ve onun kalın sesiyle benim sesim uyumlu ve coşkulu şekilde çıkıyordu

"SESİMİZ ONUN SESİ HOYRA RİRA RİRA HE"

"BİZİMLE YÜKSELECEK HOYRA RİRA RİRA HE,"

"ATATÜRK TÜRKİYESİ RİRA HOYRA HOYRA HE" daha fazla uzatmadan burada bitirdik.

kız benim içim bir hoş oldu ha ben bu gazla savaşa bile giderim

Sus ben de ben de

Ben yine kendi kendime konuşurken o ayılmış olacak ki konuşmaya başladı yine

"Ben çok pis gaza geldim yalnız dağa çıkıp bağırasım var" dedi

Gerçekten eli kolu durmuyordu bir Türk gencini uyandırmak için iyi bir yöntem seçmişim

Aklıma nereden mi geldi? uyanması zor biriyim ve haftanın beş günü için beş farklı marş seçtim ve sabah gaza gelerek uyanıp bir güzel ayılıyorum

"Dur dağların efesi, önce beni çöz camış gibi uyuyup beni unuttun" sesim yine buz gibiydi ve bu onu geriyordu

"Ha şey tabi" gibi saçma bir cümle kurmasından belli

kalkı ve ipleri çözmeye başladı ve bu noktada bana çok konuştuğumu söyleyen bey, beni geçmeye and içmiş gibi durmadan konuşuyordu

"Sesin de ne gürmüş, . En son askerde uyanmıştım böyle"

"Sus sen de be bedelli yapmışsındır sen askerliğini bir de konuşuyorsun" diye paylayınca o suratından düşmeyen gülüşüyle ( piç smile) bana bakıp havalı olduğunu düşündüğü şekilde saçının önünü savurdu ve beni yamultacak cümleyi söyledi

"Bolu komando Tugayı ve 16 ay askerlik yaptım"

Şuan var ya aşırı yükseldim ha

Bu sefer ben de ama birazdan yapacağım şey için pişmanlık duymayacağımı belirtmek isterim

Her ne kadar yakışıklı olsa da haketti

sonunda beni çözmeyi bitirdi ve ellerime kavuşunca hemen bileklerimi ovdum.

acıtmış şerefsiz, şimdi intikam vakti

"Bana bir cep mendili verebilir misin önce" diye kibarca sordum

E haliyle şaşırdı ama yine de onlu bir cep mendili verdi

Dört tanesini çıkaarttım ve pakedi yumruğumun içine alıp elimi sıktım

"Az önce kırılası ağzın bana bir şey demişti neydi"

düşünüyor gibi yaptım ve elimi şıklattım

"Buldum, sana kıyamazdım dimi. Kusura bakma ben surata göre muamele yapmam"

dedim ve içini doldurduğum için daha sert olan yumruğumu suratına geçirdim

Vuracağımı tahmin etmemiş olacak ki baya sarsıldı

"OHA AYDA" diye bağırdı ve elini yanağına koydu

Kız o sana adıyla seslendi , hem de ilk defa

Ve sinirlenmiş olacak ki ben geri kaçamadan bana uzandı ve kollarımdan tutup beni dibine çekti

burunlarımız birbirine değince nefes almayı unuttum ve şaşırılacak derecede sessiz bir şekilde, konuşmasını bekledim

Yakınlıktan dolayı fısıldayarak konuştu

"Kendini ezdirmemen, hazırcevaplığın ve gücün çok hoşuma gitti ama yüzümde kalıcı hasar olsun istemiyorum o yüzden ya uslu dur ya d-"

Ya da ney koçum , iki etkiledin , yamulttun diye sana kanacağımızı düşünüyorsan çok doğru düşünüyorsun

Her ne kadar bu anın etkisi altında kalmış olsam da kendimden ödün veremem, ben böyle büyüdüm

itiraz ediyorum, biz seninle aynı bedende yaşıyor olamayız

itirazınız reddedildi

"Sen orda bir dur. Hareketlerimden hoşlanmış olman beni zerre ilgilendirmiyor bu bir, bana emir verip sinirlerimi zıplatma yoksa sabrın sonunun her zaman selamet olmadığını benim sabrımı sınarsan sonunun cinayet olduğunu görürsün taş kafa"

Tek nefeste söylediklerim onu korkutmadı aksine mavileri daha bir parladı

"Ben seninle şakalaşıyorum diye sen beni fazla yumuşak sandın galiba. Senden bir şey istedim çünkü gücünü biliyorum ama kabul etmediğin takdirde senden çekineceğim pek bir şey yok bayan ASLAN"

Kollarımı hala bırakmaması ve burun buruna olmamız bir yana söyledikleri beni daha fazla sinirlendirdi ve o da bunun farkında

"Sana yardım edecektim zaten ama şuan sadece kararlarmı sorgulamama sebep oluyorsun" der demez beni bıraktı

"Kabul ediyor musun yani?"

"Evet ediyorum ama bunu senin için değil o kız çocuğu için yapıyorum" dedim ama aklımdan geçen şu cümleleri dile dökmeye cesaret edemedim

Daha fazla çocuk solmasın diye.

O çocuğun çocukluğunu, gençliğini yaşayabilmesi için hala bir umut var

Benim aksime...

Kitapla ilgili fikirleriniz neler?

Bölüm hakkında neler düşünüyorsunuz?