@begumdeniz
|
Emniyete gelmiştik, çaylakla beraber asansöre bindik çaylağın tuşa basmasını bekledim,basmadım uzun bir sesizliğin ardından çaylağın suratına bakıp tuşa doğru uzandım ve 3.katın tuşuna bastım.Asansörde beklerken bir anda sarsıldı ben neyseki dengemi sağlarken çaylak yere düştü,yüz üstü düşmüştü.Elimi ona uzattım kararsız bir şekilde elime bakarken,
-çaylak tutsana kalk hadi !
Dedikten sonra ayağa kalktı ve teşekkür etti bu çocuk bir acayipti asansör sanırım düşmüştü ve biz burada kalmıştık talihsiz biri olmam bunu üstümüze çekmişti diyebilirim.
Asansör tuşlarına baktım acil yardım tuşu vardı hemen bastım ,
-"amirim şey benim kapalı alan fobim varda yardım ne zaman gelir acaba?"dedi,kafamı ona çevirdim endişeli gibiydi fobisi olduğunu bilmiyordum o zaman neden binmiştiki merdivenden çıkabilirdi.
-birazdan burada olurlar sakin ol neden merdivenleri kullanmadın?dedim soran ifadelerin aksine sakin, ciddi bir ifadeyle.
-"amirim siz bindiniz diye bindim"dedi ne diyeceğimi bilmediğim için cevap vermedim tam o sırada asansör hareket etmeye başladı , büyük ihtimalle fark etmişlerdi ve bize yardım ediyorlardı,ani hareket sonucu çaylak bir anda bağırmaya başladı ardından mırıldandı,"sakimin sakinim sakin ol!" Diyerek kendisiyle tartışır gibiydi birşey demedim
Kapı açıldığında karşımızda birkaç çalışan ve can abi vardı endişeyle bize bakıyordu,çok yakındık aslında bana hep abilik yapmıştı babamın arkadaşının oğluydu benden biraz büyüktü ,
-"oh!allahıma şükürler olsun Eftalya iyisin değilmi?"
-iyiyim can abi ,dedim ve asansörden çıktım çaylakta ardımdan çıkmıştı can abi ondan geçmiş olsun dedikten sonra çaylak aşağıdaki kantine inmişti . Bu sefer merdivenleri kullanmıştı,can abiyle onun odasına geçtik can abi koltuğuna otururken bende koltuğa oturdum bacaklarımı üst üste atıp arkama yaslandım.Siyah botlarımın üstündeki demir detaylar dikkat çekiyordu üstümdeki deri ceketin açıkta bıraktığı yerden silahım görünüyordu ben bunları inceler ve belimdeki silahtan kurtulmak için masanın üstüne koyarken can abi
-"adamı neden dövdün?"
-kızını dövüyordu abi
-"görevin asımı takip etmekti Eftalya"
-bu da benim görevim yardımı olana el uzatmak mesela abi
-"o dilin bana sökmez abicim görev başında değildin, bu nedenle çaylakla bir operasyon yapmanı isteyeceğim, bu bir ceza değil gitmen gerekiyordu zaten şimdi gidiceksin "
-peki abi sana kolay gelsin,derken masadaki silahımı alıp belime koydum ve odadan çıktım garaja inip sürücü koltuğunda çaylağın gelmesini bekledim biraz sonra bıyıklarında ayran izi vardı ve öylece arabaya binip oturdu ,
-bıyığın ayran olmuş çaylak
-"ne ha pardon amirim tost yemiştimde "dedi , torpidoya uzanıp bir peçete alıp ona verdim ve gazı kökleyerek yola çıktım.Telefondaki konuma geldiğimde arabadan indik ve eski deponun etrafını kontrol ettik boştu köşede duran pembe bir peluş büyük ayı vardı tam o anda çaylak
-"bak amirim çok tatlı nasıl güzel duruyor!"
-bağırmasana çaylak yerimizi belli ediyorsun!
-"amirim ama bakın çok tatlı !"
Diyerek bağırmaya devam etti tam o andan yerde mavi ucu görünen bir kablo görüdüm allah kahretsin mayındı bu !
-çaylak sakın...
Demem ve onun ben sözümü bitirmeden pembe ayıcağa koşması bir oldu koşarken bir şeye basmış gibi durunca mayına bastığını anladım kımıldamadan bana bakıp
-"mayın varmış"dedi , acı bir gülümsemeyle
-sakin ol sakın kımıldama çaylak beni dinlenen gerekirdi!,etrafta tek bizmi vardık bunu bilmediğim için çaylağın herhangi bir saldırıda zarar görmemesi gerekirdi çünkü kaçarsa patlardık önüne masa benzeri bir şey bulup onu koyduktan sonra ağırlık aradım ayağının yerine başka bir ağırlık koymamız gerekiyordu kaçmak için yeterli zamanı elde edebilirdik.Kısa bir arayışın ardından elimde bir taşla çaylağa doğru yürüdüm arkamdan gelen ayak sesini duyduğumu belli etmemek için çalağın yanına kadar sesimi çıkarmadım çaylağın kulağına eğilip"aşağı eğil biri var " dedim çaylak aşağı eğlince bende taşı bir kenara koyup ani bir şekilde silahımı alıp sesin geldiği yöne çevirdim,heybetli ve spor yaptığı belli olan biri üzerime doğru gelirken
-"kimsin"diyerek bağırdım gelmeye devam edince silahı geri yerine koyup bende onun üstüne yürüdüm ela gözlü siyah saçlı erkek biriydi , bu adamı özel olarak halledecektim karşı karşıya geldinizde yumruğumu suratına salladım ardından sırtına dirseğimi geçirip onun arkaında durduğumda beni ararken silahımı çıkarıp kafasına dayadım ve konuşmaya başladım,
-sana kim olduğunu sordum!dedim sert çıkan sesimle
Adam kıpırdanmaya başlayınca kafasına vurdum ve konuşacakken adam,
-"mit ajanı Atlas Miran" dün tok sesi ile adamı bıraktım sert bakışlarımı esirgemeden
"Neden sana kim olduğunu sorduğumda cevap vermedin" dedim ve elimi uzattım
"Mit ajanı Eftalya çevik"dedim ve yürümeye başladım garip biriydi ama güçlüye benziyordu çaylağa taşı koyup kaçağımızı söyledikten sonra taşı koyacakken "eşhedü Enla ilaha illallah muhammedün Resulullah" diyerek kelime-i şehadet getirdim taşı koyup kaçarken arkamdaki Birinin beni ittiğini hissettim ve ardından mayın patladı...
|
0% |