Yazarın anlatımıyla

Prensesler' de muhtemelen diyer varisler gibi babası' nın elinde tuttuğu parşömene bakıyordu kalbi sanki birazdan göğüs kafesini delip geçecekmiş gibi hızlı atıyordu .

Bir an eli titreyecekti ama karşındaki babası 'nın kardeşi ve kendisini son derece dikkatli bir şekilde izlediği aklına gelince kendini sıkmaya başladı öyleki bir an dişlerini kıracağından korktu ve kraliyet odası'nın içini babası' nın boğazını temizlemesi doldurdu. İki kız kardeş'de birbirine bakıyordu ikisinin de gözlerinde heyecan, korku ve tedirginlik vardı ama tüm duygulara baskın olarak ikiside birbirine bakarken sevgi ile bakıyordu veya da bu sadece bir yanılsamaydı . Babaları 21 krallığın en güçlü 2 kralığından biriydi babaları Karl Aris MaviAy krallığı nın kralıydı diğer krallık ise KaraAy krallığıydı aslında iki krallığında isimleri 20 ve 22 yıl önce değişmişti 22 yıl önce KaraAy kralığı nın varisi doğduğu gün Ay tüm kralıklarda görülmüştü 20 yıl önce de MaviAy krallığında varisi doğmuştu kehanetlere göre tüm krallıkların hükümdarı doğduğunda bir mucizesi gelir ve ilahi bir gücü olurdu ama bu iki kralığın varisleri 'nin gücü çok farklıydı en ufak bir sinirlenmede koskoca bir şehiri tek başlarına yerle bir ederlerdi.

Babaları eliyle kızları tahtın önüne çağırdı iki kızda artık donuk bakıyordu ve gür bir sesle parşömeni okumaya başladı artık sadece kralın gür sesi ve kızların hızlı kalp atışları duyuluyordu.

Sellam olsun MaviAy krallığı

30 yıl önce gökten gel kehanet 'in

Zamanı geldi . Değerli varislerin yarışı 3 gün sonra başlayacaktır ama asıl yarışma güneş batığında soytarılar sustuğunda ihanetler başladığında kalplere ateş düştüğün'de ay parladığında

Gölgeler etrafa dağıldığında

Yanan son meşale söndüğünde

ay iki renge bölündüğünde 20 krallığın da tam ortasındaki sarayda

Seçilen değerli varisiniz

MÜSTAKBEL İMPARATORİÇE

AYÇİN

O an zaman durmuştu Prenses Ayçin zaten kendisin'in seçileceğini biliyordu ama ona MÜSTAKBEL İMPARATORİÇE diye anılmıştı bu da

Ortak sarayda temsili lider olarak anılacağını belirliyordu ama asıl kalbinin heycanlandığı konu bir eşi olmalıydı ve eğer biraz yalan becerisini kullanırsa yarışlarda onu kandırıp kullanabilirdi tahtı daha kolay elde edebilirdi düsünüce bile mutluluktan deliriyorum tek başına kendi kararlarıyla yönetim kardeşine bakmaya başladı o an kardeşininde onun gibi olmadığını fark etti sanki biraz hayal kırıklığı, kıskançlık ve öfke vardı kız kardeşin 'in yüzünde kardeşi kızıl rengindeki saçlarını savurunca derin bir nefes aldı ve eski haline geri döndü ve mutluymuş gibi davranmaya başladı

Genç kız anlam veremesede kardeşinin bu tavrına önemsemedi ama bu hareketini sorgulamayı da ihmal etmeyecekti kraliçe ise kendi kızı seçilmediği için üzgün ve öfkeliydi ama bunu yansıtmayacak kadar kurnazdı ama ayçin daha kurnaz dı o an aklından

"Acaba yine bu kaltak ne gibi saçma bir suikast düzenleyecek diye düşündü"

babaları sıcak bir gülümsemeyle baktı Ayçin ' e hemen tahtından kalkıp kızına sarıldı ayçin kral için en degerlisiydi normalde hiç bir kral tahtından kalkıp kimse nin yanına gitmezdi ama konu sevgili kızı mavi saçlısı değerli kızı olunca kimseye kulak asmazdı Arya ise sadece onları izleyebilir ' di ses çıkaramaz duygu belirtisi gösteremezdi kimseye bağiramaz dı , kimseye emir veremezdi kendinden sadece 3 yaş büyük olan ablası ayçin ise canı isterse onu yapardı sonuçta o seçilmiş kişiydi o kehanetlerle gelendi hatta bir keresinde şeflerden birisinin 6 veya 5 yaşındaki küçük kızını öldürmüştü sebep ise o güçlerini geliştirirken etrafta koşuşturmasıydı onun iki yüzü vardı bir iyi bir kötü onun ortası olmazdı hiç olmamıştı ama yine de hayatta sevdiği kalbinde yer edinmiş kişiler babası ve arya idi belki de değildi bunun cevabını ondan başkası bilemezdi bu yüzde zaman zaman kendisini şanslı hissederdi arya düşüncelere dalmışken birden ablasının sadece ona özel olan şefkatli koları yada öyle gözüken bir sarılma belini sardı oda ablasına sarılmaya başlamıştı