@benimhayaldunyam
|
Sabah alarmın çalan sesiyle uyandım kalkıp rutin işletimi hallettikten sonra kahvaltı hazırlayıp kahvaltı yapmaya başlamıştım Tabağımdaki salatalıktan bir dilim alıp akşam gelen mesaja bakmaya karar verdim Gölge: uyurken ne kadar güzel olduğundan haberin vardır umarım:) Mesajı görmemle bı an yediğim yemek boğazımda kaldı asıl sıkıntı akşam yatmadan önce perdeleri kapatmış olmamdi Hazan:şaka falan mı yapıyorsun bu tacize giriyor senin haberin var mı? Mesajı atmamla aktif olması uzun sürmemişti Gölge:yatarken kapıyı kilitlememen benim suçum değildi Ah doğru ya akşam eve girmemle yorgunluktan uzanmıştım ve kapıyı kilitlemek tamamen aklımdan çıkmıştı Hazan: kapıyı kilitlememiş olmam evime girebileceğin anlamına gelmiyor Gölge:Hem kapıyı kilitleyip hem çıkamayacağım için eve başka birinin girmesindense benim girip beklemem daha iyi olmalı Ne yani bütün gece yanımda mıydı ve bu beni korumak için miydi gerçekten kimdi bu adam Hazan:bir yabancının girmesindense bir yabancının girmesi daha iyi mi olmalı her neyse bu seferlik bunu görmezden geliyorum ama emin ol bir daha böyle birşey yaşanırsa polise giderim Gölge: hadi ama bebeğim bu yabancı şeylerini çoktan aştığımızı düşünüyorum diğer sözlerine gelirsek kim bilir belki bir gün beni o eve bir gün kendin alırsın:) Hazan:O günü anca rüyanda görürsün pislik herif Bu adam beni delirtmeye mi çalışıyordu bulaşıkları makineye yerleştirip evden çıktım saat 12 olmuştu bile bı taksi çevirip yurda doğru gitmeye başladım Yurda vardıktan sonra her zamanki gibi Ahmet abiyle konuşup içeriye girdim şuan kızların dışarıda olduğu zamandı Elif beni görmesiyle koşarak yanıma gelmişti "Hazan abla biliyor musun senin ismin baharmış müdire anne bana öyle dedi ama tam olarak son bahar mi yoksa ilk bahar mi hatırlamıyorumm"dedi söylediklerine gülüsemeden edemiyordum o kadar masumdu ki "Ben sonbaharım canım hani bu yaprakların sarı sarı olduğu çok çok yağmur yağan mevsim"dedim böyle diyince mutluluğu kat kat arttı "Gerçekten miii ben o mevsimi çok seviyorum hazan abla biliyor musun arkadaslarim mevsimleri bilmediğimi duyunca çok güldüler ama sen demez misin bilmemek değil öğrenmemek ayıp diye"dedi "Tabi ki bildiğimiz şeyler olucak bu hayatta canım onlar sana gülüyor diye sakın üzülme minik kalbini yorma sen bazı insanlar tabi ki seni üzmeye çalışabilir ama sen çok güçlüsün"dedim "Seni o kadar çok seviyorum kiii böylee kocaman ayıcıklar gibiii"dedi "Bende seni çok seviyorum birtanem"dedim biraz onla oynadıktan sonra arkadaşlarının yanına gidip oynamaya başlamıştır bende müdire hanımın yanına çıktım kapıyı çaldıktan sonra içeriden gelen gel sesini duymamla içeriye girdim "Hoşgeldin kızım nasılsın"dedi "İyiyim ama üzücü bir haberim var"dedim birden kaşları çatıldı "Ne oldu kız korkutma beni"dedi "İş buldum ama 3 ay buraya gelemiyeceğim"dedim çatılan kaşlarının yerini tekrar bir gülümseme almıştı "Bu muydu kötü haber deli kız tamam özleriz ama sen bir iş bulmuşsun ya kendine o yeter bize"dedi "Teşekkürler çıkar çıkmaz ilk sizin yanınıza geleceğim emin ol neyse ben biraz daha Elifle vakit geçireyim zaten vakit sınırlı" Müdire hanıma gülümseyip tekrar Elif'in yanına inmiştim aşağıda arkadaşlarıyla oynayan Elif'i görünce gülümsedim ve ona doğru yürümeye başladım etraftaki kızlara göz gezdirirken bir anda yurdun kenarındaki gölge dikkatimi çekti Bu iş git gide daha çok sinirlerimi bozuyordu hemen telefonumu çıkartıp ona mesaj yazdım Hazan: Hayırdır? Sen hep böyle beni takip mi edeceksin Mesajı yazmamla aktif olup yazmaya başlamıştı Gölge:Benlik bir sıkıntı yok ve merak etme meşgul bir adamım bu beni son görüşündü Hazan: artık hayalet gibi biyerlerden çıkmayacağım diyorsun yani Gölge:Hayalet de iyi ama sen gölge de Hazan: Tamam her neyse işlerim var benim Gölge: görüşürüz:) Telefonu kapatıp kızların yanına doğru gitmeye başladım bir kaç saat onlarla oyunlar oynadıktan sonra eve gitme vakti gelmişti gördüğüm ilk taksiyi durdurup eve doğru gitmeye başladım Eve geldiğimde saat tam 17'ydi canım sıkılınca gidip kendime yüz maskesi falan yapıp televizyon izlemeyw başladım gelen bildirim sesiyle kimden geldiği tahmin edilen mesajı açtım Gölge: Asıl hayaletin kim olduğu yüzüne bakınca anlaşılıyor:)))) Hazan:beni nasıl görüyorsun Gölge: pencerenin tam önüne yatınca görmesi zor olmuyor ve hiç bakma şuan orda değilim Hazan:en son meşgul biri falan olduğunu söylüyordun Gölge:veda etmek için geldim gibi birşey bundan sonra gerçekten işlerim çok yoğun Hazan:sana kolay gelsin o zaman Gölge: sağol görüşürüz prenses:) Biraz daha televizyonda vakit geçirdikten sonra gelen araba kornasiyla gitme vaktinin geldiğini anladım ve gerekli bazı şeyleri alıp aşağıya indim "Sana bekletilmeyi sevmediğimi söylemiştim" arabadan yükselen ses açıkçası pek umrumda değildi "Tüh inanabiliyor musunuz unutmuşum"dememle kaşlarını çatıp sessiz kaldı bende konuşmadan arabaya bindim sessiz bir yolculuktan sonra arabanın bı anda ıssız bir yerde durup arabanın kilitlenmesiyle içimde bir korku dalgası yer edindi "Benim bir katil olduğumu biliyordun ama arabama bindin"sessiz kaldım ve konuşmaya devam etti
"Peki benim bı kiralık katil olduğumu ve seni öldürmemi isteyen kişinin en yakın arkadaşın olduğunu da biliyor muydun?" Söylediklerine sanki beynimde bir delik açıyor gibiydi benim tek yakın arkadaşım dila'ydı neden böyle birşey yapsın ki düşüncelerime cevap verir gibi konuşmaya başladı "Seni kıskanıyormuş 4 yıldır takıntılı olduğu çocuğun seni sevdiğini öğrendiğinden beri seni kıskanıyormuş" Bı anda belinden bir silah çıkartıp bana doğrulttu Efenin beni sevmesi oldukça şaşırtıcıydı ve Dila'nın bana bunu yapacağını hiç düşünmezdim Tam artık öldüm demiştim ki bir kurşun sesiyle arabanın ön camı tuzla buz olmuştu ve birkaç dakika önce beni öldürecek olan adamın kafasında bir delik açılmıştı
Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum veya onu vuranın kim olduğunu bı anda arabanın yanından bir ses geldi "Seni uyarmıştım ve sen tabiki kendi bildiğini okudun" Camdan dışarıya baktığında bı adamın elinde silahla ağaca dayanmış bir şekilde bana baktığını gördüm siyah saçları ve kahverengi gözleri sert ama bı o kadar da sevimli yüzüyle çok uyumluydu "Böyle olacağını düşünmemiştim"dedim korkulu bir sesle "Biliyorum umarım bana karşı gelmemen gerektiğini anlamışsındır ilk görüşmemizin bu kadar erken olmasını planlamıyordum"dedi sanki her gün adam öldürüyormuş gibi çok rahattı "Hâlâ ismini bilmiyorum gölge yoksa hayalet mi demeliyim"diyip sırıtmamla onunda yüzünde bir gülümseme oluştu "Genelde kızlar bana dünyanın en yakışıklı adamı diyor ama gölge de olur" bu egoistliğine göz devirmeden edemedim "Ben şuan bir cesetle aynı arabadayım farkında mısın"dememle unuttuğu bir şeyi hatırlamış gibi yanıma geldi resmen ön kapıyı kırıp anahtarla diğer kapıları da açmıştı "Sen ilerideki arabaya bin ve beni bekle" diyip öndeki adamı omzuna almıştı bile "Senin beni öldürmeyeceğini nereden bileyim"dememle göz devirin bana döndü "Eğer seni öldürmek isteseydim emin ol şimdiye kadar elime bir çok fırsat geçmişti"dedi tabi ben altta kalır mıyım yapıştırdım cevabı "Hayır belki sen insanları öldürmeden önce onlarla eğlenmeyi seviyorsun nereden bilebilirim"artık sabır diler gibi bana bakıyordu "Hazan biner misin lütfen şu arabaya seni öldürmeyeceğimi eğer istersen her şekilde bunu yapabileceğimi biliyorsun"demesiyle zorluk çıkarmadan omuz silkip arabaya doğru yürümeye başladım Arabaya bindikten sonra ne yapacağımı düşünmeye başladım olaylar çok hızlı gelişiyordu açıkçası gölgeye güvenmem bile tam bir aptallıktı bir süre ne yapmam gerektiğini düşündüm ama hiç bir soruya bir cevap bulamıyordum sanırım yapacak bir şey yoktu en iyisi beklemek ve olayları akışına bırakmaktı... Yorumlarınızı bekliyorummmm 💖 💖 💖 |
0% |