merhaba birtanelerim bir türlü sağlık sorunlarım yoluna girmedi uzun zaman da hastane de kalacağım gibi gözüküyor fakat bölümleri elimden geldiğince yazmaya çalışacağım iyi okumalar oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayiin🩷
-Yazarın anlatımıyla-
bu Mert ve Nehir'in ilk yalnız gecesi değildi ama ikisininde heyecanı ilk geceleriymis gibi doruklardaydı fakat Mert için yalnızlıktan çok Nehir'in isteyip istememesi önemliydi
Karısını zor durumda bırakmak ve istemediği şeyler yapmak istemiyordu Nehir Mert için kısa sürede bir nefes olmuştu
Mert ailesinin ölümünden sonra ilk defa yaşıyormuş,nefes alıyormuş gibi hissediyordu bu yüzden de Nehir'i fazlasıyla önemsiyor onu kırıp üzmekten korkuyordu
Mert Nehir'in elinden tutup yatak odalarına götürdü ve Nehir'i yatağa oturtup önünde eğildi "Meleğim" diyerek cümleye başladı stresle
Nehir Mert'in stresli olduğunun farkındaydı bu yüzden Mert'in ellerini tuttu Mert derin bir nefes alıp cümleye devam etti
"çok zor şeyler yaşadın bunları kısa atlatman imkansız eğer sana dokunmamı istemiyorsan bunu bana dürüstçe söyle hiçbirşey senden önemli değil"diyerek cümlesini bitirdi
ve gözlerini Nehir'e dikti ne diyeceğini merak ediyordu Nehir iki saniyeliğine düşündü ve dudaklarını aralayıp "istiyorum.."diye mırıldandı bu Mert'i mutlu etse de içine sinmiyordu
ama Nehir'i de herşeyden çok arzulayıp istiyordu Nehir'e her anlamda sahip olmak istiyordu çaresizce tekrar derin bir nefes aldı
Nehir Mert'in şüphe de kaldığını hisseder hissetmez Mert'i gömleğinin yakasından tutup kendine çekti ve dudaklarına yapıştı
Mert ilk saniyeler vermese bile daha fazla karşı koymayarak karşılık verdi ve Nehir'i kucağına alıp duvara yasladı ikisinin de gözünde tek şey vardı şehvet..
şehvetle yanıp tutuşan iki beden o gece sabaha kadar beraber olmuş bundan da son derece zevk almışlardı bu ikisinin de hayatında ki en güzel ve unutulmaz deneyimdi
--------------------------------------------------------
-Nehir'in anlatımıyla-
uzun bir geceden sonra gözlerimi ağrıyla açtım ve dün geceyi hatırlayarak hem utandım hem de sirittim ben siritirken Mert yanağımdan öptü opmesiyle irkilip ona döndüm ne ara uyandı ya
"uyuyan güzelim neye sırıtıyorsun sen bakalım"dedi uyku mahmuru sesiyle Allah'ım her hali çekici her hali aman aman birşey sen bana ve iç sesime mukayyet ol Allah'ım diyerek içimden bi dua ettim
ve "hiç neye siriticam askim"diyerek kıvırmaya çalıştım utanıyordum çok utanıyordum Mert'de bunu biliyordu o yüzden üstüme gelmemek için konuyu uzatmayip ayağa kalktı
kalkmaz olaydı! kocam hala çıplaktı! refleks olarak anında örtümü kafama çektim Mert kahkaha atarak
"dün yapmadığımız şey denemediğimiz pozisyon kalmadı ama sen sabahına kocandan utaniyorsun bu utancın dun gece neredeydi karıcım soruma sahip"dedi
sinirle örtüyü kafamdan çekip yüzüne odaklandım ve çarşafı bedenime sarıp ayağa kalktım "cehennemin dibindeydi sussana Mert"dedim utanarak
ama Mert eğleniyordu hatta baya eğleniyordu yavas yavas yanıma geldi ve bir elini belime atarak kendine çekti
"karıcım sen yorgun değil misin ya eğer değilsen eglencemize devam edelim"dedi sırıtarak sinirle göz devirip göğsünden ittirdim keske ittirmeseydim
ittirmemle tuttugum örtü bedenimden su misali kayıp gitti ben örtüye uzandığım da Mert ayağıyla örtünün üzerine bastı sinirle Mert'e baktım o vücudumu izliyordu
"ya fırsatçı bakmasana yiyecek gibi"dedim ama Mert hiptonize olmuş gibi hala vücuduma bakıyordu sinirle omuz atıp banyoya girdim
suyu açtım ve kendimi duşa attım ama unuttuğum birşey vardı kapıyı kilitlemek! saçım şampuanlıyken birden kapı açıldı tabi ki Mert'ti
koşa koşa duşa kabine girdi ve elini belime sarıp kendine çekti "karım bensiz duş mu alıyor kırıldım"dedi küçük çocuk gibi bu haline gülerken "Tim bu halini görse bütün karizman gider ha"dedim
Mert umursamayarak boynumu öpmeye başladı bende karşı çıkmadım bu Mert'in daha çok hoşuna gidiyordu öpüşleri giderek sertlesiyordu sonra odadan bir telefon sesi geldi
Mert'in telefonuydu ama Mert kulak asmayarak öpmeye devam etti telefon kapandiktan saniyeler sonra tekrar çalmaya başladı Mert küfür ederek geri çekildi "ağız tadıyla sevisemiyoruz da amına koyayım"dedi
ve dudağıma bir öpücük kondurup duştan çıktı bende hızlı Bir şekilde duşumu alıp çıktım Mert odada yoktu üzerime siyah bi eşofman takımı giyip aşağı indim
Mert askeri üniformasını giymiş botlarını giyiyordu ne yani beni bırakıp gidecek miydi? "Mert nereye"dedim hayal kırıklığı ile
Mert sesimi duyunca bana döndü "güzelim geldin mi bende seni bekliyordum Araslar aradı görev varmış acil cagiriyolar ozur dilerim ama gitmemiz gerekiyor"dedi anlayışla kafa salladım
bu onun göreviydi Mert'e zorluk çıkaracak değilim iki dakikada eşyalarımı alıp aşağı indim ve beraber arabaya bindik
"Nehir artık bir asker karısısın bu yüzden bana birşey olursa üzülme olur mu bir de bazen uzun süreler olmuyoruz kendine dikkat et merakta bırakma beni sevgilim"dedi stresle onu ozlerdim cok ozlerdim
ama yine karşı çıkamazdim bu onun hayatiydi o yüzden hüzünle kafa salladım Mert eğilip alnıma bir öpücük kondurdu gülümseyerek yüzüne baktım o da gülümsememe karşılık verip arabayı sürdü lojmana kadar ikimiz de konuşmadık
lojmana geldiğimizde gelip kapımı açtı indiğim de kasıklarımda ki ağrı anında kendini belli etti ağrıyla yüzümü eskittim Mert bunu görünce "ağrın mı var?"diye sordu
usulca kafa salladım Mert tek hamleyle beni kucağına aldı gözlerimi irice açıp "Mert ne yapıyorsun yürüyebilirim o kadar ağrımıyor"dedim
ama nafile Mert "ağrıyı veren benim bırak da geçireyim karıcım"dedi ve umursamadan yürümeye devam etti içeri girdiğimiz de tüm gözler bize döndü ve içeri de tanımadığım biri de vardı ama o kisi kimse Mert'i bir bakışıyla kızartmayi başarmıştı
Okur Yorumları | Yorum Ekle |