-Nehir'in anlatımıyla-
konaktan çıkmamızın üzerinden saatler geçmişti ve artık özgürdüm Mert beni kızların yanına kuaföre bırakmış akşam için hazırlanmamı söylemişti
kızlarla kuaför de ufak bir bakım yaptırmış ve saçlarımızı yaptırıyorduk fakat kızlar bana hiç söz hakkı tanımıyor beni onlar hazırlıyordu
"of Piraye Ayza bari saçımı ben secseydim makyaj ve kıyafeti zaten siz seçtiniz"dedim bıkkınlıkla ama bu onların hoşuna gidiyordu
"ya Nehir çok mızmızsın sus da keyfini çıkar"dedi Ayza Piraye de onu destekledi "valla Ayza'nın sözünü dinle bence çünkü bu konular da çok başarılıdır Batu'yla çıkacağım ilk date'e de o hazırladı beni ve Batu dona kaldı"dedi
bende susup kafa salladım
+++++++++++++++++++++++++++
aradan neredeyse 1 saat geçmişti ve şuan tamamen hazırdım
kendime son kez bakıp kızlara döndüm onlar da felâket güzel olmuştu Ayza toz pembe mini bir elbise Piraye de siyah askılı bir elbise tercih etmişti ve üçümüz de saçlarımızı açık bırakmıştık
biraz bekledikten sonra kapı da Arda belirdi bizi görünce ıslık çaldı"oo kızlar mükemmel olmuşsunuz bugünlük şoförünüz bem olacağım gidelim mi?"dedi
hafifçe gülümsedikten sonra arabaya bindik ve bir cafeye geldik baya şıktı ışıklar yanmiyordu iceri girdigimizde arkama baktigim da bizimkileri goremedim nereye gitmislerdi
hiçbirşey göremiyordum birden ayağım kaydı tam düşüyorken belimde bir çift el hissettim kokusundan bunun Mert olduğunu anlamıştım "Mert"diye fısıldadım
"benim olduğumu nerden anladın?"dedi "korkundan"dedim ben öyle diyince Mert yüzüme eğildi ela gözlerini belli belirsiz görebiliyordum tam dudağıma yaklaştığında ışıklar açıldı
Mert küfür ederek geri çekildiğinde eli hala belimdeydi çoktan etrafı incelemeye koyulmuştum cafe çok güzeldi yerlerde güller tavanda da beyaz ve toz pembe uçan balonlar vardı ve tam karşımda balonlarla yaşım ve iyi ki doğdun yazıyordu
gözlerim dolarak Mert'e sıkıca sarıldım bu benim ilk doğum günümdü Mert sıkıca bana sarıldı ve saçlarımın arasına bir öpücük kondurdu "ne oldu meleğim? beğenmedin mi?"diye sordu
ben kendimi toplayamamisken abim iç sesim gibi konuştu "ilk defa doğum günü kutlanıyor duygulandı"dedi abim öyle diyince
Mert beni kendinden uzaklaştırdı ve alnıma bir öpücük kondurdu gözlerimden akan birkaç damla yaşı sildi "ağlamak yok meleğim bugün sadece gülümse"dedi
kendimi toparlayıp kafa salladım ve gülümsedim saat 00.00 a kadar yemekler yenmiş sohbetler edilmişti şuan pastamın başında dilek dileyerek mumlarimi üflüyordum
herkes alkışladıktan sonra hediye vermeye başladılar ilk veren abim olmuştu ne kadar gerek yok desem de zorla hediye paketini elime tutusturmustu açtığım da telefonu gördüm
gözlerim anında doldu ve yaşlar akmaya başladı bende abime sarıldım kulağıma "iyi ki doğdun prensesim seni çok seviyorum" fısıldadı bende yanağından öpüp geri çekildim
sonra Piraye verdi hediyesini bana saç maşası ve düzleştirici almıştı ona sarıldıktan sonra Ayza geldi neredeyse bir bavul makyaj malzemesi almıştı herkes gülerken Ayza göz kırpıp sarıldı
sıra Batu ve Arda ya gelmişti Batu bana kocaman bir ayı almıştı açıklaması da "komutanım göreve gittiğin de buna bakarsın yenge"dedi ve gülerek abimin arkasına kaçtı
bende kendimi tutamayıp kahkaha attım Mert'e baktığım da Batu'ya doğru yürüyordu sonra Arda verdi hediyesini açtığım da nefes alan bir ayı ve bir fotoğrafı vardı bu bizdik ve Ahu vardı
eskiden ben Ahu ve Arda çok yakın arkadaştık zaten Ahu çocukluk arkadaşımdı ama arkadaşlığımız onun taşınmasıyla son bulmustu
duygusallasarak dudak büzdüm ve Arda'ya sıkıca sarıldım "iyi ki doğdun nehiriskom"dedi ve geri çekildi Mert'e baktığım da Batu'yu boğmakla meşguldü
artık durdurmam gerekiyordu bence yavaşça yanlarına ilerleyip boğazımı temizledim ve şirince "aşkım?" dedim Mert duyar duymaz sırıttı ve elleri gevşedi Batu bunu fırsat bilip kaçtı
"Mert kardeşim sıra senin hediyen de hadi"dedi abim Mert'te kendine gelip ayağa kalktı ve o anda şarkı çalmaya başladı şarkı Can Ozanın 'toprak yağmura' şarkısıydı şarkının bir kısmı çalıyordu çalan kısım şuydu
Bir kadın gelir, değiştirir seni Alıştığın o sert, kararlı şeklini Yüz binlerce yıldır böyledir gider Suyun kumsala vurması gibi
Mert ellerimi tutarak diz çöktü yüzüğü çıkardı ve gözlerini gözlerime sabitleyerek konuştu "benim gibi sert bir komutanı tek gülüşüyle değiştiren kadın benimle evlenip hayatımı da değiştirir misin?"dedi
şuan nefes almayı unutmuş olabilirim hatta bayıladabilirim gerçekten evlenme teklif ediyordu bana Mert Aslan bana evlenme teklifi ediyordu!
heyecandan ne diyeceğimi unutmuştum en sonunda kendime gelip "evet! evet!"diyerek neredeyse çığlık attım Mert yüzüğü takıp sıkıca bana sarıldı ve dudağıma yapıştı
ilk saniyeler kalakalsam da ardından hemen toparlayıp karşılık verdim kısa bir öpücükten sonra ayrıldık bizimkiler alkışlarken Batu nikah memuru ile içeri geldi
Allah'ım bugün daha ne kadar sasirabilirdim ki
+++++++++++++++++++++++++++
neredeyse yarım saat sonra ben ve Mert hem dini hem de resmi olarak evlenmiştik heyecandan düşüp bayılacaktım
gecenin sonlarına doğru hepimiz bitmiştik ve biraz değil baya çoğumuz alkolu kaçırmıştık herkes evlere dagilacakken Mert konuştu
"Ayza Piraye bu iki hıyar sizinle kalsın biz yeni evliyiz yalnızlığa ihtiyacımız var"dedi bu dediği beni biraz heyecanlandırmış biraz da korkutmuştu
ben kızlara bakarken onlar yanıma gelip ikisi de bi koluma girdi bunlar yine ne planlıyordu ya "Mert abi hiiic kusura bakma o iki hıyar bugün seninle Nehir'de bizimle kalıyor"dedi Ayza
Piraye de kafa salladı"evet valla biz sabaha kadar dedikodu yapacağız hatta Nehir önümüzde ki bir hafta bizimle kalacak o hıyar dediklerinde seninle çünkü biz onlarla konuşmuyoruz"dedi ve saçını savurdu
Mert şaşkınlıkla kızlara bakıyordu "hayatta olmaz verin karımı lan"dedi ama kızlar cevap vermek yerine benimle çıkışa yürüdüler ve beraber Ayza'nın arabasına bindik şaşkınlıktan birşey diyememistim
ama eve geldiğimizde duş alıp pijamalarımı giydikten sonra konuşmaya başlamıştık "siz beni niye müstakbel kocamdan çaldınız acaba?"dedim
kızlar gülerken cevap verdi "kızım eğer seni bıraksak sabaha kadar valla canını okurdu"dedi Ayza kızararak Ayza'nın omzuna vurdum
ama ben vurunca Piraye de beni cimcikledi acıyla inlerken Piraye konuştu "nehis valla hiç kızma bize haklıyız ve ayrıca Batu ve Aras çok sarhoş ne yapacakları belli olmaz o yüzden binevi hem seni hem kendimizi koruduk"dedi
bu dediğime gülerken konular birbirini açmıştı ve en sonunda hepimiz salonda yer yatağı açıp sarılarak uyuyakalmıştık
arkadaslar umarım beğenmişsinizdir birkaç sağlık sorunumdan dolayı bölüm atamıyorum kusura bakmayın bir de bu kitabı bitirmeyi düşünüyorim aklimda yeni kurgular var uzamasını istiyorsaniz yorumlarda belirtiin şimdiden hepinize teşekkürler 🩷🩷🩷
Okur Yorumları | Yorum Ekle |