Yeni Üyelik
5.
Bölüm

4. Bölüm

@bercestederler

Yağmur damlaları genç kızın üzerine akmaya devam ediyordu. Etrafta yağmurdan koşuşturan insanların aksine Elif, yavaş adımlarla yürüyordu. İçindeki sönmeyen ateş yağmur taneleriyle sıcaklığını kaybetmek yerine, kor misali yakmaya devam ediyordu.

Üzerindeki hırka sırılsıklam olmuştu. Saçlarını koruyan kapişon da yağmurdan nasibini almışcasına rengi koyulaşmıştı. Spor ayakkabıları da yağmurdan nasibini alanlar arasındaydı. Ayaklarında hissettiği ıslaklıkla düşüncelerini rafa kaldırıp, hızla gelen otobüse bindi.

Otobüsün sessiz gürültüsü bile zihnindeki karmaşaya engel olamıyordu. Üzerindeki ıslaklıkla bedenini ele geçiren titremeye engel olamadı. Telefonundan art arda gelen titreşimlerle, çantasından güç bela telefonu buldu. Kilit ekrandan gördüğü isimle gözlerini devirmek istedi ama yapamadı. Telefonu tamamen kapatıp çantanın derinliklerine yolladı.

Birkaç duraktan sonra ineceği durağa yaklaşırken stop düğmesine bastı. Durağa yaklaşan otobüsün kapıları açıldığında serin hava yüzüne çarptı. Soğuk ve ıslaklıkla üşemeye başlayan bedenini kolları ile ovuştura ovuştura evinin yolunu tuttu.

Ozan yanındaki kızıl saçlı kızı yağmurdan korurcasına omuzlarını sarmıştı. Ama aklındaki kesinlikle kızıl saçlı kız değildi. Farkında olmadan Elif'i nasıl kırdığını düşünüyordu. O son sözler ise zihninde dans ediyor, kızıl saçlı kızın dediklerini duymuyordu.

"Ozan, dinlemiyor musun beni?" İdil kızıl saçlarını omuzlarına bıraktığında, Ozan düşüncelerine kısa bir ara vermişti.

"Duyamadım İdil, ne demiştin?"

"Yağmur altında yürümeyi sever misin demiştim?"

Aklına gelen şeyle tebessüm etti. Bu tebessüm o kadar içtendi ki, dilinden dökülen doğrular İdil'i hırslandırmıştı.

"Ben severim ama Elif sevmez. Hatta bir gün oyun oynarken yağmur bastırmıştı, üstü ıslandığı için morali bozulmuştu. Ben de hırkamla onu yağmurdan korumuştum. Tabii vücudu hassas olduğu için hastalanmıştı."

İdil yapmacık bir gülümsemeyle dinlerken, Elif'e bir kez daha kinlenmişti. Ozan'ın dikkatini çekmek için dokuzuncu sınıftan beri üstün çabası lisenin son senesi neticelenmiş, Ozan İdil den hoşlanmıştı.

"Başka neyi seversin?" Kendilerini tanımaya başlayan ikili kendilerine sorular sorarken, evinde üşüyen bir Elif vardı.


Eve gelir gelmez sıcak bir duş alıp uzanan Elif'in gözünün önünden gitmeyen bir kızıl ve Ozan vardı. Düşünceleri yoğunlaştığında vücudunu alan titremeye engel olamadı.

Bedenindeki ağrılar hastalığın habercisiydi, zayıf bir bünyeye sahip olan Elif için yağmur altında kalmak hastalığa davetiyeydi.

İçeriden gelen gürültülerle gözlerini açmaya çabalasa da başaramadı. Vücudundaki sıcaklık ve ağrılara direnemiyordu. İsmini duyuyordu ama tepki veremiyordu.

"Elif! Neredesin annecim?" Annesinin sesini duyunca kendisini zorladı. Ama mırıltıdan başka bir ses çıkmadı.

"Elif! Neredesin güzelim?" Duyduğu sesle kalbi sıkıştı. Ozan'ın burada ne işi vardı? O kızıl saçlı kızla değil miydi? Eve bırakmış mıydı? Odasının kapısının açıldığını duysada vücudunu hareket ettiremiyordu.

"Elif! Burada Esma teyze. Elif, iyi misin?"

Ozan yatağın ucuna geldiğinde genç kızın titrediğini gördü. Eli istemsizce terlemiş alnına gittiğinde hissettiği ısıyla pikeyi fırlatıp kızı kucakladığı gibi banyonun yolunu tuttu.

Esma hanım gördüğü manzarayla rahatlama ve endişeyle kızına yaklaştı. Ozan dan gelen telefonla hastaneden acilen çıkmıştı.

Ozan telefon da Elif'e ulaşamadığını, kapıyı çaldığında Elif'e dair bir şey olmadığını söylediğinde yüreği korkuyla sıkışmıştı. Kızı hayattaki tek dayanağıydı, ona bir şey olma düşüncesi bile nefesini kesiyordu.

"Ozan, sen suyu aç çok sıcak olmasın dikkat et. Ben de kıyafet hazırlayım. Ah be kızım nasıl hasta oldun bilmem ki."

Esma hanım söylene söylene odaya döndüğünde, Ozan da incitmemeye özen göstererek genç kızı suyun altında tutuyordu.

Genç kız bedenine çarpan suyu hissettiğinde refleksle çırpınmaya başladı. Kıyafetlerinin ıslanması bir yana, suyun soğukluğu kızın titremesini durdurmuyor daha da tetikliyordu.

"Dayan Elif, hadi güzelim az kaldı."

"Ozan?" Emin olmak istercesine ismini fısıldadığın da sesi titrek çıkmıştı. Ozan titrek sesi duyduğunda tebessümle cevap verdi.

"Efendim güzelim?"

"Niye geldin? O kızın yanında değil miydin sen?"


***

Yeni bölümle sizlerleyim! Nasıl gidiyoruz tepki verin birazcık🎀

Yorumlarınızı ve oylarınızı esirgemeyin.

Kitabı tanıdıklarınıza önerirseniz çok sevinirim.

Sizi seviyorum...

Loading...
0%