@berrasarfaklarli
|
Kasım ayının sonlarına yaklaşırken, Ethan’ın içsel huzuru yeniden bulmuş gibi görünüyordu. Emris’le yaşadığı yoğun duygusal konuşmanın ardından, Ethan artık gerçekleri ortaya çıkarmak ve kardeşiyle bir bağ kurmak için kararlıydı. Aralık ayı geldiğinde, Ethan’ın hem ruhsal hem de sosyal ortamında belirgin bir değişiklik gözlemleniyordu. Ethan, arkadaşları Harry, Pamela ve Lydia’ya Emris hakkında gerçeği anlatma kararı aldı. Bir hafta sonu akşamı, dört arkadaş eski bir kafede toplandılar. “Size Emris’le ilgili öğrendiğim bir gerçeği söylemek istiyorum,” dedi Ethan, sessizce dinleyen arkadaşlarına bakarak. “Onun hakkında duyduğunuz şeyler doğru değil. Emris aslında iyi bir insan. Yalnızca iftiraya uğradı.” Arkadaşları şaşkın gözlerle Ethan’a baktı. Harry, Pamela ve Lydia, Ethan’ın yüzündeki kararlılığı ve ciddiyeti görerek, endişeyle ona Baktılar. “Nasıl böyle bir şey olabilir?” diye sordu Harry. “Eğer Emris suçsuzsa, o zaman neden Ravenna’dan sürüldü?” Ethan, yanıtladı. “Derek adında bir adam var. Babamın en güvendiği kişi ama arkasında başka planları varmış. Krallık Emris’e kalmasın diye kendi yaptığı suçu onun üzerine yıktı. Aslında Ravenna’nın bilgilerini sızdıran Derek idi. Şimdi her şeyi düzeltmek için Emris ile birlikte çalışacağız.” Pamela, Ethan’ın sözlerini dinledikten sonra düşünceli bir şekilde konuştu. “Bu durumda, Emris’e yardım etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Eğer senin dediğin gibi ise, gerçekten de ona destek olmalıyız.” Lydia da aynı görüşteydi. “Eğer Emris’in suçsuz olduğunu söylüyorsan, biz de ona inanmalıyız. Ancak, bu konuda daha fazla bilgiye ihtiyacımız var.” Ethan, arkadaşlarının desteğini almış olmaktan memnundu. “Teşekkür ederim. Bunu duyduğunuz için minnettarım. Bunca senenin hasretini çıkartmak için, Emris ve ben abi-kardeş gibi vakit geçireceğiz.” Ethan’ın arkadaşları, bu yeni durumu kabul ederek ona destek vermeyi kabul ettiler. Aralık ayının son haftasına kadar, Ethan ve Emris arasında herhangi bir sorun yaşanmadı; hatta Hugo ve Draconis varisleri bile Ethan’a karşı sessiz kaldı. Aralık ayının üçüncü haftasının son günü geldiğinde, Ethan, Emris ile mektuplaşmaya karar verdi. Bu düşüncesini Emris’e ilettiğinde, Emris’in yüzünde bir gülümseme belirdi. “Bunu gerçekten yapmak istiyor musun?” diye sordu Emris, şaşkın ama memnun bir şekilde. “Mektuplaşmak, eski usullerden biri. Lütfen mektuplaşırken bana hitap etmek için La edri’yi kullan. Anlamı; bilinmezlik demek.” Ethan, Gülümseyerek “Tamam, sana ‘La Edri’ derim. Söz sana krallıktaki her şeyi yazacağım” Emris, Ethan’ın bu cevabından memnun olmuştu “ Sağol, Ravenna’da son çıkan dedikoduları da yazmayı unutma.” Dedi gülümseyerek. Ethan, Emris’e gülümseyerek onayladı. “O zaman, yarın akşamen sana mektup yazmaya başlayacağım.”
Ertesi gün tüm varisler gibi, Ethan’da eşyalarını toplamış ve onu almaya gelen kendi özel kraliyet arabasına binmişti. Yol boyunca Ravenna’daki arkadaşlarının onsuz neler yaşadığını merak ediyordu. Aklına ilk Rowena gelmişti. Acaba çok değişmiş miydi? “Beni özlemiş midir?” diye düşündü. Bu düşünceyle heyecanlanmıştı. Sonra kendine kızarak “Tabi ki özlemiştir. En yakın arkadaşız!” diye mırıldandı. Aklına istemsizce Arkadaşlık evleri geldi ve gülümsedi. Sonra Willy ve John yeni yaşamlarına uyum sağlamış mıydı? Raidne, Shadowbrook’ta mutlu muydu? Peki ya Wenona ve Kızılderili köyü, çok değişmiş miydi? Bu düşünceler içinde saraya vardılar. Rowena, John ve Willy; onu sarayın önünde bekliyordu. Ethan at arabasından inerek Willy ve John’a sarıldı. Sonra Rowena’ya sarılmak için döndüğünde bir an için kalbi hızla çarptı. Rowena’nın dış görünüşü çok değişmişti. Parlak sarı saçları uzamıştı ve kızın beline kadar geliyordu. Yüz hatları artık çocuksu değildi. Tıpkı Ethan gibi büyümüş ve genç olmuştu. Değişmeyen tek şey berrak mavi gözleriydi. Rowena ile sarıldıkları zaman, kalbi daha hızlı atmaya başladı. İçinden “Umarım kalp atışlarımı duymaz.” Diye dua etti. Sarılmayı bıraktıktan sonra Ethan “Raidne ve Wenona niye gelmedi?” diye sordu. Rowena” Raidne’nin ailesine yardım etmesi gerekti. Wenona ise yeni doğan kız kardeşi Mitena ile ilgileniyor ama üzülme yarın onları görmeye gideriz.” Ethan ’tamam’ anlamında başını salladı. Rowena birden “Çok önemli bir işinin olduğunu” söyleyerek; Ethan, John ve Willy’yi yalnız bıraktı. Rowena, işitme mesafesinden çıkınca John ve Willy gülmeye başladı. Ethan merakla “Neden gülüyorsunuz?” dedi. John “Galiba Rowena’dan hoşlanıyorsun, Ethan” dedi ve Ethan’ın omzuna dostça yumruk attı. Ethan, yanaklarının kızardığını hissederek “Öyle bir şey yok!” diye inkar etti. “Neden o zaman parlayan bir çift gözle Rowena’ya büyülenmiş gibi bakıyordun?” diye sordu, Willy. Ethan “Rowena benim arkadaşım!” dedi kararlılıkla. Ama Ethan’ın içinden bir ses “ya arkadaştan fazlasını hissediyorsan?” dedi. Bu düşünceden rahatsız olan Ethan, kaçarcasına odasına gitti.
|
0% |