@bestenizz
|
"Kumsal bu nedir?"
Neye benziyor olabilir?
"Sargı."
Kaşları çatıldı.
"Onu görebiliyorum herhalde bu nasıl oldu diyorum?"
Evet sanırım artık olanları anlatmaktan başka çarem kalmamıştı.
Bakışlarımı hiç ondan tarafa çevirmeden, "Salona geçip öyle konuşalım." Dedim.
Sıkıntılı bir nefes verip peşimden gelmeye başladı.
Şimdi gel de anlat ya.
Sevgilimin katil olmasını hiç istemiyordum doğrusu.
Salona geçip, gri çift kişilik koltuğa oturdum. O da gelip hemen yanıma oturdu.
İrisleri 'artık anlatır mısın?' Dercesine bakıyordu.
Umarım olayları gevelemeden anlatabilirdim.
_____________•°•_____________
1 saat sonra...
"Ya nasıl böyle bir şey oluyor da en son benim haberim oluyor anlamıyorum!"
Evet çıldırmıştı gel de sakinleştir.
"Rüzgar sakin olur musun ya?"
"Kumsal sen iyi misin? Elin abazası gelip benim sevgilime zarar veriyor ve benden sakin olmam bekleniyor."
Haklı..
Aklına bir şey gelmiş gibi gözlerini kocaman açtı.
"Bir dakika buldum lan sende o şerefsizin numarası var değil mi?"
Kesinlikle bir hastane grubumuz yok. Ve onun numarası da telefonumda kayıtlı değil.
Eğer söylersem katil olma ihtimali çok yüksek.
Sakın söyleme kızım ikinizin geleceği için bir iyilik yap ve söyleme.
"Yok bilmiyorum numarasını."
Sallama dercesine bakıyordu.
"Tamam yok ya da sen kayıtlı olan numarayı unuttun."
Gel de bu virajı dön şimdi.
"Valla yok Rüzgar."
Ayağa kalkıp koltuktaki çantama yöneldiği an, "Ya Rüzgar bana güvenmiyor musun?" Diye sesimi yükselmiştim.
Ama ne yapayım kendisi kaşınıyor.
"Sana güveniyorum Kumsal. Ama bu olayın güvenle bir alakası yok."
Öyle miymiş?
Çantamın içinden telefonumu bulduğunda zaten bildiği şifreyi girip, kayıtlı kişilere girmişti.
Sanırım aradığı şey eline geçmişti çünkü muzip bir ifadeyle sırıtmaya başlamıştı.
"Buldum."
Gözlerimi devirdim.
"Hani yoktu numarası Kumsal hanım?"
Ne deseydim sevgilimin katil olmasını istiyorum da hemen o hödüğün numarasını ona vermeliyim mi deseydim?
"Yoktu aslında ama."
"Sana küçük bir hatırlatma yapayım bebeğim."
Yap bakalım bebeğim..
"Seni senden iyi tanıyorum."
Komiksin.
"İyi ne güzel beni benden iyi tanıyan bir sevgilim var göbek atmalıyım."
Yanıma geldi.
"Ciddiyim."
Bir şey demedim zaten. Ciddisin.
Gülümsedim.
"Katil olmanı istemiyorum Rüzgar."
Güldü.
"Şu kötü düşünceleri aklından çıkarır mısın güzelim?"
Hemen güncelliyorum beynimi bir saniye.
"Bana net bir sey söylemezsen çıkaramam."
"Biraz hırpalarım o kadarcık."
Umarım iki yumruk bir tokat filandır bu hırpalama.
"Ya yine de yapma sen onun gibi kötü olma."
"İntikamı sadece kötüler almaz güzelim."
Sustum kaldım. Ne diyebilirdim ki? Haklıydı yani.
Yanıma biraz daha yaklaşıp, kollarını belime doladı. Aynı şekilde ben de kollarımı boynuna dolamıştım.
"Seni çok seviyorum."
"Ben de Rüzgar ben de."
Her mutlu anın kötü bir sonu olmak zorunda mıydı bilmiyorum ama şuanki mutlu dakikalarımın mükemmel bir sonu vardı bunu biliyordum.
Koltuktaki telefonum çalmaya başlamıştı.
Arayan Ceyhun' du.
Neden arıyor olabilirdi ki?
Rüzgar'ın meraklı bakışları..
Ceyhun'un endişeli sesi...
Ne oluyor ya burada?
"Efendim Ceyhun."
"Kumsal burda bir kadın var.. Ve annen olduğunu söylüyor."
Ne?
Anne mi?
Bölüm sonuuuu. Yorumlarınızı veeee oylarınızı bekliyor olacağım.
|
0% |