Yeni Üyelik
5.
Bölüm

Araf…

@betulaybln

Uzun ve acı dolu öksürüğün ardından yavaşça gözlerimi araladım. Hala netleşmeyen bu görüntüde karşımda bir adam görüyordum.

-Sen kimsin?

Dedim güçlükle.

-Çok şükür! Allah’ım çok şükür yetiştim.

Dedi karşımdaki adam. Gitgide netleşen görüntüde artık onu görebiliyordum. Siyah, ıslanmış ve darmadağınık duran saçları, kıpkırmızı olmuş masmavi gözleri vardı. Benim gibi simsiyahtı giydiği her şey. Yavaşça doğrularak ne olduğunu anlamaya çalışacaktım ki bileğime giren acıyla tekrar olduğum yere düştüm.

-Ahh!

- Sakin ol bir şey yok. İyisin. Sanırım bileğini çok zorladın. O yüzden acıyor olmalı. Korkma. Benden destek alarak kalk olur mu?

Dediğini yapıp uzattığı elini tutarak yavaşça doğruldum. Aynı anda üstüme yere bıraktığım mavi montumu attı.

-Üşüyorsun değil mi? Üstüne kuru bir şeyler lazım. Ne yapsak ki? Hemen bir alışveriş merkezi bulsam olur mu? Hayır olmaz sen yalnız kalırsın. Seni böyle götürsem oda olmaz hastalanırsın.

Telaş içinde bütün ihtimalleri sayarken oldukça komik görünüyordu. Dayanamayarak sırıttım.

-Neden gülüyorsun? Komik mi?

-Beni tanımıyorsun. Saçma geldi telaşın.

-Emin ol sana emanet edilen cana kıymaya çalışmaktan daha saçma olamaz.

-Kolun senin de çokça saçmaladığını gösteriyor o halde.

Yüzümdeki gülümseme yüzümden silinirken karşımdaki adamın ceketinin sıyrılan kısmında gördüğüm sayısız kesik ve üzerlerindeki küçük yıldız dövmelerini işaret ettim. Bu dövmelerin hemen altında ise diğerlerine nazaran daha büyük olan bir noktalı virgül dövmesi yer alıyordu. Anında kolunu kapatıp öfkeyle gözlerime baktı. Tam bir şey söyleyecekti ki aklıma dank eden gerçekle sözünü kestim.

-Noktalı virgül…

-Evet Özgür.

Bir süre duraksayıp devam etti.

- Ben Araf Akdemir. Bipolarım.

 

Loading...
0%