Yeni Üyelik
5.
Bölüm

Araf…

@betulaybln


Siyah saçlı mavi gözlü çok yakışıklı genç bir erkek kayalıklarda düşünceli bir şekilde oturuyor.  Deniz çok dalgalı. Kar yağıyor. Adamın üstünde siyah kapüşonlu var cinematic 3d. Resim 3 / 4

Uzun ve acı dolu öksürüğün ardından yavaşça gözlerimi araladım. Hala netleşmeyen bu görüntüde karşımda bir adam görüyordum.

-Sen kimsin?

Dedim güçlükle.

-Çok şükür! Allah’ım çok şükür yetiştim.

Dedi karşımdaki adam. Gitgide netleşen görüntüde artık onu görebiliyordum. Siyah, ıslanmış ve darmadağınık duran saçları, kıpkırmızı olmuş masmavi gözleri vardı. Benim gibi simsiyahtı giydiği her şey. Yavaşça doğrularak ne olduğunu anlamaya çalışacaktım ki bileğime giren acıyla tekrar olduğum yere düştüm.

-Ahh!

- Sakin ol bir şey yok. İyisin. Sanırım bileğini çok zorladın. O yüzden acıyor olmalı. Korkma. Benden destek alarak kalk olur mu?

Dediğini yapıp uzattığı elini tutarak yavaşça doğruldum. Aynı anda üstüme yere bıraktığım mavi montumu attı.

-Üşüyorsun değil mi? Üstüne kuru bir şeyler lazım. Ne yapsak ki? Hemen bir alışveriş merkezi bulsam olur mu? Hayır olmaz sen yalnız kalırsın. Seni böyle götürsem oda olmaz hastalanırsın.

Telaş içinde bütün ihtimalleri sayarken oldukça komik görünüyordu. Dayanamayarak sırıttım.

-Neden gülüyorsun? Komik mi?

-Beni tanımıyorsun. Saçma geldi telaşın.

-Emin ol sana emanet edilen cana kıymaya çalışmaktan daha saçma olamaz.

-Kolun senin de çokça saçmaladığını gösteriyor o halde.

Yüzümdeki gülümsemenin yerini şaşkın bir ifade alırken, adamın ceketinin sıyrılan kısmında fark ettiğim sayısız kesik ve üzerlerindeki küçük yıldız dövmelerini işaret ettim. Hepsinin hemen altında, diğerlerine göre daha büyük ve belirgin olan bir noktalı virgül dövmesi duruyordu. Elimi kaldırmamla birlikte, aniden kolunu kapatıp öfkeyle gözlerime kilitlendi. Tam bir şey söylemek üzereydi ki, zihnimin derinliklerinden o grup ve o geceyi hatırladım. Beni de kabul ettikleri o grup… Ve o açıklama… Düşüncelerim dudaklarımdan istemsizce dökülüverdi.

-Noktalı virgül…

Beni şaşırtacak kadar hızlı ve kararlı bir ses tonuyla yanıtladı.

-Evet, Özgür. Ben oyum.

Sözlerinin ağırlığını üzerimde hissettim. Kısa bir duraksamanın ardından, sanki içindeki bir yükten kurtulmak istercesine devam etti:

-O grubu kuran kişi benim. Ben, Araf Akdemir. Bipolarım.

Bu cümlelerin ağırlığı odanın içinde yankılanırken, hissettiğim her şey birbirine karıştı. Bu noktada onun hikayesinin ve benimkilerin birbirine nasıl da dokunduğunu fark ettim.

 

Loading...
0%