Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Aile

@beyazmelek1901

Yavuz, yavaşça Bahar'ın alnından öptü. O sırada odanın kapısı açıldı.

İçeri giren Güler, Nazlı, Su ve Eylem; Bahar'ın başına üşüştü. Güler ve Nazlı bu tip durumlara alışkındı ancak Su ilk defa böyle bir durumun içinde kalmıştı.

Eylem ve Nazlı, Bahar'ın ellerini tuttu.

-Canım nasılsın?

-İyiyim, sağ ol Nazlı.

-Çok korkuttun bizi.

Eylem, diğerlerine göre daha dirayetli durmayı denese de Bahar'ın kalbi durduğu an, resmen yıkılmıştı. Şimdi Bahar'la konuşurken de sesinin hüzünlü, hatta korkmuş çıkmasına engel olamamıştı. Eylem'in gözlerinin kızarmış hali de Bahar'ı mahvetmişti.

-Eylem, iyiyim ben.

Gözleri dolmuştu. Nazlı, şefkatle arkadaşının gözlerini kuruladı. Gülümsemeye çalışarak,

-Hadi ama Bahar, gülümse biraz. Üzme artık kendini, geçti hepsi.

Bu sırada Yavuz da kızları yalnız bırakmak için odadan çıkmıştı.

-Ben, ben çok özür dilerim.

-Saçmalamayı kes Bahar. Senin suçun yok, bunu o aklına sok.

Güler'in cümlesiyle ona bakan Bahar,

-Siz nasılsınız Güler abla?İkiniz de iyisiniz di mi?

-Canım benim, iyiyiz biz. Sen iyisin ya, daha da iyiyiz.

Güler, kızların büyüğü olarak duygularını belli etmemeye çalışıyordu.

Olayı kabul etmeye başlayan Su,

-B... Ben çok özür dilerim. Hepsi benim suçum. Servisi çağırdığımda daha dikkatli olmam lazımdı.

Hıçkırıklara boğulan Su'yu kendine çeken Eylem,

-Senin daha edinilecek çok tecrüben var Su, üzme kendini.

-Ama bu Bahar'ın hayatına mal olabilirdi.

-Su, bak iyiyim ben. Hem Çaylak'ın eşi de çaylak oluyor demek ki.

-Seni ne zaman taburcu edicekler? Maşallah bi şeyin kalmamış senin dedi Nazlı gülerek.

Bahar, boşta kalan eliyle yatağın başındaki Nazlı'nın omzuna vurdu.

-Bak ya, hareketlere bak. Sen iyileş, ben yapacağımı biliyorum sana.

Doktor içeri girdi.

-Geçmiş olsun Bahar Hocam.

-Sağ olun Doktor Hanım.

-Nasıl hissediyorsunuz?

-İyi, iyi. Hatta turp gibi Doktor Hanım. Az önce bana taarruza bile geçti.

-Sevindim, değerleriniz normal gözüküyor. Yarın sizi taburcu edeceğiz.

Odadakiler bu haberle birbirlerine sarıldılar.

-Allah'tan başka bir şey isteseydin Nazlı.

-Kes sesini, sen iyi ol ben başka bir şey istemem.

-Eveet, hasta ziyaretinin kısası makbuldür. Biz artık çıksak mı?

-Yaa, nereye gidiyorsunuz?

-Baharcım, sen biraz dinlen. Birazdan Yavuz da gelir zaten.

-Güler abla haklı Bahar, biz gidelim artık.

-Kızlar!

-N'oldu? Bir yerin mi ağrıdı?

-Yok Eylem, iyi ki varsınız. Hepiniz.

-Güzel kuzum, sen de iyi ki varsın. Hep ol.

Kızlar, odadan çıktılar. Güler'in kendilerini bir an önce gidip Bahar gelene kadar evine çeki düzen vermek için hemen çıkarttığını Nazlı ve Eylem anlamıştı. Yoksa Yavuz gelicekmiş falan bunlar bahaneydi.

 

1 gün sonra...

Sabah, alnında hissettiği bir öpücükle gözlerini açan Bahar,

-Yavuz, günaydın

-Günaydın bir tanem. Nasılsın?

-İyiyim, sen yanımda iken aksi mümkün mü?

-Dikişlerin nasıl?

-İdare ediyorum.

-Hadi o zaman, giyin de evimize gidelim.

-Bu işin bir sürü prosedürü var Yavuz, ha diyince çıkılmıyor.

-Sen prensesler gibi yatarken ben hepsini hallettim Doktor Hanım.

-Pislik!

-Ben de seni seviyorum hayatım.

Eve geldiklerinde Bahar, kapıyı anahtarla açmak yerine zile basan Yavuz'a,

-Kapıyı çamaşır makinesi ya da elektrikli süpürge mi açacak Yavuz?

O sırada kapıyı açan Mücahit,

-Aşk olsun yenge, bi çamaşır makinesi olmadığımız kalmıştı.

-Mücahit, senin ne işin var burda?

-Sadece o mu?

-Eylem!

-Eylem, ya. Ne sandın kızım?

-Biz artık içeri geçebilir miyiz?

-Tabii.

Bahar'ı kucakladığı gibi içeri geçen Yavuz'u gören tüm tim,

Sürpriz!

Bahar ağlamaya başlamıştı.

-Siz, nasıl, ne zaman?

-Dün hastaneden çıktıktan sonra.

-Sen biliyordun yani?

-E herhalde karıcım.

-Pislik! Beni yere indirir misin artık?

-Memnuniyetle.

-Ben hepinize teşekkür ederim, bu iyiliğinizi nasıl öderim bilmiyorum.

 

-Bahar, biz bir aile değil miyiz?

-Öyleyiz Erdem abi.

-Peki, aile arasında böyle şeylerin lafı olur mu?

-Olmaz.

-E hadi ama ben çok acıktım, yemekler soğudu.

Herkes Mücahit'in bu haline gülmeye başlamıştı. Eksiksiz bir arada, huzurlu ve mutlulardı. Çünkü onlar, kan bağıyla değil; can bağıyla bağlı bir ailelerdi. Hüzünde de sevinçte de hep bir aradalardı ve bu ,böyle olmaya her zaman devam edecekti. Birlik olunduğunda üstesinden gelinemeyecek sıkıntı, acı yoktu.

 

 

 

 

 

Loading...
0%