15. Bölüm

Selamm🌟

Umarım kitabı genel olarak beğeniyorsunuz. İlginiz için çok teşekkür ederimm. Bu arada Arın' ın ağzından sahneler okumayı sevdiniz mii?

Oy sınırı: 30

Yorum sınırı: 35

Bölüm şarkısı: Diğer Yarım- ATE

Arın 

​​​​​​3 ay, tam 3 aydır Türkiye' deydim. Onu takip ediyordum, Lavin gittiği heryerde kendini tek sansa da hiçbir zaman öyle olmamıştı. Onu asla tek bırakmazdım.

Ege ile konuştuğumuzda onun biraz rahat kalmasını kafasını dinlemesi için bir müddet Türkiye' de kalmasının iyi olduğunu söylemişti.

Tabi ki de onu yalnız bırakmamıştım. Peşinde böyle insanlar varken bırakamazdım da.

Bu gün Türkiye' ye geldiğinden beri konuştuğu bir kız olan Zeynep ile evden çıktıklarından beri onları takip ediyordum.

Başına kötü birşey geleceğini sanki önceden hissetmiş gibiydim.

Partinin verildiği eve Zeynep denen kız Lavin' i zorla sokmaya çalıştığında içimden ona bir küfür savurdum. Buna hakkı yoktu.

Bir de üstüne üstlük Lavin' i satıp sevgilisinin kollarına koşması yok muydu? Cidden Lavin nasıl böyle biriyle arkadaş olmuştu aklım ermiyordu.

Lavin tek kaldığında sıkılınca etrafa bir göz attı. Aslında bir an onun yanına gidip burada olduğumu sıkılmasına gerek olmadığını gösterecektim ki yanına kıvırcık saçlı kumral iki günde bir sevgili değiştiren bir tipe sahip iğrenç bir gülümsemesi olan bir erkek geldi.

Normalde hemcinsime karşı bu kadar katı olmazdım ama söz konusu Lavin olunca işler değişiyordu.

Lavin' in yanına gidince o iğrenç çapkın gülümsemesi büyüdü.O sırada yumruğumu o şerefsizin yüzüne geçirmek istedim.

Bir kaç bir şey konuştular ve Lavin güldü, Lavin ona güldü.

Şerefsiz herif.

Sonra biraz daha konuştular ama görünmemek için uzakta olduğumdan ne konuştuklarını duyamıyordum.

O sırada yanındaki o puşt üzerindeki gömleği çıkardı. Ve o kadar yüksek bir sesle söylemişti ki ne dediğini duyulan bir şekilde "Sende üzerimdekileri çıkarmayacak mısın? " Gibi bir şey demişti ama sinirden ne dediğini anlayamıyordum.

Ben senin üzerindekileri öyle güzle çıkartacağım ki bir daha giyemeyeceksin puşt.

Lavin ona çok komik derken yüzünü buruşturdu. Böyle aynı tatlı bir kokarcaya benziyordu. Biliyorum garip bir iltifattı ama gerçekten öyle duruyordu.

Kızardığını gördüm. O adam Lavin' i utançtan kızartmıştı.

Tam adama dalmaya gidecektim ki Lavin ve o sahile doğru ilerlemeye başladı.Sonra biraz daha beklemeye karar verdim. Kendime açığa çıkarmak istemedim.

Onlar denize girdiklerinde bende gömleği çıkartıp onların arkasından suya girdim. Herhangi bir duruma karşı hazırlıklı olmalıydım. Çünkü çocuğu gözüm kesmemişti.

Denize girdiklerinde hiç durmadan ileri yüzüyorlardı ve dalga artmıştı.

Bunların amacı neydi böyle? Kendilerini gebertmek falan mı istiyorlardı?

Bir süre sonra dalgadan dolayı herkes denizden çıktı ve bir kaç kişi hariç denizde sadece biz kalmıştık.

Lavin' in geri dönmek istercesine ona seslendiğini duydum. Ama o şerefsiz Lavin' imi duymazdan geliyordu.

Ardından her şey birkaç saniye içinde gerçekleşti. Lavin büyük bir dalgayla suyun altında kaldı. Çıkacağını düşünmüştüm ama çıkamıyordu.

Birlikte denize girdiği o çocuğa baktığımda henüz Lavin' i fark etmediğini gördüm.

Bir dalga daha geldi ve Lavin hala suyun üstüne çıkamamıştı.

İşte o zaman hızla suya daldım ve onun yanına yüzdüm.

Suyun altındaydı ve yukarı çıkmak için çırpınıyordu. Yanına ulaşabildiğimde gözleri kapalıydı ve bilincinin de kapanmak üzere olduğunu fark ettim.

Hemen onu belinden yakalayıp suyun üstüne çıkardım ve birkaç birşey söyleyip onu sakinleştirmeye çalışarak kıyıya getirdim.

Hemen kumların üzerine bırakıp kalp masajı yaptım ama gözleri açılmıyordu.

Olamaz.

Dudaklarını hafifçe aralayıp kendi dudaklarıma değdirdim.

Onu ilk öpüşüm değildi ama ilk öpüşüm gibiydi. Vücudumun altında bilinçsizce ve masumca yatıyordu. Aynı bir peri kızı kadar güzel görünüyordu.

Nefes verdim. Bir nefes, iki nefes ve üç nefes.

Hadi, hadi güzelim. Sen çok güçlüsün hayatı bu kadar kolay bırakmazsın.

Ve geri çekildiğimde ağzından suyu tükürdü, zar zor nefes aldı, gözleri aralandı. Beni gördüğü an gözlerinden geçen bir saniyelik o parıltıyı yakalamıştım.

" Arın" dedi şok olmuşcasına.

" Geçti, güzelim. "

Lavin 

Vücudumun üzerinde bana bakıyordu. Saçlarındaki ve ıslanmış vücudundaki sular yüzüme damlıyordu.

Bu beni istemsizce bir hoş etmişti.

" Kızarınca domates gibi oluyorsun." Diye fısıldadıktan sonra üzerimden çekilince ancak kalbimin attığını hissettim.

Kahretsin, nereden çıkmıştı şimdi bu!

​​​​​​Etrafımıza toplanmış kalabalık benim uyandığımı görünce yavaş yavaş dağılmaya başlamıştı. O sırada Ata' nın yanıma geldiğini gördüm.

" Ben gerçekten çok özür dilerim."

Kafamı salladım. Konuyu çok da uzatmak istemiyordum. Sonuçta suda beni boğan o değildi. Ondan uzaklaşırken Zeynep koşarak yanıma geldi.

" Lavin ben seni yanlız bırakınca böyle olacağını bilmiyordum. Ben- "

" Sorun değil, senin hatan değil Zeynep. "

Birşeyler daha diyecekken "Görüşürüz" dedim ve ondan uzaklaştım. Tabi bu seferde Arın beni bekliyordu.

" Senin burada ne işin var? " Diye ona yaklaşıp sordum. Gözlerim içine baktı. " Buradan bir çıkalım, anlatacağım. "

Beni bileğimden yakaladı ve kendiyle beraber evin dışına sürükledi.

" Hey, ben senin canın sıkıldığında oynayabileceğin bir oyuncak değilim. "

" Biliyorum, kendini kullandırabilecek bir kadın değilsin. Olma da. "

Arabaya bindiğimizde ikimizde sırılsıklamdık ve üzerimizden damlayan suların dışında içeride hiçbir ses yoktu.

" Anlatacak mısın? "

" Lavin ilk defa birini koruma isteği ile yanıp tutuştuğumu hissediyorum. 3 aydır seni takip ediyorum. Seni herşeyden korumak istiyorum. "

3 aydır beni mi takip ediyordu. Bu bir şaka olmalıydı.

" Beni üç aydır takip ediyorsun ve daha önce bana ihanet ettin. Şimdi beni korumak için yaptığını söylüyorsun. Sana nasıl inanayım?"

Beni belimden yakaladı ve kendine çekti. Dudaklarıma dudaklarını değdirdi. Beni böylece kolay bir şekilde alt etmişti. Hiç adaletli değildi. 3 ayın ardından özlemiştim sanırım.

Bu ilk öpüşünden çok farklıydı.

" Artık inandın mı? "

🌟🌟🌟

Bir bölümün daha sonuna geldikk. Umarım ki beğenmişsinizdir. Oy verip yorum yapmayı unutmayınn. Seviliyorsunuzz