18. Bölüm

Selamm🌟

Yeni bir bölümle daha karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz.

Oy sınırı: 30

Yorum sınırı: 35

Bir okurumun tavsiyesiyle bölüm şarkımız: Karanlık- Dolu Kadehi Ters Tut

" Nereye götürüyorsun beni? "

" Fransa' ya "

Ne? Olamazdı. Fransa' ya gidersem orada beni bulma ihtimalleri daha da azalırdı.

" Neden? "

Babam güldü. " Annen seni özlemiş, yanına çağırıyor. "

" Peki ben onu özledim mi? "

" O bizim pek de umurumuzda değil."

" Yüzsüzsünüz, ikiniz de aciz insanlarsınız. "

Babam bana döndü ve yüzümü inceledi. Sonra tekrar güldü.

" Seninde bizden kalır yanın yok." Dedi olağan üstü sinir bozucu bir sesle.

Göz devirdim ve önüme dönüp bekledim.

Neyi beklediğimi bilmiyorum. Belki de zamanın sadece akıp gitmesini ya da onun beni kurtarmasını.

Sonunda havaalanı geldik.Babam koluma girip kaçmama izin vermeden beni arabadan indirdi.

Benim koluma girmiş koluna baktım. Sonra tiksintiyle kolumu çekmeye çalıştım ama izin vermedi.

Hayat adil değildi. Eskiden her gün tutmak istediğim el bana şimdi tiksinç geliyordu.

Yavaş adımlar atıp etrafıma bakıyordum. Bu sefer gerçekten onu bekliyordum.Babam haklıydı birinin beni kurtarmasını bekleyen Lavin olarak oldukça aciz bir durumdaydım.

" Yürü, çok beklersin daha onun gelmesini. " Dedi neyi beklediğimi anlaşmış gibiydi. Ne olursa olsun o benim babamdı ve huyumu suyumu gayette iyi biliyordu.

Önüme döndüm ve gözümden yaş akmasın gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım.

Özel uçakların kalktığı piste doğru yürüyorduk. Kendi uçaklarıyla gideceklerdi.Piste giden kapıyı açtıklarında dışarıya çıktık.

O sırada etrafta bir mermi uçtu.

Gelmiş miydi? İnşallah

Babam beni önüne aldı ve silahı şakağıma dayadı.

Hayat gerçekten hiç adil değildi.

Arın saklandığı yerden elinde silahla çıktı.

Evet, kesinlikle gelmişti.

" Yaklaşırsan kızın kafası uçar Allard."

" O elindeki silahı bırakmazsan asıl senin kafan uçar Berger. ''

Histerik bir kahkaha attı.

Silahın tetiğini çekti ve " Denesene'' dedi.

Arın biraz daha yaklaştı ve Arslan Aymaz silahı şakağıma daha da bastırdı.

" Senin gebertirim lan." Diye bağırdı Arın

O sırada saklandığı yerden çıkan Eflah' ın silahının mermisi babamın silah tutan omuzuna isabet etti.

Ve o sırada örgütün diğerleri de ortaya çıktı ve böylece çatışma başlamış oldu.

Mermiler etrafımdan geçerken Arın belimden yakaladı ve beni kendiyle beraber üzerimizden geçen bir mermiden kurtarmak için eğdi.

" İyi misin? " Diye fısıldadı o pozisyonda kulağıma.

Yüzlerimizin arasında bir karış anca vardı ve nefesi yüzüme vuruyordu. Bu sayede yüzüm gıdıklanıyordu. Elleri belimi daha da sıkı kavradı.

" Biraz daha böyle durursak " dedim ama utancımdan devam edemedim.

Arın muzipçe güldü ve burnuma bir öpücük kondurup ayağa kalktı.

Ay ne oluyor böyle? Bayılacağım şimdi. Peki bizim etrafımızda yaşanan olaylarla uyum seviyemiz.

Çoğu adamı vurmuşlardı bizimkiler. Arın kalanları da halletmek için yanımdan ayrıldığında gözlerim etrafta Arslan Aymaz' ı arıyordu.

O sırada bileğimden yakalanıp çevirildim ve yaramın olduğu yere bir tekme yedim. Canım fena halde yanıyordu. Zaten yeterince iyi tedavi edilmemiş yatak şimdi bir darbe daha yiyince acıdan kendimden geçecektim.

Babamdı. Yarama darbe uygulayıp beni bayıltmaya çalışıyordu. Çığlığı basmıştım.

Önceden yaralarımı saran adam şimdi yenilerini açıyordu.

Bir tekme daha.

Yaram kanıyordu.

Giydiğim kazak kan içinde kalmıştı. En sonunda dayanamayıp yere düştüm.

Bir tekme daha attığında acıyla "Yeter, azıcık acıma duygusu kalmadı mı sende? Karşında kızın var, düşmanın değil! " Diye acılı sesimin çıktığı kadar bağırdım.

Bu dediğimle önce biraz duraksadı ama sonra beni kolumdan tutup kaldırdı.Beni resmen sürükleyerek oradan uzaklaştırmaya çalışıyordu.

O sırada sırtını bir mermi deldi.

Ve yanımıza doğru koşanların ayak sesleri.

Babam yere düştü bende acıdan dengemi sağlayamayarak düşecektim ki bir kol belime dolanıp beni tuttu.

" Tuttum. " Dedi Arın.

" Tuttun. " Dedim zorla da olsa gülümsemeye çalışarak.

Gülümsedi.

" Her düşeceğim de beni böyle tutar mısın? "

" Her düşeceğinde tutacağım güzelim. " Güzelim mi şimdi de heyecandan bayılacaktım. Bir kelime sadece bir kelime acımı unutmama yetmişti.

" Gerçekten de güzelin miyim?" Dedim şımarırcasına.

" Benim güzelimsin. "

Yüzüm kızarıyordu o da bu halime muzipçe sırıttı.

Acıdan ağzımdan ufak bir ses çıkınca Arın olduğumuz durumu hatırlamış olacak ki hemen beni düzeltti ve yarama baktı.

Etraf kan gölü olmuştu ve biz hala birbirimize liseli aşıklar gibi iltifatlar ediyorduk.

" Kahretsin Lavin, öleceksin ve hala ben senin güzelin miyim diyorsun. "

Güldüm.

" Gülme "

Güldüm. Bu sefer o da güldü.

Gülüşümden yine acılı bir ses çıkınca Arın " Sen cidden öleceksin."

​​​​​​Dedi ve beni kucağına alıp park edili olan siyah arabaya doğru ilerledi.Bilincim yavaş yavaş kayıyordu.

Sarhoş gibi olmuştum.

" Güzelinim ha. "

Göz devirdi ve gülümsedi.

" Beni en başta gerçekten sevmedin mi? " Dedim. Bilincimin kayması yüzünden ağzımdan kaçan bir soru olmuştu.

" Ben seni sen beni tanımadan önce bile seviyordum. "

Aydınlanmış gibi," Sen bana aşıksın." Dedim.

Beni arabaya bindirdi. Kafamı bacaklarının üstüne koydum ve alttan onu izledim o da beni.

" Ben sana aşığım. "

Güldüm.

" Zaten biliyordum. ''

Kaşları havaya kalktı ve " Ya öyle mi?"

Yavaş yavaş gözlerim kapanırken "Öyle" diye mırıldandım.

Tamamen bilincim kapanmadan önce duyduğum son şey Arın' ın o çekici sesi olmuştu.

" Umarım uyanınca bunların hiçbirini hatırlamazsın be güzelim. "

*** 

Gözlerimi araladığımda yanımda uyuyakalmış bir Arın görmeyi beklemiyordum.Saçları dağılmıştı ve böyle oldukça iyi görünüyordu.

​​​​​​Şey, tansiyon ilacı falan yok mu? Görüntü karşısında biraz tansiyonum yüksekmiş olabilir de.

​​​​​​Kıpırdanıp doğrulmaya çalışırken hemen uyandı.

" Lavin, uyanmışsın. "Kafamı salladım.

" İyi misin? "Yine kafamı salladım.

" Ameliyatta dilini falan kesmediler değil mi? Konuşsana kızım. "

" Etkileyici sesimi duymayı mı özledin yoksa? " Dedim onunla tanıştığımız ilk gün bana attığı mesajı hatırlatmak istercesine.

" Olabilir. "Gülümsedim.

" Ne zaman taburcu olacakmışım?"

" Birkaç güne. "

" İyiyim, bu gün taburcu olabilirim."

" Olmaz, doktor ne derse o. "

" Maşallah sen de ne tıp sevdalısı çıktın be. "

" Öyleyimdir. " Dedi ukalaca.

​​​​​​" Ukala mafya. " Dedim onu işaret ederek.

O da bana biraz yaklaştı ve burnuma dokunarak "Ukala mafyanın aşık olduğu kız." Dedi.

🌟🌟🌟

Nasıldıı?

Bu arada Arın ve Lavin' arasındaki ilişkiyi nasıl buluyorsunuzz?

Umarım bölümü beğenmişsindirr. Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Seviliyorsunuzz🫂💫

​​​​

​​​​​​​​​​​​​​​​​​​

​​​​

​​​​