23. Bölüm

22. Bölüm

𝓑𝓵𝓸𝓼𝓼𝓸𝓶⁠☆
beyzisim

Selamm🌟

Yeni bölümümüze hoşgeldin. Karne hediyesi olarak bu bölümü bol entrikalı yaptımm. Umarım seversin.

Oy sınırı: 40

Yorum sınırı: 40

Bölüm şarkısı: Bizden Olsun İsterdim- Boramess

" Artık benimsin. " Diye fısıldadı kulağıma.

Kolları arasından çıkabilmek için çırpındığımda beni duvarla kendi arasına daha da sıkıştırdı.

" Kim olduğunu bile bilmiyorum. " Dedim dişlerimi sıkarak.

" Tanışalım o zaman. Ben babanın üvey oğlu Doğu Berger. "

Ne? Bu gerçek olamazdı, olmamalıydı.

" Ne? "

" Doğru duydu. Ben Doğu Berger. "

" Benim babamın üvey oğlusun, bu gerçek mi? "

" Hem de hiç olmadığı kadar. " Diye fısıldadı gözlerime bakarak.

Dudaklarımı ıslatıp birşeyler söyleyecektim ki bakışları dudaklarıma kayınca durdum.

Bakışları tekrar gözlerime odaklandığında " Beni bırak yoksa senin başın yanar. " Dedim.

" Kim yakacakmış benim başımı senin o mafya görünümlü sevgilin mi? " Dedi ukalaca.

" Sadece senin başını değil soyunu yakacak sonra da kurutacak. " Dedim iğneleyici bir tonla.

" Öyle mi? Peki şu an sen benim kollarımın arasındayken niye kurtarmıyor seni? O kadar güçsüz mü yoksa seni gerçekten sevmiyor mu? " Dedi gözlerime bakarak.

Cevap vermedim.

Muzipçe sırıttı. Bir kolunu duvara dayadı ve diğer eliyle önüme düşmüş birkaç saç tutamımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.

" Benden ne istiyorsun? " Diye fısıldadım.

" Senden seni istiyorum. " Dedi siyah gözleri bana bakarak.

Gözlerinde bir duygu aradım. Sanırım buldum da. Memnuniyet duygusu. İstediğini elde etmiş ve halinden memnun gibi görünüyordu.

" Beni sevgin için istemezsin Berger, örgütün için istersin. " Dedim bende ona meydan okuyan gözlerle bakıp.

" Ya gerçekten seni bu kadar iddialı ve cesur bir kadın olduğun için istiyorsam. " Dedi ve bir anlığına bakışları dudağıma kaydı.

Sonra " O zaman bir şansım olur mu? " Diye ekledi.

Tam ona cevap verecektim ki kapı açıldı. Gelen onlardı.

Eflah ve Arın.

Bu sefer gerçekten de bitmiştim. Arın beni bu şekilde bu adamla görmüştü. Şimdi ne yapacağımı gerçekten bilmiyordum.

Olduğumuz pozisyonda istesem kaçabilecek bir konumda olduğum ama kendi isteğimle kaçmadığım gözler önündeydi.

Arın içeri daldığında beni görünce yüzünde bir rahatlama ifadesi oluştu ve hemen ardından gri gözlerinde şimşekler çaktı. Kızmıştı. Hem de çok fena. Haklıydı da.

Doğu üzerimden çekildi ve onlara sırıttı.

" Bu anı bana yaşattığın için teşekkür ederim sevgili Lavin Berger." Dedi ve çalışma masasına geri dönecekti ki Arın onu yakasından tuttuğu gibi yumruğunu yüzüne geçirecekti ki Doğu hiç beklemediğim bir hızla Arın' dan önce davranıp yumruğunu hava da yakaladı.

" İyi denemeydi mafya kılıklı adam." Dedi sırıtarak. Ama bu sefer sırıtmasına ölümcül bakışlarını da eklemişti.

Böyle tam kitaplardaki psikopat ana erkek karakterlere benziyordu Doğu.

Arın' ın daha da öfkelendiğini yumruk yapmış olan diğer elinden anladığım da onun yanına gidip koluna dokundum.

Doğu' ya doğru bakıp Arın' a konuştum. " Hadi gidelim. " Arın sesimle beraber bana döndü. Bana baktı ve yumruğunu Doğu' dan çekip odadan hızla çıktı.

Merdivenleri de aynı hızla inip barın dışına çıktığımız da onu kolundan yakaladım ve zorla da olsa durdurdum.

" B- ben özür dilerim Arın. " Dedim.

O sırada bize doğru gelen Eflah' ı gördüm o da görmüş olacak ki ona eliyle uzaklaşmasını işaret etti.

" Lavin bana özür dileme. Yaptığın büyük bir hataydı. Beni çok telaşlandırdın. Geldiğimde ise seni o herifle aranda bir karış mesafe varken görüyorum. Sen olsan ne yapardın? " Diye bağırdı suratıma doğru.

Sesimi kıstım ve konuştum.

" Bana bağırma. " Dedim.

Küçüktüm annem ve babam kavga ediyordu. Yatağımda yorganımın altına girip kulaklarımı kapattım ve bağırma, bağırma diye mırıldanmaya başladım.

Biraz süre geçti ama ben hala aynı kelimeyi tekrar ediyordum. Annem yorganımı açtı. Bana kızacağını zannettiğim için bana bağırma! Diye sesimi yükseltmiştim anneme. Annem de bana acınası bir halde bakıp sana asla bağırmam güzel kızım demişti.

Ama bana sayamayacağım kadar çok bağırmıştı.

" Sana bağırmıyorum Lavin. " Diyerek sesini alçalttı.

" Bana bağırma, bağırma, bağırma." Diye mırıldanmaya başladığım da bana korkarak baktı.

Sonra beni göğsüne yaslayıp saçımı okşadı. " Sorun yok, geçti güzelim. Ben buradayım geçti. " Dedi.

Ne kadar o halde durduk bilmiyordum. Ama en sonunda Arın " İyi misin? " Diye sordu. Kafamı salladığımda beni göğsünden çekip elimi tuttu.

" Hadi gidelim. " Dedi.

Elimi ondan çektim ve ona baktım.

" Arın benim biraz kafamı dinlemeye ihtiyacım var sanırım. Siz gidin ben sonra geleceğim. "

" Tamam beraber dinleyelim kafamızı Lavin. " Dedi.

" Lütfen Arın, bana biraz zaman ver."

Kafasını salladı ve " Birşey olursa hemen ara. " Dedi.

Bu seferde kafasını anlayışla sallayan ben oldum.

Arın bana bakıp arabaya bindi ve gitti.

Sanırım benim gibi onunda kafasını dinlemesi iyi olacaktı.Sahile doğru yürürken etraf oldukça sessiz ve sakindi.Saat gecenin 2' si olduğundan olabilirdi bu gerçi.

O sırada telefonuma gelen bir bildirim ile sessizlik bozulduğundan yerimden sıçradım.

" Hay senin gibi telefonu..." Diye söylediğim de gelen bildirimin gizli numaradan olduğunu gördüm.

Gizli Numaradan bir yeni fotoğraf ve mesaj.

Kaşlarım çatıldı. Ve mesaja tıkladım.

Gizli Numara:

Gizli Numara: Geliyorum beni bekle, bu saate sahil pek de güvenli olmaz.

Mesajını okuduğumda göz devirdim.

Arın beni koruyup kollamıyormuş gibi bir de takıntılı mafya eklenmişti. Artık başıma hiç bela gelmezdi.

Ne mutlu bana.

Siz: İstemez gelme.

O sırada yanımda bir arabanın korna çalmasıyla tekrar yerimden sıçradım.

" Hasbinallah ne istiyorsun kardeşim? Defol git bi ya. " Diye küfürümü savurduğum sırada aracının sahibinin camın açılmasıyla Doğu olduğunu gördüm.

Sırıtıyordu. " Yalnız bu küfürlerini Fransızlar anlamaz. Fransızca küfür yeteneğini de geliştirmen gerek. "

" Sen aller. " ( Defol git. )

Dediğimde daha da sırıttı. " Sanırım küfür alanında seninle laf dalaşına girilmez. " Dedi.

" Kesinlikle. " Diye onayladım onu.

" Hadi atla da bildiğim bir kafe var oraya gidelim. "

" İstemez ben ' yalnız ' kalıp kafa dinleyeceğim. "

" Benle de çok güzel kafa dinlersin."

Sinirle güldüm.

" Ya bi salın yakamı. Benimde bir özel hayatım var. Arın bitti sen başladın. Ayrıca sen hayırdır iki günlük bebesin gelmişsin daha bıdı bıdı çene çalıyon. Ne çene varmış be sende. " Dedim. Sonra bana güldüğünü görünce saçmaladığımı anlayarak kızardım.

" Sana çekmişim. " Dedi.

" Ne? "

" Çene gücü konusunda sana çekmişim. "

Göz devirdim. Gıcıktı.

" Hadi ama daha çok bekletecek misin bu yakışıklıyı? " Dedi kedinin süte baktığı gibi.

" Ne malum beni kaçırıp babanın yanına götürmeyeceğin. " Dedim.

" Emin ol ki seni babanın yanına götürecek olsaydım bunu senden rica ederek yapmazdım. " Dedi.

Biraz beklediğim de " Sanırım bu yeterli bir cevap. " Dedi.

Öyleydi. Ama peki o zaman benden gerçekten ne istiyordu? Beynimi kemiren bu sorunun cevabını bulmak için teklifini kabul edecektim sanırım.

Kafamı salladım ve arabaya bindim.

" İşte böyle hanım hanımcık olsan herşey daha güzel ve kolay olacak."

" Madem çirkef bir kız olmama dayanamıyorsun almasaydın beni arabana. " Diyerek daha da çirkefleştim.

O da yüzümü inceledi sonra gözleri epey bir süre gözlerimde kaldı.

" Gülü seven dikenine katlanırmış. " Dedi ve önüne dönüp arabayı gazladı.

🌟🌟🌟

Uzun ve güzel bir bölümün daha sonuna geldik.

Nasıldıı?

Umarım beğenmişsinizdir. Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Seviliyorsunuzz🧚‍♀️✨

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 17.01.2025 23:29 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...