@beyzmiss
|
Hoşgeldin Sevgili Okur❤️🥰 Uzun süredir yazmıyorum özlemişimm Keyifli okumalar dilerimm🎀❣️ Sana özel diye mırıldandım içimden bir kez daha. Sonra adımlarımı daha da hızlandırıp otele girdim. Peşimden geldiğini bildiğim için hızlı hızlı yürüyordum. " Balca! " Diye seslendi. Durdum. " Üzerini giyinip arka bahçeye gelir misin? " Benden bir şey istiyordu. Ben de nedenini bile sormadan kabul ettim. Çünkü sesi çok bıkmışça ve yorulmuş gibi çıkıyordu. " Tamam" dedim ve merdivenleri çıkıp odama girdim. Yaklaşık 5 dakikalık bir duşun ardından üzerime lacivert bir tişört altıma ise kot bir şort giydim. Saçlarımı da taradım ama kurutmaya vaktim olmadığından ıslak bir şekilde omuzlarımda serbest bıraktım. Telefonumu da alıp odamdan çıktım. Otelin arka bahçesine doğru yürürken neden beni çağırdığını düşünüyordum. Etrafta onu ararken bir banka oturmuş strestlice beni beklediğini gördüm. Hemen yanına gittim. Beni görünce telaşı biraz daha arttı. " Gelmişsin " " Çağırdın " " Her çağırdığımda hep böyle gelecek misin? " Sessizlik oldu. Sonra sessizliği bozan Aktan oldu. " Hatırlıyor musun? Bir gün bana derdin ne diye sormuştun. Ben de anlatsam bile anlamazsın bir çözüm bulamazsın demiştim. " O gün. Beni orada öylece yalnız bırakıp yanımdan çekip gittiği gün. " Hıhı" dedim hatırladığımı belli edercesine. Mahcup bir sesle " Özür dilerim Balca, sanırım yanılmışım. Anlatsam anlarsın, çare bulursun. " " İyi misin? " Diye sordum. Tuhaf davranıyordu. Sanki her an gözünde zorla tuttuğu o yaş süzülecek gibiydi. " Değilim Balca, hem de hiç iyi değilim. " Sonra biraz bekledi ve anlatmaya başladı. " Benim çocukluğum bir kabus gibiydi. Sen çocukken rüyanda görüp ağladığın şeyleri ben gerçekte yaşıyordum. Annem ve babam ben doğduğumdan beri hep bir kavga içindeydiler. Abim ve ben vardık. Bana bir şey olunca abim bana destek çıkıyordu. Sonra bir gün annem ile babamın bir çocukları daha oldu. Adı Hayat.Onu çok sevmiştim ama ona üzülüyordum. Böyle bir hayatı yaşamak küçük bir bebeğin suçu değildi. Hep bir kaos ortamı vardı evde annem ve babam arasında. " Anlattıklarına inanamıyordum ve devamında daha kötü şeylerin olacağını tahmin edebiliyordum. " İyi değilsen devam etmek zorunda değilsin. " Sonra o devam etti. " Ta ki Hayat çok güzel upuzun sapsarı saçlı, mavi gözlü 6 yaşında bir kız çocuk, ben 13 yaşında bir abi olana kadar. O sıralar abim odasından hiç çıkmıyordu. Benimle bile uzun süredir konuşmuyordu. Bir gün kapısını çaldığımda kapıyı açmadı. Devam ettim. Israrla kapıyı çaldım ama açmadı. O gün annem ve babam evde değildi. Ben, Hayat ve abim Hakan vardık. Normalde rahatsız olmasın diye kapısını çalmayacaktım ama Hayat ağlamaya başlayınca nasıl susturacağımı sormak istemiştim. Sonra kapıyı açtım ve hiç bir zaman unutamayacağım o görüntüleri görmüştüm." Devam etmesini istemiyordum. Korkuyordum. Ben Aktan' ın hayatının gerçekleriyle yüzleşmekten korkuyordum. " Aktan devam etme " beni dinlemedi ve anlatmaya devam etti. " Abimi yatağında hareketsizce yatarken gördüm. İlk başta uyuyor sandım ve hafifçe seslendim. Uyanmayınca yanına gidip onu dürttüm. Uyanmıyordu. Daha fazla sarstım. Sonra acı gerçekle yüzleştim. O ölmüştü. Yatağının başında bir sürü hap vardı. İntihar etmişti. Hayat bir yandan ağlıyordu, ben bir yandan ağlayarak abime uyanması için bağırıyordum. Gerçekleri kabul etmekten kaçıyordum. Sonra odaya gidip Hayat' ı kucakladım. Sonra abimi çekiştirdim. Tek başıma yapamayacağımı anlayınca evin dışına çıktım ve yardım edin diye bağırdım. İnsanlar yanıma geldiğinde hala kabullenmiyordum. Abim uyanmıyor, uyandırır mısınız? Diyorum. O günden sonra abim bir daha uyanmadı. Benim için bir devir orada kapandı ve yeni devir başladı. Abimin yaptığı gibi ben de Hayat' a destek çıktım. Annem ve babam o günden sorna boşandı ve biz de annemde kaldık. Annem eve arada sırada uğruyordu. Hayat' ı ben büyüttüm. " Vay be Aktan Yıldırım. Senin yerinde olsam bu yaşıma kadar dayanamazdım. " O gün ise abimin doğum günüydü. Onun mezarından gelmiştim antremana ve kafam biraz karışıktı sana patladım sanırım kusura bakma. " " Ben, bilmiyordum Aktan. Asıl ben özür dilerim. " Sonra ne yapmam gerektiğini bilemedim. Elleri titriyordu bende istemsizce ellerimi ellerinin üstüne götürdüm. Yüzüme uzun bir süre baktı. Sonra kafasını omzuma yasladı. Çok garip gelmişti, koskoca Aktan Yıldırım o kadar olay yaşamıştı ve hala dimdik ayaktaydı. O şekilde ne kadar durduk bilmiyorum. Zaman hızlıca akıp geçmişti ve telefonuma bir bildirim geldi. Aktan sanırım uyumuştu. Mesaj teknik direktördendi. Antrenmanın bir saat sonra başlayacağını yazmıştı. Göz devirdim. Bu şekilde sonsuza dek kalabilirdim ama mecburen Aktan' a hafifçe dokunarak uyandırdım. " Uyandırmak istemezdim ama bir saate antreman başlıyormuş maalesef. " " Sorun değil, katılmak istemiyor musun antremana? " " Bilmem pek havamda değilim. " " Koça söylememi ister misin? " " Gerek yok " " Peki " dedi ve ayağa kalktı. Sanki bir kaç saat önce hiç birşey yaşanmamış gibi sessizce odalarımıza girdik. Üzerime formamı giydim. Ve kendimi yatağıma attım ve yaşadıklarım hakkında biraz düşündüm. Gerçekten de çok cesaretli biriymiş. Evet, iç ses ben olsam şimdiye yüz kez ölmüştüm. Ben olsam da. Diye eklemeyi unutmadı iç ses. Sonra biraz daha oyalandım ve saçlarımı da at kuyruğu toplayıp odadan çıktım. Sahaya geldiğinde diğerleri çoktan gelmişti bile. Koç da birazdan gelir diye düşünüp kramponlarımı giydim ve ısınmaya başladım. Koç geldiğinde yaklaşık 3 saatlik bir antreman yaptık. Ve paydos düdüğü çalındı. Hava kararmaya başlıyordu. Koç "Akşam yemeği saati geldi. Üzerinizi değiştirmeden oturun masaya da kaçırmayın yemeği." Dedi. Terli terli yemeğe oturmak zorunda mıyız yani? Diye mızmızlandı iç ses. Maalesef mecburuz iç ses. Sonrası ise yemek masasına oturduk ve yemeğimizi yedik. Karnım doyduğunda masada 7-8 kişi kalmıştı. Ben de ayağa kalktım ve merdivenlere yöneldim. Aktan' ın da benimle beraber masadan kalktığını görmüştüm. Büyük ihtimalle arkamdan geliyordu. Odamın kapısının önüne gelince anahtarı yanıma almadığımı fark ettim. Aferin, akılsız Balca. Sanırım haklısın iç ses. Sonra Aktan' ın yanıma geldiğini hissettim. " Ne oldu? " " Kapıda kaldım." Aptal Balca. Gerçekten nasıl bu kadar aptal olabiliyorsun. Susar mısın? Hayır. Of iç ses. Çarpık bir şekilde gülümsedi Aktan. " Sen burada bekle ben yedek anahtar var mı yok mu diye bir sorayım. " Dedi ve yanımdan ayrıldı. 5 dakika sonra yanıma döndüğünde gülüyordu. " Şansına yedek anahtar yokmuş ve anahtarın bir kopyasının yapılması yarını bulurmuş. İstersen bu günlüğüne benim odamda kalabilirsin ama yok eğer ben Begüm' ün odasında kalırım dersen de sıkıntı değil. " Göz devirdim. Her türlü onun odasında kalmayı seçeceğimi bildiği için sırıtıyordu. Hain zürafa. " Tamam, sadece bir günlüğüne. " " Ben ne dedim? " Omuz silktim ve istemeye istemeye onun odasına doğru ilerledim. 🖤🖤🖤 Bir bölümün daha sonuna geldik. Umarım beğenmişsindir. Bir sonraki bölümlerde görüşmek üzere💝✨ Sevgiyle kalın 🦋🎀
|
0% |