@beyzmiss
|
Hoşgeldin sevgili okurr Keyifli okumalar dilerim🌟❣️ Sabah uyandığımda Aktan yüzü bana dönük bir şekilde uyuyordu. Bir kaç saç teli gözünün önüne düşmüştü. O saç tellerini yüzünden çekmek isteğiyle dolup taşsam da kendimi bir şekilde bunu yapmaktan engelledim. Ayağa kalktığımda sanırım biraz ses çıktı. Bu nedenle Aktan gözlerini araladı. Beni gördüğünde yüzünde bir tebessüm oluştu. " Günaydın " " Günaydın" dedi ve yattığı yerden doğruldu. " İyi uyuyabildin mi orada? " Diye sordum. Kafasını sallayarak güldü ve " Hiç olmadığı kadar " dedi. Söylediği söze gülümsedim ve banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Tekrar odaya geldiğimde Aktan' ın yatakları toplamış telefonuyla uğraştığını gördüm. "Anahtarın akşama elinde olurmuş" dedi. Görünen o ki bu gün antremana Aktan' ın yedek formasıyla çıkacaktım. Yanına oturdum ve " Kampın bitmesine ne kadar kaldı? " Diye sordum. " İki gün " diye yanıtladı beni. Aslında bir yandan mutluydum ama bir yandan da kamp bitince maçlar başlayacağı için heyecanlıydım. Ben bunları düşünürken o bir anda telefonundan gelen bir mesajla heyecanla bana döndü. " Önümüzdeki maçta forma giyiyorsun! " " Ne! " " Senin için Serkan Bey ile konuştum ve ikna ettim. YalınSpor' la olan maça sende çıkıyorsun. " Sahte bir ifadeyle " Çok mutlu oldum, teşekkür ederim. " Dedim. Halbuki içim içimi yiyordu. Ya yetersiz olursam diye. Öyle olacaksın zaten Balca. Sana inat öyle olmayacağım iç ses. " Hadi sana forma vereyim de kahvaltıyı kaçırdığımız gibi antrenmanı da kaçırmayalım " dedi saati göstererek. Kahvaltı biteli 1 saat olmuştu. Ne kadar uyuduğumuzu ancak o an anlamıştım. Hızlıca kafamı sallayıp verdiği formayı giymek üzere tuvalete girdim ve formayı üzerime geçirdim. Saçlarımı da at kuyruğu yapıp tuvaletten çıktım. Aktan' da ben tuvaletteyken giyinmişti ve hızlıca odadan çıkıp sahaya doğru yürümeye başladık. Yürürken bir yandan da Begüm' ün bayadır ortalıklarda gözükmediğini ve bu işin içinde bir bit yeniği olduğunu düşünüyordum. Sahaya ulaştığımda şom ağzımı açmış olacağım ki ponpon kız gibi giyinmiş Begüm' ü. Taş yüzlü babası Serkan' in yanında görmem bir oldu. Şom ağızlı Balca. Bu sefer gerçekten de haklısın iç ses. Birazcık ama birazcık şom ağızlı olabilirim. Kesinlikle birazcık. Kafamızla Serkan Uzun' a selam verip ısınmaya başladık. Oğuzhan yanıma gelip " Görüşmeyeli uzun zaman oldu. Nasılsın bakalım? " Dedi çapkın bir ifadeyle. Oğuzhan' ın yanıma yaklaştığını gören Aktan' ın kaşları çatıldı. " Standart " dedim onu geçiştirmeye çalışarak. " Güzel " dedi ve bir kaç hareket gösterme bahanesiyle daha fazla yanıma yaklaştı. Rahatsız olduğumu dışarıdan da belli oluyordu ki Aktan' ın yanıma gelip Oğuzhan' a yumruk geçirmesi bir olmuştu. Herşey bir kaç saniye içinde olduğundan şaşırmıştım ve tepki gösteremiyordum. İkiside birbirine girmişti. Toprak, Gökhan ve takımın diğer kalanı onları ayırmaya çalışırken, Begüm çığlık atıyor, Serkan Uzun bağırarak düdük çalıyor, Deniz ise beni onlardan uzaklaştırarak sakinleştirmeye çalışıyordu. Sonunda ikisi de birbirlerinden ayrılınca Deniz etrafıma sarılmış kollarını biraz gevşetti. İkisininde yüzünde kanlar vardı. Ve bana bakıyorlardı. Koç yüksek sesle bağırdı. " Ne derdiniz var ulan sizin? Akıllanmazlar ben daha geçen gün uyarmadım mı sizi? " Bir kez daha mı böyle olmuştu? Nefeslerim sonunda düzene girebilmişti ki Serkan Bey " İkiniz odama geliyorsunuz " dedi ve kızını da alıp çekip gitti. O gün ikisi de yüzüme derin ifadelerle bakarak yanımdan ayrıldılar. Deniz ve Gökhan ise beni odama götürdü ve ben uyuyor numarası yapana kadar başımda beklediler. ( Tabi ki de uyuyamıyordum. Hem gece 10 saat uyumuştum hem de beynim soru işaretleri doluydu.) Aktan Yanımda duran arlanmaza tiksinircesine bakıp teknik direktörün odasına doğru ilerliyordum. Geçen gün daha onu uyarmama rağmen hala bunu yapabiliyor olması büyük cesaret istiyordu. Sonunda odaya vardığımızda kapıyı kapattım ve deri koltuklardan birine oturdum. Serkan Bey streslice ve kızgınca parmaklarıyla oynuyordu. Görünen o ki iyi bir azar işitecektik yanımdaki hayvan yüzünden. " Oğlum siz gerizekalı mısınız? " İşte başladık. " Ben sizi iki gün önce odama çağırıp yine bu konu yüzünden sizi uyarmadım mı? İki gün önce maçta birbirinize maçta pas vermezsiniz, maçı sabote edersiniz bu gün ise birbirinize girersiniz. Siz suratınızın halini görmediniz mi? " Oğuzhan' ın yüzüne baktım iyi hırpalanmıştı. Göz devirip teknik direktöre döndüm. Kendimle gurur duyuyordum oluşturduğum sanat eserinden ötürü. Ama bir yandan da kendi yüzümü merak etmiyor değildim. Elmacık kemiğim acıyordu. Onun dışında başka nereye darbe aldığıma dair bir fikrim yoktu. Serkan Bey " Mevzu ne? " Diye sordu. Ona söyleyip söylememek arasında gidip geliyorken Oğuzhan benden hızlı davranıp " Balca " dedi. Gerizekalı bu çocuk gerçekten de gerizekalıydı. Onun yüzünden ya Balca takımdan gidecekti ya da ikimizden biri. Gerçi o gitse hiç de fena olmazdı. Hemde Balca' nın önümüzdeki maçta oynamasına ikna etmişken bu oldukça kötü olmuştu. " Şimdi anlaşıldı. İkinizde mi seviyorsunuz kızı? " Diye sordu Serkan Bey. Ama ikimizinde gıkı çıkmadı. Ben Balca' yı seviyor muydum? Ya da en kötüsü Oğuzhan Balca' yı seviyor muydu? " Sevseniz de sevmeseniz de takımımın bozulmasına kathiyen izin vermem. Hem takımın huzurunu hem de akademik başarısını bozamazsınız. " İkimizde birbirimize bakarak kafamızı sakladık. " Maçta aklınıza hiç bir şeyi getirmiyor sadece maça odaklanıyorsunuz. Maçın dışında ne yaparsanız yapın ama bunu maça ve takıma yansıtmayın. " " Bu günkü kavganın sebebi o kız mı? " Yine ikimizinde sesi çıkmadı. " Beni iyi bilirsiniz, söz konusu takım olunca kimsenin göz yaşına bakmam. Bu işten zararlı çıkan siz olursunuz. Ya sizi bu takımdan gönderirim ya da o kızı. " Dedi ciddi bir ses tonuyla. Bunu yapabiliceğini biliyordum o yüzden önümüzdeki günlerde sorun çıkmamasını umuyordum. " Anlaşıldıysa şimdi revire gidip şu yüzünüzü bir toparlatın, sonra gözümü gözükün. " Dedi ve gitmemizi işaret edercesine eliyle kapıyı gösterdi. Oğuzhan' dan önce odadan çıktım ve revire doğru ilerledim. Balca Deniz beni arayıp revirde olduklarını söyleyince hemen odamdan çıktım ve revire geldim. İkisi de muayene oluyordu. Son gördüğümden biraz daha iyi görünüyorlardı. İlk Oğuzhan' a baktım ve hızlıca onu kontrol edip gözlerimi kaçırdım sonrasında ise uzun uzun Aktan' a baktım. Yüzüne pansuman yapılıyordu ama bu yara izleriyle bile hala etkileyici ve gıcık bir zürafa gibi görünüyordu. Sonra Aktan' ın yattığı yatağın başucuna oturdum ve " Geçmiş olsun " dedim. Ne diyebileceğimi bilmiyordum. İkisininde benim için kavga ettikleri bariz ortadaydı. Üstelik Serkan Bey' in onlara ne dediğini bilmediğim için daha da meraklanmıştım. " İyi olup olmadığınıza bakmak istemiştim" dedim. Sonra doktorlar işlerini bitirdi ve çantalarını toplayıp odadan çıktılar. Artık üç kişi kalmıştık. Oğuzhan ayaklandı ve yanıma geldi ve hüzünlü bir ses tonuyla " Her şey için özür dilerim. " Dedi ve omuzumu hafifçe okşayıp Aktan ve beni odada yalnız bıraktı. " Baya kötü olmuş suratın" " Öyle mi olmuş? " Dedi eğlenceli bir tınıyla. " Öyle olmuş " " Hımm " Gülümsedim. " Neden yaptın bunu? " " Balca ben kimseyi bu kadar kıskanmamıştım. Kimse için kariyerimi tehlikeye atacak bir şey yapmamıştım. Ama sen bana bunu yaptırdın. " " Yani? " Dedim cümlesinin devamının nasıl biteceğini az da olsa tahmin ederek. " Balca, ben galiba seni seviyorum. " Sanırım bunu beklemiyordum. Evet, beklemiyordum. Sonra onun bana az önce yaptığı gibi " Öyle mi olmuş? " Diye sordum. " Galiba öyle olmuş " Dedi simsiyah gözleri gözlerimde bir kıvılcım ararken. 🖤🖤🖤 Nasıl bölüm sonu ama. Bayadır bölüm bekliyordunuz bence o kadar beklemenizi hakkını veren bir bölüm oldu. Umarım beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölümlerde görüşmek dileğiyle💫Sevgiyle Kalın🌟🎀❣️
|
0% |