Bu da üç efenim

Bol yorumlar tekrardan

25

Yumruk yaptığım elimi çenemin altına yaslarken dikkatle ikisini izlemeye başladım Derya dedikleri teğmen gözleri bana döndü uzu uzun beni incelediğinde kaşları çatıldı.

"Teğmen Derya korkut." Dedi elini uzatırken , bütün herkesin gözleri Benim üzerimdeyken gülümsedim nazikce

" Efsun Dağdelen ." Dedim elini sıkarken , derya'nın kaşları çatılırken bir kaç saniye anlamayarak hepsinin üzerinde gezdirdi bakışlarını.

"Asker değilsin belli sen?" Dedi en son bakışları üzerimde durdu.

" ziyaretçiyim ben." Dedim ellini bırakırken kafasını sallarken üsteğmene döndü bakışları.

"Artık iznini istiyim ben akşam görüşürüz ." Dedi Han'a dönerken , akşam görüşürüz ? Pekala tek kaşım havaya kalkarken üsteğmenin bakışları bir an bana döndü dudak büzüp vay be der gibi kafamı sallayıp geriye yaslandım herkes özelikle bana bakarken bense tam tersi çok rahat bir tavırla ikisini izliyordum.

"Fırat binbaşıyla konuşmayı unutma akşam yemekte görüşürüz." Dedi üsteğmen ona bakarken , Derya gülümseyerek kafasını saladığında ona göz Kırptı.

Ona göz kırptı ?

" yemekte görüşürüz üsteğmenim." Dedi asker selamı verirken arkasını dönüp giderken dudak büzüp kafa salladım , herkes ölüm sessizliği içerisinde bana bakarken ben üsteğmene döndüm. Tam ağzını açmıştı ki elimi havaya kaldırıp onu durdum , işaret parmağımla çeliği işaret ettim. Sakin olmak için dilimle dudaklarımı ıslatıp bir kaç

Saniye tanıdım kendime.

" kendi askerin ,senin timinden olan askerin bana güzel hanımefendi dedi diye çarşıdan karargaha kadar koşturdun , kendi meslektaşın bana gözlerin güzel dedi diye az kaldı adamı dövecektin ama sen eski sevgilinle konuşuyor hatta akşam yemeğine gideceksin." Dedim kaşlarımı kaldırıp dudak bükerken , kafamı salladım vay be dercesine.

" hayırlı işler üsteğmenim." Dedim sinirimi daha fazla tutmazken , çantamı masadan alırken hızla ayağa kalktım. Sinirim bedenime fazla gelirken dişlerimi sıktım, arkamı dönerken umursamadan yürümeye başladım.

Ne ala memleket ya ben adamı özleyip ta buraya kadar gelip saatlerdir onu bekliyim bir bakim eski sevgili ile sohbet edip eğleniyor üstüne birde akşam yemeğe gidecekler , çok güzel gerçekten de bravo yani gerçekten de.

"Efsun!" Dedi arkamdan gelirken , hızlı adımlarım peşi sıra devam ederken çantamı koluma astım hızla.

" zıkkım!" Dedim sinirle bağırırken , bahçede kimsenin olmamasına şükrederken hızlı adımlarım devam ederken kolumdan tutulmamla durdum.

"Dinlemeden etmeden nereye gidiyorsun ?!"

" cehennemin dibine gelecek misin ?" Dedim ters ters yüzüne bakarken , kaşları çatılırken gözlerini sıkıca kapatıp sabır diledi.

" sarışın !"

"Ne var ne , resmen gözümün önünde hiç

Bir sorun yokmuş gibi konuşuyorsun eski sevgilinle bozmasaydın ya konuşması devam etseydin ?!" Dedim ona bakarken sinirli bir gülüş kaçtı dudaklarımdan.

" beni asıl delirten nokta ne biliyor musun üsteğmen sen benle ilgili ufacık gözleri

Bile kıskanırken eski sevgilinle rahat rahat konuşman." Dedim sinirle ona bakarken resmen benle dalga geçiyordu ya biz kaç gündür nelerden geriliyorduk bana daha geçen gün kendi gözlerimden bile kıkskanıyorum diyen herif eski sevgilisiyle akşam yemeğine gidecek ama ben bu kadar geniş bir insan olduğum için kıskanmayacaktım herhalde böyle düşünüyordu!!

"Kızım bir dinlesene !?" Dedi şaşakınlıkla bana bakarken , kolumu sinirle ellinden kurtarıp arkamı dönüp bağırdım. "Kızım deme bana dağ ayısı!" Dedim sinirle yürüyecektim ki bir kez daha bileğimden tutup çekmesiyle Hızla beni kendine çevirdi.

"Sarışın sabrımı sınıyorsun!" Dedi dişlerini sıkarken , tek kaşımı kaldırıp sinirle ona bakarken güldüm biraz daha ona yaklaştım yüzlerimiz arasında az bir mesafe kaldığında nefesimi üfledim.

" bak bakalım umurumda mı?" Dedim Düşünür gibi konuşurken bir kaç Saniye başımı kaldırıp düşünür gibi yaptım ardından dudaklarımı bir birine bastırıp tam gözlerinin içine baktım "hayır!" Dedim gür bir sesle.

"Düşündüğün gibi bir şey yok bir dinlersen -"

"Çok merak ediyorum gerçekten de ne var yani söylesene." Dedim kafamı sallarken , sesli nefes verip sabır diler gibi gökyüzüne çevirdi bakışlarını.

"Toplantı hakkında konuşuyorduk , içinde olduğu bir konu var onun hakkında ayrıca Derya ile yıllar önce kısa süreli bir şeydi Bizimki o da arkadaş kalmaya karar verdik. " dedi gözlerime bakarken göz devirmeden edemezken bana baktı ters ters.

"O kadar tatlı arkadaşlığınız var ki

Maşallah akşam yemek filan?" Dedim vay be der gibi, kolumu kurtarmaya çalışırken bileğimi acıtmayacak ama bırakmayacak kadar tutuyordu Hayvan herifin gücünden dolayı kurtaramadım bileğimi.

" komutanım !" Duyduğumuz sesle ikimiz de durduğumuzda yan tarafıma döndük, bize bakan asker kaşlarını çatıp bir süre bizi süzse de hızla tekmil verdi.

" Bilal taşkın ,Bursa ." Dedi hızla kendini tanıtırken. Elini indirip direkt üsteğmene bakarken o Hala bileğimi Bırakmamış tam tersi bizi böldüğü için askere ters ters bakıyordu.

"Oğlum sen benim başıma bela mısın ne var yine?!" Dedi Han dişlerini sıkarak , çocuk sinirli bakışlarından korkacak olmuş ki zorlukla yutkundu.

" binbaşı kurt sizi çağırıyor acil bir konu varmış komutanım ." Dedi sonda kekelerken tek kaşımı kaldırıp çocuğa baktım.

Allah'ın yalı kazığı bakışıyla bile çocuğu korkutuyor!?

" tamam geleceğimi söyle şimdi "

" çok acilmiş komutanım hemen istedi ." Dedi korkuyla gözlerine bile bakamayıp yere bakarken , Bilal'in haline üzülürken üsteğmen sıkıntıyla nefes verip bana döndü ters ters gözlerine bakarken ne var der gibi kafamı salladım.

"Bekle beni konuşucaz!" Dedi Bana yaklaşıp kısık bir sesle omuz silktim bana ne der gibi , sabır dileyerek kafasını kaldırıp Gözlerini kapattığında sabrını fazlasıyla sınadığımı biliyordum.

" Efsun!" Dedi sinirle.

" ne Allah'ın belası ne adımı mı ezberliyorsun?!" Dedim sinirle kolumu kendime çekerken beni bıraktığından dolayı kolayca ondan kurtulduğumda kaşlarımı kaldırdı.

" Efsun yavrum lütfen bak lütfen diyorum." Dedi lütfen kısmına bastıra bastıra , göz devirmeden edemezken kollarımı göğsümün altında bağladım.

" isteyince nasıl da kibar oluyorsun ama hayır !" Dedim inatçlığıma devam ederken bir eliyle yüzünü kapatırken kendine sabır diliyordu , Bilal denen çocuk şaşakınlıkla komutanını izlerken gözleri bana döndü. Dudak büzüp elimi havaya kaldırıp deli der gibisinden salladım.

" Bilal!" Dedi birden şiddetli bir sesle , Bilal sesiyle korkuyla yerinden sıçararken ben ters ters yüzüne bakmakla yetindim.

" ben gelene kadar başında dur eğer giderse askerliğin yandı koçum anladın beni?!" Dedi birden Elini Bilal'in omuzuna koyup Benim yanıma çekerken , şokla ona döndüğümde ağzım iki karış açılmıştı , başıma bekçi mi

Dikiyordu bu hayvan herif?!

"Emredersiniz komutanım ." Dedi Bilal sorgulama şansı bile yokken , bu sefer dehşetle ona döndüğümde üsteğmen bana dönüp güldü.

" şimdi git gidebiliyorsan." Dedi kaşlarını kaldırarak ben sinirle dişlerimi sıkarken o arkasını dönüp yürümeye başladığında hızla

Gidecektim ki Birden kolumdan tutan Bilal'e ona döndüm.

" yenge Allah için askerliğimi Yaktırma bana." Dedi bana acı der gibi , kendini bana acındırmasına göz devirirken kolumu çekmeye çalıştım ancak bırakmayıp tam tersi

Sıkı sıkı tutuğunda kaşlarımı çattım.

" lan bıraksana kolumu!!" Dedim sinirle bir kez daha çekerken kendime kolumu , hızla kendine geri çekti kolumu.

" vallahi bırakamam Göktürk komutanımın cezaları ceza değil işkence yenge n'olur dur ." Dedi zoraki bir ifadeyle ters ters yüzüne bakarken geri çektim kolumu kendime.

"Bana ne be bırak kolumu yenge deme de ayrıca bana." Dedim sinirle kolumu hızla geri çektiğinde birazdan üstüne atlayıp kafasına çantamı geçirebilirdim.

"Yengemsin ne yapayım , bak siz barışırsınız ama benden bir kere gıcık aldımı ölsem sevmez beni yenge n'olur." Dedi yalvararak kaşlarım şaşakınlıkla çatılırken anlamayarak ona baktım.

" oğlum size ne yapıyor lan bu ?" Dedim dehşetle kolumu geri kendime çekerken.

" bilmek istemezsin aklın hayalin almaz " dedi gözlerini açarak kolumu geri çekerken.

" bilmek de istemiyorum evime gitmek istiyorum." Dedim sinirlenmeye geri başlarken kolumu hızla çektim kendime.

" vallahi bende anamı görmek istiyorum yenge herkes bu hayat bir şey şeyler istiyor dur artık n'olur." Dedi ağladı ağlayacak bir ifadeyle kaşlarımı çatıp dehşetle ona baktım.

Ben ne şansız insandım ki alayı değişik inasanlar karşıma çıkıyordu , bir tanesi bile düzgün değildi şaka gibi!?

" asker bu seni son uyarım bıraktın bıraktın yoksa seni komutanından daha beter bir hale getiririm." Dediğimde dehşetle bana baktı.

"Bıraksan Göktürk komutanım öldürüyor bırakmasam sen !" Dedi ağlayacak gibi

Yüzünü buruştururken, kafasını iki yana salsayıp bana baktı " ne günah işledim ben Allah'ım!?" Dedi kafasını gök yüzüne kaldırıp konuşurken kaşlarımı çatarken kolumu çektim kendime.

" bıraksana kolumu -"

" ne oluyor burada ?!" Dedi yüksek kalın sert bir ses , Bilal duyduğu sesle gözleri korkuyla açılırken bileğimi Bırakıp asker selamı vermesi bir Olurken Ahmet amca tam karşımda durdu , kolumu ovarken ona ters ters baktım Bilal'e.

İşte böyle adam olacaktı !

" Bilal taşkın ,Bursa emret komutanım !" Dedi gür bir Sesle bağırarak , sanki biraz önce ağlayacak gibi konuşan o değilmiş gibi bağırmıştı.

Bunların alayı yalancı yeminle!?

" ne oluyor burada ?!" Dedi Ahmet amca bana dönerken.

" bırakmıyor gideyim zorla tutuyor!?" Dedim hızla Ahmet amcaya Bilali şikayet ederken Bilal'in gözleri korkuyla açılırken bana döndü şokla.

Sanırım şimdi cidden ağlayacaktı...

Herkesi Ahmet amcaya şikayet ediyordum resmen.

" niye bırakmıyorsun gitsin asker ?!" Dedi birden Ahmet amca tek kaşını kaldırmış bağırarak , Bilal kelimenin tek anlamıyla korkudan titremeye başlarken zorlukla yutkundu.

" üsteğmen Göktürk komutanım emretti komutanım !" dedi hızla cevap verirken , Ahmet amcanın bakışları koyulaşırken dişlerini sıktı bakışları bana döndüğünde kafamı salladım hızla çocuk gibi.

" bırakmıyor gideyim Ahmet amca!" Dedim çocuk gibi gittiği yeri işaret edip Ahmet amcaya bakarken , bir kaç Saniye beni Süzdü Ahmet amca.

" komutanın gelene kadar burada bekle asker geldiğinde nerede diye sorarsa Ahmet albayım aldı dersin." Dedi sinirli bir sesle "onla konuşacağımı da ekle ." Dedi Bilal'e bakarken Bilal hızla kafasını sallayıp tekmil verdiğinde ters ters ona baktım.

Sabahtan beri dil dökmüştüm uyuz bana mısın dememişti Şimdi tek bir Emirle mum gibi olmuştu , bu emir komuta zincirini

Baya sevmeye başlamıştım ben.

" düş bakalım sende önüme ne olduğumu anlat bana ." Dedi ahmet amca kafasıyla ileriyi işaret verdiğinde hızla asker selamı verip kafamı salladım gülecek gibi olsa da başını çevirip başka yere baktı.

"Hepsi uyuz askerin yüzünden oluyor Ahmet amca!?" Dedim yanında yürümeye başlarken sıra üsteğmeni şikayet etmeye gelmişti.

__

Efsunun herkesi Ahmet'e albaya şikayet etmesi lejeljejlsj

Hissediyorsa demeki.....

Çok tatlı değiller mi.

Yazık Bilal'e 😂