Yeni Üyelik
26.
Bölüm
@biralar88

Yorumlarda buluşalım bebeklerim❤️❤️

 

26

 

 

" sen şimdi ciddi ciddi bunu seviyor musun ?" Dedi Ahmet amca anlattıklarımdan dolayı iştahı kaçmış bir şekilde bana bakarken , bu diye bahsettiği kişi oğlu gibi gördüğü kendi askeriydi. balığımdan bir çatal daha aldım ardından ona dönüp Kafamı salladım.

 

"Maalesef ..." dedim dudak büzüp kafamı sallarken , rakısından bir yudum alırken gözlerini kısıp bana baktı , dudakları kıvrıldı bana bakarken.

 

"Başka insan mı yoktu be kızım?" Dedi ne hataya düştün der gibi, bir kaç saniye düşünür gibi gökyüzüne bakıp ona döndüm. Dudaklarımı bir birine bastırıp omuz silktim maalesef der gibi.

 

" vallaha o an o karşıma çıktı benimde birisini sevesim vardı sanırım bir baktım sevmişim ?" Dedim birden kaşlarım çatıldı , bir kaç saniye düşünüp ona şokla baktım "ben ne çabuk bu adama bu kadar aşık oldum ya kesin bana büyü yaptı ha Ahmet amca ona da ceza ver!?" Dedim bu sefer hızla üsteğmeni ispiyonlarken.

 

Aksi takdirde kalbimin onu gördüğünde yerinden çıkacakmış gibi atması normal değildi , sesini duyduğumda yüreğimin bir kuş gibi çırpınması , kokusunun bile bana her şeyi unutturup sadece huzuru hissettirmesi, bana bakarken gözlerindeki acı kahvelerinin parlaması , narin kırmaktan korkan dokunuşları bu adam başlı başına ona aşık olmam için vardı sanki.

 

İç çekip rakıya uzanacağım anda Ahmet amcanın ters bakışları adı altında Şirince gülümseyip yavaşça elimi geri çektim.

 

Sanki beş yaşındaydım izin vermiyordu , beraber konuşmak için bir restorana girmiştik rast gele uzun süeedir balık yemediğinden yakınan Ahmet amca ikimize de ondan söylemiş kendine yanına da rakı söylemişti bu arada da onun da rizeli olduğunu öğrenmiştim bizim oranın balıkları diyip övmeye başlıyordu. Ne zaman rakıya uzansam ya elime vurup beni

 

Uzaklaştırıyor ya da azarlayıp izin vermiyordu kızını kötü şeylerden uzak tutmaya çalışan babalar gibiydi resmen gündüz gündüz içilir mi diyip gözlerimin içine baka baka içiyordu resmen.

 

" bir kadeh?" Dedim n'olur der gibi, tek kaşı havaya kalktığında bana baktı uzun uzun yanaklarımı nefesimle şişirip hızla verdim sesli bir şekilde. " haksızlık bu!?" Dedim sinirle, halime güldüğünde göz kırpıp bana baktı dikkatle gözleri özenle üzerimde gezdi.

 

"Başka zaman akşam seni getirim ama kendi yerime , o zaman benim yanımda içersin olur mu?" Dedi bana bakarken , sanki çocuk avutur gibiydi ama umurumda değildi onunla konuşmak zaman geçirmek bana çok iyi geliyor du. Neden bilmiyordum ama onun yanında rahatım , varlığından bile sanki güven veriyordu bana ne sözleri ne başka bir şey bizzat yanımda duran varlığı getiriyordu bana.

 

Onunla konuşmak , çekinmeden dertleşmek , verdiği güven ve sıcaklık sanki bir baba gibiydi. Yıllarca hayatımda aradığım bir baba gibi, şayet bir babam olacak olsaydı bunun o olmasını isterdim ama o kadar şanslı değildim.

 

Hatta hiç şanslı değildim...

 

"İtiraz edemeyeceğim ." Dedim omuz silkip balıktan bir çatal daha yerken , Dikkatle beni izledi kendi balığına dokunmamıştı bile sadece mezelerden bir çatal alıp bırakmıştı onu bile tam olarak beğenmemişti maalesef. İyi rakıya bir şey demiyordu...

 

" eski bir tanıdığım vardı..." dedim geçmişe dalıp dertli bir iç çekerken , dikkatle beni dinliyordu. "Rakının hiç bir zaman boş yere içilmediğini söylemişti ya içenin bir derdi vardır ya da birisini kaybetmiştir derdi. Şahsen o zaman saçma bulmuştum ama bunu yıllarca daha iyi anladım. " dedim derin bir nefes veririken , Ahmet amca sessiz bir iç çekerken gözleri bana bakıyordu dikkatle.

 

" her içişin bir sebebi vardı , bir kişisi vardır derdi seninki ne ?" Dedim Ahmet amcanın benimkine benzer mavilerine bakarken, gözleri uzun uzun gözlerimde dolaştı derin bir nefes alıp kafasını bardağına indirdi.

 

" kaybettiklerime , yetişemediklerime ..." dedi gözleri sonda bana bakarken , dudaklarım bükülürken ona baktım sadece.

 

" belki de yetişe bilirsin Ahmet amca , annem her zaman hiç bir şey için geç değildir derdi sadece senin cesaretin olmadığı için kendini korkutuyorsun derdi bana ." Dedim ona bakarken , sınav senemde çalışmadığım için ağlarken bana verdiği nasihat her zaman bir kulağıma küpe olmuştu ne zaman bir şeyler için çabalamaya kalksam ilk bu sözü çanlanırdı gözümde.

 

"Umarım yetişirim Efsun..." dedi gözlerime bakarken , gülümsedim burukça ona. Geçmişinde neler oldu neler yaşadı bilmiyordum ama her neyse onu fazla yaralamıştı gözleri

Bile kırgın bakıyordu bana , keşke diyordum içimden keşke her şey onun için güzel olsa o bunları hak eden bir insandı.

 

Derin bir iç çektiğinde bakışlarımı benden çekip bardağına çevirdi , elleri rakı bardağını kavrarken bana göz kırptı ortamdaki hüzünlü havayı dağıtmak için büyük bir Yudum içtiğinde güldüm.

 

" nispet yapar gibi içiyorsun!?" Dedim homurdanarak , benim halime gülerken bardağını geri bıraktı.

 

" şimdi sen bu eşşek heriften ayrılmazsın da öyle mi?" Dedi konuyu yine ona çekerken , göz devirmeden edemezken ağzımın içinden homurdanıp tabağıma çevirdim bakışlarımı.

 

" sende taktın ona Ahmet amca , ayrıca eski sevgilisiyle akşam yemeğe giden birisi sanırım büyük bir kavga yakın bizde ?" Dedim düşüncesiyle bile canım sıkılırken , Ahmet amcanın kaşları çatılırken geriye yaslandı kısık gözlerle bana bakarken tek kolunu sandalyenin kenarına yasladı.

 

"Ne akşam yemeği , ne eski sevgilisi ?!" Dedi anlamayarak, ses tonundan bile söylerken buna inanmadığı beliydi.

 

" akşam yemeğe gideceklermiş Derya hatta kızın adı işte ben duydum orada görüşürüz filan dedi. " dedim hatırladıklarıma bile sinirlerim bozulurken , Ahmet amcanın tek kaşı havaya. Kalktığında bir kaç saniye düşündü.

 

" akşam bütün komutanlar yemeğe gidecekler , bir kaç ayda yaptıkları bir şey ikisi de orada olacak acaba sen bunu mı duydun?" Dedi Ahmet amca birden , kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalktığında bir kaç saniye alık alık yüzüne baktım sadece.

 

" nasıl yani?" Dedim bir kaç saniye anlamazken dediğini.

 

" Göktürk de katılır her ay buluşmaya ,akşam orada olacak benimde bilgim var ." Dediğinde bir kaç saniye sadece boş boş ona baktım. Şimdi be her şeyi yanlış mı anlamıştım , kaşlarım çatılırken. Çatalımı bırakıp bütün ilgimi Ahmet amcaya verdim.

 

"Ondan mı bahsediyorlardı ?"

 

" büyük ihtimale. "

 

" olsun yine de eski sevgilisi değil mi yani, beni sadece bana baktılar diye bile kıskanırken o eski sevgilisiyle aynı masada oturacak. " dedim kendimce kırgın bir şekilde Ahmet amcaya bakarken , Ahmet amca anlayışla gülümsedi.

 

" sen daha çok onun sana söylemediği için kırılmış gibisin ?" Dedi sorar gibi , yanak içlerimi stresle ısırırken iç çekerek kafamı salladım.

 

" yani onu anlayabilirim hadi orada görüşmeleri normal konuşmadığı mesafesini ördüğü sürece , iş gereği bir birlerini de görüyorlardır ona da tamam ama bunun benim başkasından öğrenmem bana bir şey söylememesi ..." dedim kırılmış bir sesle ,çaresizce omuz silktim " ne bilim yani beni üzdü biraz." Dedim Ahmet amcaya bakarken.

 

Ahmet amcanın kaçları çatıldı "seni üzemez o eşşek herif , üzerse karşısında beni bulur." Dedi hızla katı bir sesle tek kaşım şaşakınlıkla havaya kalkarken ona döndüm, kalbimin orta yerine bir sıçaklık yayılırken bunu duymak nedense beni duygulandırmıştı birisi benim için bunu diyip beni koruması sözde bile yapacak olması beni duygulandırdı.

 

Bu gerçekten de güzel hissettiriyordu...

 

" Göktürk'ü tanıyorum Efsun , ne kadar nefret etsem de bundan, sevdimi güzel sever ondan Yamuk bir hareket görmezsin. Senin için çabalar düzdür o eşşek , başka türlüsünü bilmez sadedir." Dedi göz devirerek açıklarken. " asla güveniniz boşa çıkarmaz sevdi mi tam sever , sevda nedir bilir o. Aldatmaz , üzmemek için çabalar ama eminim salak o üzer ." Dedi sonda kendi kendine sinirlenirken gülmeden edemezken kafamı salladım.

 

" ama ona güvenebilirsin , seni üzeceğini düşünseydim emin ol senden uzak tutmak için elimden geleni yapardım. " deri gerçek bir samimiyetle bana bakarken , iç

Çekmeden edemezken bir anlığına neden diye düşündüm , oğlu gibi gördüğü adam yerine beni savunduğunu bir kaç aydır tanıdığı bir kızı bu kadar sahiplendiğini.

 

Babacan yapısına bağladım bunu, gözlerimin yandığını hissederken buruk bir şekilde güldüm.

 

" senden güzel kız babası olurdu albayım..." dedim yemeğime dönerken , bakışlarının bende asılı kaldığını hissetsem de başımı kaldırıp gözlerine bakmadım en büyük yaram babamken gözlerimin dolmasına engel olamadım.

 

Benimde babam şu an yanımda olabilirdi beni koruyabilirdi , evet derdim babam arkamdayekn kimse bana bir şey yapamaz derdim , sığınacak bir limanım olur derdim ama yoktu onun yerine koca bir bilinmezlik bir boşluk vardı en çok ta bu canımı yakıyordu.

 

" biliyor musun Ahmet amca bazen keşke diyorum , keşke babam ölmüş olsa ..." dedim çaresizce omuz silkerken gözlerimi kıralamazken başımı kaldırıp dışarıyı izlemeye başladım.

 

"Belki o zaman yerindeki boşluk anlam kazandırdı , belki o zaman adını dahi bilememek yerine bir mezar taşına bile sarılıp onla konuşabilirdim... belki o zaman bu kadar kendimi yalnız hissetmezdim ..." dedim sesim titrerken , boğazım düğüm düğüm olurken gözümden bir damla yaş kayıp düştü , Ahmet amcaya döndüğümde aynı benim gibi dolmuş mavilerini gördüğümde durdum. Sadece durmuş bana bakıyordu yüzü ifadesiz olsa da gözlerindeki gördüğüm acı canımı yaktı onu üzdüğümü anladığımda güldüm burukça.

 

"Her neyse boş verelim belki çoktan ölmüştür kim bilir ?" Dedim gülmeye çalışarak ama bu detay daha çok canımı yakarken yutkunamadım.

 

" Efsun..." dedi gözlerimin içine bakarken , kafamı kaldırıp dolu gözlerimle ona baktığımda çenesini sıktı sıkıca , tam ağzını açıp bir şey diyecekken geri kapatı eliyle çenesini ovarken başını başka yere çevirdi.

 

" bir şey söylemek zorunda değilsin boşverelim bunu hadi , benim için üsteğmene ceza verebilir misin gıcık aldım ondan ." Dedim gülmeye çalışırken Ahmet amca bana döndüğünde gülmeye çalıştı ama beceremeyince bıraktı.

 

" veririm," dedi gözlerime bakarken başını salladı "sen ne istersen yaparım kızım..." dedi gözlerime bakarken , gözümden bir damla daha düşerken kafamı salladım. Ona.

 

Nefes alamazken. Hava almak için ayağa kalktım.

 

" ben artık kalksam daha iyi olur , teşekkür ederim Ahmet amca her şey için bu konuşma bana çok iyi geldi ..." dedim çantamı alırken hızla kafasını sallarken tam garsona dönmüştüm ki kolumu tutup izin vermedi.

 

" aklından bile geçirme !" Deri kızarak , duraksarken bunun için bile inatlaşacak halim olmadığı için kafamı salladığımda hala bileğimi bırakmamıştı duraksadığında gözlerime baktı bir anda ayağa kalktığında ben daha ne olduğunu anlamadan bana sıkıca sarıldı. O kadar sıkı sarıldı ki neden bilmiyorum ama bir nedense kalbimin parçalara ayrıldığını hissetim bu öyle bir ayrılmaydı ki Savrulan parçalara bir birine daha sıkı sarıldı.

 

Derin bir nefes aldığımı hissettiğimde bende ona sıkıca sarıldım , öyle bir sarılıyordu ki sanki

Bütün yaralarımı sarmak içindi. Keşke bunun mümkün olmasını isterdim ama benim yaralarım çok derindeydi ulaşılmazdı.

 

" her zaman yanındayım..." dedi fısıldayarak gülümserken ondan ayrıldım tam gözlerinin içine bakıp gerçek bir gülümsemeyle gözlerimi

Kapatım.

 

" teşekkür ederim , her şey için"

 

" ben teşekkür ederim , hayatıma girdiğin için..."

 

______

 

Velhasıl kelam öyle yani.

 

Bu bölüm bir

Tık beni yaralamış olabilir arkadaşlar.

 

Baya bir yaraladı.

 

Nerede bu kızın babası artık dediğinizi duyabiliyorum çoğu kişinin baya bir tahmini var ilerleyen bölümlerde göreceğiz bence geç değildir patlar olaylar.

 

Seviliyorsunuz aşklarım❤️🫶🫶

Loading...
0%