Yeni Üyelik
34.
Bölüm
@biralar88

34

 

 

Ahmet amca dün gittikten sonra üsteğmen akşam gelip beni görmüştü , işleri olduğu için geç gelmesini görmezden gelmiştim ama sabah beraber bir yere gideceğimizi söylediğinde onu zaten çoktan affetmiştim bile. Şimdi ise ben hazırlanmış arabada otururken o ise sakin bir şekilde arabayı sürüyordu nereye gittiğimizi merak etsem de ağzını açıp tek kelime bile etmiyordu.

 

" hadi ama söylesene !?" Dedim öfkeyle konuşurken , sanki yemin etmiş gibi ağzını açmazken dudakları kıvrıldı benim sinirlenmemle.

 

Adama küfür etsem bu bile hoşuna gidiyordu şaka gibi!!

 

"Geldik zaten sarışın." Dedi arabayı park ederken göz devirip homurdanırken bahçeli kocaman eve baktım , arabadan ikimizde inerken bir kaç tane araba duruyordu burada.

 

" lan ölüyorum şerefsiz bıraksana beni!" Dedi yüksek bir ses bağırırken anlmayarak ona baksam da bahçe kapısını açtı üsteğemn sanki bu sesler çok normal gibi umursamazken , kapı açılır açılmaz havuzlu bahçede gördüğüm bedenlerle durdum en başta kasırga timinden herkes buradaydı. İmam , Çelik'i ters çevirmiş bacaklarından tutarken başını suya sokup çıkarıyordu.

 

" a yengem hoş geldin!" Dedi Çelik başından aşağı sular damlarken abartılı bir şekilde el salladı havada.

 

" ne yapıyorsunuz manyaklar !?" Dedim şaşkınlıkla ona bakarken , imam tam Çelik ağzını açtığında acısını alarcasını suya sokup başını bir şey yok dercesine salladı.

 

" suyun sıcaklığını örçüyoruz yenge ." Dedi sanki son derece normal bir şeymiş gibi , diğerleri ağzını açmazken imam kafasını suyun içinde unuttuğu çelikle korkuyla açıldı gözlerim.

 

" lan çıkarsana çocuğu boğuldu !" Dedim hızla ona bakarken imam bir detayı unutmuş gibi kafasını eğildiğinde Çelik'i görmesiyle çıkardı kafasını.

 

" öldün mü lan !?" Dedi memnuyetsiz bir ifadeyle yüzüne bile bakmazken.

 

" ne ölmesi kardeşim bayılmışım?" Dedi çelik. Nefesiz bir Şekilde konuşurken , imam kafasını eğip yüzüne baktığında beğenmeyerek başını almayıp gök yüzüne hava durumdan bakar gibi kaldırdı başını , aynı anda kafasını suya sokmasıyla gözlerim şokla açıldı.

 

" daha olmamış bu biraz daha kalsın." Dedi umursamaz bir şekilde , naz gülmeden edemezken Yanında oturan deli aynı onun gibi güldü.

 

" ölmüyor da şerefsiz ." Dedi kanca göz devirerek.

 

" höst lan ben varken ona ne düşüyor?!" Dedi birden deli yüksek bir sesle , naz ona ters ters bakıp göz devirirdi.

 

" oğlum senin bu şehit olma sevdan ne lan ?!" Dedi Han çantalarımızı kenarı bırakırken , deli omuz silkti.

 

" öyle demeyin komutanım bu basit bir şey değil , tabutuma bir kırmızı al bayrak birde resmimi koydunuz mu öf..." dedi içi Gidiyormuş gibi, Naz'ın kaşları sinirle çatıldığında ters ters deliye baktı birden elini sırtına koyup suya itmesiyle şaşkınlıkla ona baktım. Deli suya düştüğünde Şokla gözlerim açıldı. Han bir sudaki deliye bir de Naz'a baktı.

 

"Çok konuşuyordu komutanım ..." dedi Naz gülmemek için dudaklarını bir Birine bastırıp kafasını geri Yaslarken.

 

" imam!" Dedim birden yüksek bir sesle bağırırken imam daldığı filmden uyanır gibi olduğunda hızla unuttuğu Çelik'i sudan çıkardı Çelik baygın gözlerle bakıyordu şimdi.

 

" seni," dedi hala baş aşağı dururken " boşuyorum ulan!" Dedi birden bağırırken , imam şükür ederek suya bıraktığında tamamiyle onu şokla ağzımı kapatım.

 

" han!" Dedim bu sefer korkuyla ona dönerken , gözlerindeki gözlüğü hiç indirmeden omuz silkti bana ne der gibi. Göz devirip sinirle suya döndüğümde deli ve çelik su yüzüne çıkmıştı sonunda.

 

" Yunanlılar bile bu kadar suya fırlattılmıyor lan!" Dedi Çelik bağırırken , kenara kadar yüzdüğüne ona üzülerek baktım.

 

" iyi misin yengesinin gülü?" Dedim dudak büzüp eğilirken , arkamdan Han'ın göz devirdiğini

Hissetsem de hiç dönmedim ona.

 

" beni dövdüler yenge!" Dedi birden imamı işaret ederken , ters ters imama baktığımda ben masumum der gibi kaldırdı ellerini.

 

"Yazık ya çocuğa !" Dedim birden hepsine bakarken.

 

" boşver onu sen , Kaan nerede ?" Dedi üsteğemn kolunu belime sararken. Beni kendine sabitleyip Çelik' ten uzaklaşmama sebep oldu.

 

" içeride komutanım." Dedi Kanca gülerek , Kaan kim anlamazken beni içeriye yürütmeye başladı Han.

 

Aklıma gelen anılarla durdum , markete ilk karşılaştığımız zaman beni market arabasına bindirmişti , Kaan bu hallerimi görse dilinden düşen gibisinden bir şey demişti o muydu?

 

" lan neredesin?!" Han'ın sesi evi inletirler yüksek bir kahkaha duydum.

 

" yatak odamızdayım aşkım!" Dedi yüksek bir erkek sesi , üsteğmen gülerken ağzının içinden ona küfür mırıldandı.

 

" in lan bir aşağı!" Dedi bağırırken hala arkamdan kolarımı bana sarmış sıkıca sarılıyordu , dudaklarını saçlarımın üstüne bastırırken aptala dönmüş bir ifadeyle baktım ona.

 

" olmaz sen gel soyundum!" Dedi aynı erkek sesi güldüğü belli olan bir şekilde bağırırken, kaşlarım çatılırken başımı çevirip Han'a bakmaya çalıştım.

 

"Zevzeklik yapma lan in aşağı!" Dedi bağırırken, aynı anda merdivenlerden ses geldiğinde başımı çevirip oraya baktım üsteğmen ile aynı boyda olan adamın saçları kısaydı gözleri yeşile çalıyordu. Sakalsız yüzünde ve üsteğmene nazaran ince bir vücudu vardı gözleri bana değdiğinde gözleri kısıldı.

 

" eve kız mı attın lan ?!" Dedi birden şokla bana bakarken kaşlarım havaya kalktığında . Gözlerimi açarak üsteğmene döndüm.

 

Eve kız mı atıyordu ki normal zamanda beni görünce bunu demişti ?!

 

Üsteğmen bana döndüğünde birden elleri belimden çekilip kulaklarıma geldiğinde elleriyle kulağımı kapatıp ona döndü hemen" siktir lan !" Dedi birde bağırırken , Kaan dedikleri adam kahkaha atarken kulaklarımı bıraktı.

 

" afedersin yavrum." dedi başımın üstüne öpücük bırakırken.

 

" yavrum mu, hani tek yavrun bendim

Kalander!?" Dedi birden Kaan dedikleri adam bağırırken merdivenleri bitirdiğinde bir kaç

Adımda önümde durdu.

 

" lan defol git delirtme beni!?" Dedi birden Han ona çıkışarak.

 

" sus beni bu sarışınla mı aldatın pü yazıklar olsun sana , saçımı süpürge ettim lan ben sana !?" Dedi birden Kaan onu kınayan bir

Yüz İfadesiyle anlamayarak ikisine bakarken ortada ne döndüğünü takip edemiyordum.

 

"3 santim saçını mı?!" Dedi kaşlarını Çatan üsteğmen.

 

" sana süpürge ede ede döküldü lan saçlarım !" Dedi birden onu azarlayarak , Han güldüğünde kafasını saladı.

 

" bu güzel sarışın kim bakalım?" Dedi bana dönerken , gözleri beni süzdü.

 

" sevgilim ..." dedi Han , Kaan'ın gözleri şokla açılırken kaşları çatıldı bir an bana bakıp hemen ardından komutana baktı.

 

" sarışın diye bahsettiğin kadın bu muydu lan?!" Dedi Birden yüksek bir sesle kaşlarım şaşakınlıkla havaya kalktığında şaşkınlıkla Han'a döndüm anlamayarak

 

" sen benden mi bahsettin ne zaman?" Dedim merakla ona dönerken.

 

" ne zaman mı ne zaman değil de yenge ?!" Dedi birden Kaan şaşkınlıkla ona döndüğümde bıkmış

Bir tavırla kazağının yakasını tutup çırptı.

 

" kardeşim delirtme beni istersen ?!" Dedi birden dişlerini sıkarak konuşurken üsteğmen , kaşlarım çatılırken hızla Kaan'a döndüm.

 

" delir bana ne lan bıktım oğlum senden bıktım , gece beni yatakta bıraktın zaten sus kendimi tek gecelik kadınlar gibi hissetmediğim kalmıştım , baş ucuma para bıraksaydın bir de ?!" Dedi çirkef bir sesle Kaan kaşlarım çatılırken ne yaşadıklarını anlayamıyordum.

 

" lan si-" Han tam sözünü bitiremeden keserken hızla yine kulaklarımı kapatmasıyla şaşkınlıkla baktım ona. " siktir git lan!" Dedi birden yüksek bir sesle , kaşlarım çatılırken gerçekten duymadığımı mı düşünüyordu acaba ?!

 

" Bana ne !bana ne !" Dedi birden çocuk gibi Kaan " söyleyeceğim yengeye seni!?" Dedi hızla. Bana döndü.

 

" lan hangi ara yengeci oldun lan, tanımıyorsun daha ?!" Dedi birden han kulaklarımı bırakırken.

 

" tanımıyor muyum , lan o kadar anlatın ki kadının kirpik sayısını biliyorum psikopat !" Dedi birden bağırırken , şaşakınlıkla üsteğmen döndüğümde ona baktım.

 

Benim kirpiklerimi mi saymıştı?

 

" lan susana !?" Dedi üsteğmen birden dişlerini sıkarak sinirle , Kaan gözlerini kısıp bana ne der gibi omuz silkti koskocaman adamlar beş dakikada beş yaşında çocuklara dönmüşlerdi.

 

" susmam!" Dedi çirkef bir sesle bağırırken Kaan.

 

" yenge bu manyak manyak daha siz ilk tanıştığınızda bu hasta senin otobüste kirpiklerine kadar sayacak kadar izlemiş seni hasta bu kaç kaç!!" Dedi beni uyarırken şaşkınlıkla ona döndüğümde o bana değil Kaan'a bakıyordu.

 

" Ne?!" Dedim şaşakınlıkla ona bakarken.

 

" bu daha ne ki bu hasta senin telefon numarana kadar araştırmış , zorla gidip otogardan ismini soy ismini öğrenmiş kız!" Dedi birden Kaan şokla üsteğmene bakarken o ben değil arkadaşına bakıyordu birden koları belime sarıldığında beni oyuncak bebek gibi kaldırmasıyla çığlık attım bir anda korkuyla.

 

" bende akılsızlık senle tanıştırmaya getiyorum birde bilmiyor musun sen bu itin huyunu anasını satim?!" Dedi kendi kendine söylenirken.

 

" ya han indir beni onunla konuşacağım !?" Dedim çocuk gibi elinden kurtulmaya çalışırken bacaklarımı havada salamak dışında öküz herife bir şey yapamıyordum maalesef , birden bedenim daha da havalandığında oturtu beni , nereye geldiğimize baktığımda mutfak olduğunu anlamam uzun sürmedi Ada tezgaha beni oturtup bacaklarımın arasına girdiğinde bana baktığında sonunda onunla aynı boya gelmiştim.

 

" yaa Han!" Dedim çocuk gibi inatlaşarak.

 

" hiç bana han deme öyle kafanı da eğme boynuna bende aptalık bu eşşek herifin yanına getirdim seni?!" Dedi kendine sinirlenirken , gülmeden edemezken yanlarıma koyduğum ellerimi yüzüne çıkardım.

 

" demeki beni görür görmez bana aşık oldun?" Dedim gülerek , söylerken bile hoşuma giderken Han huysuzca homurdandı gülmeden edemezken yanağını sevdim kıyamayarak.

 

" demek beni her yerde araştırıp numarama kadar buldun?" Dedim daha çok gülerken.

 

" yüzüme vuracaksın dimi bunu?" Dedi homurdanarak gülmeden edemezken başımı salladım.

 

" kesinlikle !"

Dedim kafamı sallarken birden kendimi aşağı bırakmamla koşarak ondan kaçmaya çalıştım.

 

" Kaan gel buraya!" Dedim gülerek kaçmaya çalışırken daha mutfaktan çıkamamışken birden belime dolanan koşarak havalanmamla kaçmaya çalışsam da bırakmadan.

 

" gel buraya sarışın!" Dedi gülerek beni içeri çekerken , tekrardan ada tezgaha oturduğunda beni bu sefer iki elini de yanıma sabitleyip kaçmamı imkansızlaştırdığında homurdandım huysuzca.

 

" ya Han!" Dedim dudak büzerek.

 

" aklından bile geçirme !" Dedi beni azarlayarak , dudak büzüp ona bakarken gülerek uzanıp dudaklarını burnumun ucuna bastırdığında kımırdadım.

 

Kolarımı boynuna dolarken bacaklarımı ona sardım hızla eli belime sarılırken beni kucağına aldı.

 

" çok seviyorum seni be sarışın..." dedi iç

Çekerek beni öperken , gülerek daha sıkı sarıldığımda başımı boynuna gömüp boynumu öptüm.

 

" ben daha çok seviyorum !" Dedim gülerek , gülüşünü duyarken.

 

O kadar mutluydum ki korkuyordum bu güzel rüyadan uyanmaktan...

 

 

 

———-

 

Gerçek bir biralar88 okuru son cümleden sonra neler olacağını anlar lflflrlflr

 

Mutluluk sarhoşluğu diye bir şey var arkadaşlar onun düşüşü çok kötü Allah bizi korusun ne diyim ...

 

 

 

Ehhehehehe

Loading...
0%