Yeni Üyelik
39.
Bölüm
@biralar88

39

 

 

 

"Oğlum bunlar iki saattir neden bakışıyor ?" Dedi Çelik yine rahat durmayıp bir birilerine bakan naz ve deliye bakarken fısıldayarak imama eğilmiş konuşurken , maalesef bunu bütün masa duymuştu.

 

" oğlum sana ne lan , sen neden herkese sataşıyorsun dönsene önüne !" Dedi Kaan onu azarlarken , Çelik küskün bir ifadeyle Kaan'a bakarken gülerek başımı iyice üsteğmene yasladığımda beni belimden sarmış adam her şeyden uzaklaşmış sırtıma dökülen saçlarımı okşuyordu.

 

"Bana ne bana ne benim bakılacak bile kimsem yok!" Dedi hızla çocuk gibi omuz silkerken gülmeden edemezken herkes sabır çekiyordu içinden.

 

" Allahım sen bana sabır ver yarabim ..." dedi Kaan rakısından bir yudum alırken , kanca kafasını sallarken o da içti rakısından bir yudum.

 

"Olsun da gör sen ebeni." Dedi imam şalgamından içerken ağzına bir dilim daha et attı.

 

" sen ilk önce bir yavaş ye lan ." Dedi Çelik ona bakarken imam onu duymazdan gelirken yemeğe devam etti.

 

" sana ne lan !"

 

" oğlum siz çocuk musunuz lan , hayalet sen nasıl bunlara dayanıyorsun amına koyayım?!" Dedi Kaan. Birazdan ikisinin de başından tutup bir birine tokuşturacak gibi , Han gülerek ona döndüğünde kaşlarını kaldırıp indirdi.

 

" niye birader diyordun senin gibi efsane bir timim olacaktı diye ?" Dedi Han ona bakarken , Kaan hızla yakasını tutup çırptı Allah korusun der gibi.

 

" ulan adıyla bile korku salan kasırga timi bu muydu ?" Dedi kınar gibi.

 

" bizden daha iyisi yoktur ama komutanım aşk olsun .." dedi imam hızla Kaan'a bakarken , Kaan göz devirip he he der gibi salladı elini.

 

" oğlum siz ne değişik bir timsizniz lan her telden insan var bir taneniz dinsiz arsızın teki ," dedi eliyle Çelik'i işaret ederken

 

." Diğeriniz imam olacakken asker olmaya karar verdi dindar" dedi bu sefer imamı işaret ederken.

 

" diğeriniz düzgün sessiz sedasız kendi halinde bir insan kulu," dedi kançayı işaret ederken , kanca elini göğsüne koyup eyvallah der gibi başını eğdi.

 

"Diğeriniz şehit olmayı kafasına koymuş , bombaya kafa atan hastası ," dedi bu sefer de deliyi işaret ederken deli göz ucuyla ona bakıp kaşlarını çattı.

 

" şehitlik benim için hassas bir konu yalnız komutanım saygı gösterirsek?" Dedi hızla araya girme ihtiyacı hissederken , tuhaf tuhaf ona bakmadan edemedim.

 

Ne değişik birisiydi bu ?

 

" sus lan dingil, oğlum hadi ona tamam bombaya kafa atmak ne lan?!" Dedi birden han ona bakarken aklına gelen şeyle sinirlenirken gözlerim şaşakınlıkla açılırken dehşetle onlara baktım.

 

" nasıl yani sen ironi yapmıyor muydun ciddi miydin bombaya kafa atıyor derken ?!" Dedim hızla ona bakarken.

 

" yav ne var bunda top sandım kafa attım ? Zaten şehite olamadım boşuna kafa attım o kadar amına koyayım !?" Dedi kendi kendine sinirlenirken , evet buna ciddi ciddi üzülmüştü...

 

Naz sinirle gözlerini kapatırken sessizce rakısından küçük bir yudum aldı.

 

"Ulan deli ulan , dua et gerçekten delisin de deli diye geçiştiriyorum seni bir gün seni elime fena alacağım haberin olsun!" Dedi Üsteğmen ona ters ters bakarken , deli zorlukla yutkunurken kafasını hızla eğdi saygıyla.

 

" emredersiniz komutanım ." Dedi hızla.

 

Kaan göz devirip devam etti" diğeriniz zaten sessiz , fazla sessiz amına koyayım bu da. bu kız gülmeyi mi unuttu ben anlamıyorum amına koyayım ?" Dedi Kaan şaşakınlıkla Naza bakarken , naz tek kaşını kaldırıp Kaan'a baktığında Kaan baksa bile bir süre bakışlarından çekindi.

 

Naz gerçekten de sessiz birisiydi konularda fazla konuşmaz sadece ara ara konuşmaya katılırdı bazen bütün tim onu katmak için konuşmalara ekstra çaba sarf ederdi bazen görüyordum da tek başına oturmuş masayı izlerken sessizce yalnız bir şekilde çay içiyordu, o biraz daha mı içine kapanık birisiydi yoksa bazı şeyler mi onu böyle yaptı merak etmeden yapamadım.

 

Deli çekingen gözlerle ona baksa da hızla boğazını temizleyerek önüne döndü , sanki bakarken bile içi gidiyordu.

 

Aralarındaki şeyi daha çok merak ettim , bir birlerine böyle bakan bir çift neden ayrı olurdu ki aklım almıyordu.

 

" hayaleti saymıyorum bile ona ağzımı açsam akşam beni yatağımda..." dedi ve devam etmeyip sustuğunda sırıtı 32 diş. " kapımı kilitlemiyorum şekerim anahtar nerede biliyorsun ." Dedi çapkınca göz kırparken gözlerim şokla açılırken ters ters yüzüne baktım.

 

" Kaan!" Dedim hızla şiddetle gözleri bana döndü gülerek. " uzak dursana be sevgilimden !" Dedim hızla ellerimi yüzüne koyup üsteğmenin kafasını. Kendime çekip yüzünü boynumda gizlerken elimle.

 

Han'ın gülüşünü duyduğumda bende güldüm.

 

" hanım hanım senden önce ben vardım !?" Dedi hızla Kaan şokla bana bakarken.

 

" şimdi ben varım uzak dur sevgilimden !" Dedim gözlerimi kısmış ters ters yüzüne bakarken.

 

"Bana bak kuma olarak geldin başıma düştün kabul etim delirtme beni kız !?" dedi hızla çirkef bir sesle bana bakarken gözlerim şokla açılırken maydonoz demeti olan tabaktan bir tane alıp ona fırlatım.

 

" uzak dur ve benim sevgilimden !?" Diye çemkirdim ona , hayır biz dışarıda baş başa zaman geçirirken bir bakıyorum Kaan aramış evine çağırıyor yeter ama.

 

" ana şuna bak dağdan gelmiş bağdakini kovuyor ?"

 

" dağlar sizin yeriniz canım bağdaki benim yerim uzak dur sevgilimden. " dedim daha çok sararken Han' ı , Han'ın gülüşünü duyarken Kaan ayıplayan bir ifadeyle baktı bana.

 

" kocamda kocam diyen kadınlara döndün iyice ayıp ayıp !"

 

" sanan ne kocam da derim !" Dedim hızla söylenirken üsteğmen birden başını boyun girintimden çıkartıp bana baktığında dudakları kıvrıldı güzel bir gülümsemeyle.

 

" bak sen der misin ?" Dedi birden engel olamadığı heyecanlı sesiyle , utanıyormuş dudaklarımı bir birine bastırıp gülümseyerek ona döndüm.

 

" derim..." dedim omuz silkerek çocuk gibi , yüzündeki gülümseme daha da büyürken gözleri gözlerimde hüküm sürdü uzun uzun. Bakışları kalbime işlerken Onu alıp içime sokasım gelmişti kalbimin orta yerine kıca bir sıcaklık yatan adam kalbimde yaşamayı hak eden tek adamdı.

 

" ıy nasıl bakılıyorlar kusucam şuraya !?" Dedi Kaan yalandan kusan bir sesle sinirle ona döndüğümde bu sefer daha fazla maydonoz fırlatım ona , imam kaanın önüne düşen maydonozları alıp lahmacunun arasına sararak yemeye başladığında göz devirdim.

 

O da yemeğindeydi.

 

" ya gitsene sen !?" Dedim ona çemkirirken .

 

" gitmemki!" Dedi en az benim kadar inatçı bir sesle hızla üsteğmeene döndüğünde gülerek beni izlediğini görmemle kaşlarımı çattım.

 

" Han bir şey söylesene şuna !?" dedim elimle Kaan'ı işaret ederken , Kaan kendini tutamamış bir ifadeyle güldü.

 

" kıyamaz ilk göz ağrısına aşkım benim ,"dedi gevşek bir şekilde gülerken.

 

" benim aşkım o ya !?" Dedim hızla karşı çıkarken Kaan bile dayanamayıp bana gülerken masadaki herkes gülüşünü gizleyemedi buna naz da dahildi.

 

" ya han bana gülüyorlar!" Dedim ona dönerken ama en başında bana gülen oydu maalesef.

 

" kızarım ben onlara yavrum sinirlenme sen ..." dedi anlıma dudaklarını bastırırken kaşlarını çatıp ittim onu.

 

" sende gülüyorsun uyuz yalı kazığı uzak dur benden Ahmet amcayı ararım vallaha !? " dedim ona keserken kolarımı Göğsümün altında bağlayıp sandalyemi ondan uzaklaştırıp otururken , kaşları ondan uzaklaşmamla çatılırken birden sandalyenin altından tutup beni kendine çekmesiyle kaşlarımı tam anlamıyla ona yapışmıştım .

 

" benden uzak durmayı aklından çıkar demiştim sana sarışın !" Dedi bana bakarken kaşlarım çatık ona bakarken gülerek dayanamayıp bir kez daha anlımdan öpmesiyle birden elimden tutup kalkmasıyla şaşakınlıkla ona baktım , beni de kendiyle beraber kaldırdığında kolunu belime sarıp beni kendine çekti.

 

" siz burada durun geliyoruz biz.." dedi bir şey dememe izin vermeden beni de peşinden çekerek , adımlarımı ona uyduramazken belimdeki kolu daha da sıkılaştı beni hafifçe kaldırmasıyla korkuyla gözlerim açıldı. Merdivenleri ustaca inerken dudaklarını boynumda hissetmemle birden bütün algım kaydı dudaklarına.

 

" ne yapıyorsun ?" Dedim hızla anlayamazken alt katta kimse olmazken oranın teras katına yürüdü bu sefer beni.

 

" sevgilimi özledim rahat rahat kokusunu içime çekmek için buraya getiriyorum.." dedi iç çekerek nefesimi koklarken , dudaklarım kıvrılırken beni bırakmasıyla ona döndüm , esen hava beni üşütmek yerine iyi gelirken gözleri tam gözlerimin içindeydi , dışarıdan yansıyan ışıklar gözüne vuruyordu sanki.

 

" ya Han..." dedim gülümseyerek ellerimi yüzüne koyarken kolları belimde sarılı olurken ondan uzaklaşma ihtimalimi yok etmişti.

 

" efendim güzelim , efendim ömrüm , efendim her şeyim ,efendim benim sarışınım , söyle yavrum söyle..." dedi gözlerimin içine uzun uzun bakıp dudaklarını burnumun ucuna bastırmasıyla kıkırdadım , her sözüyle içim giderken kalbimdeki sevgi içime sığmıyordu.

 

" seni çok seviyorum o kadar çok seviyorum ki!" Dedim birden sevgi patlaması yaşayarak dudaklarımı dudaklarına bastırırken kollarımı boynuna sardım belimdeki eli vücudumu kendime yapıştırdığında bir eli yüzüme tırmandı yanağımı avuç içlerine aldığında nefes alır gibi öptü beni.

 

Dudakları dudaklarımda hüküm sürerken ilk defa bu kadar doruklarda olabileceğimi hissetim ilk defa bu kadar yaşadığımın farkına vardım.

 

" ne olursa olsun benden hiç gitme üsteğmenim..." dedim anlımı anlına yaslarken dudakları kıvrılırken dudaklarını dudaklarımla birleştirip nazikçe öptü bu sefer beni incitmekten korkar gibi.

 

" benim senden gitmem için şehit düşmem gerek sarışın..." dedi yemin eder gibi , korkuyla bir iç çekerken. Gözlerimi kapatın dudsklarımı bu sefer ben birleştirirdim.

 

" sen yaşayacaksın üsteğmen , şehit olmayacaksın benden gitmeyeceksin..." dedim kabul edemezken bu ihtimali.

 

" sarışın..." dedi iç çeker gibi boynundaki kostüm daha da sıkılaştı. " aynı anda yüz tane ihtimal geçirebilirim aklımdan , her ihtimalde hayata kalmanın yolunu bulabilirim bütün olasılıkları hesaplayabilirim ama sensizliği bunu her ihtimalde yapamam ..." dedi iç çekerek. Gözlerine bakmak için ayrıldım ondan.

 

" seni çok seviyorum..." dedim gülümserken dudakları kıvrılır gerçek bir gülüşle.

 

Biz çok güzeldik Allahım bizi bozma...

 

" seni çok seviyorum. " kalbim ortasına bir ağırlık çöktü bri anlığına bunu anlayamazken dudaklarım kıvrıldı her şeye rağmen.

 

" bize içecek bir şeyler getirsene baş başa içelim .." dedim yaramaz bir gülüşle dudakları kıvrıldığında gülerek Başını salladı.

 

" bekle beni burada. " dedi ortalarda garson olmadığı için merdivenlere doğru yürüdü gülerek gidişini izlerken merdivenlere gelmesiyle durup bana baktı uzun uzun , kocaman güldüğümde havadan bir öpücük attım gülerek önüne döndüğünde merdivenleri tırmanıp görüş açımdan çıktı.

 

İç çekerek önüme döndüğümde bir anlığına bir ürperti geçti içimden , titrememe engel olamazken üşüdüğümü hissetim bütün bedenim buz keserken kolarımı göğsümde bağlayıp önüme döndüm.

 

Adım sesleri duyduğumda gülerek arkamı dönmüştüm ki gördüğüm bedenle durdum , yüzümdeki gülüş solarken korkuyla çarptı kalbim. Yüzünde siyah maskesi olan adam tam önümde dururken başını yana eğip bana baktı.

 

"H-" daha ağzımı açamadan hızla kapatırken birden burnuma bastırılan şeyle gözlerim şokla açıldı nefesizlikle nefes almama engel olamazken bilincim yavaş yavaş kayboldu.

 

Bedenimi taşıyamazken gözlerim karardı en son gördüğüm şeyde maskeli yüzün bana baktığı olmuştu.

 

 

—————

 

 

 

Sarı sarı saçlar yine yangın var peşimde tüm günahlar.

 

Yorumlarınızı alayım aşklarım..

Loading...
0%