@biralar88
|
Bol bol yorum ve yıldıza basmayı unutmayın aşklarım artık sınıra geçmeye başlayacak gibiyiz çünkü ne yorum ne yıldız geliyor 🥲
43
Güven benim için tek temeni olan bir şey , hayatımda hiç rastlamadığım halde evet. Bir insana güvenmek hele hele sorgusuz sualsiz güvenmek bir kumardı , bende aptal gibi girmiştim bu kumara akılanmadan arsızca gözlerimi bağlayarak hemde. Sonuç yanılmadı elbetteki ,beni sadece ben aptaldım gereğinden fazla kör bıraktım kendimi, Ellimdeki kıyafetleri çantama koyarken fazla sakindim bir ölüm sakinliğiydi benimki.
Koluma açılan damar yolu hala sızlıyordu , büyük ihtimale direkt çekip çıkardığım için morartmıştım bile. Bavuluma koyduğum kıyafetlerimle derin bir nefes alırken odada son kez göz gezdirdim , bavulu kapatırken zorlukla da olsa fermuarını kapattım çeketimi üstüme alırken aynadaki aksimle göz göze geldim gözlerimdeki renk bile gitmişti kolum tam da düşündüğüm gibi morarmıştı buna şaşırmamıştım. Bavulu titreyen ellerimle zorlukla kaldırdığımda Derin bir nefes verip boş evde yankı yapan adımlarımla merdivenleri indim , ayakkabımı giyerken kapıyı açmamla göz göze geldiğim bedenle durdum.
"Neredesin sen hastaneden kaçmak ne Efsun!?" Dedi Tolga nefes nefese kalmış bir sesle , yanak içimi stresle ısırırırken gözlerimi ondan çekip bir şey demeden yanından geçmeye çalıştığımda hızla kolumdan tutup engel oldu bana.
" nereye gidiyorsun sen ?"
" biliyor muydun ?!" Dedim titreyen sesime engel olamazken tam gözlerinin içine bakarken gözlerim yandı , zorlukla nefes alırken kaşlarımı çatıp ona baktım. Buna ihtiyacım vardı. " bunu biliyor muydun Tolga !?" Dedim ona bakarken , içimden dua ediyorum lütfen lütfen bilmesin diye lütfen benim gibi şimdi haberi olsun diye.
Buna hazır değildim herkesin bana yalan söylemesine değildim , en yakın dostumun bile bana ihanet etmesine hazır değildim.
" hayır." Dedi gözlerime bakarken , yalan söylemedi bunu gözlerinden anladığımda gözümden bir damla düştü.
" herkes beni kandırmış Tolga ben ben aptal gibi göz yumdum bunlara ben aptalım ..." dedim sinirle titreyen çenemle saçlarımı geri atarken.
" sarı..." dedi bana bakarken , başımı iki yana sallarken çaresizce omuz silktim. "Hepsi , hepsi beni kandırmış..." dedim yutkunamazken gözleri bana döndüğünde. Kaşlarını çattı aynı benim gibi , gözleri dolarken zorlukla yutkundu.
" Efsun..." dedi sakin ol der gibi.
" ben hangi ara bu kadar kör oldum Tolga ben hangi ara gözümün önündekileri görmeyecek kadar kör oldum !? Sen beni uyardın ama ama ben dinlemedim benim aptalığım !?" Dedim öfkeyle konuşurken saçlarımı geri iterken. Sinirle çektim saçlarımı.
" Efsun?"Dedi Tolga korkuyla bana bakarken bu sefer.
"Kaç kere uyardın beni daha en başından söyledin kapılma dedin göklerde olsan bile yere çakılırsan kalakamazsın dedin , ben yine seni dinlemedim kendi bildiğimi okudum hepsi benim suçum aslında benim aptalığım kimsenin değil. Ben kanmak istemişim onlara!"
" Efsun!" Birden bağırdığında bakışlarımı kaldırdığımda daha yeni kendime geldim , gözlerimin içine bakarken kollarımdan tutup beni kendine çekmesiyle sıkıca sarıldı.
O kafa sıkı sarıldı ki yanındayım dedi , yalnız değilsin dedi , ben varım dedi. Buna ihtiyacım olduğunu bildi her zamanki gibi ve yine beni kolunun altına aldı.
" ne olursa olsun ben senin yanındayım sarı kafam , hiç biri senin suçun değil kendini suçlama yapma bunu kendine kardeşim. " dedi n'olur der gibi, gözümden bir damla düştüğünde kendimi daha fazla tutamadım ağzımdan bir hıçkırık koptuğunda kollarımı sıkı sıkı ona sardım.
" ben baba diye ağlarken hepsi biliyordu , bildikleri halde sustular acı çektiğimi gördükleri halde bir şey demediler..." dedim ağzımdan bir hıçkırık daha koptuğunda Tolga beni daha sıkı sardı , eli saçlarımı okşarken başımın üstüne bir abi gibi öpücük bıraktı.
" geçecek söz veriyorum hepsi geçecek kardeşim , ben yanında olacağım hep ..." dedi bana destek olmak için sıkı sıkı beni sararken , titrek bir nefes alırken gözlerimi kapatım ondan ayrılmadım.
" Tolga..." dedim fısıltıyla. " beni buradan götür , ben daha fazla burada kalamam beni buradan götür n'olur. " dedim yalvararak , Tolga'nın eli duraksadığında. Gözlerime bakmak için hafifçe çekildi benden yüzümü ellerinin arasına alırken yaşlarımı sildi o an kızarık gözlerini gördüm önünde.
" annen? Ya da bab-" kelime dilinin ucuna kadar gelirken bitiremedi sözlerini , duraklarını bir birine bastırırken yeni bir yaş katıldı diğerlerinin yanına.
" hiç birini görmek istemiyorum. " dedim ona bakarken gözlerime uzun uzun baktı emin miyim diye , gözlerimde nasıl bir şey gördü bilmiyorum ama zorlukla yutkunurken başını salladı , uzanıp saçlarımın üstünden öperken bavulumu eline aldığında kolunu belime sarıp beni de kendiyle beraber yürütmeye başladı.
Nereye diye sormadım , ya da benle gelecek misin diye çünkü biliyordum ki ben nereye gidersem gideyim Tolga sorgusuz sualsiz peşimden gelirdi , ne zaman düşsem herkesten önce bana elini o uzatırdı , sadece bir telefonuma bakardı her şeyi yakıp yıkıp gelmesi. Onun için de aynısı geçerliydi anneme bile zamanında sırtımı dönmüştüm onun için , sadece tek bir telefonuyla bilmediğim kilometrece ötemde bir yere gelmiştim umursamadım sadece bana ihtiyacı vardı bunu bilirdim ve hissederdim. Herkes bir yana Tolga bir yanaydı benim için , onun içinde ben öyleydim bunu biliyordum.
Bir şey demedi , işlerini düşünmedi hayatını düşünmedi beni de aldı ve götürmeye başladı. Nereye gideceğimizi bilmiyordum ama ikimizde biliyorduk ki biz yana yana olduğumuz sürece bir birimizi korur kolardık. Taksiye binerken bile yanımdan ayrılmamıştı beni omuzuna yatırmış saçlarımı okşamıştı saatlerce ta ki hava limanına gelene kadar , bavulumu alırken. Beni omuzumdan tutup kendine çektiğinde ikimize iki bilet aldı. Bavulu tattırıp teslim ederken ben sadece oturmuş onu izliyordum gözleri ara ara arkasına dönüp iyi miyim diye kontrol ediyordu, sadece bakmakla yetiniyordun ona. Yanıma gelirken. Gözlerimin içine baktı iç çekerek.
" gel bakalım sümüklü..." dedi iç çekerek elindeki ıslak mendile yüzümü dikkatle silerken kirpiklerimin altından ona bakmakla yetindim , zorlukla gülümserken göz kırptı beni güldürmek için.
" kendimi çocuk bakıcısı gibi hissetmeye başladım iyice sarı !" Dedi söylenerek ıslak mendili kenarıma bırakıp bileğimdeki tokayı çıkardı. Bana bakarken göz kırpıp elini salamasıyla arkamı dönüp sessizce bekledim , bir birine gitmiş dağınık saçlarımı narince elleriyle toplamaya başladığında sadece sessizce bekliyordum.
Tokayı üç kez saçlarıma doladığında elleriyle sıkılaştırıdı başımın üstüne bir öpücük kondurduğunda omuzlarımdan geri önüne çevirdi beni , biletimle kimliğimi bana uzatığında aldım.
" hadi bakalım sümüklü şu an tek uçuş İstanbul'a var. " dedi iç çekerek , ayağa kalkarken anonsun yapıldığını bile yeni fark etmiştim , o kadar uğultu gibi geliyordu ki sesler bana şu an kendimin bile farkında değildim.
Ayağa kalktığımda yanıma geldi beraber sıraya girdiğimizde sessizdim , sanki konuşacak kelimelerim bitmişti ağlamaktan dilim lal olmuştu gözlerim ise yaşlarını tüketmişti. Bu sadece bir günde tükenmemişti yaşlar bütün hayatım boyunca ağladıklarında beraber tükenmişti. Görevli ilk Tolga'nın biletini kontrol edip içeri alırken kendiminkini uzattım.
" Efsun!" Duyduğum sesle gözlerim açıldı , kalbim hızlanırken. Bundan nefret ettim. Soluğum boğazımı ağrıtırken zorlukla yutkundum. Başımı yavaşça çevirdiğimde gördüğüm beden nefes nefese bana bakıyordu , anlına dökülen saçları her zamanki gibi onu fazla yakışıklı göstermişti , koştuğundan belli olan nefesleri kesik kesikti.
" gitme..." de nolur bize bunu yapma der gibi , dudaklarım alayla kıvrıldı gözlerim ona dönerken görevli biletimi onaylayıp geri uzattı bana.
" geç kaldın Üsteğmen aynı gerçekler gibi geç kaldın..." dedim ona bakarken başını iki yana salladı zorlukla yutkunurken.
" yalvarırım gitme , bunu bize yapma..." dedi bana bakarken herşeyi yakıp yıkma diyordu bana , onu bırakırsam bir daha geri dönmeyeceğimi biliyordu , bir kere gidersem hiç bir zaman dönmezdim bunu ona ben söyledim şimdi ise bunu yapıyordum.
" bunu ben değil sen yaptın , seni uyardım bana yalan söyleme dedim her şeye yap ama bunu yapma nasıl yaptın bunu bana ?" Dedim sertçe dudağımı ısırırken adam bizi umursamıyor diğer yolcuların biletini kontrol ederken göz ucuyla da bize bakıyordu.
Kimse umurumda değildi kalbimdeki bu sancıyı hissederken.
" başka çarem yoktu yemin ederim yoktu yalvarıyorum sana dinle , gitme bitirme sarışın beni sensiz bırakma. Beni öldürme..." dedi gözlerime bakarken , gözümden bir damla düştüğünde dişlerimi sıktım , gözlerimi ondan kaçırırken titreyen ellerimle zorlukla sildim göz yaşımı.
" ağlama Efsun nolur ağlama sen ağladığın an ben ölüyorum kadın , her bir damla göz yaşın beni bitiriyor yapma bunu lütfen. " dedi zorlukla yutkunurken gözlerindeki gerçek acı ve korkuyu gördüm , bir çocuk gibi korkuyordu gitmemeden bir çocuk gibi muhtaçtı bana.
" bitti..." dedim zorlukla yutkunurken gözümden bir damla yaş düştüğünde sıkıca kapatı gözlerini , zorlukla mavilerime baktığında son kez kavuştu maviler acı kahvelere , su toprağı reddetti bu sefer.
" Efsun..." dedi yalvarır gibi , sesini duymadım önüme döndüğümde bir daha ona bakmadım Tolga üzgün bakışları üzerinde gezerken derin bir nefes verip üsteğmene döndüğünde başını salladı güven vererek kolunu bana uzatığında yanına gittiğimde beni kendine çekti. Ben uçağa binene kadar sırtımda hissetim bakışlarını gitmedi bekledi ben uçağa binene kadar uçak kalkana kadar bekledi belki bir umut dönerim diye , belki bir kez olsun arkamı dönerim diye ama ne döndüm ne de geriye dönüp baktım uçağa binene kadar sessiz dururken bindiğim an yaşlarıma engel olamadım gözlerimden düşen damlalar canımı yakarken boğazımı sıktım.
" nefes alamaıyorum Tolga..." dedim ona dönerken koları beni sararken çenesini sıktı Tolga gözleri kızarmışken.
" her şey yoluna girecek sarı kafam. Söz veriyorum..." dedi beni sıkı sıkı sararken.
_
Siz baba kız kavuşması beklerken Efsun'un hepsini reddedip arkasını dönüp gitmesi ldlflelflrlf
Neyse bunlar daha başlangıç kaosa kaos !!!
Bayılıyorum ya kaosa.
Şu an taslaklardan yazılmış paylaşılmamış 20 bölğm var 63 bölüme kadar yazdım siz hala 43 desiniz eheheheheheh |
0% |