50

Elimdeki ayımı bırakmadan güldüm , bana yol boyunca ters ters bakan üsteğmeni görmezden gelirken kendimi duvara yaslamış kapıyı açmasını bekliyordum. O kadar yol çekmiştik ne kadar uçakla gelsekte yorgunduk bitkindik , en önemlisi sinirli bir komutan vardı başımda.

Tabiki koca ayımı bırakmamıştım !?

Başka seçenek bırakmadığım için ayı ile benim aramda seçim yapması gerekmişti haliyle beni seçtiği için ayı da bizimle gelmişti, eve gitmeye cesaret edemezken Tolga benim aksime yol boyunca bizim halimize küfür etmiş kulaklıklarını takıp boyun yastığını da boynuna yerleştirmiş göz bandını indirip yol boyunca uyumuştu en sonunda ben üsteğmenin evine kalacağım öğrendiğinde göz devirip suratıma tükürüp bavulunu alarak annemi de görmek için anneannemlerin evine gitmişti.

Ve evet annemle anneannem barışmıştı yıllar sonra... bunu gözlerimin önünde olmasını isterdim ama şartlar gereği olmamıştı , yüzleşmeye hazır hissedemezken Han bana anlayışla yaklaşmış bu akşam onda kalabileceğimden bahsetmişti. Tabiki bende sazan gibi atlamıştım. Kapıyı açmasıyla bavulumu aldı içeri taşırken bense sanki kendi evim gibi bu eve alışmış ve rahatım kendimi salondaki koltuğa bıraktığımda ayıma sıkıca sarılıp gözlerimi kapatım.

Yerime biraz daha sinerken birden bir elin bedenimi sardığını hissetmemle gözlerimi açmadan yüzümü buruşturup ağlayan bir ses çıkardım.

" han!" Dedim sızlanarak , gülüşünü duyarken yanağımda sıkı bir öpücük hissetmemle güldüm.

" ne !?" Dedi diğer yanağımı da öperken bedenimin havalandığını hissederken gözlerimi açmadan kıkırdadığımda bu seferde burnumun üstüne küçük bir öpücük bıraktı.

" uykum var !" Dedim sızlanarak kafamı geri çekip ondan kurtulmaya çalışırken bu sefer açıkta kalan boynumu öptüğünde huylanıp güldüm, gözlerimi açıp ona baktığımda acı kahveleri gözlerimde daldı kaldı.

" saat sabah 9 ?" Dedi kaşlarını kaldırarak gözlerimi kısıp ona bakarken kollarımı boynuna doladım.

" yani ? O kadar yol çektik farkında mısın yoruldum be adam sen yorulmadın mı!?" Dedim kaşlarımı çatarak ona bakarken , sanki kucağında ben yokmuş gibi rahat bir yüz ifadesiyle kafasını kaldırıp bir kaç saniye düşünür gibi yaptı.

" ben bir bordo bereliyim?" Dedi sorar gibi yürürken kaşlarım çatılırken ona baktım ters ters , mutfağa girdiğimizde beni yine masaya oturtuğunda kollarımı boynundan çektim.

" yani yorulmuyor musunuz siz çelikten misiniz ?!" Dedim ne saçmalıyorsun der gibi.

" tam olarak öyle yavrum ." Dedi kafasını sallarken dolabı açtığında içinden bir tencere çıkarttı , ona bakarken o tencerenin kapağını açtığında tabak çıkardı.

" ben tam olarak şu an kiminle konuşuyorum egon mu han la mı?" Dedim ters ters ona bakarken gülüşünü duyarken tenceden çıkardığı sarmaları tabağa koymasıyla kaşlarım çatıldı.

" kim yaptı onu?" Dedim merakla ona bakarken , dudağının kenarı çarpık bir gülüşle kıvrıldığında diğer tabağa da sarma çıkarmaya başladı.

" annem ve kardeşim. "

" buradalar mı?!" Dedim birden dehşetle gözlerimi anlık korkuyla etrafta gezdirirken.

Bu halde masanın üstünde otururken onlarla karşılaşmak en son isteyeceğim şey olur...

" hayır göndermişler. " dedi tabakları masaya koyarken uzanıp dudağıma ufak bir Buse bırakıp dolaptan yoğurt ve kola çıkardı bu sefer.

" yani sen hamarat değilsin ?" Dedim burun kıvırarak kaşları çatılırken bana döndü kısa bir anlığına.

" ne o almayacak mısın hamarat değilsem?"

" yani tercihlerim hep aşçı erkeklerden olmuştur. " dedim dudak büzüp bir kaç saniye düşünürken kolayı açan elli birden durduğunda yavaşça gözleri bana döndüğünde göz göze gelmemizle acı kahvelerindeki siniri fark ettim , gülümsedim Şirince.

" aşkı erkekler ? Erkekler ?" Dedi birden anlamayarak beni , kaşlarımı kaldırıp omuz silktim.

" daha önceki sevgilim aşçıydı.." dedim omuz silkerek , benim üzerimde olan gözleri birden daha da koyulaşırken kaşlarımı çattım, üsteğmen birden gülerek kafasını sallayıp çenesini ovdu sertçe sinirle.

Sanırım sinirden ne yapacağını şaşırmıştı...

" önceki sevgilin aşçıydı.." dedi kafasını sallarken , birden sinir bozukluğuyla daha çok gülerken kaşlarımı çatıp anlamayarak ona baktım.

Daha önceki sevgilim bir oto galericiydi ama bunu ona söylemektense gözlerimin önünde kıvranmasını izlemek daha cazipti.

Tamam bir kere aşçı bir konuştuğun olmuştu ama sadece konuştuğum benden hoşlanıyordu bende arkadaş gözüyle bakıyordum zaten sonra olmamıştı denemek istemişti ama ben istememiştim , tabi ondan kurtulana kadar canım çıkmıştı Allahın ruh hastası İtalyandı ve makarnada fazla hassastı...

" güzelmiş..." dedi gülerek kafasını sallarken , gözlerim kola doldurduğu bardağa değerken kaşlarım şaşakınlıkla havaya kalktı.

" han?"

" evet ?!" Dedisinirden kasılan çenesini gizlemeye çalışırken gözleri tezgaha dalmıştı.

" kola taştı ?" Dedim ona bakarken , kaşları birden çatıldığında sonunda fark ettiği şeyle gözleri hızla açıldı ağzının içinden küfür ederken bir adım geri çekilip boş kola şişesini kenara fırlattı.

" amına koduğumun aşçısı !?" Dedi birden sinirle tezgahtaki kolayı bezle silerken.

" çocuğun ne suçu var be ?" Dedim ona bakarken.

" sarışın..." dedi derin derin nefesler alırken.

" evet ?"

" üstüme gelme." Dedi sinirle dişlerini sıkarken , bezi lavabonun içine bırakıp kola bardağının birazını boşaltıp önüme koyduğunda yüzüme bakmadan tezgaha döndü yine.

" hangi konuda ?"

" sarışın!"

" ha aşçı konusunda mı , aman canım sende buna mı taktın beraber yaparız bizde evlendiğimizde yemeği ?" Dedim gülerek kızarmış yüzüne bakarken gözleri duraksadığında bana döndü bir kaç saniye yüzüme bakarken gözlerinde anlamadığım bir ifade geçti, bir kaç adımda önüme geçtiğinde iki eli yanımda konumlanırken bacaklarımın arasında yerini almasıyla birden o kadar yakınıma girdi ki gülüşüm yüzümde asılı kaldı. Nefesim boğazıma tıkanırken uzun kirpiklerimin altından gözlerine baktım , onun gözleri yüzümün her yerini dikkatle süzerken dudağının kenarı kıvrıldı.

" ha benle evleneceksin yani?" Dedi gülerek , bu o kadar hoşuna gitmişti ki yüzündeki gülümsemeye engel olamadı.

" çok ağladın başka çarem kalmadı maalesef ..." dedim gülerek omuz silkerken daha da yakınıma girdiğinde burunlarımız bir birine değdi.

" çok ağladım ?" Dedi gülerek birden , gülüşümü gizlemeye çalışırken başımı salladım "yalvardın be komutanım.." dedim iç çekerek sen ne diyorsun der gibi.

" bak sen eee?" Dedi yüzüme dikkatle bakarken bir kaç saniye düşünür gibi gözlerini seyrettim uzun uzun.

" bende çok vicdanlı bir insan olduğum için kabul ettim maalesef. " dedim dudak büzerek kaşları havaya kalktığında bir eli yüzüme düşen saç tutamını nazikçe geri itip yanağımı okşadı , dudağını dudaklarımda birleştirildiğinde diyeceğim şeyleri yuttum.

" başka ?" Dedi gözleri dudaklarıma değerken , nefes alamazken dikkatimi toplamaya çalıştım ama o bakışları ne dikkat bırakıyordu ne odak.

" sonra...." Dedim be diyeceğimi unuturken kaşları kafaya kalktığında başını hafifçe yana yatırdı kaşlarını kaldırıp bakışlarını gözlerime çıkardı bir kaç saniyeliğine. Dudakları bir kez daha değdi dudaklarıma.

" sonra ?" Dedi yalancı bir merakla , yutkunamazken bakışları tekrar dudaklarıma indirdi , bütün dengem birden alt üst olduğunu sen diyeceğimi unutum dudakları bir kez daha nazikçe dudaklarıma değdiğinde beni çıldırtacak kadar narindi.

"Han!" Dedim sinirle ona bakarken , kaşlarını kaldırdı bir kez daha dudaklarına dudaklarıma bastırıp öpüp çekildi.

" bir tanem?" Dedi bana bakarken , bunu öyle bir söyledi ki içimin gittiğini hissetim.

" dikkatimi dağıttırıyorsun..." dedim sızlanarak , ama bundan şikayetçi değildim tam tersine daha çok öpsün istiyordum beni. Öpsün ve bırakmasın.

" öyle mi güzelim ?" Dedi sanki hiç haberi yokmuş gibi , sinirle gözlerimi kaçırıp gülüşünü gizlemeye çalışarak koluna vurup onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım.

" dengemle oynuyorsun be adam !" Dedim hızla ondan kaçmaya çalışırken , kahkahası mutfakta yankılanırken kolları sıkıca belime sarılıp beni biraz daha kendine çekip kaçmamı olanaksız kıldı.

" ama yavrum sende beni sinirlendiriyorsun?" Dedi gülerek , oyun bozan çocuk gibi omuz silkip tutuşundan kurtulmaya çalıştım ama yanağımda sıkı öpücüğünü hissetmemle güldüm.

" uzaklaşsana be adam !" Dedim söylenerek iterken onun ama maalesef yalı kazığına zerre etki etmeyen dokunuşlarımdan başka bir şey değildi onun için.

Lanet olasıca eşitsizlik?!

"Sarışın..." dedi gözlerime bakarken , " değil bir cihan , bütün dünya gelse de seni benden uzaklaştırmaz..." dedi gözlerime bakarken sesindeki ton o kadar gerçekçiydi ki. Dudağımı ısırdım.

" bunu anlamış olmalısın artık. "

" sen üsteğmenim ..." dedim iç çekerek kollarımı boynuna sararken. " benim dengelerimle oynuyorsun yapmam dediğim şeyleri

Yaptırıyorsun , affetmem dediklerimi affettiriyorsun , istemiyorum dediklerimi istetiyorsun ...?" Dedim anlamayarak gözlerine bakarken kafamı omuzuma yaslarken onu biraz daha kendime çektiğimde bana teslim olup yaklaştı bana.

" sen nasıl bir şeysin böyle ?" Dedi bana bakarken kıyamıyormuş gibi , dudaklarım kıvrılırken ellerimi yüzüne koyup yanağını okşadım uzun uzun. Dokuşumla kapandı gözleri huzurla.

" asıl sen nasıl bir şeysin üsteğmen , beni değiştirdin ve ben bunu seviyorum..." dedim iç çekerek , çocuk gibi omuz silkip dudak büzdüm . Gözleri dikkatle beni izlerken bütün ilgisi bendeydi.

" benim hayatım sen oldun ve ben bunu seviyorum sarışın..." dedi aynı benim gibi gözlerime bakarken , gözlerimin en derinine bakarken gülümsedim gözü derin derin beni içine çekerken gözlerimi kapatmamla dudaklarını dudaklarıma birleştirmesi bir oldu. ellerim birden sıkı sıkı boynunu sardı , kolu belimden sıkı sıkı sarılırken birden havalanmamla bacaklarımı beline doladım dudaklarımızı ayırmadan.

Dudakları beni içine çekmek ister gibi öperken , dudaklarımın üstünde olan dudakları beni çıldırtacak gibi aklımı hayalimin almayacağı kadar güzeldi. Yanımdaki varlığı , kokusu , gözleri her şeyiyle sanki bu adam bendi , bana aiti bir başkasına değil sadece bana aiti benden bir parçaydı.

Kalçam sandalyeyle buluştuğunda beni bırakıp benden ayrıldı , anlıma öpücük bırakıp geri çekildi.

" şimdi yemek zamanı sarışın..." dedi gülerek karşıma otururken gülmeden edemezken kafamı salladım.

Sanki hiç bir sorun yokmuş gibi ...

Sanki hayatımız çok normalmiş gibi...

Onca yalan ve sırlar açığa çıkmamış gibi...

Yüzleşmeyi bekleyen sırlar yokmuş gibi...

_____

Acılı bir bakış yerleşirse eğer kirpiğinin ucundan göz bebeğine....

Şimdi arkaşlar bir sorum var favori ex'ten , NeXT olur mu olsun ya çok tatlı !?????

Nasılsınız aşkolar.