Bu kitapta geçen yerler, kurumlar ve kişiler tamamen kurgudur!!

"İntihar eden bir çocuğun cebinden çıkan not; eve giderken yüzüme bir insan gülümserse intihardan vazgeçeceğim"

Nedense bu not beni çok etkiledi...

TUSAŞ şehitlerimize Allah'tan rahmet dileriz...

"Çağrı?" Dedi eflin

"Efendim güzelim" dedi çağrı

"Çocuğunun olmasını istermiydin?"

"Evet isterim ama bu sayıya bağlı şahsen ben futbol takımı kurmayı planlıyorum"

"Yuh çağrı" dedi eflin ve içeri gitti.

Çağrı ise hayatını düşündü.

Sadece bir kaç yıl önce gönlünde vatan aşkından başka şey yoktu.

Ama şimdi sevdiği kadın ile evliydi.

Eflinden (uzun zamandır eflinden dinlemedik ;))

"Ya ahu dinle beni gel bize ,yardım edersin hem"

"..."

"Tamam belkiyorum"

Ahuyu kapattıktan sonra girayı aradım.

"Giray yardımına ihtiyacım var"

"Noldu yenge iyimisiniz?"

"İyiyiz iyi çağrıya ufak bir sürpriz yapacağım size ihtiyacım var"

"Sürprizmi? Ne sürprizi?"

"Amca oluyorsun"

Uzun süre giraydan ses gelmedi.

"ALLAH! AMCA OLUYORUM LAN DUYDUNUZMU? EE YENGE CİNSİYETİ NE?"

"Sakin ol giray cinsiyetlerini öğrenmemize 1 ay var daha"

"Tamam yenge çağrıyı ben oyalarım sen işi hallet"

"Tamam giray"

Dedim ve telefonu kapattım ​​​​​​​​​​

Hamileydim...

üçüzlere hamileydim buda görevden uzak kalacağım demekti.

Ben çağrıdan parçalar taşıyordum.

Benim ve çağrının çocukları.

Kıraç ailesi...

Bir kaç gün önce şüpheleniyordum ve geçen hafta gittiğim doktorda bunu onaylamıştı.

Bir dahaki ay cinsiyetlerini öğrenecektik.

Eve aldığım ve sakladığım patikleri kutunun içine koydum ardından bir not yazıp onuda içine koydum.

Zaman atlaması bir kaç saat sonra

Herşey tamamdı, giray ve çağrı 3 buçuk saat önce gitmişti ve bizde ahu ile etrafı ayarladık

Giraya gelebileceklerini yazdığım bir mesaj attım ve aşağıya indim.

Bir kaç dakika sonra kapı çaldı.

"Ya giray bi siktir git şurdan karımı özledim ben, benim karım nerde, benim güzeller güzeli ,biricik, tatlı ,minnoş sevgilim nerde? NERDE LAN BENİM KARIM!?"

"Ulan çağrı kalk yengem çağırıyor desem bu kadar iltifat etmezsin" dedi giray

Giray ve çağrı kapının eşiğinde göründü.

"Lan giray bi siktir git amına koyim eve giremiyorum"

"İyi be geç yemedik karını" dedi giray

"Karımı ben yedim ama sen bilirsin hem sanane lan benim karımdan"

"Didişmediğiniz bir gün yok yemin ederim ya geçin içeri!" Dedi ahu

" Peki sevgilim" dedi giray ve içeri geçti

Evet giray ve ahu sevgiliydi bir kaç aydır çıkıyorlardı.

Ama Girayın bakışlarından ahuya ne kadar aşık olduğu belliydi.

"Ben bı çaya bakıp geleyim" dedi ahu

Aradan 5 dakika geçti ve mutfaktan bir ses yükseldi.

​​​​​​"GİRAY ÇABUK BURAYA GEL!"

"Yettim sevgilim!"

Dedi giray ve ahunun yanına gitti

"Hanımcı" dedi çağrı

"Sen nesin lan?!" Dedi mutfaktan giray

"Ben erkeğim lan!"

"He ben gayim pardon" dedi giray

Ardından "siz devam edin bende gay bara gideyim"

"Giray seni öldürürüm!"

"Çağrı bugün günlerden ne?"

"25 ekim güzelim" dedi çağrı ve gözleri büyüdü

"Hassiktir yoksa doğum günün falanmıydı?"

"Hayır çağrı doğum günüm 7 mart"

"Oh iyi bari"

Ayağa kalktım ve odadan kutuyu getirdim ahu ve giray'da salona girmişti.

Kutuyu çağrıya uzattım ve bekledim

"Hayatım bugün benim doğum günüm değil" dedi çağrı

"Aç artık şunu amına koyduğum" dedi giray

Çağrı yavaşça kutuyu açtı

"Tebrikler acun Ilıcalı olmaya hak kazandın çağrı" dedi giray

Eline patikler aldı ve baktı uzun uzun ardından gözlerindeki yaşı sildi ve ayağa kalktı sarıldı.

Tepkisini daha farklı bekliyordum ama tahmin ettiğim olmadı sakin karşılaması daha iyi olmuştu belkide ;)

"Ben babamı oluyorum şimdi?"

"Evet sen baba oluyorsun"

"Eğer öpüşürlerse kusarım" dedi giray

"Giray!" Dedi ahu ve girayı mutfağa çekti.

Küçük çekirdek ailemiz büyüyordu en iyiside buydu ;)

Yazardan

Bugün 25 ekim...

Çağrı,eflin, giray ve ahu dışında geri kalan herkes karargahtaydı.

Bu dörtlü bugünlük izin almıştı.

Gece timi göreve gidecekti.

Albay tarafından görev bilgilerini aldıktan sonra hazırlanmış ve helikoptere gitmişlerdi.

Helikopter görev noktasına geldikten sonra inmiş ve hazırlanmışlardı.

Şans bu sefer gece timinden yana değildi.

"Ah!" Diye bağırdı Aytuğ

Ardından yere düştü.

Tim kapana kısılmıştı.

"Komutanım!" Dedi oğuz

"Komutanım kapatmayın gözlerinizi nolur dayanın!" Dedi

Telsizden albaya bildirdi ve destek istedi.

O kadar vakti yoktu aytuğun

"Bana bak oğuz eğer ki şehit olursam evlatlarıma söyle başları dik olsun babaları şehit olduğu için gurur duysunlar" dedi ve bilinci kapandı.

KIDEMLİ YÜZBAŞI AYTUĞ DOĞU YILMAZER 25 EKİM 2024 TARİHİNDE TERÖRİSTLERE KARŞI YAPILAN SİLAHLI ÇATIŞMADA ŞEHİT DÜŞTÜ!

Sanki hissetmiş gibiydi gökyüzü aytuğun şehit olduğu gün fırtına koptu Türkiye'ye.

Haber ailesine bildirildi.

Kıyamet koptu bir eve. İki çocuk daha yetim kaldı...

Babasının cenazesinde şu soruyu sordu bora;

"Babam nerde?" Etrafa bakındı o kadar askerin içinde babasını aradı sonra tekrar sordu;

"Nerde babam?"

Naaşı getirildi aytuğun albayrağa sarılı tabutu bırakıldı.

Tüm askerler saygı duruşuna geçti.

Sonra bir ses...

"BABA!"

Bora yılmazer babası şehit düştüğünde 9 yaşındaydı. Anlamadı başta,ama işler sonradan değişmişti...

Batu Yılmazer babası şehit düştüğünde 11 yaşındaydı. O herşeyi anlamıştı...

Akşamına habere çıktı aytuğ

"Sayın dinleyiciler acı haber ile başlıyoruz haberlere bugün teröristler ile yapılan silahlı çatışmada 1 askerimiz şehit düştü şehit olan askerin evli ve 2 çocuk babası olduğu öğrenildi şehidimize Allahtan rahmet ailesine baş sağlığı dileriz

Evet sıradaki haberimiz dilan polat ve engin Polat çifti-"

Ne demişler 45 saniyeliğine kahraman olursunuz 45 SANİYE! çıkar süslü püslü bir karı hüzünlü bir sesle anlatır, ekin bulut karakol baskınında şehit düştü. 45 SANİYE!

sonrada magazin haberleri...

"Verme dünyaları alsan da bu cennet bu vatanı!"

Binlerce yiğit şehit oldu bu vatan için binlerce baba evlatlarını geride bıraktı...

Başkasının çocuğu rahat yaşasın diye kendi evlatlarından vazgeçti...

Başkası aç kalmasın diye kendisi aç kaldı...

Başkası kurşun yemesin diye kendisi kurşun yedi...

Ve Türkiye yine sessizliğe gömüldü...

Aytuğ ve oğlu batu 🤍

Aytuğ ve oğlu bora 🤍

Evettt bitti

Nasıldı?

Gidişat nasıl?