Yeni Üyelik
10.
Bölüm

Bölüm - 10

@birbulutkalemi

Evet o malum gün geldi. Dün kâbus gibi geçen bir günün ardından bugün kendi kâbusuma gidiyorum. Cihan'la konuşmak pardon toplantı yapmak için gidiyorum. Garip aslında önceden sürekli onunla çalışmak nasıl bir şeydir diye merak ederdim. Bir ilişkimiz olduğu için onunla çalışmayı hiçbir zaman kabul etmedim ama çevremden her zaman ne kadar başarılı bir insan olduğunu da elbette duyardım. Onunla her zaman gurur duydum, başarılarını hep kendi başarım gibi görüp mutlu oldum ama hiçbir zaman o, iş adamı ile tanışamadım.

Biz daha ilk tanışmamızda kaybettik o iş ilişkisini yaşama fırsatını. Ben onu, o da beni ilk gördüğümüz andan itibaren sanki hep hayatımızda olacağımızı bilirmişiz gibi bir samimiyetle yaklaştığımız ve gerçekten de uzun bir süre birbirimizin hayatında yer aldığımız için asla profesyonel bir iş ilişkimiz olmayacağını kabul edip, benim yoğun ısrarlarımla iş ve normal hayatımızı her zaman ayrı tuttuk birbirinden. Kimi zaman bu konuda anlaşamadığımız için tartıştık da!

Ve şimdi de onun bilmediğim yeni bir yönüyle tanışmak üzereyim. Bu benim için yeni bir Cihan tanıma fırsatı. Olmaması gerekse de kendime engel olamadığım bir biçimde beni heyecanlandırıyor. Ben zaten her zaman yeni bir Cihan tanırken hep böyle olurum ki sportmen Cihan, sanatçı Cihan, aşık Cihan, oyunbaz Cihan ve daha nicesi. Tanımadığım çok da fazla kişiliği kalmamış derken şimdi karşımda birden fazla şekilde çıkıyor. Asla tanıyacağımı düşünmediğim iş adamı olan Cihan ve görmeyi en çok arzuladığım baba olan Cihan.

Benim sahip olamayacağım bir çocuğun babası olan Cihan...

Bunca yıl sona bu ihtimalin canımı bu kadar yakması normal mi? Artık içimde her şeyin bitmesi gerekmiyor mu? Bir insan nasıl bu kadar sevilebilir ki? Böyle bir sevgi mümkün mü? Adam şimdi karşımda kızına bir şeyler yediriyor bense bencilce o tabloda yer almayı umuyorum. Böyle uzaktan izlemeyi değil de yakınlarında olup o tabloya dahil olmayı, onlarla tatlı tatlı atışmayı diliyorum.

Daha fazla izlemeyi yüreğim kaldırmayacak sanırım, bir an önce gidip şu ev işini halledip sonra da evime dönüp her şeyden uzaklaşmak istiyorum. Omzumda asılı duran çantamın kulpuna beni sanki hayata bağlayan bir ipmiş gibi sıkıca sarılıp uzaktan izleyip imrendiğim o manzaraya doğru sarsak adımlarla yaklaştım.

Sonunda beni fark edip başını kaldırdı her zaman görmese bile mutlaka aynı ortamdaysak benim orada olduğumu anlıyor ve bunu nasıl yaptığına dair en ufak bir fikrim bile yok! Bana en güzel manzarayı sunduğundan habersiz olan adama, "Merhaba, gecikmedim umarım." Diyerek söze girdim. Biraz daha sessizce birbirimize baksak her an arkamı dönüp kaçabilirdim.

"Gecikmedin, biz erken geldik. Biraz baba kız zaman geçirelim dedik." Dedi içimde sönmesi imkânsız bir yangın başlattığından habersiz. Kızına karşı kullandığı o şefkatli ses tonunu bir zamanlar benim için de kullandığını hatırlatarak.

"Anladım, istersen sonra yapabiliriz toplantıyı sizi bölmek istemem." Lütfen kabul et! Lütfen kabul et kalbim ne kadarına daha dayanır bilmiyorum, benim acilen buradan gitmem lazım bunu kaldırabilir miyim emin değilim...

"Hayır gerek yok! Burayı seçme amacım bu zaten, biz çalışırken Asel de oyun alanında vakit geçirecek." Dedi. Arkamı dönünce camekanla ayrılmış büyük bir oyun alanı gördüm. Gayet mantıklı bir fikir, aileler için mükemmel bir mekân tasarımı olmuş. Bir tarafta aileler sessizce vakit geçirirken çocuklar diğer tarafta özgürce oynayıp vakit geçirebiliyor. Buna benzer bir tasarımı Antalya'daki bir otelin restorandı için yapmıştım.

"Baba! Önce benim odamı konuşabilir miyiz? Fikrimi değiştirdim onu söylemem lazım!" heyecanla konuşan küçük kıza kayıtsız kalamadım. Yüzümde bir gülümsemeyle ona baktım.

"Siz tanışmadınız sanırım, Aslı bu küçük hanım benim kızım Asel." Dedi bakışlarını küçük kızdan bana çevirdiği zaman yüzüme merakla baktı. Ne tepki vereceğimi merak ediyor sanırım. İnan bana Cihan bende ne tepki vereceğimi merak ediyorum ama ne tepki vermem gerektiğini de bilmiyorum. Tek bildiğim bizim aramızda olanlarda bu kızın hiçbir suçu olmadığı o yüzden ona karşı elbette tavırlı olmayacağım.

"Merhaba Asel, ben de Aslı ama biz zaten tanışmıştık beni hatırlıyorsun değil mi?" diye sordum beni unutmamış olmasını umarak. Niye böyle bir şey istediğim konusunda ise yine bir fikrim yok. Sadece bu küçük kızda biraz da olsun yer etme düşüncesi beni mutlu etti.

"Evet, üzerine sıcak çikolata döktüğüm için tekrar özür dilerim." Dedi.

"Ne sıcak çikolatası?" diye sordu cihan. Sonra ise gözleri büyüdü endişeyle bana bakıp, "Sen iyi misin, yandın mı? Bana bir kadının üzerine döktüğünü anlatmıştı ama bu ayrıntıdan haberim yoktu." Dedi.

"İyiyim sorun değil, biz zaten o gün aramızda çözmüştük tekrar konuşmaya gerek yok. Hem ben bu güzel hanımın odası için fikirlerini oldukça merak ediyorum." Dedim konuyu kapatmak isteyerek. Benim için endişelendiğini görüp boş yere ümitlenmek istemiyorum, onca şeyden sonra olmaz!

"Babam dedi ki sen her mobilyayı yapabilirmişsin öyle mi?" o gözlerini kocaman kocaman açıp bana merakla bakması içimde olduğunu bilmediğim bir yerleri ısıttı, içimden onu üzecek bir şey söylemek gelmedi.

"Çoğunu yapabiliyorum diyelim biz ona, sen ne istiyorsun bakalım? Söylersen yapabilir miyim birlikte bakabiliriz." Dedim.

"Benim en sevdiğim masal Sindirella yatağımı onun arabası gibi yapabilir misin?" öyle bir sordu ki yapamayacak olsam bile bir şekilde bulup ona getirecek kıvama geldim ama neyse ki çocuklar için tasarımlarımızda zaten olan bir şey olduğu için mutlu oldum.

"Elbette yaparız, hatta çok şanslısın sanırım hazırda bir tane var bile, çok beklemene gerek kalmaz."

"Gerçekten mi?"

"Elbette, başka istediğin bir şey var mı gerisini benim ayarlamamı mı istersin?"

"Sen yap! Babam dedi ki sen çok iyi bir ev yerleştiricisiymişsin, ne zaman bir ev yapsan çok güzel olurmuş."

Tek kaşım havada ona bakıp, "Ev yerleştiricisi mi?" diye sordum. "Evet, ev yerleştiricisi senin işin buymuş." Dedi. Sanırım mimarı anlayamayacağı için bu şekilde açıklamış

"Babana bu güzel düşüncesi için teşekkür etmeliyim, söz veriyorum odanı en güzel şekilde yerleştirmek için elimden gelen her şeyi yapacağım." Gerçekten de yapacağım, Asel'in odasını sevmesi için ona peri masallarından fırlamış bir oda vereceğim.

"Babacım artık oynamaya gidebilir miyim?"

"Tamam, gidebilirsin. Biz tam burada olacağız istediğin zaman gelebilirsin tamam mı?"

"Tamam." Deyip oturduğu yerden kalkıp babasının yanağını öptükten sonra koşarak oyun alanına gitti. O gidince ikimizin arasındaki gerginlik arşa çıktı, önce konuşmak mı ister yoksa çalışmak mı bilmiyorum ama benim için önce çalışmak daha mantıklı duyacaklarımın beni nasıl etkileyeceğini bilmiyorum.

"Önce çalışıp sonra konuşsak olur mu? Başlamışken bölmeyelim hiç." Dedim çekinerek. Oysa ben ondan hiçbir zaman çekinmedim ki hep içimden ne geliyorsa söyledim ona.

Şimdi ise burada öylece durmuş bana aksi bir tepki vermemesi için çekinerek konuşuyorum, işte bu her şeyden daha fazla yaktı canımı. Onun da yüzünde buruk bir gülümseme oluştu, sanırım o da benim bu halime şaşırdı. Oysa bilir ki ben karşımda o olduğu zaman pervasızca, yanlış anlaşılma korkusu olmadan konuşurum her zaman.

"Olur önce çalışalım." Dedi her zamanki gibi anlayışlı olarak. Sonrasında ise her şeyle en ufak detayına kadar plan yaptığımız bir iki saati geçirdik. Evinin her yerini kızına göre ayarlamaya çalışması ona bir kez daha hayran olmamı sağladı.

"Evet sanırım şimdilik bu kadar, zaman geçip mobilyalar imalattan çıktığı anda yine kontrol etmemiz gerekebilir ama onun için imalathaneye gitmemiz orada görmen daha uygun olur böylece hoşuna gitmeyen bir yanı olursa değiştirmek daha kolay olur."

"Olur, sen haber verirsin gideriz." Dedi. Sesinde artık sabırsız bir ton var, konuşmaya girmek istiyor ama en az benim çekindiğim kadar o da çekiniyor şimdi fark ettim.

"Artık konuşalım mı?" diye sordu.

"Olur, ne konuşmak istersin?" biliyorum berbat bir giriş ama konuşma konusunda her zaman benden daha iyi oldu o, bir kez daha yapsa bunu ikimiz içinde iyi olur.

"Ne zamana kadar hiçbir şey olmamış gibi davranacağız? Sence de artık konuşup bazı şeyleri netleştirmemiz gerekmiyor mu?"

Uzun zaman sonra ilk defa kendime ve ona dürüst olmaya karar verdim. Tüm ilişkimiz boyunca her problemimi kendi başıma çözmeye o kadar alıştım ki sonunda bunun bizi ne kadar yaraladığını görememiştim, o yüzden şimdi dürüst olup belki de ilk defa sırtımdaki yükü onunla paylaşmak istedim.

"Gerçekleri kaldırabilir miyim bilmiyorum Cihan. Kör değilim, Asel'in yaşı bizim birlikte olduğumuz zamanlara denk geliyor. Her ne kadar inanmak istemesem de senin tanıdığım o adam olmadığın gerçeğini kaldırabilir miyim bilmiyorum."

Durdum derin nefes alıp, "Gerçekten beni aldattın mı Cihan? Asel'in doğduğu zamanlar neden bizim birlikte olduğumuz zamanlara denk geliyor?"

İnstagram/ Tiktok: birbulutkalemi

Loading...
0%