28 Aralık Çarşamba

Hızlıca koltuğa oturup uygulamayı açıp telefonu masaya yerleştirdim. Gergin bir şekilde dizimi sallayıp beklerken ekran birden karardı ve ardından karşımda o belirdi. Derin bir nefes bıraktım.

"Yanılmışım... Şey merhaba, kusura bakma seni hiç böyle beklemiyordum şaşırdım."

"Evet biraz yanıldın. Daha çok babama benziyorum." dedi. Odaklanmakta zorluk çekiyorum gerçekten yakışıklı birisi. Sandığımın aksine kumral ve göz rengini anlayamadım kahve gibi de ama değil gibi de.

"Bir şey isteyebilir miyim?" cümlemden sonra gözleri kısıldı merakla bakıp kafasını tabi der gibi salladı.

"Tabi ki yapabileceğim bir şeyse yardımcı olurum."

"Ay evet evet yapabileceğin bir şey telefonu biraz gözlerine yaklaştırır mısın? Rengini çok merak ettim şu an belli olmuyor da." Allah'ım bir insanın bu kadar güzel gülmesi kalbe zarar. Söylediklerimi duyunca gülmesi beni kendine hayran bırakmış olabilir dostlarım.

"Yani pek bir numarası yok kahverengi gözlerim ama bakmak istiyorsun madem bak bakalım." Telefonu kendine yaklaştırdı ve görmem için gözlerini de açtı biraz daha.

"Güneş." dedim farkında olmadan. Gözleri bana güneşi anımsattı keşke bir ekrandan değil de gerçekten bakabilsem. Sıcak... Tek kelimeyle özetlemek gerekirse gözleri güneş kadar sıcak. Kahverengi değil gözleri kehribar ama bana güneş gibi biliyorum fazla tekrar ettim ama bir ekrandan bana bu kadar güzel geldiyse gerçekte görsem ne olur bilemedim.

"Efendim?" dedi, anlamadı dediğimi zaten fısıldar gibi çıkmıştı anın etkisiyle ağzımdan kelime.

"Gözlerin güneş gibi sıcak, rengi kahve değil kehribar çok güzel." Cümlem bitince fark ettim ne dediğimi. Biraz sıcak oldu utandım sanırım ki normalde çok da utangaç birisi değilim.

"İlk defa böyle bir iltifat aldım teşekkür ederim." Sanırım konuyu değiştirsem iyi olacak yoksa biraz daha abartıp bu sefer gülüşüne de iltifatlar etmeye başlayacağım.

"Ee sen doğru tahminlerde bulundun neden bir şey demedin ben olsam şimdi var ya ohoo neler demiştim."

"Neler demiştin?" dedi yine gülerek Allah'ım sen bana mukayyet ol böyle gülüp bakarsa ben çok fena âşık olurum. Yani kendimi biliyorum bir erkekte baktığım ilk şey gülümsemesi ve bu adam şimdiye kadar gördüğüm en güzel gülümsemeye sahip, eriyorum her gülmesinde. Can sağlığım için en iyisi bundan sonra görüntülü konuşmayalım biz.

"Yani işte sevinirim, büyük ihtimal bak işte doğru tahmin etmişim gibi böbürlenirim falan." İnsanın kendini tanıması güzel şey, tabi dostlarım ona söylemesem bile her konuşmada araya sıkıştırıp bak ben bildim sen bilemedin falan derdim yani yaparım ben.

"Yani benim için doğru tahmin etmekten çok tahmin ettiğim gibi görünmen daha sevindirici."

"Neden, farklı görünseydim beğenmeyecek miydin?"

Önce kaşları çatıldı sonra ise, "Hayır, olur mu öyle şey hiç? Ben daha çok hayal ettiğim gibi ve konuşurken kafamda canlanan kadar sevimli olduğun için sevindim. Yoksa sarışın, esmer veya kızıl fark etmez konuştuğum kişi sensin görmeden de keyif alıyordum sohbetinden, siz kadınların deyimi çirkin veya güzel önemli değil bir zaman sonra bunlar etkisini yitirir anlaşamadığın birisi ile konuşamazsın." dedi.

"Senin bu olgunca konuşman konusunda biraz utansam da ben dış görünüşün köpeği bir insanım. Üzgünüm ama kitapların bile kapağını beğenmeyince dikkatimi çekmez benim biraz ön yargılı gibi olacağım ama dışını beğenemediğim şeyin içi ilgimi çekmiyor, tabi Allah'ın verdiği yüzü değiştirmek değil dediğim ama ben biraz şekilciyim dış görünüşe imkânı olduğunca dikkat edilsin isterim güzel giyinsin, saç sakal düzgün olsun temiz olsun gibi. Tabi ki anlaşmak zekâ falan da önemli ama ne sana yalan söylemiş olayım ne de kendimi kandırayım ben biraz görünüşe önem veriyorum. Soğudun benden değil mi söylediklerim için?"

"Hayır aksine dürüst olup düşüncelerini söylemen çok hoş. Ayrıca herkes aynı düşünecek diye bir kaide yok sonuçta ve dediklerin de zaten çoğu insanın kriterinde olan şeyler bunun için kimse seni yargılayamaz." Gerçekten anlayışlı bir insan. O böyle söylese de bu şekilde düşündüğüm için yargılandığım zamanlar var.

"Bilemiyorum böyle konuştuğumda tepki aldığım zamanlar oluyor ama kimse için de düşüncelerimi değiştiremem yani."

"Kendi doğrularının olması ve böyle arkasında durman çok güzel. Bu düşüncenden bile kendini sevip saygı duyduğun çok belli. Çoğu insan günümüzde bu düşünceye hala erişememiş."

"Şey teşekkür ederim. Şimdi sen böyle konuşunca mutlu oldum çoğu insan bundan hoşlanmaz. Herkes kendine göre yönlendirebileceği insanları tercih ediyor genelde."

"Maalesef günümüzün en büyük problemi." Benimle aynı şekil düşünen birisinin olması beni mutlu etti.

"İlk konuşma için fazla ciddi konulara girdik sanki." dedim biraz o ciddi hava dağılsın diye.

"Evet öyle oldu. Günün nasıl geçti?" Bana uyum sağlayıp konuyu değiştirdi.

"Biraz yoğundum sabah ama sonra iyiydi ama akşama doğru biraz canım sıkılmadı değil."

"Canını sıkan nedir? Yardım edebileceğim bir şey var mı?" Bazen çok boş konuşabiliyorum şimdi ne diyeceğim ki adama eski sevgilim canımı sıktı mı kızım az hâkim ol diline ya.

"Ya aslında sana anlatmam doğru bilmiyorum. Kişisel bir konu hastane ile ilgili değil ve yardım edebileceğin bir şey yok ama paylaşmazsam da aklım karışacak beni yanlış anlamazsan anlatmak isterim."

"Neden yanlış anlayım anlat lütfen, elimden geldiği kadar yardımcı olup fikir belirtirim istersen."

"Yani direk konuya gireyim o zaman ben. Bugün hastaneye eski erkek arkadaşım geldi yani aslında tesadüf ama görüşmek istediğini söyledi. Ben o an ne yapmam gerektiğini bilemedim için onayladım fakat çok da görüşmek istemiyorum. Bakışlarından anladığım kadarıyla ki uzun zamandır tanıdığım için vardım bu kanıya tekrar deneylim falan diyecek. Benim biraz insanlara hayır diyememe sorunum var."

Duraksadı, kaşları çatıldı ve o beğendiğim gülümsemesi bozuldu. Daha ciddi bir ifadeye büründü. Göğsünün şişmesinden derin bir nefes aldığını anladım gerildi biraz. Sanırım o da benden hoşlanıyor yoksa neden gerilsin ki. Arkadaşlar salak değilim belli hareketlerinden, bu tepkisi biraz daha emin olmamı sağladı sadece. Bu tarz şeylerde salağa yatmak en iyisi anlamamış gibi yap kızım iyice emin olmadan bu konuda konuşma. Ben emin olunca söylerim zaten bu tarz şeyleri hiçbir zaman illa ilk erkekler söyleyecek kafasında olmadım ama emin olmadan da adım atamam yani.

"Hala ona karşı bir şeyler hissediyor musun?"

"Hayır, çok uzun zaman da geçti zaten üzerinden unuttum onu. Sevsem bile birlikte olamam ki onunla hem de güvenimi kırdı benim."

"Seni aldatan o muydu?"

"Hayır, öyle olsa yüzüne bile bakmam. Bu ortada hiçbir problem yokken benden ayrılmak istedi bir açıklama bile yapmadan. Sadece artık benimle olmak istemediğini söyledi seni üzmek istemiyorum, eskisi gibi hissetmiyorum birbirimizi yormayalım ayrılalım falan deyip medenice ayrıldık o yüzden zaten biraz da hayır diyemedim."

"Peki madem sevmiyorsun ve hayır diyemiyorsun istersen sana bu konuda yardımcı olabilirim."

"Nasıl?"

"Buluşmaya gittiğin zaman ilk bana mesaj at seni arayım ve benimle erkek arkadaşın gibi konuş. Böylece öyle bir teklif yapamaz yanında sevgilinmiş benimle konuşursan anlattığına göre o kadar da odun biri değil gibi."

"Gerçekten yapar mısın bunu?"

"Tabi ki ben teklif ettim zaten sana."

"O kadar işinin arasında senden istediğim şeye bak. Kaç yaşına geldim nelerle uğraşıyorum bazı şeyleri biraz abartıyorum sanırım değil mi?"

"İşlerimi sıkıntı yapma zaten istemesem teklif etmezdim. Sen bana mesaj at ararım ben seni."

"Çok teşekkür ederim Timur. Söz bundan sonra insanlara sınır çizmeyi öğreneceğim. Nasıl yaparım bilmiyorum ama..."

"Olabilir böyle şeyler o senin kişiliğinin naifliğinden, insanları kırmak istememenden ama bu şekil olursa en çok kırılan sen olursun."

"Evet, biraz öyle oluyor. Deniyorum ama bazen de olmuyor işte."

"Sıkma canını hallederiz." dedi. Mutlu oldum açıkçası bu tavrı çok güzel.

"Şey benim şarjım bitmek üzere konuşmamıza yarın devam etsek olur mu?"

"Yarın nöbetim var bu şekilde görüntülü konuşmamız biraz geç saatlerde olabilir."

"Yarın da mı görüntülü konuşacağız?"

"Konuşmayalım mı? Olmaz mı?"

"Olurda, sürekli böyle konuşmayalım."

"Neden? Seni rahatsız edecek bir şey mi yaptım?"

"Hayır, sen çok güzel gülüyorsun bu şekil giderse ben sana aşık olurum." Hayır hayır hayır ya bunu söylemiş olamam değil mi? Düşünmeden konuşma işini bırakmam lazım. Gerginlikle dudağımı ısırmış konuşmasını beklerken onun donup kalmasından şok olduğunu anladım. Tepki veremedi adam, aferin sana Asya denecek şey mi şimdi bu!

instagram/Tiktok: birbulutkalemi