28 Aralık Çarşamba

Aferin Asya yapılacak iş mi şimdi bu yaptığın. Kaç dakika geçti adamda hala tık yok. Ben de konuşamadık ne desem ki...

"Timur? İyi misin?"

"Ben, iyi miyim? Evet, evet iyiyim neden?"

"E kitlendin kaldın ondan, tam 4 dakikadır konuşmadan ekrana bakıyorsun."

"Affedersin, ben bir an ne tepki vereceğimi şaşırdım. İlk defa böyle bir şey söylendi bana."

Şapşalım ya! "Neden ki acaba? Çok güzel gülüyorsun sen." Yine o mükemmel gülümsemesini sergiledi bana. Evet arkadaşlar lise zamanlarına dönüp "Gülme be adam. Canıma kastın mı var." dememek için zor tutuyorum kendimi.

"Asya, yapma kes şunu. Sen böyle konuştukça ben ne diyeceğimi bilmiyorum."

"Nasıl ya, sen yakışıklı adamsın. Yakışıklı olmasan bile gülüşün çok güzel eminim bu şekilde bir sürü bir sürü iltifat duymuşsundur."

"Asya ben hayatımın orta okuldan sonrasını askeri liseye gidip oradan da aynı şekilde MSÜ'de geçirdim. Tanıdığım kızlar oralardaki devrelerimdi. Onların da çok azı kız gibiydi hepsi ezilmemek için bir yerden sonra erkek gibi davranamaya başlıyor. Çalışmaya başlayınca da o dağ senin bu dağ benim gezdim durdum. Kızlarla aram iyi olsa sence annemin evlenmem için ayarladığı kızla görüşür müyüm?"

"Ayy Timur o zaman iyi ki benimle tanışmışsın. Merak etme ben seni alıştırırım. Ben biraz düşündüğünü anında söyleyen bir insanım, sen de güzel gülüyorsun ben bunu gördükçe söylerim yani."

"O sorun değil de. Birden sana aşık olurum dedin."

"E ama olurum Timur. Yalan mı söyleyeyim."
Biraz fazla mı oldu bu açık sözlülük olayı sanırım onu utandırdım. Kafasını eğip gülmemek için dudağını ısırması, ne yapacağını bilemeyip önce çenesini kşıyıp sonra saçlarını karıştırması Allah’ım sana geliyorum.
"Yok söyleme tabi de. Ne biliyim bu da söylenmez sanki biraz tereddüt ederim ben yani ya sen beni sevmezsen diye mesela, önce ondan emin olup ona göre söylerim."

"Timur 'cum kaç yaşına gelmiş insanlarız. Duygularımızı neden gizleyelim. Ben sana aşık olursam söylerim, bu sen de bana karşı bir şey hissedeceksin anlamına gelmez ki. Asıl saklayıp duygularımızı yaşamazsak sıkıntı. Duygularımızı bastırmamalıyız. Çoğu psikolojik problemin altındaki sorun duygularımızı bastırmamız."

"Asya sen çok başka bir kadınsın gerçekten. Her geçen gün sana daha fazla hayran oluyorum."

"Yaa teşekkür ederim Timur. Çok kibarsın."

"Kibarlık için değil gerçek düşüncelerim bunlar."

"Olsun, racon budur teşekkür edilir."

"Asya, bir şey sormak istiyorum ama yanlış anlarsın diye de biraz çekiniyorum."

"Sorabilirsin tabi ki neden çekiniyorsun."

"Sende farklı bir izlenim bırakmak istemediğim için."

"Sorun değil az çok tanıdım seni rahat ol. Sorabilirsin sorunu."

"Yıl başında izin kullanacağım Ankara'da olacağım. Yüz yüze görüşmek ister misin? Ben seni birebir görüp tanımayı çok isterim."

"İsterim görüşebiliriz ama benim 36 nöbetim var yılbaşında. Ne zaman geleceksin sen?"

"Ayın 31'inde geleceğim ben eğer senin içinde problem olmazsa gündüz ailemle olup akşam yanına gelebilirim uygun olursan eğer."

"Yeni yıla ailenle girmek istemez misin?"

"Bizim aile önemsemez, her gün nasılsa öyle olur problem olmaz. Akşam yemeğini evde yer senin yoğunluk durumuna göre gelebilirim yanına. Hem yeni yıla senin gibi güzel bir kadınla girip kalan günlerimin de en az senin kadar güzel geçmesini isterim."

"Ama şimdi bu söz üzerine ben nasıl hayır diyebilirim ki?"

"Tamam, anlaştık o zaman haberleşiriz. Şey hiç kapatmak istemesem de sabah erkenden denetim var artık kapatsak olur mu? Yine konuşuruz."

"Tabi olur benim de yatmam lazım zaten artık. İyi geceler."

"İyi geceler Asya. Yarın ben sana yazamasam bile yemeğe giderken yaz bana haber ver ona göre ararım seni olur mu aklımda o bekleyeceğim."

"Şey akşam yemeği yiyelim dedi ama ben biraz onaylamış gibi görünmesin hem de özensiz olsun diye öğle arasında olsun dedim. Saat 12 gibi çıkıyorum, hastane karşısında bir mekân en fazla 12.15 gibi arayabilirsin beni."

"Tamam o zaman yarın konuşuruz iyi geceler tekrar."

"İyi geceler."

Telefonu kapatıp kendimi geriye doğru attım. Uzun zaman oldu bir erkek için bu kadar heyecanlanmayalı. O diğer erkekler gibi değil, tanıdığım hiç kimseye benzemiyor. Umarım o da benim ona hissettiğim duyguları bana karşı hissediyordur.

Aşk acısı çekmek için fazla meşgul bir insanım ben dostlarım. O yüzden Timur'a kendimi fazla kaptırmamam lazım. Tamam biraz benden hoşlandığını düşünüyorum ama tanıyınca aksi olması gibi bir ihtimal de var bu işin ucunda. Sevmek, sevilmek güzel şey olsa da karşılıksız olunca çok zor dostlarım ki ben biraz platonik takılmayı seven de bir insanım ama hayatımın şu an depresyonlara girip kendimi askıya alacağım bir zamanında değilim. Bir an önce eğitimimi tamamlayıp atamamın yapılması lazım. Kafamı meşgul edemem o yüzden doğal olarak biraz bencil olup kendimi de düşünmem lazım. Bağlanmak yok! Sizinle daha fazla sohbet etmek istesem de yatmam lazım dostlarım ama merak etmeyin ilk boşluğumda uzunca konuşuruz bunu şimdi yatıyorum.

29 Aralık Perşembe

Merhaba dostlarım, hepinize günaydın bana pek aymasa da güneş doğdu artık mecbur kalkacağız. Hayat böyledir işte bir bakmışsın dünyanın en güzel şeyini yapıp yatıyorsun bir de bakmışsın ki en kötüsünü yapıp kalkıyorsun. Şimdi siz bana diyeceksiniz ki ee sıktı bu muhabbet artık hep aynı şey ama ben ne yapayım dostlarım ben biraz tembel insanım.

Bana dokunmasalar elektronik kitaplarımı da verseler yataktan hiç çıkmadan üç beş gün o şekil devam ederim hayatıma. Ha elektronik kitap dedim diye normalleri de dışlıyorum sanmayın onlar en iyisi alırsın, açarsın şöyle bir güzel kokusunu içine çekersin her sayfayı çevirmede ayrı bir keyif alırsın ama yatarken okumak zor olduğu için yatarken elektronik kitap okumayı daha çok tercih ediyorum. Rahatlık önemli malum.

Şimdi rahatlığımı bozup kendime kahvaltı hazırlayıp işe gitmek için yola çıkana kadar size bu konuda konuşmak istemiştim yolu yarılamışken aklıma Serdar gelince bir keyfim kaçmadı değil. Önceden olsa mutlu olurdum hatta ondan daha da fazla beklentiye girerdim ama artık değil insanlar değişiyor.

O benim ilk kalp çarpıntım ama aynı zamanda ilk kalp kırıklığım da şu an bana şey gibi hissettiriyor hani çok sevdiğiniz bir kıyafetiniz olur ama bir zaman sonra onu artık o kadar sevmediğini fark edersiniz ilk zamanlar atmak istemezsiniz, çok seviyorum ben bunu giyerim elbet diye dolabın içinde bir köşede bekler ve onu asla giymezsiniz. Bir zaman sonra artık onu atmanız gerektiğini bilirsiniz çünkü artık yerine yenisi gelmiştir sizin için bir önemi yoktur.

Kendinizi sevin dostlarım. Kendinizi sevmezseniz hayattan zevk alamazsınız. Kimseyi kendinizin önüne koymayın. Sevin ama kendi kıymetinizi de bilin, aşık olduğunuz insanlar için kendinizden geçmeyin. Felsefe içeren konuşmamızı da yaptığımıza göre ben işime geçeyim sizi tıbbi terimlerle sıkmak istemediğim için öğle molamda Serdar'la görüşmeye giderken görüşelim sevgili dostlarım böyle düşünceli bir insan olduğum için size kıyamadım yine değerinizi bilin.

Öğle Arası

Son hastama da bakmamın ardından sandalyemde geriye doğru yaslandım. Normalde yavaşça geçen saatler bugün çok hızlı geçti. İçimde bir huzursuzluk var ne zaman yapmak istemediğim bir şeyi yapsam hep böyle oluyor. Çok garip bir zamanlar görmek için bahaneler yarattığım insanı şimdi görmemek için bahaneler yaratmak istiyorum ama artık büyüdüm, hareketlerimin arkasında durmalıyım. O yüzden kalkıp çıktım odamdan iki ileri bir geri adımlar deyimi resmen şu an ki halim için söylenmiş olabilir. Çıkmışken Timur'a da mesaj atmayı da unutmadan yazayım hemen.

Siz: Merhaba Timur, ben şimdi çıkıyorum hastaneden eğer uygunsan 15 dakika sonra arayabilirsin.

Timur: Merhaba, Müsaidim aklımda ona göre ayarladım işlerimi, dediğin gibi ararım dikkat et kendine lütfen ve unutma hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsin.

Siz: Teşekkür ederim tekrar.

Telefonumu cebime koyup hastane karşısındaki restorana gitmek için yola koyuldum. Bir an önce bitsin mantığıyla hızlıca yürümeye başladım şimdi. Ah bu kapıları neden bu kadar ağır yaparlar ki açana kadar canım çıkıyor, bir gün bu şekilde tüm gücümle açmaya çalışırken düşeceğim diye o kadar korkuyorum ki.

İçeri girmeyi başarınca hızlıca taradım etrafı ve evet orada, gelmiş cam kenarına oturmuş telefonla ilgileniyor. Derin bir nefes alıp küçük adımlarla gittim, yanına geldiğimi fark edince kafasını kaldırıp bana bakıp telefonu kapatıp yanına bıraktı.

"Merhaba, çok bekletmedim umarım. Biraz kalabalıktı da hastane." dedim sandalyeyi çekip otururken. Bir yandan da montumu çıkarıp yanıma asıyordum bilerek sarılmadım belki bazı şeyleri anlar diye."

"Merhaba, hayır yeni geldim ben de zaten. Nasılsın?"

"İyiyim, sen nasılsın?"

"İyiyim ben de. Hemen sipariş verelim mi beklemek ister misin biraz daha yoksa?" dedi. Bir yandan da saate bakarak.

"Hemen versek iyi olur fazla vaktim yok." Elini kaldırıp ufak bir hareketle garsonu yanımıza çağırdı siparişlerimizi verdik. Tam ağzını açıp konuşacakken çalan telefonumla sustu.

"Affedersin bunu açmam lazım." arayan Timur'du. Adını görünce bile yüzümde bir gülümseme oluştu. Açtım hemen;

+Efendim hayatım.

-Bir an ne desem bilemedim keşke dün alıştırma yapsaydık. Nasılsın zamanında aradığımı düşünüyorum cevaptan.

+Evet öyle yaptın. Ben de şimdi eski bir arkadaşımla yemekteyim canım.

-Öyle mi canım.

+Ya Timur!

-Tamam tamam bir şey yapmıyorum düşünceli sevgili rolünü oynayıp aç kalma yemek yedin mi diye aradığımı söyle bazen çalışmaya dalıp unuttuğun için falan.

+Çok düşüncelisin sevgilim ben şimdi kapatayım sende yemek ye ihmal etme bana söyleyip kendin de uygula ama olur mu canım.

-Sen iste yeter ki sevgilim hemen.

Konuşmamı Emredin komutanım demesi durdurdu. Anlayamadığım bazı konuşmalar geçti ve en son bana konuştu.

+Benim şimdi kapatmam lazım acil görev çıktı konuşuruz yine dikkat et kendine.

-Asıl sen dikkat et Timur, aklım hep sende gelir gelmez beni ara olur mu?

+Olur kapatıyorum şimdim görüşürüz.

-Görüşelim.

Telefonu kapatıp Serdar'a döndüm tekrar.

"Kusura bakma lütfen genelde öğle araları yemek yemeyi unuttuğum için erkek arkadaşım arayıp hatırlatıyor da hep." dedim. Yüzünde bir bozulma oldu bu da tahmin ettiğim ihtimali yükseltti.

"Erkek arkadaşın olduğunu bilmiyordum."

"Normal değil mi yıllardır görüşmüyoruz."

"Bursa'da da kimse söylemedi malum ortak arkadaşımız fazla ya o yüzden söyledim."

"Şu an oradakiler bilmiyor yeni bir ilişki daha ama elbette tanıştıracağım onlarla da uygun olunca." Yüzüne kendini beğenmiş bir ifade hakim oldu. Kaşları alayla yukarı kalktı masanın üzerinden bana doğru eğildi biraz iyice yaklaşıp göz kontağı kurdu. Sonra ise ağzından bu şekilde davranmamın en doğrusu olduğunu bana gösteren cümleler döküldü.

"Hadi ama kandırma ikimizi de sen benden başka kimseyi sevemezsin."

İnstagram/Tiktok: birbulutkalemi