Yeni Üyelik
19.
Bölüm

Yarı final. 1.7

@birdeliyazariz

Otele gelmemizle, akşam yemeği sonrası bulduğumuz biletler bir olmuştu.

Çıkışta,sabah lobide gördüğümüz çift kol kola arabalarına doğru gidiyorlardı.

Görüntü sıcacık aile tablosunu andırdığı için mutlulukla gülümsedim.

Kızın eli karnına gittiğinde gülümsemem kahkahaya dönüşmüştü.

Ivan,kolumu dürtüp "Futbol takımı kurmak diye sözler varmış Türkçe'de."şeklinde cümlesini bitirdiğinde kahkahalarım boğazımda kalmıştı çoktan.

O bize çocuk yapmayı teklif etti galiba?

Galibası mı var iç ses?

İnşallah vardır o kadar çocuğu nah yaparsınız.

Korkunç iç münakaşamdan uzaklaşarak Ivan'ın arabasında ön yolcu koltuğuna geçtim.

 

Gecenin karanlığı havaalanına gidene kadar bizi takip etti.

Havaalanının içinde bulunan bütün aydınlatmalar sanki ruhumdaki karanlığı kırmak ister gibi üstüme doğrultuldu.

Zihnimde mahkeme kurdu, içerdeki ses "Kaçmaya çalışıyor! Bencil!" diye bağırırken ben nasıl Rusya'ya dönebilirim ki?

Adımlarım uçağa kadar korkarak ilerledi.

Tüm pasaport ve kontrolleri atlattığımız an Ivan'a sarılıp ağladığımı hatırlıyorum.

Uçak yolculuğu esnasında uykuya dalmıştım.

Zaten gün boyu yaptığım tek şey uyumak olmuştu.

Rusya'ya adım attığımız an ruhum özgür olmuş, gülümsemeye başlamıştım bile.

Ivan ruh halimin daha iyiye gittiğini görünce gülerek belimden tuttu,kendi etrafında döndürdü.

 

"Sen iyi olunca dünyam aydınlanıyor deli sevgilim." Yia sapşik şey! Kahkahalar Moskova'nın her karışından duyulacak kadar yükselmişti.

"Çok seviyorum demiş miydim?" Bağırırken söylediklerim kafamda dönen şarkıya aitti.

Ivan,beni yavaşça yere bırakıp geçen gün havaalanın dışına bıraktığımız aracına doğru ilerledi.

"Eve gidince ilk işim yemek yemek olacak!" Yol boyu uyumak tabii ki acıkmama sebep olmuştu.

 

***

Üzerimdeki beyaz elbise dünyanın en güzel kadını olduğumu sanmama sebep oluyordu.

Ivan ile iki gündür birbirimizi görmemek sinirlerimi bozmaya başlamıştı, saatler önce gelen gelinliğim olmasa oyalanacak işim yoktu.

Ayna karşısına geçtiğimde etekleri yerde sürünen ışıltılı taşlarıyla pırlantaları andıran gelinlik beni mest etmişti.

Göğüs kısmı kare dekolteli ip askılı belime kada yapışık olan gelinlik devamında tütü giymişim gibi kabarıyor, fazlasıyla ağırlık yapıyordu.

Kapı çaldığında odaya giren hizmetliler yüzümdeki tebessümü görüp yanıma geldiler.

"Çok olmuşsunuz güzel." Rus aksanları

Kulağa tatlı bir ninni gibi geliyordu.

Aynaya bakan gözlerimi onlara çevirdiğimde orta yaşlarda sarı saçları tepeden topuz olmuş üstünde kalem etek ve beyaz gömlek olan Maria hanımın ellerini tuttum.

"Çok teşekkür ederim, günlerdir yanımdasınız. Benim için Türkçe öğrenmeye başlamanız kadar ince düşündünüz iyi ki varsınız."

 

Sözlerimi yarım anlasa da iyi şeyler dediğimi biliyordu.

Yanındaki Irina ablasına göre daha duygulu bakıyordu.

Mavi gözlerinde akmayı bekleyen yaşlar gördüğümde Maria'yı bırakıp ona döndüm.

"Buraya kimsesiz geldim,siz bana abla oldunuz. Ağlama Irina, en mutlu günümde olmaz." Gülerek söylediklerimle ikisi de sırıttı.

Son hazırlıklar bittiğinde saçım ve makyajımın üzerinden geçtiler.

Pek de makyaj yoktu zaten, saçım da maşa şeklinde omuzlarımdan aşağı uzanıyordu.

 

Saat tam 20.00'ı gösterdiğinde hazırlandığım odadan çıktım.

Önümde duran Ivan'ın hazırladığı odanın da kapısı açıldı, içinden simsiyah damatlıkla Ivan çıktığında nefesim kesilmişti.

Çok,çok güzel. Bu nasıl bir büyü olabilir ki? Ben siyah dalgalarında barındırdığı karanlığa sığınmak, dünyamı bana bakan gülen gözlere inşa etmek istediğime eminim artık.

"Bu günü atlatalım kurban kesip,adak adayacağım." Kısık sesli duam inşallah gerekli mertebelere ulaşır.

 

Ivan yanıma yaklaşıp kolunu uzattı,koluna girdiğimde nikah salonuna doğru yürümeye başlamıştık.

Gerilim hat safada!

İçeri girerken Rus müzikleri çalmasını beklerken ortama erik dalı sesi yayıldı.

Millet şok! Tabii bende şok!

Erik dalı ne alaka?

Ses odasının camında gördüğüm Mete ile şaşkınlığım iki katına çıktı.

Gece işte şimdi başlıyor değil mi?

Türk kültürüne boğalım soğuk Rusları da görsünler!

Mutlulukla içeri geçtim.

Tabi nikahtan önce erik dalı pek mantıklı olmamıştı da herkes eğleniyor gibi duruyordu.

 

Ivan, kulağıma eğilip "Senin arkadaşların eğlenmek istedi, kıramadım."demese anlamazdım.

Onları buraya Ivan mı getirmişti?

Mete'nin pasaportu bile yoktu ki?

Adam zengin özel jet ile gelmişlerdir.

Yasa dışı iş bunlar!

Çokta umrumda zaten.

Ivan'ın kolundan çıkıp nikah masasının yanındaki oturaklarda arkaları dönük olanlara ilerledim.

Kim olduklarını çok iyi biliyorum onların! Vira geldiğimi anladığında ayağa kalktı,bana döndü.

Gözleri doluydu ama gülüyordu da.

"Kardeşim evleniyor ha? Mutlu olacaksın gönülden inanıyorum ters insan."

Sarıldığımda hiç olmayan abla sıcaklığını Vira'nın kollarında hissettim.

Geri çekildiğimizde müzik değişmişti. Artık ne mi çalıyor? Mete emrinde Altınlarım Dizi Dizi şarkısı içeride yankılanıyordu.

 

Ivan'ın akrabaları şarkıları yadırgamak yerine ayağa kalkıp göbek atmaya başlamışlardı. Kim dedi Ruslar soğuk diye? Bir amca gördüm Allah inandırsın benden iyi kıvırıyor şu anda!

Vira üzerindeki gri mini elbiseyle aralarına kaynamak için yanımdan ayrıldı.

Oturanlar arasında olan Ufuk kalkıp sevgilisinin peşinden oynayanların arasına karıştı. Tutku da yanımdan "Mete biraz daha şarkı çalarsa kusacğım."diyerek uzaklaştı. Haklı yani, saniyeler içinde şarkı Nerde yedin paraları şarkısına dönmüştü!

Tutku yanına ulaşmış olmalı ki saniyeler içinde şarkı kesildi.

Göktuğ oturduğu yerden kalkıp abi edasıyla yanıma geldi. "Küçük kız kardeşim evleniyor. Bu günleri de mi görmem gerekiyordu ya!" Dibinde ki Deniz ve Uğur da kalktı.

"Hayırlı olsun." Deniz sarılıp elini Göktuğ'nun eline geçirdi.

Uğur sabır çekerek evliliğimin iyi olması hakkında konuşup yanımızdan ayrıldı.

Tekrar açılan şemmame ile artık herkes pistte oynuyordu.

 

Bende fazla beklemeden Ivan'ı da yanımda sürükleyip piste geçtim.

Nikah masasının önümde halay'a kadar uzanan Türk oyunları yolculuğumuz gecenin ilerleyen saatlerinde "Kabul ediyor musunuz?" Sorusuna döndü.

Ivan "Evet!" diye Rusça bağırdıktan sonra Türkçe şekilde "Sonsuza kadar,"dedi.

Sıra bana geçtiğinde "Evet!"diyerek topuklu ayakkabının topuğun Ivan'ın ayağına geçirmiştim. Canım Rus'um adetleri bilmediğinden yanlışlıkla bastığımı sandı. İmzalar atıldığında ilk işim Instagram'a girip görmemiş yeni gelinler gibi gönderi atmak oldu.

ErnaRaskol: Sanırım yeni başlıyoruz 🤍

@IvanRasko

l

Loading...
0%