@birdeliyazariz
|
"Gamze,ben mi halüsinasyon görüyorum yoksa bize doğru gelen dört dev adam mı var?" Dürttüğüm Gamze yönünü baktığım yere çevirdiği an ağzı beş karış açıldı.
"Fırat, Mert Can,Yunus ve Enes mi?" Sesindeki şaşkınlık ve gördüklerim birleştiğinde bünyeme ardı ardına gelen şokları anlatamazdım. Fırat açık kumral düz saçlarını geriye doğru taramış, üstüne beyaz sweatshirt altına da siyah pantolon giymişti. Yanındaki Mert karakterini yansıtan renkleri kullanmış ve turuncu sweatshirtle mavi kot pantolon kombinlemişti.
Yunus hepsine ters olarak yarım kollu düz beyaz t-shirt altına da siyah pantolon giymişti. Enes sarı saçlarıyla uyumlu yeşil sweatshirt altına koyu mavi kot pantolon giymeyi tercih etmişti. Hepsi 1.80 civarinda dalyan gibi çocuklar olduğundan istemsizce oturduğum banka sindim.
"Selamlar Göksel." İlk konuşan Enes olmuştu. İlk taşı günahsız atar derlerdi de inanmazdım. Dibimde dikildiklerinde anlamaya çalışan gözlerim hala üzerlerinde oyalanıyordu. Tamam telefonda konuşuyor olabiliriz de gerçek hayatta hiç meraklısı değilim ben bu boş insanların. "Hayrola?" Gamze'nin tepkisine Yunus "Sen kimsin?" diye sorduğunda Gamze bana "Beni nasıl tanıtmazsın,vatan haini!" Sitemlerinde bulunuyordu.
Fırat ve Mert kol kola banka oturdular. Onların oturmasıyla biz dört kişi bankı göçtürmüş olabiliriz. Daha fazla banka hasar vermemek açısından ayağa kalktım. Benim kalmışımla gözleri üstüme çekişim bir olmuştu. Fırat merakla bana döndü. "Geçen gün çatıda ne işin vardı?" Anonim olsa sormaz her halde. İyice paronayaklaştım sonunda! "Biri atlamayı denemiş de kim olduğuna bakıyordum." Gerginliğimi yansıtmamak için kırk takla atmam lazım.
"Ha o kişi. Pek önemli değildi olay boş ver." Kişi dedi bıraktı! Ama ismi vardır onun söylesen ölür müsün ki! "Siz ne yapıyordunuz biz gelmeden önce?" Sanane Enes. Enes,tabii ya. O da çatıdaydı. "Çatıdaki kişinin kim olduğunu soruyordum Gamze'ye." Gamze gözleriyle bana dönüp 'Ciddi misin?'der gibi baktı. Böyle olayların içinde en yakın arkadaşımı dahi tanımam tabii.
Enes kararsız gözlerle yüzümü taradı. "Aslında hepimiz çatıdaydık. Kim için bağırdılar o an göremedim." Yalan söylüyor! Bakışlarını kaçırdı kesin yalan söylüyor! Psikoloji okurken psikolojisinin içine edilen tek kişi benim galiba?
Lavaboya gideceğim söyleyip yanlarından ayrıldım.
Nebesnyy: neyle tehtit ettin de ağızlarını bıçak açmıyor?
Nikto: söyleyemezler
Nebesnyy: o niyeymiş
Nikto: bende daha büyük sırları var da ondan
Nebesnyy: pislik misin?
Nikto: kırıcı mısın?
Nebesnyy: sinirlerimle oynamak yerine kimliğinin resmini atmaya ne dersin
Nikto: bilgilerimi alıp nikah mı kıymak istiyorsun bana uyar
Nebesnyy: aynen soyadın adımla uyumlu mu diye de bakmam lazım çok işim var
Nikto: ben o işi hallettim hatun
Nebesnyy: hatun?
Nikto: tamam karım da olursun sakin ol
Nebesnyy: HasbinAllah
Nikto: kzkdkzkskxksm
Nebesnyy: neye gülüyorsun biraderim
Nikto: erkek fatmadan hallice tavırlarına düşüyorum güzelim
Nebesnyy: reis gömdün mü övdün mü
Nikto: sevdim sadece
Nikto bakış açısından: Göksel'in geldiği ilk gün.
Yanımdaki dallamayla kantinden kahve almaya indiğimizde ortalıkta deli danalar gibi koşan iki kız gözümüze ilişmişti. Kabul ediyorum hızlı zamanlarımızı boş geçirmek istemem.
O yüzden fazladan 2 kahve alıp kızların peşine takıldık. Yanımdaki andavalla sözsüz iletişim kurabiliyor olmamız mükemmeldi. Arkadaşına göre daha açık kumral olan kız bir anda arkasını döndüğünde elimdeki iki kahve de yere döküldü.
Şükür ki üstümüze sıçramadan atlatmıştık. Kız önce yere sonra bana bakarak gülmeye başladığında sağ yanağında derin gamzesi meydana çıktı.
"Niye gülüyorsun? Kahvemi döktün farkından mısın?" Kız gülmeye devam ederek "Günün en iyi olayı hasarsız atlatmamız,"dedi. "Ayrıca parası neyse öderim." Ondan böyle saçma bir olay için para istemezdim de Enes'in koluma yapışarak beni "Ders başlıyor."çağrısıyla kızdan uzaklaştırması dengemi şaşırtmıştı. O yüzden kızın aniden uzattığı parayı kapıp yanlarından hızla ayrıldık. Kahretsin,parayı geri vermem gerekiyordu! Ders bitiminde aklımda kalan tek şey kızın gülüşüydü. |
0% |