Derin nefes alıp besmele çekip kapının zilene basmak için elimi koymuştum ki merdivenden gelen sesle başımı o tarafa çevirdim.

Ertuğrula bakışlarımız göz göze gelince bakışlarımı çekip. Elimle zile basıp bekledim.

"Geldimm!" Diye biri bağırıyordu.

"Meraba?"

"Meraba." Dedim.

Kapı açılınca karşımdaki hanım efendi kaşlarını muzipçe bize baktı.

"Ertuğrul? Kim bu hanım efendi?" Demesiyle yanlış anlaşılmanın verdiği etkiyle yüzümü sıcak basmıştı.

"Yeng-" demesine kalmadan atladım söze.

"İnci ablanın arkadaşıyım." Dedim.

"Ay bende seni sevdiği sandım." Dedi gülüp.

"Yani yenge ben sevgili mi yapıyorum da böyle diyorsun?!" Dedi ciddiyetle.

"Yokk öyle demek istemedim Ertuğrul. Demek istediğim sevdiğin kızsa belki tanışsınlar diye getirmiş olabilirsin ay ne bilim öyle aklıma geldi. Kusura bakmayın ikinizde geçin içeri kapıda kaldınız." Dedi kapıyı tam açıp kenara çekildi.

"Ertuğrul asrınlar bu oda da canım ismin neydi?"

"Allah razı olsun sağ ol yenge." Dedi Ertuğrul.

Gözüm çarpınca odaya geçtiğini anladım.

"Naime." Dedim.

"Memnun oldum bende dilşah hanımlarda bu oda da gel ben senle geleyim."

"Selamünaleyküm!" Dedim boş bir yer bulup hemen oturdum.

"Aleykümselamm." Dediler hep bir ağızdan.

"Hoş geldin kızım. Hele gel şuraya oturda sohbet edelim?" Dedi.

E ben hayır demedim lak diye pıtı pıtı gittim. Karnım hafif sızladığını his ettim. Umursamayarak oturdum koltuğa.

"Hoş buldum teyze." Dedim gülümseyip.

"Kimsin sen bakem?" Diye sordu.

"İnci ablanın hastaneden arkadaşı."dedim.

"İsmin ne?" Diye sordu.

"Naime."

"Naime senmisin?!" Diye şok olan bir teyze sordu.

"Evet şaşırdınız sanki?" Diye sorduk tebessümle.

"İnci senden bahsetmişti kızım ondan tanıyorum." Dedi gülümseyip.

"Yiaa öylemi!" Dedim mutlu olmuştum ya.

"Bekar mısın kızım?" Diye sordu başka bir teyze.

"Evet."

"Ay benim bir torunum var huyu huyuna suyu suyuna efendi işinde gücünde yakışıklı namazında istermisin aranızı yapayım? Hem akşam gelicek görürsün de."

"Ay yok teyze teşekkürler. Rabbim ona daha iyi birini nasip etsin."

"Amin. Evladım hani olurya bazı insanları ilk görüşte kanın ısınır sanada kanım ısındı bir görüşün hatırım için."

"Olmaz teyzem. Hem annem babamın haberi olmadan böyle bir şey yapamam." Dedim.

Ben hayır diyordum teyze usanmıyordu. En son incinin babaannesi halime teyze beni incinin yanına göndermişti.

Derin nefes alıp verdim. Ohh kurtuldum.

.

.

.

Erkek tarafıda gidince sadece kız tarafı kalmıştı. İnci abla kapının arkasına yaslanıp gülümsüyordu.

"Abla? Ablaaa!" Dedim sonda sesim yüksek çıkmıştı.

"Ay efendim?" Dedi tatlı tatlı.

"Daldın gittin?" Dedim gülümseyip.

"Güzel bir duygumuş sözlenmek. Ayy gel mutfağa gidip çikolataları kızlar hep beraber yiyelim."

Mutfağa doğru elimden tutup beni çekti. Mutfak dolabından çikolataları çıkartıp birini bana birini sonra sırayla diğerlerine uzattı ama biri eksikti. Dua abla biraz iyi his etmediği için kızlar erken ayrılmıştı. İnci abla lavoya giderken ben tek kalmıştım mutfakta.

Mutfağa giren Ertuğrul ile kafamı başka yere çevirdim.

"Naime neden tripli gibi davranıyorsun?" Diye sorduğunda ne cevap vereceğimi bilemedim.

"Neden soruyorsun?"

"Bana böyle davranıyorsun gördüğün her yerde kaç gündür ondan olabilir mi?"

"Öylemi git sana Esila abla öyle konuşmaz yaşı yaşına huyu huyuna uyarsa git evlen!" Dedim sinirle.

"Ben onumu diyorum kızım ya! Dur dur? Esila kim niye evleneyim onla!? Sen niye böyle tepkiler veriyorsun?"

"Bu seni ilgilendirmez!"

Arkamı dönüp gidecekken dedikleriyle olduğum yerde kaldım.

"Sen beni mi seviyorsun? Açıkçası söylemlerin ve fikirlerim bana bu şıkkı sunuyor." Dedi kollarını göğsünün üstünde birleştirip.

🤍🇵🇸

Per,7.11.2024