Her genç kızın hayali olan şey benimde hayalimdi. Her Ne dua ettiysem Rabbim daha iyisini nasip etti. Bazen çok üzüldüm neden olmadı benimde olsaydı diye ama sonra anladım ki hayatımdan istediğim şeylerden daha güzel şeylere sahipmişim. İman etmek gibi nefes almak namaz kılabilmek.

Aslında şunu fark ettim hep olumsuz olana odaklanıyormuşum. Sanki herşeyimi kaybetmiş o sıkıntıyla baş başa kalmış gibi davranıyordum. Sonra Rabbim öyle bir dost nasip etti ki Rabbimin bizim için kolay kıldığı şeyleri anlattı. Nefes alıyordum ama ilk kez o gün sahiden nefes aldığımı his ettim.

Ve bugün hayatımda inşallah hiç unutmayacağım anlar yaşıyordum. İstemeyi bir tanıdığım komşumuzun evinde yapıcaktık. Eve girme korkum vardı ilk sonra geçti tekrar o hissi yaşamak korkuttu beni. Perdenin üzerine küçük renkli ledleri bir güzel ayarlayıp aldığım yeşil sarmaşıkları da perdeye astım.

Sehpanın üstünden inip geriye gidip baktım. Ay güzel olduu!

"Saliha teyzeee baksana nasıl olmuş!" Dedim içeri seslenip.



Saliha teyze ellerimi üstüyle kurutup camın olduğu tarafa baktı.

"Eline sağlık kızım güzel olmuş kızım." Dedi eliyle omzumu sıvazlayıp gülümsedi.

"Allah razı olsun teşekkürler teyzem kapını açtın hakkını helal et üstüne birde yardımda ediyorsun." Dedim dudaklarımı büküp gülümsedim.

"Amin ecmain olsun helali hoş olsun ben halimden memnunum elhamdülillah kızım kafana takıp üzülme emi?"

Kafamı salladım gülümseyip. Evinin içini zil sesi yankılanırken ben bakarım deyip dış kapıya ilerledim.

Kapının gözünden kim diye baktığımda sevdeyi görmüştüm. Kapıyı açıp kenara çekildim.

"Selamünaleyküm biz geldikk!" Dedi Sevde ve nisa.

"Aleykümselamm nisaa?"

"Meraba yenge baktım damat tarafı stresli izin alıp size kaçtım!" Dedi gülerek.

"Geçin hadi kapıda kaldınız. Sevde canım onu bana ver dinlen sen." Dedim pasta olduğunu tahmin ediyorum.

"Pasta neylii?!" Dedi nisa ayakabılarını çıkartıp.

Sevde bana uzattı almam için. Pastayı elime alıp bekledim.

"Çikolatalı." Dedi Sevde

"Bak söylüyorum 2 dilim benimdir!" Dedi nisa.

"Tamam." Dedik ikimizde gülüp.

Mutfağa geçip birer sandalya çekip oturduk.

Elimde pastayı unutunca tekrar yerimden kalktım buz dolabının kapağını açıp dolaba endirdim. Tekrar yerime geçip oturdum.

"Saliha teyze sevdeyle tanıştın bu da benim görümce adayım nisa." Dedim gülümseyip.

"Ben deniz nisa efenim memnun oldum." Dedi nisa Saliha teyzenin elini öpüp.

"Memnun oldum kızım sen ne tatlısın öyle!" Dedi Nisa'nın yanağını sıkıp.

"Senin tatlığınız teyzecim." Dedi gülümseyerek.

Nisa telefonuna mesaj gelince çantasından çıkarıp baktı. Guruldayan midemle aklımdan yemek yeme planı yaptım. Tam yerimden kalkacakken.

"Yengeee bak abime!" Demesiyle ekranı yüzüme yaklaştırdı

"Abim senin feracenin renginde gidip takım almış!" Dedi gülerek.

"Yiaa..." Dedim gülümseyerek.

Toprak aynadan kendini boydan çekmişti.

"Aşıksınnn dırın dırı sen aşıksın arkadaş!" Diyen nisaya güldüm.

.

.

.

.

Baş örtümüde yapınca hazırdım. Boydan aynanın karşına geçip kendime baktım güzel olmuştum. Sanki eşarp yüzümü açmış daha bi güzel olmuştum.

Telefonumu alıp bir kaç fotoğraf çekildim hatıra kalsın diye.

Odanın kapısı tıklatılınca 'gelebilirsinizz' dedikten sonra kapı açılma sesi geldi. Kafasını uzatan Sümeyye iceri girip hızla yanıma geldi. Kollarını bana dolayıp sıkıca sarıldı.

"Oyy kuzum ya özledim sizi nasıl..." Dedi bende kollarımı doladım.

"Hani gelemicektin yaa hain bana pusu kurdunuz." Dedim Sevde ise arkadan gülümsüyordu.

"Sürpriz söylenmez. Hem ilkin gerçekten gelemiyordum sonra planlar değişti elhamdülillah geldim."

Sümeyye geri çekilip omuzlarımdan tutup bana baktı.

"Ay sen çok güzel olmuşsunnn!" Dedi bu kız sevgi enerji taşırıyordu.

"Allah razı olsun teşekkür ederim sümüm." Dedim gülümseyerek.

"Kızlar geldiler sanırım çabuk gelin!" Diye seslenen Hatice teyze ile kalbim heyecandan atamaya başladı.

Odadan hızla fırladım. Kapının dürbünüden bakmaya başladım. Bakış acıma İlk nisa girmişti.

"Burası." Nisa'nın sesi kulaklarıma gelince hemen kapıdan çekildim.

"Ay geldiler!" Dedim kısık sesle.

İçeriyi zil sesi doldurunca hemen kapıyı açtım.

"Selamünaleyküm!" Dedi orta yaşlarda ki amca sanırım toprağın babasıydı.

"Aleykümselamm hoş geldiniz." Dedim Osman amca el sıkışıp tokalaştı. Nursena teyzede içeri geçince elini öpüp sarıldım.

"Hoş geldiniz." Dedim gülümseyip.

"Hoş buldum güzel kızım." Dedi gülümseyerek.

Gözüme Ayşe ablaya deyince gülümsedim.

"Abla hoş geldinn!" Dedim sarılıp.

"Hoş buldumm." Dedi sıkıca sarılıp.

Erkekler ve hanımlar ayrı odalara geçerken. Kapıda toprak ve nisa kalmıştı.

Toprak ayakkabısını çıkartıp içeri geçti.

"Hoş geldin."

"Hoş buldum." Dedi elindeki gül demetini bana uzattı. Çikolata kutusunu da verip erkeklerin olduğu odaya geçti.

"Murat gilin damından atlayamadım." Diyerek oynayarak içeri giren nisayla güldüm. Sümeyye kendini tutamayıp kahkaha attı eliyle ağzını kapattı. Bu kızın en ufakcık komik olan bişeye gülme huyu vardı. Sevde de eliyle gülüşünü saklıyordu.

Odanın kapısı birden açılınca nisa jet hızıyla hanım efendi moduna geçti.

"Fulya abla kahve ve ikramlıklar hazır olunca kapıya tıklatırsın alırım olurmu?" Diyen Ebubekir kafamı salladım.

"Haber veririm kardeşim." Dedim. Odaya geri girip kapıyı örttü Ebubekir abi.

Ayıp olmasın diye içerde hanımlar tarafinda biraz oturup sohbet ettik. Ayşe abla minik ceylanı da getirmişti. Kedimi tutamayıp kucağıma alıp sevdim.

"Yia sen maşallah tombul mu oldun kız seni yiyim mı hıı!"

Biran başımı kaldırınca hepsinin bana baktığını gördüm.

"Iıı abla sana aseli vereyim mutfakta işlerim vardı benim." Deyip yerimden kalktım.

"Bizde geliyoruz. Hadi kızlar kalkın!"

Kızlarla beraber mutfağa geçtik. Nisa da bana yardım edince çabucak ikramlıkları tabaklara dizmiştik.

"Bak pasta iki dilim yenge."

"Tamam kız iki dilim" dedim burnunu sıkıp.

Kahveleri yapmaya başladım. Bugün eksiklerini his ediyordum ailemin. Annemle babam olsun isterdim.

Pişen kahveyi fincanlara boşalmaya başladım.

"Abime özel kahve falan yokmuu!?"

"Olmaz olurmu var bak gör!" Dedim gülerek.

Dolaptan balı çıkartıp toprağın fincanına bal döktüm.

"Ama ama ben böyle hayal etmemiştim..."

"Hüsrann..." Diyen Sümeyye elini Nisa'nın omzuna attı.

"Sevde kapıya tıklatsana kahveler soğumadan içeri verelim."

"Tamam canım."

Kahvelerin hepsi hazır olunca tepsiyi elime aldım. Toprağın kahvesi ayrı bir fincandı ben damadın kahvesiyim imajı çiziyordu.

Mutfağın kapısında bekleyen Ebubekir abime tepsiyi uzattım.

"Abi şu bardak toprağın.Allah razı olsun teşekkürler sanada zahmet verdik."

"Tamamdır. Amin ecmain olsun ne zahmeti kardeşim." Dedi.

"Abi birde kapıyı aralık bıraksan." Dedim.

"Tamam." Dedi kapıyı ardından Aralık bıraktı.

Nisa sağolsun diğer kahveleri de fincanlara boşaltmıştı. Kahveleri hanımlara da dağıtıp mutfağa geri geldim kızlarla beraber. Kapının eşiğine sandalye çekip oturdum.

"Sebebi ziyaretimiz belli Osman ağbey Allah'ın emri peygamber efendimiz (s.a.v) kavliyle fulya kızımı oğlum toprağa istiyorum."

"Fulya kızım gibidir onunla konuştum rızası var. Bizede bu işlerde gençlere desdek olmak düşer yuvalarını kurmada. Belki annesi babası değiliz haticeyle ben ama o benim ciğerimdir göz yaşı düşse içim yanar. Mübarek olsun." Dedi Osman amca.

Gözlerimden yaşlar akarken elimle sildim. Önüme uzatılan peçeteyi alıp burnumu sildim.

Sormuşlar bu dünyanın cenneti neresi? Diye

Cevap vermişler sevildiniz yer önemsediğiniz yer.

"Fulya kızım?" Diyen Osman amcanın seslenmesiyle yerimden kalktım.

"Efendim amca?" Dedim kapıya yaklaşıp.

"Teyzenide çağır hadi içeri gelinde yüzükleri keselim nasipse."

"Tamam amca." Dedim.

"Nisa sen çağırırmısın?"

"Gittim bile." Dedi ilerlerken.

Yeni bir mendil alıp gözlerimi ve burnumu sildim.

Hatice teyzelerde gelince hepimiz salona geçtik.

Süslenmiş alanda toprağın yanına geçtim aramızda mesafe bırakıp. Osman amca besmele çekip dua etti. Biten duanın ardından besmele ile toprağın yüzüğünü o takmıştı benimkinde avuç içime bırakıp kendim takmamı istemişti.

"Bismillahirrahmanirrahim. Hayırlı mübarek olsun çocuklar."

Toprak Osman amcanın elini öperken bende Hatice teyzemin Nursena teyzem ve kızlarla sarıldık.

Geri yerime gelip bekledim.

"Sen nereye,ben oraya, adım adım... İnsan sevdikçe iyileşiyor anladım..." Dedi toprak benim duyacağım sessizlikte.

........................

Selamünaleyküm

1114 kelime:) en uzun bölüm

Fulyanın üstündekini ferace ve eşarp hayal edin. Renkler temsili:)

Allah'a emanetsiniz selametle

Çar,16.10.2024