@birgarip_seda
|
Herkes yaşattığını yaşamadan ölmezmiş. peki genç kızın yaşadığı bunca acıyı başka kim kaldırabilirdi? Yine güvenmişti. Yine canı yanmıştı. Hak etmemişti bu kadar acıyı. Ne ailesin onu bırakıp gitmesini, ne halasının ve eniştesinin fiziksel şiddetini, nede zor bela okuduğu okulun staj için gönderdiği bu cehennemde başına gelenleri. sahi eylül nasıl dayanıyordu bu kadar acıya...
Söz verdi kendisine genç kız. güçlü olacağım, çok güçlü... Ben kimseye muhtaç değilim. herkes bana muhtaç diye düşündü. Haklıydı bir yerde Eylül. Fakat unuttuğu birşey vardı. o henüz okuyordu ve bu işe muhtaçtı. yoksa mezun olamaz ve halası ve eniştesine muhtaçlığı devam ederdi... ne yapacaktı genç kız...
Şimdi karşısında abla dediği, sevdiği kadının ihaneti ile yüzleşmesi gerekti. Neden diye sormak, bağırmak çağırmak istiyordu. Neden insanlar bu kadar acımasız neden insanlar bu kadar kırıcı olmak zorundaydı? Yine gitmeyi tercih etti eylül. Yine yüzleşmekten korktu. En çok böyle zamanlarda kızardı kendisine Eylül buna bir çözüm bulmalıydı. Ailesi kendisini sevmiyorsa o kendisini severdi. kimseye muhtaç olamayacaktı artık buda kendisine bu ihanetten çıkardığı ders olmuştu.
Öte taraftan herkes şaşkındı. İçine kapanık kendi halinde olan bu kıza ne olmuştu? Esra sinirinden kudurmak üzereydi. Sinirle Eylül'e doğru hamle yaptı fakat onu tutan hiç beklemediği Gökhan olmuştu. şaşırdı buna esra. ne yapmaya çalıstığını anlamadı. sinirli gözlerini Gökhan'a çevirdi.
" Ne yapmaya çalışıyorsun sen. Az önce sen değil miydin ona edepsiz laflar eden ? Ne değişti Gökhan. Bırak kolumu. O hadsize haddini bildiririm ben!"
Gökhan'da sinirlenmişti. çünkü esra olayı çok başka anlatmıştı kendisine. Eylül'ün farklı yollar ile para kazandığını, bu sefer hedefinde patronunun olduğunu ve ailesinin bu yüzden kendisini dövdüğünü söylemişti. Şeytandı bu kadın. Hatta daha üstüydü. bunu dile getirmekten hiç çekinmedi gökhan.
" Şeytansın sen kızım! sen bana gelip demedinmi EYLÜLÜN sende gözü var diye. patronunu ayartmaya çalışan sıradan bir stajyer parçası, bu yolla para kazanıyor ailesi bu yüzden şiddet uyguluyor Eylül'e diye!"
Emre şok olmuştu. Gerçekten şeytandı bu kız. Nasıl gerçekleri bildiği halde bunu farklı kullanmıştı. Nasıl bir vicdandı bu. Üstelik Eylülons değer verirken. Emre çok sinirlenmişti. kadın olamasa biliyordu yapacağı şeyi. Ama Emre kadınlara el kaldırmazdı. Ne kadar istesede yapamazdı. Bu yüzden Esra'ya dönüp sadece
"DEFOL İŞ YERİMDEN!!!"
Esra sinirle gitti yemekhaneden. Emrede kapıya yöneldi. Olurda Eylül ile karşılaşırsa ona bir zarar vermesinden korktu. nedendir bilinmez eylül'e karşı bir koruma iç güdüsü vardı Emre'in. belkide onu biraz annesine benzetmişti. üvey annesine... kendi öz babasından korumak için önüne siper olan annesine...
Eylül'ün çalıştığı kata çıktı Emre. onu yine lavaboda ağlarken bulacağına o kadar emindiki. ama öyle olmadı. Eylül sanki bu olanlar hiç yaşanmamış gibi masasında oturup belgeler ile ilgileniyordu. Emre şaşırdı. Bu kadar iyi acılarını gizlemesine şaşırdı. oysaki Eylül buna alışmıştı. Acılarını gizlemeye alışmıstı. Emre madem unutmak istiyor o zaman ona ayak uydurayım dedi. ama genç kızın çok yorgun olduğunu biliyordu. Bu yorgunluk bedenen değildi. ruhu yorgundu eylül'ün. genç adam bunu far etmişti. Yanına yaklaştı genç kadının.
"çantanı al ve evine git."
Eylül'ün yüzünde o acı tebessüm oluştu. o Emre beyden nasıl özür dilerim diye düşünürken adam ona konuşma fırsatı bile vermeden işine son vermişti. hiç bişey söylemedi Eylül. Eşyalarını toplayp ayağa kalktı. Emre beye dönüp aynı acı tebessüm ile yanıtladı.
"Herşey için teşekkür ederim Emre Bey. Ve herşey için özür dilerim."
Emre yanlış anlaşıldığını fark etti ve panikledi. Bu kızda değişik birşeyler vardı.
"Sen beni yanlış anladın Eylül. Kovulmadın. sadece bugün yaşanılanlar ağır şeylerdi. Evine gidip biraz dinlen istedim."
Ne yani yanlışmı anlamıştı. mahçup bakışlarını emre beye dikti eylül.
"Gerek yoktu Emre Bey. Ben çalışırdım. insanların ne düşündüğünü umursayacak birisi değilim artık.
Emre 1 saattemi bu kadar değişti bu kadın diye düşündü. İçten içe onun bu halini takdir etti.
"biliyorum Eylül. Ama bugun git dinlen yarın daha dinç görmek istiyorum seni. Malum sekterim artık yok. Ve bu konuda yeni birisi işe alınana kadar bana yardım edersin diye düşünüyorum"
Eylül panikle cevap verdi,
"Emredersiniz Emre BEY."
Emre gülümsedi
" Emretmem eylül emretmem. sadece rica"
Emre arkasını dönüp odasına girene kadar arkasından baktı genç kız. Daha sonra çantasını alarak kimse ile karşılaşmamak için acele ile iş yerini terk etti. peki şimdi ne yapacaktı. Eve gitse bu saatte evde ne işin var derlerdi. ama gidip bir yerde oturma lüksü yoktu. değişimi için paraya ihtiyacı vardı. biraz daha dedi genç kız biraz daha dişimi sıkmalıyım. Bu yüzden evinin yakınından geçeçek olan otobüsü bekledi. yaklaşık 15 dakika sonra gelmişti otobüs. Allahtan bu sefer oturacak yer bulmuştu. Düşüncelerine dalarak geldiği durakta indi genç kız. önce üzerini değiştirmesi gerekiyordu. Bu şekilde giremezdi eve. Sabah çıkardığı pantolon ve kazağı bu sefer elbiseyi çıkarıp giydi o lavaboda. Eve gittiği zaman yiyeceği dayağı biliyordu çünkü. Makinaya bulaşık koymuştu ve bu yasaktı Eylül için. Yavaş adımlarla evin yolunu tuttu genç kız. kapıya gelince korkarak kapıyı çaldı. 30 saniye sonra açıldı kapı. Karşısında halası vardı.
"Hayrola bu saate evde ne işin var. Kız sen yoksa işten kovuldunmu. ?"
Eylül dayak yeme korkusu ile cevap verdi
"Hayır hala. adece bugün izzinliyim."
Kadın inanmadı tabi buna. kolundan tutarak içeriye çekti genç kızı. Enişteside evdeydi. korktu genç kız . çuval gibi salonun ortasına fırlattı kızı.
"Bak bak bey. bu sürtük bu seferde işten kovulmuş. üstelik sabah bulaşıklarıda makinaya koymuş. "
İşte başlıyordu EYLÜL'ün acısı . önce yine karnına tekme yedi. Sonra defalarca saçından tutulup kafasını yere vurdular. kaburgalarına yediği sert darbeler ile bilinci yavaştan kaydı genç kızın. Ama bu onlara yetmedi. Gözleri kör olmuş gibi defalarca vurdular genç kıza. kafasını tutup bidaha yere vurmak için kaldırdılar fakat bu sefer yere değil, ,orta sehpanın köşesine gelince gözleri kaydı iyice genç kızın. Keşke dedi keşke burada ölsem babama kavuşsam...
Yetmemişmiydi çektiği acı. daha ne olabilirdiki....
oysa daha başına geleceklerden habersizdi. daha çok şeyler bekliyordu genç kızı. belki iyi, belki kötü.. Ama bu sefer herşey farklı olacaktı. söz verdi kendisine genç kız. Gözleri kapanmadan hemen önce söz verdi. Ve kendisini o hep mahkum bırakılan karanlığa teslim etti...
________________________________________________________________________________
BİR BÖLÜMÜN DAHA SONUNA GELDİİİİİİİİKKKK... KAFAMDA DELİ BİR KURGU VAR.... SSJSJSJS İNTİKAM ATEŞİ YANIYOR İÇİMDE DSDSDSD
OY VERİP VEĞENMEYİ UNUTMAYALIM Kİ, BÖLÜMLER DAHA HIZLI GELSİN SJKSJSJSJSSJ
YORUM BEKLİYORUM ....
|
0% |