@birgizemlikisi
|
İzmir'e gidiyordum ve bütün hayal kırıklıklarımı da beraberimde götürüyordum. Üzülüyordum. Kırılıyordum. Ağlıyordum. Ama her şey bittiğinde geri gülmeye başlıyordum başka çarem yoktu.
Akın ne yapıyordu acaba? Düşünüyor muydu acaba beni? Yoksa bulmuş muydu başka birini?
Kulaklığımda çalan şarkıyı dinlerken gözlerim istemsizce doldu.
Kendime yalan söyledim. Kendime yalan söylemiştim. Onu artık sevmiyorum demiştim. Yalnızım bunu ben istedim. Yalnızlığına bana iyi geldiğini sanmıştım. Oysa çok yanılmışım. Kendime söylediğim en büyük yalandı. Paramparça bütün aynalar. Zihnimde baktığım aynaların tümü paramparçaydı. İçinde kan revan birisi var. O kişi bendim. Kendini kanatan, kendini yıkan, kendini bitiren kişi.
Ağlamaya başladım. Annemler mola vermişler bir yerde yemek yiyorlardı ben ise arabada oturmuş müzik eşliğinde ağlıyordum.
Kader neydi? Alın yazısı mıydı? Gerçekten değiştirilemez miydi? İnsan kaderine yön veremez miydi? Bence verirdi! Kaçınırdı bazı şeylerden.
Ruhu ölü biriydim ben. Yaşıyordum yada aslında ölüyordum.
Annemlerin geldiğini görünce gözümdeki yaşları sildim. Ve müziği değiştirdim.
Çıkan müziğe rağmen ağlamadım.
Zaman dondu sanki, her şey sıradandı. İyiyim dedim herkese ağlamam zaman aldı. Birkaç eşyan vardı bende öylece kaldı. Yoktun artık yanımda anlamam zaman aldı. Ağlamam zaman aldı.
|
0% |