Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2.Bölüm

@birokuryazar

Bana gülümseyerek evden içeri girdiğinde.Orda öylece durmuş az önce kalbimi hızla çarptıran şeyi anlamaya çalışıyordum. Onu ilk gördüğümde oluşan kalp sancım da neyin nesiydi böyle? Kendimi toplayıp, arkasından ilerlerken o ise çoktan babaannemin yanına varmıştı bile. Ayakkabılarımı çıkarırken , bir yandan da babaannem ve adını henüz öğrenemediğim kızın konuşmalarını dinliyordum.

Hoşgelmişsin Asel yavrum.

Hoşbuldum Sebiha Teyzeciğim.

Ah yavrum ! Seni allah gönderdi bana. Şu tansiyonum bir düşüp, bir çıkıyor , bana bir bakman için sağlık ocağınıza gelecektim torunumla.O da bugün askerden geldi.

Gözün aydın olsun Sebiha teyzem.

Ah çok sağol evladım. Şükür kavuştuk. Anne ve babasının emaneti bana Savaşım. Şu gavur tohumu tansiyonumun ayarı yok ki birden çıkıveriyor. Çocuğumla doğru düzgün hasret gideremeden göçüp giderim dünyadan diye aklım çıkıyor. Şöyle güvenip emanet edebileceğim bir kız olsa senin gibi evlendirirdim gözüm açık gitmezdi hiç olmazssa. Sende evleneceksin şansa.


Babaannemin lafıyla gülüşüm yüzümde solup gitti. Aslında mutlu olmam saçmaydı.Benim mutluluklarım hep kısaydı ki. Neden şaşırmıştım bu kadar. İlk görüşte kalbimi sızlatan kadın , evleniyordu? Daha başlamadan biten şeyler de birinciliği kovalıyordum. Derin bir nefes alıp, salona ilerlerken babaannem beni çoktan görmüştü. Ama adını yeni öğrenmiş olduğum kız, Asel, Babaannemin tansiyonunu ölçtüğü için henüz görmemişti beni.

Savaşım . Gel yavrum. Bak bu eski mahallemizde ki Komşumuz Ayşe teyzenin kızı , Asel. Burda ki sağlık ocağında hemşire. Daha çok küçüktünüz ikinizde birbirinizi tanımamanız normal.

Babaannemin sözleri ile bakışlarım Onu bulurken, o da tansiyon aletini çantasına yerleştirmekteydi. Bir yandan da bana elini uzatmıştı tokalaşmak için.

Merhaba ben Asel.

Uzatmış olduğu eline uzatırken ellerimi, avuç içlerimin terlediğini hissediyordum yavaştan. Ellerim ellerine değdiğinde, içimde oluşan tatlı esintiye kaptırdım kendimi.

Merhaba bende Savaş. Memnun oldum.

Ellerimiz ayrıldığında , gözlerim parmağında yüzük aradı. Ama parmağında hiç bir yüzük ya da alyans yoktu. Evlenecek olan birinin Şu an elinde tek taş ya da alyans gibi bir şey olmazmıydı ? Ya da ben kendimi bu şekilde avutmaktamıydım çaresizce ? Bir yüzüğe bağlayıp herşeyi, evlenmeyecek olmasına mı inandırmalıydım kendimi...

Babaannemin yanına oturup, iyi olup olmadığına kanaat getirmek için ellerini tuttum usulca.

İyi misin Babaannem.

iyiyim evladım. Seni de gelir gelmez telaşa soktum öyle değil mi ?

Üzülerek , benden af dileyen babaanneme güldüm usulca ellerini öpüp, Onu rahatlatmaya çalışırken , Aselin bizi izlediğinden habersizdim.

Yok babaannem. Sen düşünme şimdi bunları. İyi ol.

Asel ' in elinde ki deftere bir şeyler karaladığını görünce, onu izledim sessizce. İşini bitirip kağıdı bana verdiğinde. Bunun bir ilaç ismi olduğunu anlamıştım.

Sebiha teyzenin tansiyon ilaçları yazıyor bunda. Siz yinede bir doktora danışın yarın . Şimdi gideyim ben yarın yine gelirim.

Babaannem , ben tam cevap verecekken lafı bölmüştü çoktan.

Çok sağol Asel yavrum. Hergün beni ziyarete geliyorsun hiç bıkmadan usanmadan.

sonra beni buldu gözleri babaannemin.

Senin yokluğunda hep yanımdaydı Savaş . Sağolsun beni hiç yalnız bırakmadı.

Öyle mi babaanne. Çok teşekkür ederiz Asel hanım.

Rica ederim. Ben gideyim artık iyi akşamlar .

Babaannem salonda uzanırken, bende Asel' i geçirmek için kapıya kadar eşlik etmiştim. Ayakkabılarını giyerken onu izlediğimden habersizdi. Ayağa kalkıp, o mavi gözlerinin ışıltısıyla gülümsedi bana. Kalbimin hızını artık kestiremiyordum . O sokakta , karanlıkta kaybolurken , ben bir hiçliği , ve imkansızı beklediğimden habersiz öylece kalakalmıştım dış kapının orda. Benim mutluluğum bir kelebeğin ömrü kadardı. Ama onun ki bir gün dü ömrü yani tam 24 saat oysa benim mutluluğum onun ömründen de kısaydı. Hatta yarısı bile değilken hemde..

Loading...
0%