@birokusanseversin
|
Evet canlar.Yeni bir bölüm ile birlikte karşınızdayım.Keyifli okumalar diliyorum.🤍 Bulunduğum hastane koridoru sessizlik içinde boğuluyordu.Sadece ben vardım. Ameliyathanenin kapısının hemen yanındaki duvarın dibine çöktüm.Bacaklarımı kendime doğru çekip,kollarımla sardım. Ameliyatta olan Kaan'ın güzel haberlerini büyük bir sabırla bekliyordum.Elimden sadece dua etmek geliyordu.Ağlaya ağlaya dua ediyordum.Saatlerce... Kaan ameliyata gireli yaklaşık üç saat olmuştu.Bu saate kadar Kaan'dan herhangi bir haber alamamıştım. Kafayı yemek üzereydim... Kaan'ın ne zaman çıkacağını düşünürken ameliyathanenin kapısı açıldı ve içeriden doktor çıktı. Hızlıca oturduğum yerden kalkıp doktorun karşısına geçtim ve göz yaşlarımı silip konuşmaya başladım. Derya:Doktor Bey.K-Kaan iyi değil mi? Doktor derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı. Doktor:Maalesef,başınız sağolsun.Tüm müdahalelere rağmen kurtaramadık. Doktor yavaş adımlarla uzaklaştığında arkasından dolu gözlerle baka kaldım. Derya:Hayır,hayır,hayır,HAYIIIR! Yere çöküp bağırarak ağlamaya başladım.Kaan beni bırakmazdı, bırakamazdı. Derya:K-KAAN,KAAN,HAYIR. ... Bir anda bulunduğum yerde sarsılmaya başladım.Birisi resmen beni sarıyordu. Gözlerimi hızla ve büyük bir korkuyla açtığımda hâlâ ameliyathanenin yanındaki duvarın dibindeydim. Ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Başımı kaldırıp baktığımda bir hemşirenin benim omzuma elini koyduğunu ve bana hüzünle baktığını gördüm. Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım. Derya:Ne oldu bana? Hemşire tebessüm etti ve konuşmaya başladı. Merve:Kâbus görüyordun sanırım.Sayıklıyordun.Bende seni uyandırmak istedim.Bu arada ismim Merve.Sanırım,az önce ameliyat olan gencin çıkmasını bekliyordun. Büyük bir hevesle hemşireyi onayladım ve hemşire konuşmaya devam etti. Merve:Merak etme durumu gayet iyi.Kanamayı durdurduk,kurşunu çıkardık.Şu anda normal odaya alındı,uyuyor.İstersen yanına gidebilirsin ama onu yormamak şartıyla. Duyduklarım beni mutluluğa sürüklerken hızlıca yerimden kalkıp üstümü başımı düzelttim ve hemşireyle konuşmaya başladım. Derya:Çok teşekkür ederim sizlere.Şimdi hangi odada. Merve:206.odada. Derya:Tamam,çok teşekkür ederim. Merve:Ne demek,rica ederim. Hemşireye tebessüm edip Kaan'ın bulunduğu odaya doğru yol aldım. Koridor boyu Allah'ıma şükür ederek mutluluktan ağladım. Kaan beni bırakmamıştı... Kaan'ın odası 1.katta yani ameliyathanenin bir üst katındaydı.Odasına vardığımda derin bir nefes aldım ve yavaşça kapıyı araladım. İçeriye girdim ve kapıyı ardımdan kapattım.Ardından Kaan'ın bulunduğu yatağa doğru ilerlemeye başladım. Kaan'ın tam karşısında durup onu izlemeye başladım.Uyuyordu. Kaan'ı izlerken gözlerim doldu.Ya beni bırakıp gitseydi?Ne yapacaktım?Ailemi ikinci bir defa kaybetmek istemiyordum... Gözyaşlarımı sildim ve Kaan'ın yatağının yanında bulunan koltuğa oturdum.Koltuğa yaslandım ve Kaan'ı izlemeye devam ettim. Yavaş yavaş uykum geliyordu.Fakat Kaan uyanmadan uyumak istemiyordum.Kaan'ın uyandığı ana şahitlik etmek istiyordum. Ama daha fazla dayanamadım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım... ... Gözlerimi araladığımda saatin kaç olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu.Akşam olduğu kesindi.Hava iyiyce kararmıştı ve bulunduğum odanın ışıkları yanıyordu. Gözlerimi yavaşça Kaan'ın yattığı yatağa çevirdiğimde Kaan'ın tebessüm ederek bana baktığını gördüm. Büyük bir mutlulukla yerimden kalktım ve Kaan'a sarıldım. Derya:Kaan.Sevgilim...Çok korkuttun beni.Beni bıraktın gittin sandım. Kaan:Sen bana biraz daha böyle sıkarak sarılmaya devam edersen yaram kanayacak ama Güneş'im haberin olsun. Kaan'ın söyledikleriyle birlikte hızlıca geri çekildim ve yatağa oturdum.Ardından konuşmaya başladım. Derya:Ya ben özür dilerim.Unuttum sevgilim.Nasılsın nasıl hissediyorsun kendini? Kaan:Seni gördüm ya şu anda kalkıp gidebiliriz,o kadar iyiyim. Kaan'a tebessüm ettim.Çok şükür ki yaşıyordu ve hâlâ benimleydi. Kaan:Ee Güneş'im çok ağladın mı benim için? Derya:Yok be ne ağlayacağım.Hem niye ağlayayım ki senin için,yani sende. Kaan:Gözlerin öyle demiyor ama. Derya:Ne diyormuş gözlerim? Kaan:Bu yakışıklı olduğunu düşündüğün beyefendi için saatlerce kapı önünde ağladığını söylüyorlar. Derya:Tamam.Doğru söylüyorlarmış.Ama bir konuda eksik söyledin.Yakışıklı olduğunu düşünmüyorum çünkü bu düşünülecek bir konu değil.Sen net olarak yakışıklısın.Tartışmaya kapalı. Kaan ufak bir kahkaha attı ve kahkaha atmasıyla birlikte Kaan yüzünü buruşturup karnını tuttu. Telaşla Kaan'la konuşmaya başladım. Derya:Kaan.İyi misin,doktoru çağırayım mı? Kaan:Hayır,hayır iyiyim.Bir an gülünce yaram sızladı.Sıkıntı değil. Derya:Emin misin? Kaan:Evet,Derya'm.Sen bir sakin olur musun lütfen? Derya:Tamam,tamam peki.Ne zaman taburcu olabileceğini sana söylediler mi? Kaan:Kontrol amaçlı bu gece buradayız.Yarın tekrardan muayene olucam duruma göre çıkarım. Derya:Çıkarız. Kaan:Sen bu akşam eve gidiyorsun Derya'm.Benimle hastane köşelerinde sürünmene izin veremem. Derya:Senin olduğun yerlerde sürünmek ne mümkün Kaan Efendi. Kaan'ın yüzünde büyük bir sırıtış belirdi ve konuşmaya başladı. Kaan:Vaay Güneş'im.Teşekkür ederim. Derya:Ne demek,rica ederim. Kaan:Tamam şimdi konumuza dönelim.Konuyu bana iltifat ederek kapatamazsın.Sen eve gidiyorsun. Derya:Ne münasebet ya kalıyorum.Bak ciddiyim ben uyuyamam.Seni düşünüp dururum.Uykusuz kalmamı istemezsin değil mi? Kaan derin bir iç çekti ve konuşmaya başladı. Kaan:Seni düşünmekten kaç gece uykusuz kaldığımı bir bilsen Derya'm... Kaan'ın söyledikleri beni şaşırtırken utançla tebessüm ettim. Derya:Sen beni mi düşünüyorsun geceleri? Kaan:Sadece geceleri değil,her dakika seni düşünüyorum. Derya:Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi? Kaan:Bende sana çok aşığım biliyorsun değil mi? Kaan'a tebessüm edip yavaşça sarıldım.Kaan'dan ayrıldıktan sonra Kaan'ın rahat yatabilmesi için yataktan kalkıp,koltuğa geçip oturdum. Saatler sonra Kaan'ın yemeği geldi.Kaan yemeğini yerken ben de kantine gidip kendime bir tost ve çay aldım ve ben de onları yedim. Ardından uyuyana kadar Kaan ile birlikte sohbet ettik.Uykumuz gelince ben odada bulunan dolaptan bir yastık ve bir yorgan alıp koltuğa geçtim.Kaan ise yatağında uykuya dalmıştı bile.Kısa bir süre içerisinde bende kendimi uykunun kollarına bıraktım... Güneş'in odaya vurmaya başlamasıyla birlikte gözlerimi araladım.Sabahın en erken saatlerinde uyanmıştım.Uzandığım koltuktan kalkıp,oturdum.Ardından Kaan'a bakmak için başımı kaldırıp, gözlerimi yatağa çevirdiğimde ufak çaplı bir şok yaşadım. Kaan yatağında yoktu. Korkuyla yerimden kalkıp hızlıca odadan çıktım ve uzun koridoru koşarak geçtim.Aşağı indiğimde ilk gördüğüm hemşireyi durdurdum ve Kaan'ın odasında olmadığını söyledim. Hemşire benim ile birlikte doktorun yanına geldi ve durumu doktora haber verdi.Hastanede Kaan için bir anons geçti. Yaklaşık beş dakika boyunca Kaan'ı bekledik fakat Kaan gelmedi.Ben endişeyle doktora teşekkür ederek odasından çıktım ve bahçeye doğru ilerledim. Bahçenin bir köşesine geçtikten sonra cebimden telefonumu çıkardım ve Kaan'ı aradım. Telefon defalarca kez çaldı ama açan olmadı.Korkuyla bir kez daha Kaan'ı aradım. Çok şükür ki birkaç çalıştan sonra Kaan telefona yanıt verdi.Ve ben korkuyla konuşmaya başladım. Derya:Kaan sen nerdesin ya,iyi misin?! Kaan:Derya'm ben iyiyim,beni merak etmeyin.Bir yere gitmem gerekiyordu oraya gidiyorum. Derya:Ya böyle bir durumda neresi olursa olsun burada kalman gerek.Hiçbir yere gitmiyorsun, hemen gel. Kaan:Üzgünüm Derya'm ama gitmem gerek.Panik yapacak bir şey yok.Kapatmam lazım.Hoşça kal. ... Kaan telefonu suratıma kapatmıştı. Hastaneden kaçmasını gerektirecek kadar önemli olan ne olabilirdi ki? Korkuyla hastaneye girdim ve doktorun odasına doğru ilerledim.Kapıyı tıklatarak içeri girdim ve Kaan'ı bulduğumu ve geleceğini söyledim. Ve tabii Kaan yerine azarı ben işittim... Korku ve üzüntü içerisinde tekrardan Kaan'ın odasına döndüm ve kapıyı kapattım.Yavaşça koltuğa geçip oturdum. Tam bir saat... Tam bir saat boyunca Kaan'ı oturduğum koltukta bekledim.En sonunda sinirle ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim.Kapıyı hızlıca açmam ile birlikte karşımda bana tebessüm ederek bakan Kaan'ı gördüm. Kaan'ı kolundan tutup sinirle içeriye çektim ve ardından kapıyı kapattım.Kaan bana sanki garip davranıyormuşum gibi bakıyordu.Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım. Derya:Sen nerdesin ya?Ne yaptığının farkında mısın? Kaan:Bak karşındayım.Ve evet ne yaptığımın gayet de farkındayım. Derya:Neymiş bu hâlde gitmeni gerektirecek kadar önemli sebebin? Kaan:İlk olarak benim halimde hiçbir şey yok.Gayet iyiyim.İkinci olarak ise bence herşeyi merak etme Güneş'im. Derya:Ne demek herşeyi merak etme? Kaan:Merak etme demek işte. Derin bir nefes aldım.Sakin olmalıydım. Derya:Kaan bak.Sen vurulduğunun ertesi günü hastaneden kaçıyorsun ve ne yaptığını,nereye gittiğini bilmiyorum.Sence de sormak,merak etmek en doğal hakkım değil mi? Kaan:Ya Güneş'im evet, haklısın.Ama iyiyim.Ayrıca zamanı gelince öğrenirsin. Derya:O zaman hiç gelecekmiş gibi durmuyor ama. Kaan:Sen bana güvenmiyor musun? Kaan'ın bu şekilde düşünmesi beni biraz üzmüştü.Bunu söylemek istememiştim.Dayanamadım ve tebessüm edip Kaan'a sarıldım.Kaan sarılmama karşılık verip saçlarıma bir öpücük kondurdu. Kaan'dan ayrıldım ve derin bir nefes alıp konuşmaya başladım. Derya:Sana kendimden bile çok güveniyorum.Belki de kimseye güvenmediğim kadar sana güveniyorum.Sadece başına bir şey gelmesinden çok korktum. Kaan:Güneş'im.Korkacak bir şey yok.Ayrıca bence kendine güvenmelisin.Benim güvendiğim insanlara bence sende güvenebilmelisin.Merak etme güvendiğim tek kişi sensin.Zaten senden başka güvenecek kimsem yok Derya'm.Bu sebeple güvenmeni istediğim tek kişi kendinsin. Hüzünlü gözlerle Kaan'a yaklaştım.Tam karşısında durdum ve parmak ucumda yükselip yanağına bir öpücük kondurdum. Ardından Kaan'dan uzaklaştım ve konuşmaya başladım. Derya:Teşekkür ederim,herşey için.Ruhuna güvendiğim çocuk. Kaan yüzünde içten bir tebessümle bana baktı ve derin bir iç çekip konuşmaya başladı. Kaan:Rica ederim.Ruhuna hasta olduğum kız... Evet canlar.Bir bölümün daha sonuna geldik.Umarım beğenmişsinizdir.Yorum yaparsanız çok sevinirim.🤗 Beni instagramdan takip etmek isterseniz:1.kitap.sevdalisii Bir sonraki bölümde görüşmek üzere inşallah.🤗🤍
|
0% |