@birokusanseversin
|
Canlar keyifli okumalar diliyorum.🤗💖 Yaklaşık on dakika sonra telefonumun çalmasıyla birlikte düşüncelerimden sıyrıldım ve telefonumu elime alıp arayanın kim olduğunu kontrol ettim.Arayan kişi Kaan'dı.Hızlıca boğazımı temizledim ve soğuk bir sesle konuşmaya başladım. Derya:Alo. Kaan:Derya kusura bakma.Kahvenin yanında ikram edecek bir şey yoktu.Hemen pastaneye gittim.Kurabiye aldım,seversin değil mi? Derya:Evet,sağol. Kaan:Ne demek,rica ederim.Peki tamam o zaman gelebilirsin,bekliyorum. Derya:Tamam geliyorum. Kaan'ın suratına telefonu kapattıktan sonra bir an afalladım ve düşündüm. Fazla mı tepki vermiştim?Nede olsa bu tepkiyi verecek ne hakkım vardı değil mi? Beş dakika sonra Kaan'ın kapısını çalmam ile birlikte tüm bu düşündüklerim sanki ben düşünmemişim gibi aklımdan uçup gitmişti.Kapıyı çalmamın üstünden yaklaşık beş saniye geçmişti ki kapı açıldı. Kaan beni tebessüm ederek karşılarken ben ise tebessüm etmek yerine yüzüne sinirle bakıyordum.Kaan durumu fark etmiş olacak ki sesi soru sorar gibi çıkıyordu ve konuşmaya başladı. Kaan:İyi misin Derya? Derya:Evet,sen? Kaan:Bende iyiyim de bu sinir ne onu anlamadım. Derya:Sinirlimiyim? Kaan:Yani sanırım bi- Kaan'a öyle bir bakış atmıştım ki sözünü yarıda kesip başka bir cümle kurmaya karar verdi. Kaan:Yani sanırım diyorum,sinirli değilsin,ben yanlış anladım.Buyur gel içeriye. Kaan'ın yüzüne bile bakmadan ayakkabılarımı çıkarıp kapının önünde olmayacak şekilde kenara koydum ve içeriye doğru adımımı attım.İçeriye girmem ile birlikte Kaan kapıyı ardımdan kapattı ve bana anlam veremez bir şekilde bakarak konuşmaya başladı. Kaan:Derya sen gerçekten iyi değilsin.Bir şey olmuş.İstemeden seni kıracak bir şey mi yaptım,kahve teklifi yapıp evden çıkmama falan mı sinirlendin? Derin bir nefes aldım ve Kaan'a dönüp bakarak konuşmaya başladım. Derya:Hayır,bir şey olmadı.Şimdi söyle nereye geçip oturalım? Kaan:Ne olduğunu söyler misin? Derya:Bir şey yok dedim ya. Kaan:Bana yalan söyleme. Derya:Ben yalan mı söylüyorum sana göre? Kaan:Şu anda evet. Derya:Ben burada doğruları konuşuyorum. Kaan:Niye bana triplisin o zaman? Derya:Pardon da ben sana neden trip atayım? Kaan:Bilmem,onu da sana sormak lazım. Derya:Of Kaan uzatmayacağım.Küpemi ver de gideyim. Kaan:Ne demek ver de gideyim. Derya:Ver de gideyim demek işte Kaan.Neyini anlamıyorsun?Hem şimdi senin işin gücün vardır. Kaan:Nasıl yani,anlamadım?Ben zaten işim olsaydı seni davet etmezdim. Derya:Tabii öyledir.Sen içerideki kızla içersin kahveyi.Ben sizi daha fazla rahatsız etmeyeyim.Küpemi verirsen gideyim artık. Son kurduğum cümleler ile birlikte Kaan büyük bir aydınlanma yaşamış gibi bana bakarak gülmeye başladı.Bu sefer anlam veremez bakışlar ile bakan bendim.Ayrıca şu anda komik olan ne vardı onu da anlamıyordum. Kaan:İçerideki kız için mi bu tribin? Kaan'ın sorduğu soru ile afalladım ve ne diyeceğimi bilemeyerek saçmalamaya başladım. Derya:Evet.Yani hayır.Evet ama niye trip atayım ki?O yüzden hayır.Kaan ben sana niye trip atayım ki o kız yüzünden?O yü- Kaan omuzlarımdan tuttu ve bana bakarak sakin bir sesle konuşmaya başladı. Kaan:Derya öncelikle bir sakin ol.Bilerek o kız varken kahve içmeye çağırdım seni çünkü seni kuzenim İpek'le tanıştırmak istedim.O içerideki kız diye bahsettiğin benim kuzenim. Kaan'ın yaptığı açıklama ile resmen büyük bir şok yaşıyordum.Sabahtan beri moralimi bozduğum,sinirimi bozduğum ve trip atmama sebep olan kız kuzeni miymiş? Kendimi çok kötü hissediyordum.Ben ne diyeceğimi bilemezken Kaan bu durumu anlamış gibi gülerek konuşmaya başladı. Kaan:Bunu sonra seninle ayrı konuşuruz.Buyur içeriye geçelim. Kaan'ın eliyle bana yol vermesi ile birlikte başımı salladım ve salona doğru ilerledim. İpek salondaki koltukta oturmuş bizi bekliyordu.Kaan ve benim içeriye girmem ile birlikte ayağa kalktı ve tebessüm ederek konuşmaya başladı. İpek:Hoş geldin.Derya'ydı değil mi? Bu kıza o kadar gıcık davrandıktan sonra bana böyle davranması... Gerçekten bu kıza haksızlık etmiştim,hem de çok. Tebessüm ederek cevap verdim. Derya:Evet Derya.Kusura bakma İpek.Az önce kafam çok dağınıktı sana garip davrandım,özür dilerim. Ben konuşurken yanıma gelen Kaan bu söylediklerimden sonra hafifçe burnundan güldü.Kaan'ın gülmesi ile birlikte dirseğimle hafifçe karnına vurdum.Vurmam ile birlikte Kaan ciddileşip boğazını temizledi.Bu sefer de gülmemek için zor duran bendim. İpek:Yok canım ne kusuru,sorun değil.Siz oturun isterseniz ben kahvenizi yapayım. Kaan:Olmaz İpoş.Ben söz verdiğime göre benim yapmam lazım. İpek:İyi,peki madem.Dikkat et. Derya:Vaay.Kahve yapacaksın bize.Hamaratsın demek. Kendi söylediğime güldüğüm sırada Kaan'ın söylediği söz ile donup kaldım. Kaan:Evet,hamaratımdır.Hoşuna mı gitti? Kaan bana göz kırpıp yanımızdan ayrıldı ve mutfağa geçti. Ben ise olduğum yerde donup kaldım.Dönüp İpek'e baktığımda ise dudaklarını gülmemek için birbirine bastırdığını gördüm.Ciddileşmesi için boğazımı temizleyip koltuğa oturdum.Hemen ardından da İpek karşıma geçip oturdu ve konuşmaya başladık. İpek:Eee Derya,naber nasılsın? Derya:İyiyim İpek,sen? İpek:İkinizi gördüm çok daha iyi oldum. Derya:İkimiz? İpek:Kaan ve sen,çok komiksiniz ya. İpek minik bir kahkaha attıktan sonra benim attığım tehditkar bakışları gördü ve sustu. Derya:İpek sen burada yaşamıyorsun sanırım.Nereden geldin yani nerede oturuyorsun? İpek:Ben İzmir'de yaşıyorum.Kaan'ı ziyarete geldim ama yarın akşam tekrardan yola çıkacağım. Derya:Ya bana da gelmeni çok isterim.Beklerim. İpek:Gelmeye çalışırım. İpek ile konuşurken elinde tepsiyle Kaan içeriye girdi.Kaan tepsiyi bana doğru uzatınca kahvemi aldım ve tebessüm ederek teşekkür ettim.Kaan tepsideki diğer bir kahveyi de İpek'e verdikten sonra tepsideki son kahveyi de kendi aldı ve Kaan da karşıma geçip oturdu. Kısa bir sessizlikten sonra ilk konuşan Kaan oldu. Kaan:Senin kahven kadar iyi olmasa da biz de yaptık bir şeyler. Kaan'ın söylediği cümleye tebessüm ettim ve konuşmaya başladım. Derya:Ellerine sağlık.Bakayım bir benimkini geçebilmiş misin? Kaan:Bak bakalım,geçebilmiş miyim? Kahvemden bir yudum aldım.Gerçekten bunu sırf Kaan mutlu olsun diye demiyordum ama benimkinden kat be kat daha iyiydi.Tabii ki bu gerçeği Kaan'a da söyleyecektim. Derya:Kaan abartmıyorum benimkinden kat be kat daha iyi,mükemmel olmuş,ellerine sağlık. İpek:Vaay,ciddi misin Derya? Derya:Evet,hem de çok ciddiyim. Kaan:Vay be.Teşekkür ederim.Bu günün tarihini bir kenara yazacağım. Derya:Neden ki? Kaan:Hayatımda ilk defa sen beğendin kahvemi.İstersen her zaman yaparım. Derya:Tabii çok sevinirim. Kaan:Ama sen de bana kahve yapacaksın,tamam mı? Tam ağzımı açıp Kaan'a cevap verecektim ki araya İpek'in girip söylediği söz ile donup kaldım. İpek:Siz bu şekilde devam ederseniz merak etme Kaan,kızı istemeye gideceğiz ya o zaman yapar sana kahve.Tabii şekerli mi tuzlu mu bulursun kahveni bilemem. İpek gülüyordu.Ben ise utancımdan yerin dibine girmiştim.Başımı eğip göz ucuyla Kaan'a baktığımda ise bana sırıtarak baktığını gördüm. Yalnız Kaan'ın da utandığını fark ettim.Yanakları kızarmıştı ve benim ona baktığımı görünce hemen gözlerini kaçırdı. Birisi şu kızı susturmalıydı artık!!! Derken Kaan İpek'e bu duruma bir son vermesi gerektiğini söyledi.İpek de belli ki çok eğleniyordu.Kaan'ın onu uyarması ile birlikte somurtarak kalktı ve mutfağa gitti. Biz tek kalınca aramızda kısa bir sessizlik oluştu.Çok fazla gergin bir ortamdaydım ya da ben öyle hissediyordum. Bir an önce kahvemi ve kurabiyelerimi bitirip evden gitseydim iyi olurdu.Bir ara İpek yokken geleceğim,kendime sözüm olsun. Kaan gerildiğimi anlamış gibi boğazını temizledi ve beni rahatlatmak istercesine konuşmaya başladı. Kaan:Eee şey istersen ben sana küpeni getireyim. Derya:Tamam,ben küpemi alıp gideyim artık. Kaan:Hemen mi? Derya:Evet ama sonra yine gelirim.Yani eğer istersen. Kaan:Tabii çok isterim.Tamam o zaman bekle burada,ben küpeni alıp geliyorum. Derya:Tamam. Kaan odadan çıkıp gittiğinde derin bir nefes aldım ve Kaan'ı beklemeye başladım.Yaklaşık bir dakika sonra Kaan tekrardan salona geldi.Kaan'ı görünce ayağa kalktım ve bana doğru uzattığı elinden küpemi aldım. Derya:Teşekkür ederim Kaan. Kaan:Ne demek.Sende kusura bakma lütfen.İpek biraz böyledir.Rahatsız olduysan kusura bakma. Derya:Yok sorun değil. Kaan:He rahatsız olmadın yani. Kaan'ın gülerek söylediğine karşılık somurtarak Kaan'a baktım.Kaan bana baktığı an somurttuğumu fark edip gülmeyi kesti ve konuşmaya başladı. Kaan:Tamam,tamam.Şakaydı. Derya:Çok komik şakaların bittiyse gidiyorum. Kaan:Bitti,bitti merak etme. Kaan ile gülüşerek kapıya kadar geldik.Kaan kapıyı açtığında dışarıya çıkıp ayakkabılarımı giydim ve Kaan'a döndüm,konuşmaya başladım. Derya:İpek yok mu? Kaan:Trip atıyor ya bana,gelmez şimdi. Tam o sırada içeriden İpek'in bana bağırdığını duyduk. İpek:Hoşça kal Derya. Derya:Hoşça kal İpek. Kaan ile de vedalaştıktan sonra evime geldim. Küpemi,odama gidip takı kutuma koyduktan sonra salona geldim.Elimde telefonum,aptalca sırıtarak etrafı izliyordum.İpek'in Kaan ve benim hakkımda dedikleri aklıma geliyordu.İpek Kaan'ın yanında bunları söyleyince utanmış ve rahatsız olmuştum.Ama evde tek iken söylediklerini düşününce nedense yüzümde bir sırıtış beliriyordu.Hatta dedikleri hoşuma bile gitmişti. Bana ne oluyor böyle?Konu Kaan'a gelince neden herkese hissettiğimden daha farklı hissediyorum?Neden içimdeki bu garip ama güzel duyguları sadece mevzu Kaan olunca hissediyorum? Anlam veremiyorum bu halime.Hem de hiç anlam veremiyorum... Evet canlar.Bir bölümün daha sonuna geldik.Yorum yaparsanız çok sevinirim.🤗 Beni instagramdan takip etmek isterseniz:1.kitap.sevdalisii Bir sonraki bölümde görüşmek üzere,hoşça kalın.💖 |
0% |