*SERAY'IN ANLATIMIYLA*

​​​​​​
Günlerden Pazartesi yine sıkıcı bir okul sabahı. O korkunç alarm sesiyle uyandım. Uykulu uykulu hazırlandım, kahvaltımı yapıp evden çıktım.

*BİR SÜRE YOL GİTTİKTEN SONRA*

Çok şükür ki o uzun mu uzun yoldan sonra okula varabilmiştim.Hızlıca sınıfa çıktım. Murat ve Süveyda gelmişti. Ben yorgun argın montumu çıkartıp sırama oturdum ve Kerem'de sınıfın kapısından içeri girdi. Bende Kerem'in yanına gidip, "Naber?" diye sordum. Kerem'de "Senden naber? " diye sordu. Ofladım çünkü ben soruya soruyla cevap verilmesinden nefret ederim. Ve o an " Of Kerem! " diye kızdım. Kerem yine beni sinir etmeyi başarmıştı. Sonrasında Murat ve Süveyda'nın yanına gittim. Sonra biraz daha yakınlaşıp "Merhabaa!" diye bağırdım. Bir an korkup yerlerinden sıçradılar. Ve gülmeye başladık. Biraz güldükten sonra Kerem yanımıza gelip "Sizce bugün beden dersinde depoda mı oluruz? " diye sordu.

Ama siz bunu anlamadınız şimdi. Depo, bizim okulumuzda spor salonu olmadiği için soğuk havalarda ders işlediğimiz boş bir alan. Şimdi anlamışsınızdır.

Süveyda, "Dilara Hoca ile konuştum depodayız. " dedi. Bir anda bende dahil herkes "Off! ", "Yaa! " diye sızlanmaya başladı. Çünkü depoda olmayı sevmiyorduk. Dersin başlamasına 10 dakika kalmıştı, hemen sırama geçip ilk dersimiz olan Türkçe için kitabımı felan çıkardım.Sonra lavaboya gidip işimi hallettim. Ve zil çaldı.

Sınıfa geçtim ve 1-2 dakika sonra Türkçe Hocamız olan, Bilge Hoca geldi.

40 dakikalık sıkıcı bir dersten çıktıktan sonra , Süveyda, Kerem, Murat ve Ben Beden dersimiz için depoya indik. Ve bir köşeye oturduk. Sohbet ettik. 15 dakikalık teneffüsümüz çok çabuk bitmişti. Ve tüm sınıf depoya gelmeye başladı. Sıraya geçtik. Sonra Dilara Hoca geldi ve antrenman yaptık.

Kısa bir antrenmandan sonra takımlara ayrılıp Voleybol oynadık. Bizim takım yenmişti. Ve bir sonraki dersimizde final maçını yapacaktık. Maç bitince suyumu içtim ve Murat, Kerem ve Süveyda'nın yanına gittim. Onlarda baya yorulmuşlardı.

Hepberaber sınıfa çıktık. Bir sonraki ders Fizik'ti. Yine çok sıkıcı geçecekti.

15 dakikalık teneffüsün ardından zil çaldı. Kitaplarımı felan çıkarıp Mesut Hoca'yı bekledim.

Mesut Hoca elinde not kağıtlarıyla girdi.Sanırım sözlü olacaktık. Ve bende ne yazıkki listenin birinci sırasındaydım.

Mesut Hoca tam tahmin ettiğim gibi "Bugün sözlü olacaksınız!" dedi.

Listedeki ilk kişiyi yani beni çağırdı. 10 sorudan sadece 1 yanlışım vardı. Olsun hazırlıksızdım sonuçta. O bir yanlış yüzünden notum 95'di.

Yine 40 dakikalık bir dersin ardından yine bir 10 dakikalık teneffüs var. Onuda sözlü notlarını konuşarak geçirdik.

*ÖĞLE ARASI*

​​​​​​Matematik dersinin ardından öğle arasına girmiştik. Zil çaldığı an grubu toplayıp kantine gittik. Ben Sandviç, Murat Kahve, Kerem D, Süveyda ise Çilekli bir kek aldımıştı. Bahçeye oturduk, yiyceklerimizi yedik.

Ben tam o anda Beden dersinde suyumu orda bıraktığımı fark ettim. Ve gruba "Aaa ben suyumu depoda unuttum! Bilge Hoca'dan izin alıp suyumu alalım. " dedim.Öğretmenler odasına gidip izin aldık.

Beraber depoya inmeye başladık. Ve o an burnuma çok kötü bir koku gelmeye başladı. Yüzümü ekşitip, "Off ne kokuyor ya burası?" diye homurdanarak sordum. Bizimkilerden "Iyy,Off,Çok pis kokuyor!" cümlelerinden başka bir cevap alamadım. Ve fark ettim ki bu koku yasaklı olan odadan geliyordu...

*BÖLÜM SONU*

🔪