@bookgirl_
|
Yavaş yavaş bilincim yerine gelmeye başlamıştı. Yavaş yavaş gözümü açtığımda her yer karanlıktı ve odada loş bir ışık vardı. Etrafa yavaş yavaş bakmaya başladığımda holter'e bağlı olduğumu fark ettim. Birkaç dakika sonra hemşire geldi ve benimle konuşmaya başladı.
" Uyandınız mı? Hemen Sinem Hanımı çağırıp geliyorum" dedi ve gözden kayboldu. Birkaç dakika sonra sinem teyze yanıma gelmişti bile.
" Kızım şimdi üstündeki cihazları çıkartıp seni odaya alacağız . " dedi Sinem teyze. Üstümdeki cihazları vücudumdan çıkardıktan sonra beni yoğun bakımdan çıkardılar. O sırada aklım Enes' te idi. Yoğum bakım karşısın bekleme yerleri vardı ve Enes orda beni bekliyordu. Beni görünce hemen ayaklandı ve yanımıza geldi.
" Anne Melisa iyi mi?" dedi Enes. O sırada beni 532nolu odaya aldılar ve bana normal serum taktılar.
" Melisa'nın durumu şu anlık iyi Enes. Ama hastanede kalıp durumunu takip etmemiz lazım. Zaten sonra bizimle yaşayacaksın. Enes söylemiştir belki" dedi Sinem teyze.
" Teşekkürler Sinem teyze. Gerçekten çok yardımcı oldunuz ama size daha fazla yük olmak istemiyorum." dedim mahcup bir ses tonuyla. Sinem teyze hastane yatağımın yanına sandalye çekti ve elimi tuttu. Ben de o sırada yatakta oturuyordum ve koluma serum bağlanmıştı.
" Kızım saçmalama artık siz de benim evlatlarımsınız. Yük olmazsın bana, aksine benim kızlarım olursunuz." dedi Sinem teyze " ve bana artık teyze demeni istemiyorum Melisa bunu Alya'ya da söyledim. Bana artık anne demeni istiyorum, anlaştık mı?" dedi Sinem anne. " Anlaştık Sinem anne." dedim sonra Sinem anne odadan çıkmak için kapıya yöneldi. " Benim işlerim var, bir şey olursa haber verirsiniz. Kızım sana emanet oğlum."
" Tamam anne merak etme , dikkat edeceğim." dedi Enes, sonra Sinem anne kapıyı kapatıp odadan çıktı. Sonra Enes yatağın kenarına oturdu ve telefonumu uzattı.
" Al bakalım. " dedi ve devam etti." Telefona bakarsın diye düşündüm." dedi.
" Teşekkürler" dedim ve telefona bakmaya başladım.
"Bu arada telefonunda ufak değişiklikler yaptım."
" Ne ? Telefonumu mu karıştırdın?"
" Hayır öyle değil, annemin numarasını ekledim, görevlilerin başkanlarını telefonuna kayıt ettim. ve Whatsapp'tan görevlilerin olduğu gruba ekledim seni. Artık sen de görevlilere bir şey dediğin zaman yapacaklar. " dedi Enes.
" Bir dakika bir dakika , siz... zengin misiniz?"
" Evet, hatta buralarda bir villa olduğunu duymuşsundur. O villada yaşıyorum ben." dedi Enes.
" Tamam, sadece bu şoku atlatmam gerekiyor. " diye mırıldandım. Enes kıkırdadı ve konuşmaya başladı.
" Niye bu kadar şaşırdın ki?" dedi.
" Ailenden gizli bursluluk sınavı parası ile bale kursuna gidip tesadüfen zengin bir çocukla tanışıp bir olay sayesinde o zengin çocuğun evinde kalacağımı düşünürsek şaşırmam gayet normal Enes" dedim.
"Bravo olayı iki dakikada özetledin, aslında böyle düşününce ben de şaşırırdım yalan yok. "dedi Enes.
"Bir zahmet şaşır yani" dedim . İkimiz de kahkaha attık. İlk defa kendimi bu kadar mutlu hissediyordum.
" Melisa, rahatsız olmazsan bir şey sorabilir miyim?"
"sor " diye cevapladım.
" Sen ailenden şiddet mi görüyorsun? Kardeşinle birlikte."
" Şey... evet." dedim. " bizi hiç bir zaman sevmediler zaten. Kardeşime gerçek sevgiyi ben gösterdim ama... "
" Ama ne?" diye sordu Enes.
" Ben hiç gerçek sevgiyi tatmadım, kardeşimle de hiç gerçek huzuru görmedik. Annem ve babam hep içerdi. sonra da gerisini biliyorsun zaten... kavga."
" peki binadakiler, onlar size hiç yardım ettiler mi?"
" O zaman çok küçüktük ama hatırlıyorum, bize yardım ediyorlardı... sonra annem ve babam onları tehdit etti galiba tam hatırlayamıyorum. Neyle tehdit ettiklerini de bilmiyorum ama o zamandan beri bize yardım etmiyorlar veya edemiyorlar." dedim dizlerimi kendime çekerek. Sonra devam ettim." Hatta birkaç kere komşular ben ve kardeşimi taciz etti..."
" Ne!? Ne diyorsun sen Melisa? Hala devam ediyorlar mı?"
"Şu anlık hayır..." dedim. Enes sinirlenmişe benziyordu. Sonra telefonunu çıkardı ve konuşmaya başladı. Birkaç dakika sonra telefon konuşmasını kapattı.
" Ne oldu?" diye sordum.
" Hastanenin giriş kapısına ve hastane odana iki güvelik istedim. Bu güvenlikler gece gündüz değişecek."
" Benim için bunları yapmana gerek yok." dedim Enes'e
" Hayır var , hem annem seni bana emanet etti. Seni korumam gerekiyor. Hem artık kardeş sayılırız."
"Pekala, madem öyle diyorsun" dedim. Beni düşünüp önemsemesi hoşuma gitmişti.
Birkaç dakika sonra güvenlikler geldi ve kapının önünde beklemeye başladılar. Sonra da Enes dışarı çıkması gerektiğini söyleyerek odadan çıktı.
(Enes'in anlatımı ile)
Melisa'nın odasından sinirle çıktım. Kızları özellikle de Melisa'yı kimse taciz edemeyecekti. Ona sadece ben dokunabilirdim. Melisa sadece bana aitti. Sinirimin geçmesi için terasa çıktım. Kış olduğu için hava soğuktu ama bu umurumda değildi. Neden böyle his ettiğimi bilmiyorum ama ona hiç kimsenin dokunmasını istemiyordum. Sanırım ona karşı duygular besliyordum... O, Melisa, dünyada gördüğüm en güzel kızdı. Annem ona " artık ben senin annen sayılırım" dediğinde gözlerinin parladığını gördüm. O bizim yanımızda mutluydu. Onu ne pahasına olursa olsun korumalıydım çünkü hiç sevgi görmeyen bir kız en ufak sevgi, sevgi kırıntısı gösteren kişinin bile yanına sığınırdı. Tıpkı şu an bana sığındığı gibi...
Sonra telefonumun çaldığını fark ettim, arayan güvenlik başkanı Mete Bey idi.
"Alo"
" Efendim Melisa Hanım'ın odasına avukat ve polis girmek istiyor. Olay hakkında bilgi almak için, Hakim Bey'in kesin kararıymış. " dedi.
" Girsinler, ama dikkatli olun. Melisa'ya bir şey olmasın."
"Tamamdır efendim."
Telefonu kapattıktan sonra sinirim hala tam olarak geçmiş değildi. Bu taciz konuşunu Melisa ve Alya ile müsait bir zamanda konuşmalıydım. Ayrıca şu Asya, Buse ve Selim konusu... neden kursta onlarla tanışmamıştı ki? Hatırladığım kadarıyla Melisa hiç o üçlü ile tanışmamıştı. Belki okulda aynı sınıftadır. Diye düşündüm. Ben ve Bora 12/B sınıfındaydık, Salih12/C , Gizem ise 12/A sınıfındaydı, sınıflar çok büyüktü ve öğrenci kapasitesi genişti bu yüzden çok şube yoktu. Geriye 12/E sınıfı kalıyordu. Yani Melisa 12/E de olmalıydı çünkü eğer diğer sınıflarda olsaydı kesinlikle bilirdim. Yani o üçlü ile aynı sınıftaydı. Bu gün pazartesi idi ve okul çoktan bitmişti. Yarın olarak ilk işim sınıfımı değiştirmek olacaktı. Ben terasta yalnız başıma otururken birden terasın kapısı açıldı. Gelen Melisa idi.
"Melisa senin burada ne işin var? Hava çok soğuk, hasta olacaksın. Hastane önlüğünün kısa kollu ve çok ince olduğunu biliyorsun."
" Ah hadi ama Enes o kadar da soğuk değil" dedi Melisa ve teras kapısını kapatıp yanıma geldi. Biraz muhabbet ettik ama hava kar olmasa da çok soğuktu. Benim üstümde kalın bir ceket vardı, Melisa'ya onu vermek istiyordum ama kabul etmeyeceğini biliyordum. Melisa dışarıyı izlemeye başlamıştı, dikkatini kendime çekmek için koluna hafifçe dokundum. Melisa'nın kolu çok soğuktu. Melisa irkilerek bana döndü.
"Ee sorgu nasıl geçti?" dedim ceketimi çıkartırken.
"İyi geçti. Yarın gene devam edecekler beni pek yormak istemiyorlarmış." dedi Melisa.
" İyi düşünmüşler." dedim ve Melisa'nın sırtına ceketimi geçirdim.
" Ne yapıyorsun?"
" Hava çok soğuk, üşümüşsün. İçeri gir diyorum girmiyorsun."
" Hiç de üşümedim , ama gerçekten de ceketin ısıtıyormuş."
" Hanı üşümemiştin, hiç yalan söyleyemiyorsun." dedim ve kıkırdadım.
" Ne gülüyorsun yaa" dedi Melisa
" Komiksin de ondan" dedim. Hava kararana kadar soğuk olmasına rağmen terasta oturduk.
"Melisa, artık içeriye girelim mi akşam oldu? Hem ben üşüyorum.
" Tamam girelim." dedi Melisa. sonra içeriye girdik. Odaya geçtiğimizde hemşireler yemeğimizi getirmişti bile. Melisa ile yemeğimizi yedik ve oturmaya başladık.
" Melisa film izleyelim mi ?"
"Olur." dedi Melisa ve bir film seçip telefondan filmi izlemeye başladık. İkimiz de aynı yatakta oturarak filmi izliyorduk ama yatağın geniş olmasına rağmen tenlerimiz birbirine değiyordu. Sonra Melisa biraz kenara kaydı.
"Ne oldu?"
" Şey, terledim biraz da ondan" dedi ama utandığını biliyordum.
( birkaç saat sonra)
Filmin bitmesine az kalmıştı. Biz Melisa ile filmi izlerken Melisa'nın esnemeye başladığını fark ettim. Yorulmuş olmalıydı. Birkaç dakika sonra Melisa başı omzuma düştü.
" Melisa, uyudun mu? Melisa?"
"Hm"
Melisa çoktan uyumuştu bile. Filmi kapatıp telefonu kenara koydum ve Melisa'yı yatağa yatırıp üstünü örttüm. Sonra ben de yattım ve Melisa'yı düşünerek uykuya daldım...
|
0% |