@bprcuu
|
Cesur Alaz: Bak, sen prensese damarına mı bastım, yoksa? Cesur Alaz: Kusura bakma ama benim seninle uğraşacak kadar boş zamanım yok. Cesur Alaz: Ayrıca, seninle uğraşacak kadar önemli değilsin benim için. Cesur Alaz: Ayrıca, kayıt yapmaya bile bu kadar iddialı bir elbise giymek zorunda mısın kızım sen? Siz: Ah, Cesurcum, kendini fazla önemsiyorsun. Siz: Evet, zorundayım. Siz: Benimle baş edemeyeceğini biliyorsun tabii. Siz: Ama korkma, zarar vermem sana, sadece düşüncelerini bu kadar açık dile getirmen hoşuma gitti. Cesur Alaz: Sana hakaret etmemin hoşuna gittiğini mi söylüyorsun şu an? Cesur Alaz: Sen cidden tuhaf birisin. Siz: Ah, Cesurcum, çevremde o kadar ikiyüzlü insan var ki, düşüncelerini dürüstçe dile getiren insanlar hoşuma gidiyor. Cesur Alaz: Bana Cesurcum deyip durmasana, kızım, ne bu samimiyet? Siz: Olmaz! Siz: Şu an kafam yerinde değil, o yüzden sana istediğim gibi seslenebilirim, Cesurcum. Siz: Off, Can ağlamaya başladı, ne yapacağım? Siz: Cesurcum, cevap versene. Siz: Ağlayan insan nasıl susturulur, bilmiyorum ben. Cesur Alaz: Ben nerden bile yim, kızım. Cesur Alaz: Hem, Can kim? Siz: Can benim, Can'ım. Ahaha! Siz: Ay, dur, çok kafiyeli oldu bu, hoşuma gitti. Siz: Can benim arkadaşım, kardeşim, çocukluğumun. Siz: Can benim her şeyim. Siz: Ve şimdi ağlıyor, ben nasıl susturacağım onu? Siz: Ya, Cesurcum, yardım etse ne iyi olur. Cesur Alaz: Sen ağladığın zaman seni ne sakinleştirir onu yap, Canına. Cesur Alaz: Neyse, Canım, benim. Siz: Ben ağlamam ki hiç. Siz: Neyse, sustu kendi kendine. Siz: Ahaha, onun da kafası uçtu galiba, bir gülüp bir ağlıyor. Siz: Ay, bu arada, ben sana yalan söylemedim biliyor musun? Cesur Alaz: Buna inanmıyorum. Siz: Neden? Beni tanımıyorsun bile, nasıl bu kadar eminsin sana yalan söylediğimden? Cesur Alaz: Çünkü seni tanıyorum. Siz: Hayır, tanımıyorsun. Seni hiç görmedim bile. Siz: Ayrıca, gerçekten yalan söylemiyorum. Siz: Biliyor musun, annem arkadaşımın cenazesine gitmeme bile izin vermedi. Siz: Çocukluk arkadaşımın cenazesine gizli gizli gidip köşeden izledim ben. Siz: Sonra da sinirimden gidip dağıttım, yine. Siz: Galiba alkolik olacağım, bu gidişle. Siz: Teşekkürler, anne! Cesur Alaz: Prenses. Cesur Alaz: Ciddi misin sen? Cesur Alaz: Doğru mu bunlar? Siz: Benim ne dediğimin ne önemi var ki? Sen zaten kendi kafanda yazıp çizdin her şeyi. Siz: Doğru dese de inanacak mısın? Siz: Yoksa vicdanını rahatlatmak için yalan dememi mi istersin? Cesur Alaz: Prenses, kafamı karıştırıyorsun. Siz: Neyse, çekimler için yeni tarih belli oldu mu? Anne, bugün toplantı yapmaya gitmişti. Siz: Ona soramayacak kadar kafam güzel. Siz: Menajerin annen olması kadar boktan bir durum yok, bu arada. Siz: Ay, pardon, var, var; birçok şey var, ama olsun, bu da berbat. Cesur Alaz: Evet, belli, iki gün sonra. Siz: Oha, çok erken ama! Cesur Alaz: Kusura bakmayın, prenses, ama koskoca bir şirket yönetiyorum ben, sizin gibi keyfime göre hareket edemiyorum. Siz: Hey, beni tanımıyorsun, hakkımda böyle konuşma. Siz: Ya da konuş, banane. Siz: Ben neden seninle konuşuyorum ya? Cesur Alaz: Bilmem, sana sormalı, niye bana yazıp duruyorsun? Siz: Galiba kendimi yalnız hissettiğim içinnn. Siz: Sen neden cevap veriyorsun? Cesur Alaz: Ayıp olmasın diye. Siz: Ahaha, öldüm gülmekten, asıl yalancı sensin. Siz: Neyse, sen ne yapıyorsun? Cesur Alaz: Yalnız mı sen, mi ciddi misin, kızım? Sen hiç inandırıcı değil. Siz: Orayı karıştırma, şimdi. Ne yapıyorsun, dedim? Cesur Alaz: Ne yapabilirim bu saatte, prenses? Yatıyorum, uyuyacağım. Siz: İyi, ben seni tutmayayım daha fazla. Git, yat. Cesur Alaz: Sen? Siz: Gece benim için daha yeni başlıyor, Cesurcum. Bayılana kadar içeceğim ben. Siz: Daha önce de dediğim gibi herkesin yas tutma şekli farklıdırrr Cesur Alaz: sen cidden tuhaf birisin prenses Cesur Alaz: kafamı karıştırıyorsun
|
0% |