Umay'dan

Kahvelerimiz bitmek üzereydi karşıdaki adamın bakışlarını hala ara ara üzerimde hissediyordum ve bu durum gerilmeme sebep oluyordu. Neyse Umay sakin ol şimdi sırası değil derin bir nefes alıp verdiğimde Utkunun bakışları bana dönmüştü. '' bir sorun mu var güzelim?'' ona başımı iki yana sallayıp konuşan cem e verdim dikkatimi

''ay yemin ederim bu sefer abim beni ciddi ciddi öldürecek ne bok yiyeceğim ben ya '' ağlayacak gibi konuşmasına anlam verememiştim sanırım konuşmanın başını kaçırmıştım olayın ne olduğu çözmek ister gibi bakmaya ve dinlemeye devam ettim. Fazlasıyla samimi ve iyi insanlar gibi duruyorlardı ama hayat bana kimseye güvenmemeyi çok acı bir şekilde öğretmişti o yüzden ne olursa olsun gardımı indirmek gibi bir hata yapamazdım ama kimseye de durduk yere düşman olamazdım sadece dikkatli olmam gerekiyordu. Utkunun onlara ne kadar değer verdiği gözlerinden bile belli oluyordu.

'' oğlum sende şu adamdan gizli işler çevirme işte ne olursa olsun illaki öğreniyor '' diyen Burak'ı onayladı buğra '' evet hem adam senin başını belaya sokmana değil ondan gizli iş çevirmene kızıyor ''

'' bende biliyorum herhalde bunları ama nasıl karşısına geçip 'abi kızın biri beni çıplak fotoğraflarımı yaymakla tehdit ediyor bana yardım et ' diyeyim Allah aşkına ya '' Cem'in söyledikleriyle hem şok olmuş hem de olayı öğrenmiştim ayrıca herkes gülüyordu ama ben ayıp olmasın diye kendimi tutmaya çalışıyordum. Neredeyse ağlayacak hale gelen cem gözlerime bakıp ağlar gibi konuştu '' gül bacım gül sende gül tutma kendini gülün benim ağlanacak halime'' daha fazla kendimi tutmayıp az da olsa kıkırdadım bende.

Utku gülmesini kesip bana şokla bakarken bir anda beni kendisine çekip sarılmasıyla şok olmuştum. Kocaman açılan gözlerimle bir iki saniye onun gülümseyen yüzüne bakıp hızla kendimi geri çekip gözlerimi kısarak bakmaya başladım ona '' tamam tamam kızma ama seni ilk defa gülerken gördüğüm için tutamadım kendimi kan çekti kan.'' ona göz devirip hala gülen ikiliye çevirdim gözlerimi Cem ise bize büzdüğü dudakları ve dolu gözlerle bakıyordu.

Gözlerim tekrar arka masaya kaydığında adamın bu sefer tek olmadığını gördüm yanına 4 kişi daha vardı ve o hala bana bakarak yanındakilere bir şey anlatıyordu.

Onu umursamadan tekrar bakışlarımı masaya çevirdim. Cem durgunca masayı izlerken diğerleri hala onunla dalga geçip eğleniyorlardı onun bu haline üzülmüştüm onunla aynı durumda olan binlerce insan vardı özellikle genç kızlar. Birçok genç kız arkadaşları sevgilileri hatta tanımadıkları insanlar tarafından bile bu şekilde tehdit ediliyordular.

Çok iğrenç bir durumdu bu ve birçok kişi ailelilerinden veya çevresinden korktukları için kendilerini harcıyordular. Bu durum çok canımı sıkıyordu ve şuanda o durumda olan birisine yardım edebilecek olmama rağmen hiçbir şey yapmazsam kendime ihanet etmiş olurdum.

Telefonumu alıp ' ben sana yardım edebilirim ' yazıp Utkuya gösterdim telefonumu sesim olsun diye.

Herkes bana şaşkınca bakarken rahatsızca kıpırdandım olduğum yerde yaklaşık 2 saattir burada oturuyorduk ama birkaç kafa hareketinin dışında bir tepki vermemiş sadece dinlemiştim olanları.

Şoku üzerinden ilk atan Utku olmuş şaşkınca bana bakarken konuşmuştu. '' nasıl yardım edebilirsin güzelim ne yapacaksın?''

Tekrar telefonuma yazmaya başladım 'orasını karıştırma bana tehdit eden kişinin bilgilerini verin ve gerisine karışmayın' Utku kaşlarını çatarak tekrar sesli okuduğunda herkes anlamaz gözlerle bana bakmaya devam ediyordu. Onlara göz devirip beklentiyle Cem'e bakmaya devam ettim.

Kafasını sallayıp telefonumu alıp bir şeyler yazmaya başladı telefonu geri verdiğinde onu tehdit eden kişinin bilgilerini yazdığını görüp kaydedip masaya koydum tekrar telefonu ve bitmek üzere olan kahvemden bir yudum daha aldım.

'' oğlum grup kursanıza ya neden uğraştırıyorsunuz kızı'' diyen buğra ile Utku jetonu yeni düşmüş gibi döndü bana onay ister gibi omuz silkip telefonumu verdim ona numarasını kaydetsin diye ikizimle birbirimizde numaramız bile yoktu hayata bak. Utku telefona gömülürken diğerleri ise bana dönmüştü.

'' nasıl halledeceksin çok merak ediyorum valla'' diyen Burak'la omuz silkip arkama yaslandım gözleri hala üzerimde olan Cem'e göz kırpıp kahvemi bitirme işime devam ettim.

'' Allah'ım çok havalı keşke benim ikizim olsan'' diyen cem e Utku ters ters bakarak cevap vermişti.

Telefonumla işi biten Utku geri vermişti bana baktığım zaman hem arkadaşlarıyla hem de ailesiyle grup kurduğunu ve herkesin numarasını kayıt ettiğini görmüştüm umursamadım benim işim kolaylaşırdı.

Onlar tekrar konuşmalarına döndüğünde bende boş bardağımın içindeki buzlarla oynuyordum pipetimle. Üzerime düşen gölge ile başımı kaldırdığımda karşı masadaki adam olduğunu gördüm umursamadan kafamı geri bardağıma çevirdim.

''ne işin var lan senin bizim masamızda '' sinirle konuşan Utku ile bakışlarım ona döndü kaşlarını çatmış sinirle karşısındaki adama bakıyordu bakışlarım diğerlerine döndüğünde onlarında farklı olmadığını görmüştüm hepsi yerinde dikleşip çatık kaşlarla tepemdeki adama bakıyordular.

'' sizin için değil bu güzellik için geldim'' diyen adamla bakışlarım ona döndü gevşek gevşek gülerek bana bakıyordu ona göz devirip tekrar bardağıma odaklandım içindeki buzlar erimeye başlamış ve küçücük kalmışlardı.

''siktir git belanı başkasından bul Doğan'' sinirle konuşup ayağa kalkmıştı Utku onun ayaklanması ile Doğan denen adamın arkadaşları da masamıza gelmişti onlar gelince Cemlerde ayaklanmış birbirlerine ters ters bakıyordular. Sağ tarafımda beş adam sol tarafımda dört adam dik dik birbirlerine bakarken ben olduğum yerde oturmaya devam ediyordum.

'' sana ne Utku sevgilini yine elinden alırım diye mi korkuyorsun yoksa'' deyip gülen Doğanla tek kaşım istemsizce havalanmıştı bile '' ama merak etme bu sefer orospuna daha nazik davranırım''

O ve arkadaşları kahkaha atarken bizimkiler resmen sinirden kuduruyordu Utku hızla Doğan denen şerefsize doğru ilerlerken oturduğum yerden kalkıp elimi göğsüne koyup durmasını sağladım o bana şokla bakarken ben kaşlarım çatık bakıyordum ona bu geri zekâlıyla kavga etmesine izin vermeyecektim onun kışkırtmasına kanmasına izin vermeyecektim.

'' ne oldu orospunun arkasına saklanacak kadar mı korkuyorsun benden'' diyen şerefsiz Doğanla az önceki düşüncemi unuttum bile kimse benim ikizime saygısızlık edemezdi.

Kimse benim ikizime korkak diyemezdi.

Hızla arkamda kalan şerefsize dönüp en güzel yumruklarımdan birini boynunun ortasına geçirdiğimde o acıyla ve nefes alamayarak öne eğilirken bu seferde dizimle burnuna geçirdiğimde acıyla yere düşüp nefes almaya çalışmaya orada devam etti. Herkes şokla bakarken karşı taraftan gelen atakla iki grup birbirlerine girmişlerdi bende Cem'in kalktığı yere oturup rahatça onları izlemeye başladım.

Yardım etmeme gerek yoktu bence sayıları eşitlemiştim bir kere hem hepsinin kalıplı ve kaslı vücutları vardı bu kasları süs olarak yapmadılarsa gayet iyi kullanabilirlerdi. Hala yerde nefes almaya çalışan şerefsize bakıp bayıldığını gördüğümde keyifle arkama yaslanıp Utkunun kahvesini elime alıp onları izlemeye başladım. Utku karşısındaki adama yumruk atıp yere düşürdüğü adamın üstüne çıkıp yumruklamaya devam etti Cem'e baktığımda onu da zaten yerde başka bir adamın üzerinde gördüm.

Bakışlarım Buğraya kaydığında yediği yumrukla gerilediğini gördüm o kendini toplayamadan karnına bir yumruk daha yediğinde yere düşmüştü bile adamda onun üzerinde çullanınca hemen kendini toplayıp o adamın üstüne geçtiğinde rahatlayarak bakışlarımla Burak'ı aradım ama onu bir masanın üzerinde görünce merakla ne yapmaya çalıştığına baktım. '' ya hak!'' diyerek adamın üstüne uçarak tekme atmasıyla istemsizce kıkırdamıştım.

Kavga hala ağır küfür ve acı inlemelerle devam ederken tanımadığım insanlar onları ayırmaya çalışıyordu.

'' Ne oluyor lan burada '' diye bir bağırma pardon haykırma duyduğumda irkilerek sesin geldiği yere döndüm merdivenlerden çatık kaşlı neredeyse 2 metre ve aşırı kalıplı bir adam geliyordu bunun insan olduğuna emin miyiz acaba.

'' benim mekânımda nasıl rezillik çıkartırsınız siz bir derdiniz varsa ringde halledersiniz şerefsizler'' adam haykırmaya devam ediyordu ama asıl ilginç tarafı onun sesini duyduğu anda herkesin birbirinden ayrılıp hazır ola geçmiş olmasıydı. Adamın arkasından onun kadar olmasa da iri bir adam daha koşturarak gelmişti. Dev adam önce yerdekilere sonra bizimkilere bakmış yanındaki adama dönerek sert ama az önceki kadar yüksek olmayan bir sesle konuştu.'' yerdekileri revire götürsünler diğerlerini de benim odama getir'' diyerek hızla tekrar indi merdivenleri

'' sizin amınıza koyayım ben tamam mı şu adamı bir gün delirtmeseniz olmuyor değil mi hadi düşün önüme'' bizimkiler başlarını eğmiş peşinden ilerleyecektiler ki sonunda varlığımı hatırlayıp bana döndü hepsi ''Umay'' diyerek endişeyle baktıklarında gülmek istesem bile tuttum kendimi elimde Utkunun kahvesi oldukça rahat bir pozisyonda olanları izliyordum. Yanlarındaki adam da şokla bana bakınca bende kalktım yerimden yanlarına gittiğimde Utku tek kolunu omzuma atmış diğerlerinin peşinden ilerlemeye başlamıştı.

Az önceki dev adamın odasındaydık hepimiz uzun deri bir koltukta sıralanmış oturuyorduk bizimkilerin başı yerde elleri önlerinde suçlu çocuklar gibi dururken ben hala kahve içmeye devam ediyordum. Karşımızda ki dev ve arkadaşı ise sinirle bir oraya bir buraya yürüyerek bizimkilere kızıyordular. '' oğlum ben size bin kere söylemedim mi ring dışında kavga etmek yok diye ne diye kurallara uymayıp rezillik çıkartıyorsunuz''

Dev'in tekrar bağırmasıyla bende tekrar irkildim bu adamın derdi neydi de durup durup bir anda bağırıyordu.

'' abi ama bir dinlesene kardeşini durduk yere olmadı olanlar bize haksızlık ediyorsun şuan anlayıp dinlemeden'' sesi içine kaçarak konuşan Cem ile bu dev 'in onun abisi olduğuna ve ondan aşırı korktuğuna tekrar emin olmuştum.

''neymiş benim mekânımda benim kurallarımı çiğnemenizin haklı sebebi duyalım bakalım'' diyen dev ile bu sefer Utku konuşmaya başladı.

'' Abi kusura bakma ama adam gelip benim gözümün önünde kardeşime yavşayacak üstüne bir de ona küfür edecek bende hiçbir şey yapmadan duracak mıyım?'' onun tripli sesiyle iyice keyiflenmiştim bu çocuk çok tatlıydı.

'' kardeşin mi kardeşin kim oğlum senin'' şaşkınca konuşan devle daha fazla kendimi tutamayıp kıkırdamıştım bakışları anında bana dönünce şaşkınca baktı bana ciddi ciddi neredeyse yarım saattir buradaydım ve beni yeni fark ediyordu o şokla bana bakmaya devam ederken bakışları yumuşamıştı sanki. Utkunun sesiyle tekrar ona döndürdü bakışlarını

'' ikizim Umay abi o Doğan piçi ona laf edince tutamadım kendimi bende yoksa biliyorsun senin kurallarını asla çiğnemeyiz'' diğerleri de onu onaylayınca bende elimdeki kahveyi sonunda bitirip bardağımı önümüzdeki sehpaya bırakmak için eğildiğimde bakışları tekrar bana döndü gözleri eğildiğim için ortaya çıkan dekolteme değip hızla gözlerime gelince tek kaşımı kaldırıp sertçe baktım ona ve tekrar arkama yaslandım.

Bakışları hala gözlerimdeyken konuştu '' baştan anlatın bakalım şu olayı''

''Dağhan abicim biz kendi kendimize otururken o lavuk geldi zaten onlarla aramızda olanları biliyorsunuz yüzsüz yüzsüz bir ton laf ve küfür etti Umay'a da Utku'ya da sonra işte sinirler gerildi bizde haliyle sonra peşindeki köpekleri de geldi bizde ayaklandık tabi onun iğrenç laflarına daha fazla sabredemeyip sonra Umay Utkuyu durdurdu bir baktık bu pezevenk yerde boğuluyor Umay bacım halletti onu sonra işte öbür köpeklerde bize saldırınca bizde boş durmadık sonra da siz geldiniz zaten''

Diyerek anlatan Burak ile adam kaşlarını çatarak bana bakmaya başladı ona göz devirme isteğimi bastırarak bende ona ters ters bakmaya başladım onun bakışları yumuşarken benimkiler daha da sertleşiyordu bakışmamız yanındaki adamın öksürüğü ile bölünmüştü dev adam tekrar kaşlarını çatarak ona bakarken bende ona döndüm.

'' tamam abi çocuklar haklı görünüyor sakinleş artık kayıtlara bakar doğrularız anlattıklarını.''

Ona göz devirip Utkuya mesaj atmak için telefonumu çıkarttım. Rehbere baktığımda kendisini İkizimm <3 diye kaydettiğini görmüştüm umursamayıp sıkıldığımı gitmek istediğimi yazdım. Telefonuna bakıp bakışları bana döndüğünde kafasını sallayarak onayladı beni.

Ben ayağa kalktığımda bakışlar bana dönerken benim bakışlarım Utkudaydı. '' hayırdır küçük kanım nereye'' diyen dev ile bakışlarımı Utkudan çekmedim o da kalkınca konuşmaya başladı '' abi biz şimdi gidelim yarın gelirim ben cezanı duymak için olur mu?'' benim kaşlarım çatılırken dev yine konuştu '' sana değil küçük hanıma sordum Utku''

Ona göz devirip ters ters gözlerine bakmaya devam ettim o da bana ters ters bakıp yaklaşmaya başladı. '' ne oldu küçük hanım yaptığından susarak kurtulabileceğini düşünüyorsan çok yanılıyorsun kavgayı başlatan olarak senin de bir ceza alman gerekiyor''

Ona cevap tabi ki de benden gelmedi. Buğra atladı bu sefer geldiğimizden beri hiç konuşmamıştı '' abi onun ceza alması adil olmaz kulübe üye değil ayrıca kurallardan da haberi yok'' karşımdaki dev hala çatık kaşlarla bana bakarken konuştu '' öğretseydiniz o zaman Buğra haklı veya haksız biri benim mekânımda olay çıkartıyorsa cezasını da alır.''

Ona göz devirip utkunun kolunu dürttüm artık gitmek için çok sıkılmıştım bu ortamdan.

'' yarın geleceğim ben abi o zaman konuşuruz olur mu?'' diyen utku ile kafasını salladı adam onu umursamadan diğerlerine el sallayıp hızla önden çıktım odadan.

...

Yine her zamanki yerimdeydim balkonumdan gökyüzünü izleyip düşünüyordum. Ne kadar olaylı olsa bile uzun zaman sonra dışarıda olmak iyi gelmişti ama istemsizce yorulmuştum bedensel değildi bu yorgunluk ruhsal bir yorgunluktu bu bütün enerjimi harcamış gibi hissediyordum kendimi. Aklıma dev geldi bir anda yakışıklı bir adamdı eğer eski ben olsaydı onunla güzel vakit geçirmek isteyeceğim elimden kurtulamaycak kadar da çekici bir adamdı. Titreyen telefonumu elime aldım Aslan abim mi dönmüştü acaba bana onun dışında birinden mesaj gelmezdi.

Heyecanla aldığım telefonda gördüğüm bildirimle modum eski haline geri dönmüştü abimden değil de Utkunun arkadaşları ile kurduğu gruptan gelmişti mesaj.

Güzelim Ve Gereksizler

Cem: ohh valla siz kaçıp kurtuldunuz biz 1 saat daha azar işittik böyle adalet mi olur

Burak: kesinlikle katılıyorum

Buğra: bende bende

İkizimm<3: ahahahah çok üzüldümmm

Cem: gül gül yarın abimin karşısında da gülebilecek misin acaba

İkizimm<3: hatırlatmasana oğlum ben unutmaya çalışıyorum onu

Siz: sıkıntı var mı?

Burak: Dağhan abinin bağırmasından sol kulağımı kaybettim ama hala yaşıyorum güzelim sıkıntı yok

Buğra: ahahahahha bir ton azar işitsek bile güzel bir gündüüüü

Cem: katılıyorum Umay bacımla tanışmamız harika oldu

İkizimm<3: merak etme sen güzelim alışkın bunlar bu olanlara

Siz: iyi bari

Burak: onu bunu bırakın da Umay güzelim sen ne güzel adam bayılttın öyle maşallah valla hala şoktayım ben aahahhahahahhaha aklıma geldikçe gülüp duruyorum

Buğra: sen durup durup bu yüzden mi kahkaha atıyorsun gerizekalı bizde delirdiğini düşünüp randavu arıyorduk

Cem: hahahahhahhahahaha

İkizimm<3: karnım ağırdı mk hahahahhah

Burak: ne be sanki siz farklısınız hepiniz şok oldunuz yalan mı lan

Burak: he

Burak: lan cevap versenize soru soruyom amk

İkizimm<3: doğru valla

Buğra: doğru

Cem: doğru

Siz: sakin olun

Siz: Utku yemeğe inmeyeceğim çok uykum var diğerlerine haber verirsin

İkizimm<3: tamam güzelim iyi uykular sanaa rüyanda beni gör ehe

Telefonum titremeye devam etse bile umursamadan telefonu bırakıp yatağa girdim kâbus görmemeyi dileyerek kapattım gözlerimi.

...

Umay yorgunlukla uyurken ev ahalisi yemek sonrası salonda toplanmışlardı. '' ne yaptınız bugün oğlum nasıl geçti gününüz'' diye soran Ayla hanımla herkes merakla Utkuya bakmaya başlamıştı. '' Dağhan abinin mekânında bizimkilerle oturduk anne önemli bir şey olmadı''

''kızı oraya mı götürdün oğlum bir ton it kopuk var orada'' huysuzca konuşan Berzan beyle gözlerini devirerek cevap verdi tekrar Utku '' abartma baba hem Dağhan abiyi tanıyorsun onun mekânı en güvenli yer bunu da biliyorsun.'' Berzan bey homurdanarak televizyona döndürdü bakışlarını o da biliyordu güvenli olduğunu ama çok fazla erkek olduğu için istemsizce kızını kıskanıyordu. Onun bu haline karısı kahkaha atarken diğerleri de gülümsüyordu.

...

Dağhan ise karmaşık duygularıyla kum torbasını yumrukluyordu aklına gelen mavi gözlerle yumruklarını durdurup su içmek için ilerledi şişeyi bitirip havlusunu alıp terlemiş yüzünü silmeye başladı ama aklında hala aynı mavi gözler vardı derin bir nefes alıp soğuk bir duş almak için odasına ilerledi. İşi bittiğinde sinirle üstünü giymeye başladı '' sikeyim böyle işi niye çıkmıyor aklımdan'' kendi kendine söylenip masasına geçti bugünün kamera kayıtlarını açıp genç kızı izlemeye başladı.

Kavga anına geldiğinde istemsizce bir gülümseme oluştu yüzünde hoşuna gitmişti kızın kendini savunabiliyor olması. Kızın daha sonra umursamazca oturup olanları izlemesine ise şaşırmıştı görüntüyü biraz daha yaklaştırıp kızın mimiklerini izlemeye devam etti. Kalbi çok hızlı atıyordu genç kıza baktıkça aklına geldikçe içindeki hisler yüzünden kendine kızıyordu '' küçücük kız Dağhan kendine gel '' diye mırıldandı kendini ikna etmek ister gibi ama ne yaparsa yapsın engel olamıyordu kendisine.

🌸