İkizimi bulmamın üzerine 1 hafta geçmişti. Onunla öğrete bildim büyüleri öğretmeye çalışıyordum.
Burda ki insanla iyi anlamıştım, alfaya bile ikizime karşı çok korumçıydı.
Bu beni mutlu etmişti ama gitmeleri gerekiyordu.
Daha güvenli bir yere taşınmak için hazırlık yapıyorlardı.
Onlarla gitmek istesemde her zaman ikizimin yanında olmak istesemde, içimden bi ses burda ayrılmayız diyordu.
Alfa'nın Leyala iyi bakaçağına emindim.
Bu gün yola çıkıyorlardı.
Bende hazırlanmıştım burda kalamazdım.
Meydan da toplananların aralarından geçip Leyali bulmaya çalıştım.
Önde Alfayla birlikteydi, yanına vardımda bana döndü.
Gözleri ağlamaktan kızarmıştı elimle gözlerini sildim.
"Ağlama artık istedin zaman yanında olacam ama şuan değil tamam mı?"
Leyal "Sende gelebilirsin bizimle"
Sarıldım ona ağlamak istemiyordum ama sulu göz bir ikizim vardı.
Allison "sana yazdım defterdeki büyülere iyi çalış kelimeleri aklında tutmaya çalış.
" Keşke bizimle gelsen Leyal'in ağlayası durmucak gibi "
Leyal" Pislik yıllar sonra bulmuşum ikizimi tabi ki yanımda olmasını istiçem"
Allison "Dikkat et kendine seni bulamam diye endişe etme, ben seni bulurum."
Sonkez sarıldım ona ayrı olmamız onun güvenli için iyiydi.
***
Herkes gitmişti artık eşyalarımı toplayım bende yerleşim alanların birine gidecektim.
Patikayı takip ettimde beni boş bi arazi bekliyordu.
Arkamı döndümde ormanda çıt çıkmıyordu.
Elim kolyeme gitti hemen sanki kara bulutlar çökmüştü ormana, arkamı döndümde siyah ve kırmızı kıyfatli olanlar etfımı sormaya çalışıyorlardı.
Benden ne istediklerini bile bilmiyordum. Yüzlerinde duygu belirtisi yoktu.
Allison " Neden peşimdesiniz? "
"Zekisin, bunu sevdim"
Geride duruyordu diğerlerinden
Allison "Soruma cevap vermedim"
"Senden almamız gereken bi kitap var onu bize vermeni istiyoruz.
Allison" Çok beklersin o zaman çok istiyorsan gelde kendin al "
Bi anda kolumda acı hissettim küçük kesik gibi görünsede derindi.
Koruma kalkanı harekete giçirdim.
Saldırıya geçmem aptallık olurdu.
Zihin bariyerime kırmaya çalıştılar, zorlanıyordum bi taraftanda koruma kalkanını kırmaya çalışıyorlardı.
Kolum sızlıyordu zehirliydi galiba zihnim bulanıklaşıyordu.
Kalkanı büyüttüm beni görmemeleri için sis oluşturdum.
" Fanixsiy" portal açılmıştı eşyalarımı sağlam elime aldım beni görmeselerde ben onları görüyordum, sinirlenmişlerdi.
Portaldan geçtimde hemen kapanmıştı.
Yüzme çarpan soğuk hava ayık kalmama hiç yardımcı olmuyordu.
Kolum berbat durumdaydı, gözüm kararıyordu, midem bulanıyordu.
Kafamı kaldırdım bana yardım edebilecek olan varmıydı diye baktımda illerdeki ormanda bana doğru koşan kurt vardı.
Ne olacaksa olsun artık gözlerimi kapadımda bedenim karların üzerine düşmüştü. Ayık kalmayı ne kadar çok istesem de yapamıyordum
***
Atlas'tan
Hiç bir sürü kuzeyde kalmamıştı artık kuzeyde yaşan sürü bizdik.
Babamdan sonra Alfa'lık Liderliğe ben geçmiştim.
Sürünün yaşlı üyeleri benim en uygun Lunayla evlenmemi istiyorlardı.
O yaşlılar onların uygunguldum kızlardan biriyle evlensem otariterliklerini kuvenledimiş olacaktım, hem yıllarca bekledim Mühürlümle olma fırsatım bi daha olmayacaktı.
Onlara her seferinde sert dille redetsemde beni uygun alfa olamamakla itham ediyorlardır.
Boyunlarını kırmamak için ormanda koşıya çıkmıştım.
Uzun süre koşuyordum süre evine dönecem sırada kan kokusuyla vanilya kokusu geldi burnuma, kurdum kokuyu alır almaz kontrolü eline almıştı.
Ormanın dışına geldimde omzunda çanta ile kolunu tutuyordu.
Kafasını kaldırdın da yıllardır bekledim kişiyi görmüştüm.
Mühürlümü ona yetişemeden yere düştü.
İnsana formuma dönüşüp yüzüne ellerimin arasına aldım sonunda bulmuştum.
Kucağıma aldım hemen sıkı sıkı tuttuğu eşyalarında aldım.
Sürü evine geldimde kucağımda ki eşimi görenler şaşkınlıkla bakıyorlardı.
Hemen şifaneye girdimde içerde olanlar beni görmeyi beklemiyolardı.
Atlas "Bakmayın yardım edin eşime"
Boş yataklardan birine yatırdım.
Yanıma gelen şifacılar bakıyordu.
En umadım bir anda gelmişti bana iyiki gelmişti.
Kapı duvara çarpmasıyla kafamı oraya çevirdim.
"Abi iyisin sen değilmi?"
Atlas "ben iyimde Ruh eşim o iyi değil"
"abi buldun mu onu?"
Atlas "Gel dışarı çıkalım"
Şifaneden uzaklaşmadan durdum.
"abi anlat artık "
Atlas "Koşudayken kurdum buldu onu kolu kanlar içindeyken bana geldi o bana geldi bana "
Onu daha erken bulsaydım keşke bu kadar yara almaz dı.
Kapıdan çıkan yeşim teyze gördümde yanına adımladım.
"Kolundaki zehirin panzehirini yapmaya başlıcaz ama zaman alıcak o zamana kadar direnmesi gerek zehire"
Atlas"Hemen yapın panzehiri"
Daha erken bulsaydım onu şimdi elimden kayıp gidecekmiş gibi hissetmezdim.
"Abi kendine bu kadar yüklenme dayanacaktır senin için sakin olmaya çalış"
Atlas "Nasıl sakin olayım panzehir zamanında yetişmese ellerimin arasından kayıp gidecek"
Kafamı kaldırdım da kar yağmaya başlamıştı yine kurdum sürekli onun yanında olmamızı haykırsada da sakinleşmeliydim.
"Alfa yetiş"
İçerden gelen sesle kapıyı açıp girdimde gördümde inanamadım.
Yataktan birazda yüksekte havada duruyordu.
Etrafımda yeşil bir auro vardı.
Yeşim teyze "Oğlum başka yara varmı diye bakaçaktım bi anda geri fırlattı beni dokunmama bile izin vermedi. Yarsıda iyileşmiş oğlum bu kız kim "
Yeşim teyze eli yüreğinde bana bakıyordu.
Atlas "Tamam ben halledecem"
Yavaş yavaş yanına yaklaştımda kalkan daha çok parladı yeşil aurası bütün odayı sardı.
Işıktan açıyan gözlerimi kapatım da elimi gözüme koymak zorunda kaldım.
Gözlerimi açtımda saçları beyaza dönmüştü kolunda değişik semboller oluşmuştu.
Yatağa düşmeden yakaladım onu kimdi eşim benim?
Bölüm sonu
Yazım hataları olabilir
Yıldıza basmayı unutmayın⭐
İyi okumalar
Okur Yorumları | Yorum Ekle |